Tartışma:Mustafa Kemal Atatürk/Arşiv 4

İngilizce Vikipedi değiştir

Arkadaşlar, İngilizce sayfada, Ali Rıza Efendi'nin Arnavut kökenli olduğunun düşünüldüğü yazılmış. Dikkate değer tüm kaynaklar babasının Kocacık'a yerleştirilmiş Türklerden olduğunu yazar. Fabio Grassi'nin yeni çıkan Atatürk biyografisinde de ailesinin Türkçe konuştuğunu ve muhtemelen Anadaolu'dan göç etmiş Türklerden oldugunu yazıyor. Fakat wikipedia yazısı yarı-korumalı ve bu kaynakları ekleyemiyorum. Lütfen bu saçma propagandayı kaldırtalım.


Lütfen yanlış bilgileri düzeltiniz değiştir

BU maddede belli bir devletin bakış açısının ağırlıkta olduğu bir tür sistemik önyargı sorununun bulunduğu düşünülmektedir. değiştir

Gibi absürt bir madde sonu ifade ile Atatürk'ü tartışmaya açmaya çalışıyorsunuz. Peki Amerikanın kurucusu Washington için tartışmalı bir maddedir. Ana devlet ingiltereye isyan bayrağı açıp hainlik etmiştir diye yazsak ne kadar doğru olur. Onun için tarihi maddeleri böyle tartışma ortamlarına açmayacak şekilde yazıp tartışmaya da kapatmak gerekir. Akademik platformlarda kimin ne diyeceği varsa orada delil ve kaynak göstererek yüz yüze tartışmalıdır. Sayın amerikan wikicileri washingtonu tartışıyorlar mı acaba?

Cumhuriyetin ilanından sonra, Milli Mücadeleyi başlatan beş kişilik kadronun Mustafa Kemal dışındaki dört üyesi (Rauf Bey, Karabekir Paşa, Refet Paşa ve Ali Fuat Paşa) muhalefete geçerek Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nı kurdular. 1925 Martı'nda çıkan Genç Hâdisesi (Şeyh Sait İsyanı, Doğu İsyanı) üzerine sıkıyönetim ilan edilerek Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kapatıldı. Ardından İzmir'de Atatürk'e suikast girişimi nedeniyle Partinin lider kadrosu tutuklanarak önde gelenleri idam edildi.

Atatürk'ü bir zorba gibi göstermeye çalışmak boş bir çaba. Rauf Bey, Karabekir Paşa, Ali Fuat Paşa ve Refet Paşa hiçbiri idam edilmedi daha sonra CHP milletvekili oldular hatta Karabekir Paşa, Ali Fuat Paşa TBMM başkanlığı, bakanlık bile yaptı. Ayrıca idamla yargılandılar evet ama bu İzmir Suikastı davasındandı ve Atatürk'ün özel affıyla kurtuldular.

İtalyanların Trablusgarp'a saldırısıyla 29 Eylül 1911'de başlayan Trablusgarp Savaşı'nda, Mustafa Kemal Bey de diğer İttihatçı arkadaşlarıyla birlikte 18 Aralık 1911'de Bingazi'ye hareket etti. Bu arada 27 Kasım 1911'de Binbaşı oldu.[8] Tobruk yakınında küçük bir zaferi kazandıktan sonra 11 Mart 1912'de Derne Komutanlığı'na getirildi.

Zafer zaferdir acaba kaç kişi orada zafer kazanabildi ayrıca Atatürk orada sağ gözünden yaralanmış ve gözü görme işlevini büyük oranda kaybetmiştir. Bu neden yazılmıyor. Küçük bir zaferi kazanan bir kişi nasıl oluyorsa 11 Mart 1912'de Derne Komutanlığı'na getiriliyor.

Mustafa Kemal Bey Balkan Savaşı'nın patlak vermesiyle 24 Ekim 1912'de İstanbul'a hareket etti ve 24 Kasım 1912'de karahgâhı Bolayır'da bulunan Bahr-i Sefit Boğazı (Akdeniz Boğazı) Kuvayi Mürettebesi Harekât Şubesi Müdürlüğü'ne atandı. General Stilian Georgiev Kovachev komutasındaki Bulgar 4. Ordusu tarafından yenildi. Haziran 1913'de başlayan İkinci Balkan Savaşı'nda Dimetoka ve Edirne'ye girdi

Ancak meçhul bir yenilgisi hemen başa yazılmış. Dimetoka ve Edirne'ye gitdi evet ama savaşar girdi ve geri aldık.vbe

Askerî Ataşe görevi Ocak 1915'te sona erdi. Bu sırada 28 Temmuz 1914'de I. Dünya Savaşı başladı, 29 Ekim 1914'de Osmanlı Devleti de savaşa girdi. 20 Ocak 1915'de Mustafa Kemal Bey 3.Kolordu emrinde Tekfurdağ'da kurulacak olan 19. Fırka Komutanlığına atandı.'-'Miralay (Albay) Mustafa Kemal Bey, Ruşen Eşref Bey (Ünaydın) başta olmak üzere İstanbul basını tarafından "Anafartalar Kahramanı" olarak kamuoyuna tanıtıldı.

Burada kendi isteğiyle görev almış ve bizzat Ekanı-ı Harbe savaş sürerken pasif bir görevde kalamayacağını gerekirse istifa edip bir er gibi savaşacağını anlatan bir mektup yazmıştır. Bu sayede'de tekrar orduda bir göreve getirilmiştir. Kimse onu tanıtmadı o zaten bir kahramandı. Sanki öyle yazılmasa anafartalarda yaşananlar

Başlık metni değiştir

Bir kahramanlık olmayacaltı. Neden bu şekilde yazılmış olmayan birşeyi varmış gibi tanıtmamışlar ki. Şimdi bir komutan zafer kazanınca medya mı onu öyle tanıtmış oluyor.

Bu görevi sırasında Ahmet Cemâl Paşa, ile birlikte, savaşta ülkeyi felakete sürüklediğine inandığı Başkumandan Vekili Enver Paşa'ya karşı bir askerî darbe hazırlamakla suçlandı. [kaynak belirtilmeli] Görevinden alınarak İstanbul'a çağırıldı.


Fahri Yaver Hazreti Şehriyari' diye bir unvanı asla kullanmamıştır.

Mondros Mütarekesi'nden sonra Anadolu'da milisler (Kuvayı Milliye) şeklinde örgütlenen direniş hareketleri başladı. "Fahri Yaver Hazreti Şehriyari" Mustafa Kemal Paşa, Padişah VI.Mehmet (Vahdettin) tarafından olağanüstü yetkilerle donatılarak Vilayet-i Sitte (Altı Vilayet)'yi "Büyük Ermenistan" ve "Bağımsız Kürdistan" projelerinden korması için görevlendirildi. 19 Mayıs 1919'da Refet Bey (Bele), Kâzım Bey (Dirik), 'Ayıcı' Mehmet Arif Bey, Hüsrev Bey (Gerede)lerle beraber Samsun'a çıktı.

Buradaki görevi isyan eden rum çetelerine karşı savaşan Türkleri durdurmaktı. Bu bölgede yaşayan halk rum çetelerine karşı savaşıyordu zira İstanbul hükümetinin bu konuda hiçbir çalışması yoktu.(olmasıda beklenemezdi zaten). Ayrıca kendisi bunu Anadoluya geçmek için kullanmıştır.

8 Nisan 1923'te yayımlanan Dokuz Umde ile Gazi Mustafa Kemal yeni rejimin temelini oluşturacak olan Halk Fırkası'nın temellerini attı. Nisan ayında yapılan İkinci Meclis seçimlerine sadece Halk Fırkası'nın katılmasına izin verildi. Mebus adayları fırkanın genel başkanı sıfatıyla Gazi Mustafa Kemal tarafından belirlendi'-'1924 Anayasası gereğince [26] TBMM 29 Ekim 1923'teki cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra üç defa daha (1927, 1931, 1935 yıllarında) Gazi Mustafa Kemal'i tekrar cumhurbaşkanlığına seçti. 1927'de kabul edilen CHF Tüzüğü ile Gazi Mustafa Kemal partinin "değişmez genel başkanı" ilan edildi ve milletvekili adaylarını seçme yetkisi, kaydı, hayatı boyunca kendisine tanındı.

Yine onu bir diktatör gibi gösterme çabası. Seçilen milletvekillerinin çoğu zaten önceden de BMM'deydi. Ayrıca kendisi parti işlerine karışmamıştır. Çıkmasını istediği bazı yasalar ise çıkarılmamıştır. Bu ne biçim diktatör demezler mi acaba???

Milli Mücadele döneminde Ankara İstasyon Binasında ve eski Çankaya köşkünde Fikriye Hanım ile birlikte yaşıyordu.[32] Fikriye hanımı Almanya'ya gönderdikten sonra 29 Ocak 1923'te İzmir'in sayılı zenginlerinden Uşakizade Muammer Bey'in kızı Latife Hanım'la evlendi.

Fikriye hanım bir senetoryuma verem olduğu için gitmiştir. Latife hanımlada evlenmesinin en büyük sebebi onun modern ve kültürlü bir insan olmasıdır. Kendisini modernleşecek Türk kadınına örnek olarak görmektedir. Aynı şekilde kendiside o ailenin damadı olan Atatürk döneminin dışişleri bakanı Tevfik Rüştü Aras evlenmeden önce ona Latife ile bir evliliği yürütemeyeceklerini de söylemiştir. Yani bu evlilik bir aşk evliliği olmasından fazla bir mantık evliliğidir.

MESAJIMI SİLMEYİN --88.235.78.162 19:50, 7 Ocak 2009 (UTC)

Başbakanlık konusu değiştir

Maddenin sonunda TC başbakanları şablonu var, ama Atatürk hiçbir zaman başbakanlık yapmadı. Çelişki değil mi sizce de bu? Öncel Acar 03:42, 8 Şubat 2009 (UTC)

3 Mayıs 1920 – 24 Ocak 1921 yılları arasında yani Kurtuluş Savaşı döneminde başbakanlık yapmıştır.

1923 yılında kurulmuş bir ülkenin 1920 yılında başbakanlığını yapmak ne kadar geçerlidir bilemiyorum. Saygılar. --Iggy 18:17, 17 Mart 2009 (UTC)

Sonuçta yapmış mı yapmamış mı? Cemal Gürsel`de başbakan ve cumhurbaşkanlığını aynı anda yapmıştır ama başbakanlığı 1 yıl kadar sürmüştür. Sonuçta da Cemal Gürsel bu ülkenin 10. başbakanıdır ve Mustafa Kemal`de Ankara Hükümeti`nden itibaren 1. başbakandır...

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı 

Görevde kalış süresi 30 Nisan 1920-24 Ocak 1921

Savaş sırasında kurulan hükümetle şuanki hükümetin işleyişleri farklıdır. 1. TBMM de Bakanlar Kurulu meclis içinde oylama ile seçilirdi. Ayrıca meclis içinde bir meclis başkanı seçilirdi. Bu seçilen başkan Hem meclise hem devlete hem de bakanlar kuruluna başkanlık yapardı. Yani bugünkü Cumhurbaşkanı, başbakan, meclis başkanı yetkilerinin hapsi kendinde toplanırdı. O dönemde de bu görevi yürüten kişi Mustafa Kemal idi. Daha sonra ikinci meclisin kurulması ile bugünkü sisteme geçilmiştir. Meclis başkanı, başbakan ve cumhurbaşkanı adlı makamlar birbirinden ayrılmışır. yetkileri dağıtılmıştır. Daha sonra Yapılan seçimde ilk cumhurbaşkanlığına Mustafa Kemal seçilmiştir. ilk hükümet ismet paşa tarafından kurulmuştur. (Yani ilk başbakan). MEclis başkanlığına ise Fethi Bey seçilmiştir.

Sonuç olarak Mustafa Kemal başbakanlık yapmamışıtır. Savaş sıradındaki mecliste başbakanın da yetkilerini kapsayan meclis başkanlığını yürütmüştür. Saygılar brk32 16:00, 18 Haziran 2010 (UTC)


Bu konudaki dayanağınız Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş tarihini 29 Ekim 1923 olarak tanımlamanızdır. Oysa ki genellikle, kendi iradesiyle kurulan gerçek bir devlet, adeta gökten zembille iner gibi tüm kurumlarıyla beraber ortaya çıkmaz; başlıca devlet organları devletin kemale erip ilan edilmesinden önce teşkilatlandırılabilir. Hatta bu noktada Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş tarihini 1919 (İstiklal Harbi'nin Atatürk tarafından başlatılması), 1920 (Meclisin açılışı) ya da 1921 (Teşkilatıesasi'nin ilanı) olarak savunan tarihçilere de rastlayabilirsiniz. Bu bakımdan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığının da "İcra Vekilleri Heyeti" ismiyle Türkiye Cumhuriyeti'nden daha önce kurulmuş olması kabul edilebilir ve kanımca Atatürk'ün bu noktada Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk başbakanı olarak da anılmasında sakınca yoktur.--Brkgncr 02:46, 20 Ağustos 2010 (UTC)

Atatürk'ün kimlik cüzdanı açıklamalarında bir satır değiştirilmeli. değiştir

Yeni alfabesinin kabulünden sonra yenilenmiş nüfus cüzdanlarından "993.814-B seri ve 51 sıra numaralı" bu satır değiştirilmeli. Türk dili sözlüğü’ne uygun sözcükler kullanılmalıdır. Yeni Abece Yasasından sonra yenilenmiş nüfus cüzdanlarından "993.814-B seri ve 51 sıra numaralı" bu biçimde olmalıdır. 85.107.175.83 17:35, 20 Mart 2009 (UTC) Mustafa Kemal OYMAN 85.107.175.83 17:35, 20 Mart 2009 (UTC)


Cümle düşüktü, düzeltildi. Ancak Türkçe'ye yerleşmiş, Türkçeleşmiş ve yaygın olarak kullanılan alfabe sözcüğünü abece ile değiştirmek gereksiz bence. İyi çalışmalar.--Abuk SABUK♫ ♫ 17:56, 20 Mart 2009 (UTC)

Alfabe kelimesi yabancı kökenli bir kelime olup Türkçe'de bulunmamaktadır, Eğer bu konuda şüphe duyuyorsanız daha'da değişiklik yapıp "alfabe" kelimesini direk olarak "Alfabeta" olarak değiştirebilirsiniz. Alfabe kelimesinin abece olarak düzenlenmesi gerekmektedir.

alfabe günümüzde abeceye oranla daha çok kullanılan bir kelime ve aslına bakarsanız ben günlük haytta alfabeye abece diyen biriyle henüz tanışmadım. Türkçe'de yabancı kökenli bir çok sözcük vardır, bunlardan uygun türkçe karşılığı bulunanlar kullanılmakta bulunamayan veya dile yerleşmeyenler ise kullanılmamaktadır. Kalem, kağıt gibi sık sık kullandığımız iki kelime arapçadır örneğin, bunda bir sorun göremiyorum. Saygılarımla... tomjoad 17:58, 27 Mayıs 2010 (UTC)

Devlet sosyalizmi değiştir

  • İngilizce sayfasında Devlet Sosyalizmi terimi geçiyor.Chp'nin Devlet Sosyalizminin aksine, İlerici Cumhuriyet P. ekonomik program olarak liberalizmi önerdi.Doğru çevirdim mi bilmiyorum.İngilizcesi olan çevirebilirse iyi olur.
  • On 17 November 1924, the breakaway group officially established the Progressive Republican Party (PRP) with 29 deputies and the first multi-party system began. The PRP's economic program suggested liberalism, in contrast to the state socialism of CHP, and its social program was based on conservatism in contrast to the modernism of CHP. Leaders of the party strongly supported the Kemalist revolution in principle, but had different opinions on the cultural revolution and the principle of secularism.[33]
  • Eğer doğru çevirdiysem Atatürk'ün Ekonomik programı Devlet sosyalizmi midir?
  • Bazı arkadaşlar hemen olurmu öyle şey diye atlayabilir;ama ben yabancıların bizimle ilgili bazı konularda daha önyargısız davranacaklarını düşünüyorum.Örnek vermek gerekirse Erbakanın çıkıp Atatürk yaşasaydı milli görüşçü olurdu demesi,komünistlerin Kesin komünistti demesi,ülkücülerin Atatürk'ün turancı ve türkçü sözlerini vurgulaması(ülkücü sitelerden başka yerlerde bulamadım o tür sözleri doğrumu değilmi belli değil) yani tarafsız değiliz.
  • Ekonomiden anlayan biri düşüncesini yazarsa sevinirim(önyargısız)
  • 1930 sonrası Ekonomik politikanın Korumacı-Devletçi olduğunu herkes kabul eder sanırım.--88.232.225.15 18:29, 25 Mart 2009 (UTC)
  • Atatürk'ün ekonomiye bakışı, devletçi ya da liberal, tamamen millî bir ekonomi anlayışıdır. 1930'lara kadar liberalizmi savunurken (bkz. İzmir İktisâd Kongresi), 30'lardan sonra devletçi bir sisteme geçilmiştir. Bunda tabii ki, Türklerin elinde sermaye olmaması ile birlikte 29 Dünya Krizi'ninde etkisi vardır.

Atatürk'ün fikirlerini herkes kendine yakın bulabilir. Ancak şurası bir gerçektir ki, Atatürk'ün fikirleri Türkçü'dür. Atatürk Türkçü'dür. Hatta Türkçülüğü, kana dayalıdr. (Bkz. Mahmut Esat Bozkurt, Atatürk İhtilâli).

  • Atatürk Türkçüyse "Değişik ulusları ortak ve genel bir ad altında toplamak ve bu değişik ulus topluluklarını eşit haklar ve koşullar altında bulundurarak güçlü bir devlet kurmak, parlak ve çekici bir siyasal görüştür. Ama, aldatıcıdır. Dahası, hiçbir sınır tanımayarak, dünyadaki bütün Türkleri de bir devlet olarak birleştirmek, ulaşılamayacak bir amaçtır. Bu, yüzyılların ve yüzyıllarca yaşamakta olan insanların çok acı, çok kanlı olaylar ile ortaya koyduğu bir gerçektir.

İslamcılık ve Turancılık siyasasının başarı kazandığına ve dünyayı uygulama alanı yapabildiğine tarihte rastlanamamaktadır. Soy ayrımı gözetmeksizin, bütün insanlığı kapsayan tek bir dünya devleti kurma hırslarının sonuçları da tarihte yazılıdır. "İstilacı" olmak hevesleri, konumuzun dışındadır. İnsanlara her türlü özel duygularını ve bağlantılarını unutturup, onları kardeşlik ve tam eşitlik içinde birleştirerek, insancıl bir devlet meydana getirme kuramının da kendine özgü koşulları vardır.

Bizim açık ve uygulanabilir gördüğümüz siyasal yöntem, "ulusal siyasadır". Dünyanın bugünkü genel koşulları ve yüzyılların kafalarda ve karakterlerde yerleştirdiği gerçekler karşısında düşçü (hayalperest) olmak kadar büyük yanılgı olamaz. Tarihin dediği budur; bilimin, aklın, mantığın dediği böyledir." bu sözleri nasıl açıklıyorsun?

Sen bir cümle ile yargıya varıyorsun da, Atatürk'ün Türklük ile ilgili sözlerini nasıl unutuyorsun? Merak ediyorum. Peki, sence Atatürk, Türkçü değilse fikri neydi?


  • Türklükle ilgili sözlerine gelince, siz o sözleri sadece Türk ırkı için söylediğini sanıyorsunuz da ondan yanlış anlaşılıyor.T.C. vatandaşı olan herkes Türktür.Atatürkte o bağlamda söylemiştir o sözleri.Yoksa sizin sandığınız gibi Turancı Irkçı bir Türkçü değildir.1 tane de değil 10 tane konuşmasını getireyim.

Seçkin madde değiştir

Atamızın maddesini seçkin yapalım...--U.C.B 21:34, 27 Ocak 2009 (UTC) (Bu mesaj, silinmiş olan Vikipedi:Seçkin madde incelemesi/Mustafa Kemal Atatürk sayfasından buraya taşındı. İyivikiler... ho? ni! 07:52, 27 Mart 2009 (UTC))

Anonime kapatma değiştir

Bence tartışma sayfası da anonime kapatılmalı çünkü hakaret içeren sözler bu sayfaya yazılmaya başlandı.Bu sözlerin böle önemli bir konuda farkedilmeden kalması vikipedinin imajı açısından iyi olmaz bence.Görüşlerinizi belirtirseniz sevinirim----Coollandİletişim 07:18, 20 Mayıs 2009 (UTC)

Kaynaklar? değiştir

Merhabalar, bilgilendirici bir sayfa olmasına karşın oldukça az kaynak gösterilmiş; bilhassa "Özel Hayatı" gibi kısımlarda hemen hiç kaynak bulunmaması Vikipedi standartlarının altında bir durum. Kaynak gösterilerek düzenlerirse olması gerektiği gibi olur. Bu imzasız yazı 85.96.160.180 (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.

Dini inanç değiştir

Mustafa Kemalin mason olduğunu söyleyenler oluyor aranızda.Mason olsa gider yahudi devleti kurar.Mason olsa Milliyetçi ve Cumhuriyetçi olmaz.Unutmayalım ki; İslam çağdaş, adaletli,demokratik sisteme dayalıdır.En basitinden; Hz.Ömerden sonra gelecek Halifeyi belirlemek için seçim yapıldı.Hatta Hz.Ömer kendi oğlunu aralarında alıp Halifeliğin babadan oğula geçmeyeceğini gösterdi.Hadi onu da geçtik Osmalının Asker Töresi var.Töreye göre İslama uymak şart.Türklüğe inanmak şart.Böyle yalanlarla Büyük Başbuğu yıkamazsınız...O ki Peygamber mayasından olup büyük Fatihin neslindendir.Hep Türkçülüğü ve Turancılığı savunmuştur.Turancılığı savunan da İslam dinine mensuptur anlamına gelir.Atamız mason olsa idi hiç bir savaşı kazanamazdı.Çünkü savaşı kazanan sadece asker değildir.İnançdır,duygudur,düşüncedir.


Gazi Mustafa Kemal'in Dini inaç'i neden belirtilmiyor? Ben ekleyince neden siliniyor.

Mustafa kemal eğer müslümansa müslüman yazalım değilse yok yazalım. Dini İnanç'ı ibaresini kaldırmayın..

Biliniyor ki İslam için Arap dini, Arap milliyetçiliği, Muhemmed'in dini, Kuran için gökten indiği sanılan kitap ayet için bu kitapların doğmaları demiştir. İsteyen göüntülü olarak bu konuşmayı Son meclis konuşması diye youtube da aratsın. Geri kalanı için Atatürk'ün el yazmalarını bulup okusun ya da medeni bilgiler kitabını.

Yeter be adamın arkasından söylemediğiniz kalmadı neymiş inançsızmış falanmış filanmış, senide benide ilgilendirmez onun inancı Allah ile onun arasındadır. Ama konu açılmışken söyleyeyim ilk okuldan beri bize öğrettikleri Ata'nın bir sözü var : "bizler dindar olmalıyız..."

Şimdi Dini inanç neden belirtilmiyor ve sansürleniyor? Burası özgür bilgi kaynağı değilmi? Saygılar.--Onur1991 18:33, 26 Haziran 2009 (UTC)

Belge kaynak istendi vermiştim yukarda ama buraya taşımak zorunda kaldım.

"Medineniler ile Mekkeliler arasında derin bir düşmanlık ta vardı. Medinelileri Muhammed'in davetine icabet etmeye sevk eden başlıca sebepler işte bunlardır. Bu anlatım, öncelikli olarak, Medinelilerin İslam'ı kabul etmelerinin, doğrudan İslam'la bağlantılı olmadığını belirtiyor. Ayrıca, bilindiği gibi, bütün Müslümanlar, peygamberlerinden bahsederken isminin başında mutlaka yücelik ifadesi olarak Hz. sıfatını kullanırlar."

"Muhammed'in koyduğu esasların toplu olduğu kitaba Kuran denir. İslam inanışına göre Kuran, Muhammed'in koyduğu esaslar değil, Allah'ın koyduğu hükümlerdir. Muhammed ise, bu esasları vahiy yolu ile alan peygamberdir."

" Muhammet birdenbire Allah'ın Resulüyüm diye ortaya çıkmamıştır. O, Arapların ahlak ve adetlerinin pek fena ve pek iptidai ve ıslaha muhtaç olduğunu anlamış, bunları ıslah için tenha yerlere çekilerek senelerce düşünmüş ve yıllarca tefekkürden sonra kendisinde vahiy ve ilham fikri doğmuştur. Vahiy insanda fikir olarak doğmaz ve bir insan hiç bir şekilde vahiy almaya karar veremez. Bir insanın kendisinde vahiy fikrinin doğması, ancak çevresine böyle bir telkinde bulunarak insanlar üzerinde etki sağlamaya çalışması fikrine kapılması şeklinde açıklanabilir. Burada da Muhammed'in aynı kavram içinde bulunduğu çok açık bir şekilde belirtilmektedir. Tenha yerlere çekilerek, yıllarca tefekkürden kastedilen Hira dağında geçirdiği zamandır."

"“…Arapoğlunun yaverlerini Türk oğullarına öğretmek için, Kuranı, Türkçe’ye tercüme ettireceğim ve böylece de okutturacağım, ta ki budalalık edip de aldanmakta devam etmesinler…” Karabekir paşa anıları (Paşaların kavgası)

“Türkler, Arapların dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi. Arap dinini kabul ettikten sonra, bu din, ne Arapların, ne aynı dinde bulunan Acemlerin ve ne de Mısırlıların vesairenin Türklerle birleşip bir millet teşkil etmelerine hiçbir şekilde tesir etmedi… Bilakis “İslamlık”, Türk Milleti’nin milli rabıtalarını gevşetti, milli hislerini, milli heyecanını uyuşturdu.”

“Bu pek tabii idi çünkü Muhammed’in kurduğu dinin gayesi, bütün milliyetlerin fevkinde şamil bir “Arab milliyeti” siyasetine muncer oluyordu. Bu Arab fikri, ümmet kelimesi ile ifade olundu. Muhammed’in dinini kabul edenler, kendilerini unutmaya, hayatlarını Allah kelimesinin her yerde yükseltilmesine hasretmeye mecburdurlar. Bununla beraber, Allah’a kendi milli lisanında değil, Allah’ın Arab kavmine gönderdiği Arapça kitapla ibadet ve münacatta bulunacaktı. Arapça öğrenmedikçe, Allah’a ne dediğini bilmeyecekti. Bu vaziyet karşısında Türk milleti birçok asırlar ne yaptığını ne yapacağını bilmeksizin adeta bir kelimesinin manasını bilmediği halde Kuran’ı ezberlemekten beyni sulanmış hafızlara döndüler...”


Daha örnekler çoktur çoğu Medeni ililer kitabından alınmıştır el yazmalarıdır. ayrıca liselerde okutulmuştur.

Arkadaşlar dini olarak ne göstereceğiz? Müslüman mı? Müslüman biri bunları söylermi? o zaman neden din kısmını atlıyor ya da koymuyoruz? Güvenilir kaynak, G.Mustafa Kemal'in kendi el yazısı, Medeni bilgiler kitabı, Kazım karabekir'in anısı..vs Bunu dediğim için yasaklanacagım söyleniyor burası tartışma yeri değilmidir?! --Onur1991 20:16, 26 Haziran 2009 (UTC)

Bu sayfayı okumanızı tavsiye ederim.Bu gibi bilgiler için doğrulanabilir ve güvenilir kaynaklar göstermeniz gerekmektedir.Kaynaksız şekilde bilgi eklemesi yapmayınız.Kaynağı gösterdikten sonra değişiklik yapabilirsiniz.--Eldarion 20:26, 26 Haziran 2009 (UTC)


Nüfus cuzdanında ne yazılıyor? Ben kontrol etmedim. Eğer İslam diye geçiyorsa İslam, Budizm diye geçiyorsa Budizm, Yok diye geçiyorsa Yok. Eğer hiçbirşey yazılmıyorsa hiçbirşey yazmıyoruz. Çünkü başka insanın iç dünyasını bilemeyiz. Takabeg ileti 20:27, 26 Haziran 2009 (UTC)

Nufuz cüzdanında din hakkında bir şey yazmıyor.

Eldarion arkadaş, O kaynaklar Mustafa Kemal'in el yazmalarıdır. Ve Kızı (Manevi) Afet inan tarafından kitap haline getirilmiştir. Ayrıca Mustafa Kemal bunları lisede okuturmuştur. Bilmiyorum link vermem yasak mı Youtube da "Son meclis konuşması" diye aratırabilirsiniz.

Daha nasıl bir kaynak getireilirim. Ayrıca sorun sudur ki Dini ibaresinde bir şey yazması gerekiyor, yukarda ki sözleri söyleyen müslüman olabilirmi? olamaz. Çünkü Gökten indiği sanılan kitap ve doğmaları, Arap milliyetçiliği, Muhammed'in iyi niyetle yazdıgı kitap..vs diyor. Peki ne yazacagız? Yukarda dediğim gibi birinci el kaynak Gazi Mustafa Kemal'in Kendi el yazmalarıdır. ve onları getirdim.--Onur1991 20:34, 26 Haziran 2009 (UTC)

Gönderdiğim linki okumadınız zannediyorum.Sizin böyle bir kaynak var demeniz Vikipedi'yi bağlamaz.Burası bir forum veya blog değil bir ansiklopedidir.Kaynağın doğrulanabilir olması gerekiyor.--Eldarion 20:37, 26 Haziran 2009 (UTC)
Nüfus cuzdanında bir şey yazmıyor ise bu maddede Dini inanç: Yok diye yazılamaz. Ama dini inancıyla ilgili alt başlık açılabilir. Tabi tarafsızca yazabilirseniz. Eğer amacınız Bu herif dinsizdi tarzında propaganda yapmak ise boş verin. Takabeg ileti 20:41, 26 Haziran 2009 (UTC)

Haziran 2009 (UTC)

  • Nüfus cüzdanında din belirtilmesi çok sonradan uygulamaya konulmuştur. Yani onun döneminde yoktu. Ancak islam ile ilgili bazı sözlerinde onu yücelttiği de biliniyor. Mesela hemen birini yazıyorum "Camilerin mukaddes mimberleri halkın ruhi, ahlaki gıdalarına en yüksek, en verimli kaynaklardır. Minberlerden halkın anlayabileceği dille ruh ve beyne hitap edilmekle Müslümanların vücudu canlanır, beyni temizlenir, imanı kuvvetlenir, kalbi cesaret bulur." (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, c. 1, s. 225). Aslında onur1991'in örnek verdiği sözler önemli nüanslara sahip, arap dini derken gerçek islamdan uzaklaşıp, hurafelere dayanmayı kastediyor. Mesela kendi sözlerinden yine, şimdi tam kelimesi kelimesine aramıyorum internette özet yazıyorum, gittiği bir yerdeki hurafeleri görüdüğünü çok karşı çıkmak istemeyip, en sonunda dayanamayıp bunlar gerçek din değil, islama uygun olan akla uygun olandır gibi bir söz söylediği de yine -yanılmıyorsam vaktiyle zamanınn Cumhuriyet Gazetesi'ne verdiği röportajda söylüyordu, emin değilim kaynak hakkında-. Sonuç olarak eğer bir kişi böyle diyorsa müslümandır diye çıkarımda da bulanabiliriz, ancak ben müslümanım gibi açık bir ifade olmadıkça bunu bilip bir yapamayız. Ayrıca herkesin inancı sadece kendini ilgilendirir ve en iyi kendi bilir. Bir ara araştırırım, böyle kesin bir ifadesi var mıymış diye. Müslüman mı? Müslüman biri bunları söylermi? o zaman neden din kısmını atlıyor ya da koymuyoruz? sözlerine karşılık, müslüman biri bunları söyler mi tamamen bir yorum. Burası da bir ansiklopedi olduğuna göre -en azından öyle iddia ettiğine göre- yorumlara göre değil olgulara göre madde yazacağız. Bunu da belirtmek istedim. İyi vikiler, iyi çalışmalar--Merube 89msj 20:42, 26 Haziran 2009 (UTC)


"Müslüman değilim" demedi diye ekleyemiyoruz anladım... Ama yıllarca sansürlenen bu sözleri ve fikirlerini Atatürkçülük gereği Atatürk ve din adı altında madde'ye eklemek istiyorum.

Ayrıca Merube arkadaş, 1923 ve sonrası ayrıdır. G.Mustafa Kemal zamanında Meclisi kuranla da açtırdı bu taktik gereği idi. Pratiğe ve Cumhuriyeten sonra yaptıklarına bakmamız gerekir. İyi geceler.--Onur1991 20:48, 26 Haziran 2009 (UTC)

Kişisel fikirleriniz Vikipedi'yi bağlamaz. Güvenilir ve doğrulanabilir kaynak göstermediğiniz hiçbir bilgiyi Vikipedi maddelerine ekleyemezsiniz.Kaynağınızı doğrulayabiliyor iseniz sorun yok.Kolay gelsin.--Eldarion 20:51, 26 Haziran 2009 (UTC)
  • Bunu kesin olarak bilemeyiz, bir kişinin inancını en iyi kendisi bilir. Hele ki doğru olmayacak şekilde, kişinin isteğinden farklı olarak onu belli bir kalıba sokmak etiğe aykırıdır. Burada dinsiz midir değil midir tartışmasına girip, burayı forum ortamına sokmak doğru değil. Bunu sansürcülük olarak görmeyin, bilimsel bir ortam burası o nedenle konmuyor o yazılar. Tarafsız olması gerek, eğer dinsizdir gibi çıkarımda bulunmak istiyorsanız yeri burası değil. Burada herhangi bir çıkarımda bulunamayız, varolan düşünceleri ve belgeleri toparlayıp sunarız ,tarafsız bir şekilde, okuyucu kendi kararını verir. Şu ve şu sayfaları okumanızı rica ederim. İyi vikiler, iyi geceler--Merube 89msj 21:02, 26 Haziran 2009 (UTC)

Bu pek tabii idi çünkü Muhammed’in kurduğu dinin gayesi, bütün milliyetlerin fevkinde şamil bir “Arab milliyeti” siyasetine muncer oluyordu.... yazı kaynaklıdır. Vikikaynağa eklenebilir. Telif hakkı yoksa. Hak sabihi Afet İnan'ın çocukları mı yoksa TTK mı? Takabeg ileti 21:06, 26 Haziran 2009 (UTC)


  • Merhabalar,
  • Atatürk'ün dinî görüşlerine maddede yer verilmesinde, diğer arkadaşlarımızın defalarca belirttiği gibi uygun kaynaklandırma yapıldığı ve uygun bir uslûp kullanıldığı sürece, sakınca değil yarar vardır. Kişilerin nüfus cüzdanlarında yazan ile sözleri ve yazınlarındaki dinî anlayış farklı olabilir. Bunu da bir maddede belirtebiliriz. Gerçek şu ki Atatürk'ün özelde İslam genelde "din" olgusuna yönelik yaklaşımı çok çeşitlidir ve hayatının farklı dönemlerinde farklı ifadeler, farklı yönelimler, farklı fikirler bulabilirsiniz... bence bunların hepsine, İslam'a ve dine karşı olumlu olanlara da olmayanlara da, eleştirilerine de takdirlerine de yer vermemiz oldukça yararlı olur. Atatürk'ün bu konudaki yaklaşımının çok çeşitli olması, yapıcı ve yaratıcı bir evrim izlemiş olduğu gerçeği ne yazık ki bu konuda Türkçe tarafsız bilgi bulmayı oldukça zorlaştırıyor; dindar kaynaklar onun dindar yönünü vurgularken dindar olmayan kaynaklar dindar olmayan yönünü vurguluyor; ikisini birden tarafsızca ele alan kaynak yok gibi... Bu arada Atatürk'ün kişisel dinî inançları ile sosyal dinî görüşleri ve siyasî plandaki dinle ilgili açıklama ve düşüncelerinin ayrıştırılması ve güzel bir şekilde sunulması gerekir. Geçen sene Taha Akyol'un bir eserinde gösterdiği gibi dönem dönem Atatürk siyasî arenada İslam söylemini kullanmıştır - fakat bu bireyselden öte sosyal ve siyasî bir tercih olmuştur. Sosyal, siyasî fikirler ile bireysel fikirler arasında fark vardır.
  • Son olarak diğer arkadaşlar gibi ben de vurgulayayım: "falanca kaynakta böyle der ondan ekledim" yeterli değil. Vikipedi:Doğrulanabilirlik ve Vikipedi:Kaynak gösterme sayfalarında belirtilen tarzda bir kaynak gösterme bizim aradığımız. Tercihen salt birinci parti kaynaklar değil, birinci parti kaynakların yanı sıra bu birinci parti kaynakları doğrulayan ikinci ve üçüncü parti kaynakların açık, akademik formatta atıflarını içeren bir kaynaklandırma gerekiyor. Ek olarak, bizim Atatürk'ün çeşitli sözlerinden çıkarıma gitmemiz mümkün değil; Vikipedi bunun yeri değil. Bu hususta yapmamız gereken: "Atatürk şöyle şöyle dediği gibi böyle böyle de demiştir. Şu şu tarihçiler Atatürk'ün şu şu hareketlerinden/sözlerinden hareketle şu şu çıkarımları yaparken, bu bu tarihçiler bu bu çıkarımları yapmışlardır." Aranan format bu. Teşekkürler, iyi çalışmalar... - - noumenon Θ mesaj 21:19, 26 Haziran 2009 (UTC)

Gazi Mustafa Kemal'in Görüşlerinin arasına yorum yapmadan kaynaklı bir biçimde ekledim. İsteyen arkadaşlar bunları sözler doğrultusunda kısa biçimde yazabilir.(ki sevinirim :))--Onur1991 21:33, 26 Haziran 2009 (UTC)

Neden silindi gerçekten anlamış değilim gerçekten hepsi kaynaklıdır.. Bari biri bu kaynaklar doğrultusunda Atatürk ve Din hakkında yazı eklesin madde'ye ben mi yanlış uslup'la yazdım? neyse sizin dediğiniz gibi forum'a dönmesin. İyi geceler... --Onur1991 21:37, 26 Haziran 2009 (UTC)

  • Merhabalar,
  • Nasıl "tarafsızca" eklemiş oluyorsunuz? "Atatürk Cumhuriyet ilanından sonra Namaz kılmamış camiye gitmemiş ve yahut Oruç tutmamıştır" lafzının kaynağı nerede? Üstelik bu çok büyük bir iddia - bunu hem Atatürk'ün doğruladığını hem de bağımsız kaynakların doğruladığını söyleyebilir miyiz? Söyleyebiliyorsak - nerede o kaynaklar? O kaynaklara yer vermeden salt bu ilk ifadenin bile yer alması mümkün değil. "Kazım Karabekir, Paşaların kavgası" nasıl bir kaynak göstermedir? Size verilen bağlantılara, sayfalara göz attınız mı? Bu şekilde mi kaynak veriliyor akademik yayınlarda? Lütfen Vikipedi:Kaynak gösterme sayfasına bakın; ISBN nerede, hangi sayfa, hangi yayınevi? "Kısaca görüşleri şunlardır ;" diyerek alt alta alâkasız, bağlamından hiç bahsedilmeyen bir dizi sözü, olayı sıralayamazsınız - Vikipedi bir aforizma derlemesi değil, ansiklopedi. "Şu hususta ... yılında ... demişken ... yılında ise ... tarzı bir görüş belirtmiştir" der sonuna da ilgili kaynakları eklersiniz - sizden beklenen tarz bu. Bu tarzda yer almayacaksa bu kadar tartışmalı, bu kadar hassas bir konu yer alamaz. Yukarıdaki mesajımdaki örneğe tekrar bakarsanız sevinirim. İlgili kısım bu denli taraflı ve ansiklopedik formattan kopuk bir şekilde (bırakın bunları şekli bile düzgün değil, Türkçe imlâ ve cümle bozumluklarıyla dolu) yer alamayacağı için geri aldım - sizin tekrar kendi sürümünüze geri almaktansa size anlatılanları ve bahsi geçen kural sayfalarını gözden geçirmenizi tavsiye ederim. Teşekkürler, iyi çalışmalar... - - noumenon Θ mesaj 21:43, 26 Haziran 2009 (UTC)

Atatürk'ün ``Bizim dininmiz (Müslümanlık) en son ve en mantıklı dindir.´´ şeklinde bir sözünü çeşitli kaynaklardan (kitap,video,vs.) duyduğumu ve okuduğumu hatırlıyorum. Atamız hakkında bu tip asılsız iddialarda bulunanların 2 DÜŞÜNÜP 1 KONUŞMASI gerektiğini düşünüyorum. Bu tip sözleri ve düşünceleri ortaya atanların Kemalistliğinden ve Milliyetçiliğinden şüphe duyarım. (Kemalizm ve Milliyetçiliğe bağlantı verdimki, bu konuları henüz kavrayamamış iddia sahipleri okuyup daha iyi anlasınlar bu ülke için değişilmez öğelerin ne olduğunu.) Mehmet Berat BURSA 21:28, 27 Haziran 2009 (UTC)


Baya bilgi topladım arkadaşlar. Kendi El yazmaları söylemleri ve Arkadaşlarının anılarından. 1 Haftaya eklemeyi düşünüyorum ama buraya. Madde'ye arkadaşlar "Ansiklopedi" uslubunda yazarsa sevinitim :) sanırım beceremedim. ayrıca Önemli nokta ise Madde'ye Mustafa Kemal ve Din eklendikten sonra, "Dini İnanç" kısmınıda yok yazabiiriz. Hayır bu sefer "Mantıksal" olarak değil Nufuz cüzdanı ve ya diğerlerinde yazmıyor diye'de değil! Yazar Grace Ellison'in Mustafa Kemal ile arasında geçen diyalog ve 1928 de basılan kitabında aynen şunu demiştir “Benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum”. Bu Kitap'ı bulmaya çalışıyorum şimdilik iyi vikiler. Edit : Kitabın adı Turkey Today --Onur1991 22:12, 27 Haziran 2009 (UTC)

Medeni Bilgiler ve Atatürk'ün El Yazıları adlı kitabın ek kısımında yer alıyor. Büyük ölçüde aktarmayı planlıyorsanız telif hakkının saklı olup olmadığını araştırmamız lazım. "Dini İnanç" kısımına gelince, zaten yukarıdaki yazılar "Dini inancı: yok" demek için yeterli kaynak değildir. Bunlardan sadece Atatürk'ün benimsediği din politikasının ancak bir kısmını anlayabiliriz. Yani yazdıkları ve yazı hakkındaki yorumlar ile başkasının dini inancını anlamamız imkansız. Okuyuculara kesin olmayan bilgileri aktarmak suç tur. Birde önyargılı yaklaşımınızı doğru bulamıyorum. Takabeg ileti 23:45, 28 Haziran 2009 (UTC)


Atatürk'ün inancıyla neden bu kadar ilgileniliyor? Atatürk'ün müslümanlığının değerlendirmesi Atatürk'le Allah arasında bir mesele. Herkes kendi inancıyla ilgilenmeli. Amaç, Atatürk dinsizdi (ki müslümanlıkta ölmüş bir insan için bu yargıya varma hakkı kullara verilmez) diye bir bölüm açarak dindar insanlar üzerine propoganda mı yapmak? Din meselesi kişilerin kendi vicdanındadır, ve bu diğer insanları hiç ilgilendirmez. Maura 14:51, 25 Ekim 2009 (UTC)

  • Dinine İslam yazılmış. Belge var mı? -Ostique- 03:14, 21 Ocak 2010 (UTC)

arkadaşlar ingilizce vikipedide dini inanç kısmına İslam yazılmış ve kaynakçaları gösterilmiş http://en.wikipedia.org/wiki/Mustafa_Kemal_Atat%C3%BCrk%27s_personal_life#cite_note-1 link bu bence bizde artık bunu tartışmayı bırakmalıyız Cami de hutbe vermiş bir adamın hala müslüman olup olmadığını mı tartışıyoruz bence müslüman olmasaydı camide hutbe vermezdi ...--E.T. 13:58, 8 Ağustos 2010 (UTC)


Belge sormuyorum, sadece dini tarafıyla tanınmayan birisinin dininin yayınlanması tarafsızlık ilkesine de aykırı olur. Oksijen 16:35, 6 Ekim 2010 (UTC)

Türkmence Vikipedi değiştir

  • Türkmence Vikipedi'de Atatürk'ten acundaki Türkler'in başbuğu. diye sözedilmekte. Bu konunun resmi bir dayanağı var mıdır ve maddeye eklenmeli midir?--Reality006 18:07, 8 Temmuz 2009 (UTC)

Takımı: Atatürk'ün hangi takımı tuttuğuna dair kesin bir bilgi yok.Ancak,bütün takımlara bir sempatisi olduğu bilinmektedir.Bu imzasız yazı 88.235.88.82 (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir. 21:55, Ağustos 19, 2009

Sıra Kutuları değiştir

Sayfanın altındaki, dış bağlantılardan sonra "siyasi durumu" başlığıyla verilen sıra kutularından ikisi hangi akıl ve mantığa göre yazılmıştır doğrusu anlayamamaktayım?

Mustafa Kemal Atatürk, Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak nasıl olur da VI. Mehmet'in selefi olur?

Yine aynı şekilde İcra Vekilleri Heyeti Reisi olarak nasıl "Osmanlı Devleti adına Hulusi Salih Paşa"nın selefi olur?

1- Ortada iki farklı devlet vardır.

2- Verilen kurumlar birbirinin eşdeğeri değildir.

Herkes kendi kafasından, canı istediği gibi devletleri ve kurumları birbiriyle özdeşleştirip sonra da buna uygun bilgi kutuları falan eklerse bunun adına bilgi vermek değil, yorum yaparak yeni bilgi yaratmak denir. --Erarslan 15:27, 6 Eylül 2009 (UTC)


====== değiştir

Atatürkün mason olup olmadigi neden yazilmiyor? ingiliz vikipedi "mason" listesinde Atatürkün ismi geciyor, bence bu konuyuda ana maddeye alalim.

  • Aksi daha çok ispatlanmış birşeyi niye ihtimal olduğunu bilerek kesin bir bilgi gibi sayfaya taşıyalım.Bunun bir İngiliz provokasyonu olduğu,Atatürk'ün mason olduğundan çok daha fazla ortada bir konu.Lütfen yeterli araştırma yapmadan,kaynak Wikipedia olsa bile,olmadık şeyleri tartışmadan koyalım demeyin.Eğer mükemmel bilgi burada olsaydı,bir tartışma bölümü de olmazdı.Ama tartışma ayrı,Atatürk İngilizlerin mason listesinde,biz niye buraya koymuyoruz demek ayrı sanırım.saygılar. Nowaihst 01:45, 31 Ekim 2009 (UTC)
Atatürk'ün ilk kaldırdığı örgüt masonlar örgütüdür. Oksijen 16:38, 6 Ekim 2010 (UTC)

Vikikaynak değiştir

VikiKaynak, telifsiz kaynak metinlerin katılımcılar tarafından eklendiği ve düzenlendiği çevrim içi bir kütüphanedir. Takabeg ileti 17:45, 26 Eylül 2009 (UTC)

Kaynak metinleri nedir ? Ona göre hareket edilmeli. Mesela nüfus cuzdanıyla ilgili kısım kaynak metni değildir. Takabeg ileti 17:45, 26 Eylül 2009 (UTC)

Atatürkün hayatıyla ilgili Bebeklik dönemi,Çocukluk dönemi,Ergenlik dönemi,Gençlik dönemi,Yaşlılık dönemi ile ilgili görüşler sunmanızı istiyorum.

Vikisöz değiştir

Burası vikisöz değil. Ciltler dolusu o konuda bu konudaki söylev ve demeçleri buraya taşımaya başlarsak sonu gelmez. Atatürk'ün hemen her konuda bir sözü bulunabilir. Lütfen ısrarla eklenen sözü geri getirmeyin. Bu haliyle madde kaliteli bir madde bile değil.--Bruno ileti 20:23, 12 Ekim 2009 (UTC)

"Asım Us" ismi kullanımıda maddeye eklenmelidir. değiştir

Atatürk'ün ahir ömründe "Asım Us" ismi kullanımıda maddeye eklenmelidir. Bu neden yok, hayret ya.. Atatürk'ten bu kadar habersiz miyiz?

Üstelik Atatürk Vakit (Kurun) gazetesi baş yazarıdır. Lütfen bunu ekler misiniz? Ansiklopedi yapın , yalan yanlış şeyler koymayınız. Kolay gelsin...

"...Acaba Fransız devlet adamlarının bu işi böyle çıkmaza sokmaktan maksatları ne olabilir? ...Biz artık Fransız devlet adamlarına hitap etmeye gerek görmüyoruz. Bundan sonra Fransızların kendi menfaatleri namına dostları ve müttefikleri olan devletlerin, gerçeği yakından görerek durumun gereğine göre hareket etmelerini istiyoruz!" (Atatürk tarafından yazdırılıp Asım Us imzasıyla Kurun (Vakit) gazetesinde dizi halinde yayımlanan bu başyazıların sayısı beş olup 22-26 Ocak 1937 günlerinde yayımlanmıştır).

--92.45.231.247 22:31, 12 Ekim 2009 (UTC)

Atatürk'ten Türk tanımı değiştir

Türk tanımı bölümünü Vikisöze taşı işareti varken oraya taşımadan ısrarla kaldırılmaya çalışılıyor. Bu bölüm daha önceki SAM sürecinde buraya aktarıldı. Ayrıca bu kutu içinde de değil, Bruno :)) Takabeg ileti 07:39, 16 Ekim 2009 (UTC)

Tamamı aktarılmadı ne yazık ki. Ayrıca orda kayanaksız kaldı. Çözümü bulmamız lazım. Takabeg ileti 21:16, 16 Ekim 2009 (UTC)
Kullanıcı:Nihan'a danışalım mı ? Takabeg ileti 21:17, 16 Ekim 2009 (UTC)
  • Aradaki iki-üç kelimelik farkı düzelttim. Kaynak da eklendi. Bunları siz de yapabilirdiniz tabii. --.dsm. 21:34, 16 Ekim 2009 (UTC)

Yapamadın :)) Şu bilgi uçtı yani Vikisözlükte yok. Bu kaynaklı bilgidir. Neden ısrarla kaldırmak istiyorsun ? En çözümü bulursak iyi olur. Zaten bu bölüm (sadece alıntı değil) Nihan'a sordum. Acele etmemize gerek yoktur. İnata girmene de gerek yok. Değil mi ?

Afet İnan; öğretmeni olan İsviçreli antropolog Profesör Eugène Pittard'ın, kendisine doktora tezi olarak verdiği "Türk Milleti’nin Özellikleri" konusunda Atatürk'ten yardım istedi. Atatürk; Afet İnan'ın önce kendi görüşlerini yazmasını ve fikirlerini daha sonra belirteceğini söyledi. Afet İnan'ın uzun çalışmasına karşılık, Atatürk kurşun kalemle, iki küçük not kâğıdı üzerine kendi tanımını yaptı.

Takabeg ileti 21:40, 16 Ekim 2009 (UTC)

  • Vikisözlük değil, Vikisöz demek istedin herhalde :)) --.dsm. 21:42, 16 Ekim 2009 (UTC)
Evet vikisöz. Haklı olarak geri alabilirim değil mi ? Ya da kendin geri al. Yapıcı bir şekilde halledilmelidir. Takabeg ileti 21:43, 16 Ekim 2009 (UTC)
  • Olayı kişisel bir zemine çekme lütfen. O bilgilerin yeri Vikisöz değildir ve Vikisöz'ün konseptine de uymaz. Bu sözler eklenecekse Türk milletiyle ilgili maddeye eklenebilir. --.dsm. 21:44, 16 Ekim 2009 (UTC)

Milli Şef -> Ebedi Şef değiştir

OTRS üzerinden bir e-posta gönderen bir okuyucu bilgi şablonundaki Milli Şef ibaresinin İnönü için kullanıldığını, Atatürk'ün Ebedi Şef olarak anıldığını belirtmiş. Normalde Vikipedi'nin herkes tarafından değiştirilebilir yapısından bahsederdim ama madde yarı korumada olduğu için iş başa düştü.

Basit bir Google aramasıyla okuyucumuzun haklı olduğu hemen göze çarptı. Bana da değişikliği yapmak kaldı. Aksi görüşü olan varsa belirtebilir, bilgi yanlışsa düzeltebilir elbette.

Vito Genovese 11:37, 19 Ekim 2009 (UTC)

  • Atatürk ölümünün ardından resmî olarak Ebedi Şef olarak ilan edildi. Ayrıca maddedeki "Ebedi Şef" yazısının altında görevde kalış süresi vs. yazıyordu. O nedenle bu kısmı kaldırıyorum. --.dsm. 15:09, 19 Ekim 2009 (UTC)


Ataturk'u Ebedi Sef ilan eden Inonu'dur. Kendisini Milli Sef yapabilmek icin Ataturk'e olumunden sonra bunu yapmistir. Bu Ataturk'un istedigi bir unvan degildir burada aciklama yapilmadan olmamalidir. Bu imzasız yazı Turkishhistorian (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.

Askeri Hizmet Yılı değiştir

maddede askeri hizmet yılı 1905-1920 olarak gösteriliyor. 1920 denmesinde amaç sanırım TBMM Başkanı olması ama Atatürk 1922 yılında sona eren Kurtuluş Savaşı'nda başkomutan olduğuna göre hizmet yılı 1905-1922 değil midir ?--Emyil 17:43, 4 Kasım 2009 (UTC)

Bence mustafa kemal atatürkün türkçe sayfası seçkin olmalıdırBu imzasız yazı 88.235.217.3 (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.

Başbakanlık konusu değiştir

Maddenin sonunda TC başbakanları şablonu var, ama Atatürk hiçbir zaman başbakanlık yapmadı. Çelişki değil mi sizce de bu? Öncel Acar 03:42, 8 Şubat 2009 (UTC)

3 Mayıs 1920 – 24 Ocak 1921 yılları arasında yani Kurtuluş Savaşı döneminde başbakanlık yapmıştır.

1923 yılında kurulmuş bir ülkenin 1920 yılında başbakanlığını yapmak ne kadar geçerlidir bilemiyorum. Saygılar. --Iggy 18:17, 17 Mart 2009 (UTC)

Sonuçta yapmış mı yapmamış mı? Cemal Gürsel`de başbakan ve cumhurbaşkanlığını aynı anda yapmıştır ama başbakanlığı 1 yıl kadar sürmüştür. Sonuçta da Cemal Gürsel bu ülkenin 10. başbakanıdır ve Mustafa Kemal`de Ankara Hükümeti`nden itibaren 1. başbakandır...

Ataturk nasil olur da 1923'de kurulan "Türkiye Cumhuriyeti"'nin Başbakanı olur? Lutfen Bilgi kutusundan en azindan "Türkiye Cumhuriyeti" ifadesini cikaralim. Bilgi kutusunda:

  • Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı
  • Görevde kalış süresi 30 Nisan 1920-24 Ocak 1921

seklinde gecmis141.217.43.163 22:36, 2 Aralık 2009 (UTC)


Bu konudaki dayanağınız Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş tarihini 29 Ekim 1923 olarak tanımlamanızdır. Oysa ki genellikle, kendi iradesiyle kurulan gerçek bir devlet, adeta gökten zembille iner gibi tüm kurumlarıyla beraber ortaya çıkmaz; başlıca devlet organları devletin kemale erip ilan edilmesinden önce teşkilatlandırılabilir. Hatta bu noktada Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş tarihini 1919 (İstiklal Harbi'nin Atatürk tarafından başlatılması), 1920 (Meclisin açılışı) ya da 1921 (Teşkilatıesasi'nin ilanı) olarak savunan tarihçilere de rastlayabilirsiniz. Bu bakımdan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığının da "İcra Vekilleri Heyeti" ismiyle Türkiye Cumhuriyeti'nden daha önce kurulmuş olması kabul edilebilir ve kanımca Atatürk'ün bu noktada Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk başbakanı olarak da anılmasında sakınca yoktur.--Brkgncr 02:53, 20 Ağustos 2010 (UTC)

Bir paragrafdan oluşan alt-başlıklar değiştir

Bir paragrafdan oluşan alt-başlıklar okunmasını zorlaştırıyor. Bu "bir" paragraflık altbaşlıklar birleştirilmeli. --Alma89 02:16, 9 Aralık 2009 (UTC)

Söylediğinizin aksine sayfanın içeriğine en ufak bir ekleme veya çıkarma yapmadım.--Alma89 22:05, 9 Aralık 2009 (UTC)
Ben ekleme ya da çıkarma yapıldı demedim; "Böyle köklü bir değişiklik için önce tartışma sayfasında sayfasında uzlaşmaya varılmalıdır" dedim. Teşekkürler. --.dsm. 22:12, 9 Aralık 2009 (UTC)
Belki aceleyle cevirmiş olabilirsiniz diye "tartışma sayfalarında" zaten bu konuda önceden not düşdüm. Mustafa_Kemal_Atatürk#Bir paragrafdan oluşan alt-başlıklar. Ayrıca "White Wash" wiki kuralları içinde. Makaleler sadece "başlıkladan" oluşmaması için bölümlerin belli bir uzunluğun altında olmaması gerekir. Bir daha bakarsanız konunun içeriğinin daha kolay erişildiğini ve sizin değerli eklemerinizin daha değerlendiğini görebilirsiniz. --Alma89 22:20, 9 Aralık 2009 (UTC)
Düşüncenizi anlıyorum fakat bakalım diğer Vikipedi kullanıcıları da sizinle hemfikir mi? Ayrıca yaptığınız değişiklikte bazı bölümleri çıkarmışsınız ve yok olmuştu bazı bilgiler. --.dsm. 22:22, 9 Aralık 2009 (UTC)
Sizi temmeni ederim hiçbir bölümü sizin sölediğiniz gibi "Ayrıca yaptığınız değişiklikte bazı bölümleri çıkarmışsınız ve yok olmuştu bazı bilgiler" yapmadım. Eğer farkına varmadan unutmuşşsam yardım edin düzeltelim. --Alma89 22:25, 9 Aralık 2009 (UTC)
Önce tartışma sayfasında görüş paylaşımları olsun ve bir uzlaşma oluşsun, ondan sonra yaparsınız değişikliğinizi. İyi niyetli olduğunuzu biliyorum fakat bu ne acele... --.dsm. 22:27, 9 Aralık 2009 (UTC)

Maddedeki düzenlemeler değiştir

  • Maddenin yapısında iki kez köklü değişiklikler yapıldı: [1] [2]. Bu sırada bazı bilgiler yitirildi, bazı dipnotlar tahrif oldu, madde/paragraf/cümle akışı bozuldu. Maddede gereksiz bir başlıklandırma varsa, elbette düzeltilmelidir ama içeriğe dokunulmadan yapılmalı bu. Aynı anda içerikte de değişiklik yapılınca, yapının nasıl değiştirildiğini saptayamıyoruz. Bu yüzden yapılan uygulamanın geri alınması ve sadece başlıkların düzenlendiği bir şekilde yapılması gerektiğini düşünüyorüm. --.dsm. 23:57, 13 Aralık 2009 (UTC)

Sayın m. ben sadece bu değişiklik hakkında şu bilgileri sunarım.

  • bazı bilgiler yitirildi:
    • Size söz veriyorum, hiçbir bilgiyi silmedim. (birsürü benden önce doğruluğu sorgulanan cümleleri bile bıraktım) Hatta şunu ileteyim bu "bir makale olduğu halde" ve liste olmadığı halde bazı bölümlerin liste olarak sunulan bilgilerinin bile zaman içinde ilişkili dosyalarının oluşturulduğu halde bu bilgiler yansıtılmamışdı. Ben bu ilişkileri kurdum. Bu eksikliği giderdim. Bu konuda bölümünü "Cumhurbaşkanlığı" bölümünün ikinci paragrafında bulabilirsiniz. Sizinde kolayca göreceğiniz gibi bu değişiklikle düzenli bir paragraf haline getirildi. Size güvence veririm bu listelerde var olan bilgiler eksiksiz bu şeklinde vardır.
  • Bazı dipnotlar tahrif oldu:
    • Size söz veriyorum, hiçbir dipnot silinmedi. Wikipedide "Kaynak gösterme" belli bir düzeni gelişmiş ve kullanımdadır. eski halinde "Atatürk'ün manevi evlatları; Abdurrahim Tuncak[42], Zühre, Afife, İhsan, Ömer, Afet İnan (İsmail Hakkı Uzmay'ın kızı), Nebile Hanım[43], Rukiye Erkin[44], Zehra Aylin[45], Sığırtmaç Mustafa, Sabiha Gökçen, Ülkü Adatepe[46]'dir" [42] [43] [44] [45] [46] referanslari referans olarak belirtilmekde olduğu halde referans degildir. "1935'te Hüsnü Erkin ile evlendi." bilgisinin referans olmadığı açık olduğu gibi bu cümlenin makalenin içine entegre edılmemesi için hiçbir sebep yaktur. Referansların sekil ile dogru olanlarinin ise icerik olarak dogru olup olmadiginin sorulmasi gereklidir. Ben referanslarin gercekden bu cumleleri destekleyip desteklemedigine bakmadim.
  • madde/paragraf/cümle aSkışı bozuldu.
    • Belki vaktiniz olmadığı için benden önceki değişiklikleri izlememiş olabilirsiniz. Sadece eski halinde bu alt başlığa bakmanız içinde bu eski şeklinde verilen bilgilerin madde: Ne ile ilgili olduğu, hangi bağlamda değerlendirilmesi gerektiğine karşı bir bilgi olmadığı. Böyle bir bilgi vardıda çıkarılması söz konusu değildir. paragraf tek paragrafın neden önce neden sonra geldiği. Ayrıca bunun bir paragraflık bir bölüm olduğu... Değerlendirmelerine siznde katılmamanız elde değil.
aSkışı bozuldu: Bem'im kanımca haklısınız. daha önçeki şeklinde aSkışı birer paragraflık bölümler insanı yorduğundan dolayı dikkat vererek okunmuyordu. Asıl sorun değişiklik yapılmadan önceki halinde olduğu bir gerçek. Bu sorunu çözmek istiyorsanız eksiklerin kapatılması gerek. Yani yeni bilgiler eklenmedikçe bu sorunu çözmek imkansız. İsterseniz beraberce eksik yerleri kapatalım. Bence çok değerli bir çalışma olur.--Alma89 02:20, 14 Aralık 2009 (UTC)

Bigi Kutusu değişikliği değiştir

  • Buna bakarsak bellidir ki bilgiler uçtu'. Eğer bilgi kutusu değiştirmek istersen, bilgi kayıbı yaşanmayacak bir şekilde sadece bilgi kutusunu değiştirebilirsin. Takabeg ileti 03:07, 14 Aralık 2009 (UTC)
Bilgi kutusunu ben değiştirmedim. Bu konuda Bence haklısınız. Ama bu konuda yaptığınız düzeltmeyi benim kileri bozmadan yapmanızın yolu yok mu? --Alma89 03:13, 14 Aralık 2009 (UTC)
Takabeg, bilgi kutusunu ben ekledim fakat o bilgileri çıkarmadım ve bilgi kutusunu tekrar ekliyorum. standart bilgi kutusu en uygunudur.--Hedda Gabler 15:59, 19 Aralık 2009 (UTC)
  • Bence özel bilgi kutusu (başbakan) yerine bütün makamlara uygulanabilecek bilgi kuutusu daha iyi olacak. Ben uzun zamandır böyle bir şablon üzerinde çalışıyorum. Kullanıcı:Alma89/Ata sayfasına bir bakarsanız... Şablon için Şablon:Makam_sahibi --Alma89 22:22, 19 Aralık 2009 (UTC)
    • Makam sahibi şablonu da kullanılabilir. Ama kişiye özel şablon oluşturmak doğru değil VP:TBA ihlalidir.--Hedda Gabler 11:59, 20 Aralık 2009 (UTC)
Makam sahibi şablonu Takabeg in belirtmiş olduğu bazı detaylıları içermekde. Belki biraz da olsa tarafları yakınlaştırır. --Alma89 06:38, 21 Aralık 2009 (UTC)
Ben de inceledim güzel bir şablon olmuş. tüm başkanlar için de kullanabiliriz.fakat governor-general gibi terimleri de Türkçeleştirebilirseniz iyi olacaktır. Yarı İngilizce yarı Türkçe olmasın. --Hedda Gabler 11:03, 21 Aralık 2009 (UTC)
  •   Yorum Maddede verimli olduğu düşünülen şablonlar kullanılabilir; ancak bilgilerin daha iyi sunulabilmesi için hususi bir şablon kullanmanın TBA ile uzaktan yakından ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Ortada taraflı bir ibare yoksa, böyle bir şey söz konusu dahi olamaz. Lütfen kavramları birbirine karıştırmayalım. Teşekkürler. --.dsm. 20:43, 21 Aralık 2009 (UTC)
  • Eğer sadece Atatürk için özel bilgi kutusu oluşturulursa ve genel başkan bilgi kutusu kullanılmazsa TBA ihlali olur. Kavramları karıştıran yok, standart şablon varken bir kişiye özel şablon oluşturmak doğru değildir. Lütfen tarafsız yaklaşalım. Zaten şu an maddede standart şablon kullanılmış ben bunu özel bir şablonun oluşturulmaması için yazmış idim. Tartışmayı yok yere uzatıp gerilmemek gerekir. Kolay gelsin. --Hedda Gabler 10:29, 22 Aralık 2009 (UTC)

Galeri de ki 28 tane dosya için özel sayfa değiştir

Mustafa Kemal Atatürk sayfasında bir galeri bölümü var. Burada 28 tane resim bulunmukta. Atatürkün bir galleri sayfası bulunmukta ve bu makale içinden iki yerden bu galleriye bağ verilmekte. bakınız: (Fotograflar • Videolar • Portreler) Bu 28 resimden bazılarının bu galleri sayfasına aktarılmasına ve makale içinde yazıyı okumayı engellemeyecek kadar bir miktarda resim bırakılmasının yararlı olduğunu düşünüyorum. Bu konuda başka fikri olanlar var mı?--Alma89 22:51, 30 Aralık 2009 (UTC)

  • O resimlerin çoğu daha önce madde içinde kullanılıyordu ama iki-üç hafta önce yaptığınız değişikliklerle galeri kısmına siz taşıdınız. Maddede kullanılabilir olanları kullanılmalı ve galeri kısmı düzenlenmeli bence de. --.dsm. 08:41, 31 Aralık 2009 (UTC)
  • Maddede aşırı resim var. Her alt başlıkta bir-iki tane mevcut. Görsel olarak oldukça kötü durumda madde, resimlerin sayısı azaltılmalı ve galeri kısmı bana kalırsa çıkarılmalıdır.--Hedda Gabler 14:43, 31 Aralık 2009 (UTC)
Ben resimler konusunda sizin gibi düşünmuyorum,çok resim olmasının nesi kötü? sonuçta bu konuda herhangi bir kriter varmıdır?Var ise gösterirmisiniz?--Kamuran Ötükenli 10:22, 22 Mart 2010 (UTC)

Doğum yeri hakkinda bilgiler değiştir

Makale içinde Doğduğu ev ile ile işgili bir tartışma ve değişik kaynaklardan bilgiler bulunmakta. Bunları "Doğum tarihi" bölümünün altında "Doğum yeri" olarak topladım. bu konu ile daha çok bilgisi olan var mı? --Alma89 13:53, 31 Aralık 2009 (UTC)

Atatürk ve İslam Dini değiştir

Atatürk İslamla ilgili olumsuz söz söylememiştir. Araplarla ilgili olumsuz söz söylemiştir. 

'Türkler Arapların dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi. Arapların dinini kabul ettikten sonra bu din Arapların (..) Türklerle birleşip bir millet teşkil etmelerine hiçbir tesir etmedi. Bilakis Türk milletinin milli rabıtalarını gevşetti; milli hislerini, milli heyecanını uyuşturdu.'

'Türk milleti birçok asırlar, (..) bir kelimesinin manasını bilmediği halde Kur'an'ı ezberlemekten beyni sulanmış hafızlara döndü.' Bu imzasız yazı 78.177.195.21 (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir. Atatürk bunu cahil ve bağnaz olan müslümanlar için söylemiştir. Zaten Atatürk'ün normal şartlarda Kuran okuyanla hiç sorunu olmamıştır. Çünkü İslam dininin emirlerinden biri ilim yapmaktır.

Atatürk Elmalılı Hamdi Yazır'a insanlarımız dinini daha kolay öğrensin diye Kuran-ı Kerimi Türkçeye çevirmiştir.

Dini kısmına soru işareti koyalım,hangi dine inandığını bilemeyiz diyorsunuz.Örnek olaraksa İslam'ı kötülediğini düşündüğünüz sözlerini vermişsiniz.Madem karar veremiyoruz,siz nasıl sadece inandığınız taraftaki sözlerini veriyorsunuz? Koysaydınız ya oraya Atatürk'ün Hz.Peygamber'i Kur'anı,İslam'ı övdüğü sözlerini? Sizin gözünüzde o nasılsa Müslüman değil.İnsanlarımıza da bunu böyle mi öğretelim? Atatürk halifeliğin kaldırılması sürecinde mecliste halifelik ve İslam ile ilgili konuşmasını yaparken sahip olduğu bilgiye,milletvekilliği yapan hocalar,din işleri başkanları şaşırmışlardır.Atatürk kefenle gömülmüştür,cenaze namazı kılınmıştır. Bilmiyorum daha ne söylemek gerekir.Dini İslam olarak kalmalıdır.Bu öğreti son derece doğrudur. UnicornuS 15:37, 31 Mart 2010 (UTC)UnicornuS

Türk Devrimci, Türk Devriminin Önderi değiştir

Kategorilere Türk devrimciler Kategorisi de eklenmeli

Sabetayci, Turkmen, Arnavut Kimligi Iddialari değiştir

Bu konuda verilen referanslar yetersiz. Encyclopedia Judaica da hicbir referans, yazili belge ya da kanit ortaya atilarak bir sey soylenmiyor.

Ayni sekilde "The new encyclopedia of Islam" da hicbir belge ortaya koymadan hurafelerden bahsediyor.

Bu Golde Meir'in biyografisine atalarinin Hazar Turk'u oldugu iddilari vardir demek gibi bir sey. Soytarilik sinifina giriyor.

[1][2]

Bu imzasız yazı Turkishhistorian (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.

  1. ^ Cyril Glassé, Huston Smith, The new encyclopedia of Islam, Rowman Altamira, 2003, 9780759101906, p. 38.
  2. ^ Encyclopaedia Judaica, Gershom Scholem, "Doenmeh", Vol. 6, New York: Macmillan, 1971, p. 151.

Maddeye eklenen kaynaklar Vikipedi:Güvenilir kaynaklardandır. Evet tam kanıt yoktur. O yüzden iddialar diyoruz. Lütfen tekrar kaldırmayın. Takabeg ileti 05:56, 15 Nisan 2010 (UTC)

Mustafa Kemal hakkinda Sabetayci iddialarini iceren kaynaklarin hicbirisi akademik kayitlarda, kutuphane kayitlarinda yok.Bu imzasız yazı Turkishhistorian (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.


O sadece sizin iddianızdır. Hoşunuza gitmiyor olabilir ama Güvenilir kaynaklarda yer alan ansiklopedik bilgiyi kaldıramazsınz. Sabetaycı iddiaları içeren ansiklopedik olmayan eserler çoktur. Cemal Granda, Mehmet Şevket Eygi v.s. eklemek isteyenler de vardır. Ancak ben o maddede kökenleri hakkındaki tartışmanın fazla yer almasına sıcak bakmıyorum. O yüzdn tek bir cümleye sıkıştırdım. Diğer maddelerde de Güvenilir kaynaklarda yer alan iddialar yer almaktadır. Atatürk'e özel muamele yapılması da doğru değildir. {{sö-devlet}} şablonu eklemek de istemiyorum. Anlatabildim mi ? Takabeg ileti 22:40, 15 Nisan 2010 (UTC)

Ansiklopedik Bilgi ve Guvenilir Kaynaklar değiştir

Varligi iddia edilen referanslar mevcut degil. Birakin Amazon.com'u, Amerikan Kongresi Kutuphanesi'nde de varligi iddia edilen referanslar yoktur. Mustafa Kemal Ataturk gibi tarihi bir sahsiyetin gecmisi ile ilgili yazilan bu iddialar hicbir ansiklopedide mevcut degildir. Bu yazi ideolojik amaclar tasimakta olup Wikipedia'nin ansiklopedik ozelligini tehlikeye dusurmektedir. Kaldirilmalidir. Takabeg isimli kisi eger var ise bu belgelerin orneklerini ortaya koymalidir. Bu imzasız yazı Turkishhistorian (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.

Bulamamış olabilirsiniz ama var. Okumak istiyor musunuz ? Göstereyim. Takabeg ileti 06:20, 16 Nisan 2010 (UTC)
Birde ne gibi ideolojik amaçlar taşıyor olabilir ? Kısaca açıklar mısınız ? Takabeg ileti 07:48, 16 Nisan 2010 (UTC)

Donme Iddialari Konusundaki Kaynak Nerede? değiştir

Takabeg gosterdigin kaynaga gittim. Senin aratmanla Donme Mustafa Kemal diye arama yapilinca su cikiyor.

http://books.google.com.tr/books?id=D7tu12gt4JYC&pg=PA38&dq=Donmeh++Mustafa+Kemal&lr=&cd=2#v=onepage&q=Donmeh%20%20Mustafa%20Kemal&f=false

Kaynakta yazilan su, tercumesini de altinda ben yaptim:

"Albania: (Population 3.3 million 70% are Muslim; 30% are Eastern Orthodox and Catholic) Country in Eastern Europe, it was conquered by the Turks in 1415. Many Albanians attained high positions of leadership under the Ottomans. Mustafa Kemal Ataturk was of Albanian origin.

Between 1673-1676 Shhabatai Zevi, the Jewish messiah who converted to Islam in 1666 as Aziz Mehmet Efendi was exiled to Dulcingo (Durres)in Albania where he died in Yom Kippur the Jewish Day of Attonement, in 1676. Many of his Donmeh followers accompanied him there. In 1928 the country became the seat of Bektashism when mystical organizations were prhohibited in Turkey."

Oncelikle bahsi edilen madde Mustafa Kemal Ataturk de degil, Donmelik de degil bu bir. Bahsi gecen madde Arnavutluk. Yazilanlar da soyle:

Ceviri"

"Arnavutluk: (Nufus 3.3 milyon %70 Musluman, %30 Ortodoks ve Katolik) Dogu Avrupa'da bir ulke. Turkler tarafindan 1415 yilinda fethedildi. Osmanlilar doneminde bircok Arnavut onemli gorevlere ulasmistir. Mustafa Kemal Ataturk Arnavut kokenlidir.

1666 yilinda Islam'a donen Yahudi mesihi Sabetay Sevi Arnavutluk'un Durres (Turkcesi Dıraç İlçesi'dir) bolgesine surgun edilmis ve 1673-1676 yillari arasinda burada yasamistir. 1676 yilinda Yahudiler'in Kefaret Gunu olan Yom Kippur'da burada olmustur. Arnavutluk'a surgun edildiginde Donme cemaati kendisini takip ederek oraya gitmistir.

1928 yilinda Turkiye'de tekke ve zaviyeler kaldirilip Sufi mezhepleri yasaklaninca Bektasilik'in merkezi Arnavutluk'a tasinmistir."

Ayni paragrafta Donme ve Mustafa Kemal Ataturk adlarini gorunce Mustafa Kemal Donme mi oluyor? Bu Islam'in Yeni Ansiklopedisi Ataturk'un babasinin Arnavutluk kokenli olmasindan yola cikarak kendisinin Arnavut oldugunu iddia ediyor. O zaman Donme iddiasi nerede? Baska kaynaklar nerede? Bu gayri ciddi satirlarin buradan cikartilmasi gerekir. Eger bir kisinin etnik kokenini boyle tespit edeceksek yandik. Ataturk sadece Turk oldugunu beyan etmis. Eldeki butun verilerde Musluman ve Turk oldugu disinde bir sey gostermemektedir. Bu spekulatif bir iddia olup ansiklipedik bir bilgi degildir.Bu imzasız yazı Turkishhistorian (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.

O kaynak Arnavut iddiasının bir örneği. Sabetaycı iddiasının bir örneği ise

Bu (zaten maddede yar alıyor). Bunu da çevirirseniz sevineceğim. Çevirinizi maddeye ekleyelim. Daha da ansiklopedik olacak. Teşekkür ederim. İyi çalışmalar. Takabeg ileti 08:49, 17 Nisan 2010 (UTC)


Bu gosterdiginiz Almanca metin orjinal hoc bir belge koymuyor ortaya. Sadece varligi tartismali bir baska makaleye atif yapiyor: "When Kemal Ataturk Recited Shema Yisrael: `It's My Secret Prayer, Too,'. He Confessed "

Ataturk hakkindaki iddialar gercekligi bir turlu kontrol edilemeyen bir tek (bir tane) hikayeye dayandiriliyor. Sizin referans verdiginiz Die Odyssee des Aristoteles isimli kitap hicbir yeni onerme icermiyor. Atif yapilan hikaye 1994'te yeniden basilmis ancak orjinali cok daha eskiler olan kucuk bir Amerikan gazetesi. Bununla Turk Devleti'nin kurucusunun etnik kimligi belirlenemez. Ali Riza Efendi'nin Donme olduguna dair ne devlet defterlerinde ne de baska kayitlarda bir bilgi var. Iddialar zaten Ali Riza Efendi uzerinde yogunlasiyor ki, Ali Riza Efendi'nin kendisi Abdi Hafız Mahalle Mektebi mezunudur. Ortada dezenformasyon amacli bir makale disinde hicbir sey yok. Buna dayanarak Ataturk hakkinda Donmelik iddialari oldugu nasil yazilabilir? Turkishhistorian Turkishhistorian

Bu iddialar buradan kaldirilmali. Arnavut oldugunu iddia eden makale de hicbir belge koymuyor. O zaman ben de bir kitap bastirayim istedigimi yazayim onlarin da iddia diye buraya gecmesi gerekir. Bu yapilan ciddi bir bilgi kirliligi.

Hic kimse bunu okumuyor mu? Bu bir haksizlik ve tahrifat. Ataturk'un etnik kokeni ilgili butun iddialarin bu maddeden cikartilmasi gerekir. Ortada iltifat edilebilecek tek bir belge yok; kendi kendisini yayan destekleyen dedikodular silsilesi var. Neden burada bir kullanici olarak ben degisiklik yapamiyorum. Turkishhistorian Turkishhistorian

Maddede yer alan ansiklopedik bilgi, Mustafa Kemal'in Sabetaycı olup olmaması ile değil iddiaların olup olmaması ile alakalıdır. İddialar var mı yok mu ? Var tabi. Takabeg ileti 01:02, 18 Nisan 2010 (UTC)
Nereden var tabii? Nereden? Senin kokenlerin hakkindaki iddialar ne kardesim? Koken isleri kanitsiz islemez. Hakkinda bilinen tek gercekler Musluman oldugu Turkce konusup Turk oldugu ve Turk ordusuna alindigi. Belge yok. Kulaktan duyma kimsenin itibar etmedigi ucube bir yerde 80 yil once ciktigi rivayet edilen bir yazi var. Burasi objektif bir ansiklopedi. Yapilan tarih tahrifati. Buna izin yok burada. Turkishhistorian Turkishhistorian
Sadece kulaktan duyma değil. Ansiklopedilere geçme bilgilerdir. Olumsuz veya olumlu sebeplerden kaynaklanan iddialar ve inançlar vardır. Örneğin Yahudi camiasında Atatürk'ün Yahudi veya Sabetaycı olduğuna dair inanç var. Bu da Atamız bizden olsun isteğinden. İslamcılar tarafından ileri sürülen tezler ve iddiaların büyük bir çoğunluğu da Atatürk'ü müslüman düşmanı olarak göstermek istediklerindendir. Eninde sonunda bu iddialar ansiklopedilere geçmiş ansiklopedik bilgidir. Takabeg ileti 04:12, 20 Nisan 2010 (UTC)
Rıza Nur'un ileri sürdüğü Abduş Ağa iddiasının ansiklopedik olup olmadığı tartışılmalıdır. Bence değildir. Fakat haksızca kaldırılan kısımda yer alan iddialar gerçekten ansiklopedik değeri taşmaktadır. Takabeg ileti 04:23, 20 Nisan 2010 (UTC)
Hayir Takabeg kardesim yanlisiniz var. Ansiklopedilere gecmis bir bilgi yoktur. Donmelerin kayitlari var ellerinde. O cemaatlerin iddialara ihtiyaci yok belgeleri ilse 1881'de kim Donme degil biliyorlar. Zubeyde Hanim turbanini olene kadar cikartmadi. Ataturk'un babasinin babasi da babasinin kardesi de Hafiz. Anadilleri Turkce, baska dil konusmuyorlar. Ona bakacak olursaniz Bulgar kaynakalrinda Bulgar, Pomak Muslumanlari'nda Pomak, sarisin Yoruklerin yazdiklari kitaplarda Yoruk oldugu iddialari yazili. O kadar onemli birisi ki herkes sahipleniyor. Ancak buraya ihtilafli ve kaydi kuydu olmayan bir sey yazilmamali. Iddia olarak bile bunu yazarsaniz her turlu iddia yazilabilir. Bunun dedikodudan farki olmaz. Rusca, Bulgarca kaynaklarda Bulgar oldugunu yazanlar yok mu Mustafa Kemal'in? Var. Karakecili'lerden bir askere kardes derecesinde benzemesinden yola cikarak Yoruk diyen yok mu? Var. Arnavutluk'ta dogmasindan yola cikarak ve bazi akrabalarinin hatiralarinda Arnavut akrabalari olmasindan yola cikarak Arnavut diyen yok mu? Var. Semsi Efendi Mektebi'nde okumasindan yola cikarak Donme diyen yok mu? Var.

Ancak hicbir tarihi sahsiyet hakkinda Vikipedi'de dahi boylesine belgesiz ve desteksiz bir etnik koken girisi gormedim. Bunun siyasi, tarihi ve politik etkileri olacaktir. Boylesine bir bilgi objektif oldugu iddia edilen bir yerde ortaya desteksiz konulmamali. Kaynak yok. Birincil hicbir kaynak yok. Etnik koken meselesi benim umrumda degil. Ataturk zaten kendi tarifini yapmis. Otesi kimseyi ilgilendirmez. Ancak eger elde Donme'lerin kayitlarindan bir belge varsa ya da Osmanli kaynaklarinda Arnavut yahut Donme olduguna dair kanit varsa tamam. Dahasi Turkmen olduguna dair de hicbir kanit yok. Bu da buraya yazilamaz. Dahasi Aleviler de kendisini Alevi oldugunu iddia ediyorlar. O zaman o iddiayi da koyun.

Ataturk'un Turkmen, Donme, Arnavut, Bulgar, Alevi, Pomak olduguna dair hicbir belge yoktur. Turkiye'de ve Osmanli'da cok koklu ve cok buyuk toprak sahibi Evrenesogullari, Turahanogullari, Karakecili, Malkocogullari gibi ailelerle belirli kucuk bolgelerin, sehirlerin genis bir bolumune yayilarak oralari sahiplenmis genis ailelerin disinda kimsenin etnik kokeni bilinmez. Tahrir defterlerinde adi bin Abdullah diye gecen kisi disinda kimsenin babasinin Musluman olmadigi bilinemez.

Devlet kurmus bir sahsin etnik kokeni her etnik kokene gurur verebilir. Bunda bir yanlis yok. Ancak iddialar belgelerle desteklenmiyorsa ansiklopedilere gecirilemez. Turkishhistorian

Vikipedide maddeler yorumlarınıza göre değil, isteklerinize göre de değil, kaynaklara göre yazılmalıdır. Vikipedi:Güvenilir kaynaklar tekrar okuyun. Takabeg ileti 04:30, 20 Nisan 2010 (UTC)

Evet ansiklopedik bir bilgidir katılıyorum iddia olarak yer almış :) Yine de sorunludur. Eğer bir tarihsel kişiliğin kökeni hakkında bir güruhun (ki bence niteliksiz kaynak ama olsun.) iddialarına yer veriliyorsa hemen öncesinde kökeninin Türk olduğuna dair kaynaklarda verilmelidir. Ansiklopedide önemli olan şey benim kaynağım senin kaynağını döver yaklaşımından ziyade VP:TBA'dır. Kökeni konusunda diğer tarihçilerin görüşlerine yer verilmediği sürece sadece sabetaycı, türkmen, yahudi vs.. vs.. iddia ediliyor demek TBA'ya ters düşer. En azından bu bilgiler eklenene kadar gizli yorum halinde kalabilir. İyi çalışmalar. --Boyalikus 04:32, 20 Nisan 2010 (UTC)
Sayin Boyalikus burada konmus kaynaklarin hicbirisinde tarihcilerin laflari ve kaynaklari yok. Kaynaklar "niteliksiz kaynak" tanimina giremeyecek kadar niteliksiz. Ben size Ataturk'u kendinden sayan ver matbu eser basmis en az 10 etnik grup bulabilirim. --Turkishhistorian
İddialar tabi. Hiçbir netlik yoktur. Sahte belgeler de var biliyorsun. Türk (Türkmen, Oğuzlar) kökenli olduğuna dair iddialar için kaynaklar gösterilmese de VP:TBA'ya ters düşmüyor, bence. Güvenilir kaynaklar bulmak kolaydır herhalde. İsteyen ekleyebilir. Güvenilir kaynaklarda yer alan diğer iddialar varsa yine eklenebilir. En az 10 etnik grup diyorsanız (ben o kadarını bulamam) Güvenilir kaynaklar gösterilmesi şartıyla ekleyin. Bunun tersine varolan iddialar sırf hoşlarına gitmiyor diye kaldırılırsa {{sö-etnik}}, {{sö-devlet}} meseleleri ortaya çıkacaktır.Takabeg ileti 04:46, 20 Nisan 2010 (UTC)
Sö-etnik, sö-din yeni bir "zopa" türü mü ? :) Küçük bir azınlığın görüşlerine yer vermek yersiz önem vermek olarak geçiyor TBA'da. Tek başına yer alamaz. Dediğim gibi gizli yoruma alabilirsin, diğer kaynaklar ; yani Türk olduğuna dair olanlar eklendiğinde çıkartabilirsin gizli yorumdan. Sırf tek tarafın iddiası kalsın, diğerlerini ben ekleyemem denilecekse bende o zaman sö-din ve sö-devleti yapıştırır buraya da alman bakış açısı, yahudilik bakış açısı diye not düşerim. Kolay gelsin.--Boyalikus 04:56, 20 Nisan 2010 (UTC)

Bu küçük bir azınlığın görüşler değildir. Tabi neye göre yaygın olup olmadığına karar vermemiz de belli değil. Yine de hele Sabetaycı iddiası için 10 tane de kaynak bulunabilir. Burda yazdığın şekilde de yazılabilir fakat tercihim madde içinde Atatürk'ün etnik köken tartışma kısımının şişmemesidir. O yüzden tek bir cümleye sıkıştırdım. Zaten tek başına yer almıyor. Türk (Türkmen, Oğuzlar) olduğuna dair iddia için kaynakları eklemeyi düşünmüyorum. Çok istersen sö-din ve sö-devleti yapıştır. Ancak haklı gerekçe bulamazsın. Alman bakış açısı ? Yahudi bakış açısı ? Tabi bunların kimlerin bakış açısı olduğunu çözersen güzel olacak. Yine de iddiaların varlığını silmemiz mümkün değildir. Takabeg ileti 05:01, 20 Nisan 2010 (UTC)

Küçük bir azınlığın görüşüdür. Kişisel tercihlere göre madde yazmıyoruz. İyi çalışmalar. --Boyalikus 05:04, 20 Nisan 2010 (UTC)
Küçük bir azınlık değildir. Kaynaklar onu göstermektedir. Ansiklopedi dışı basılmış kitaplar eklersek küçük bir azınlığın görüşü olmadığı anlaşılıyor. Fakat şişmesin diyorum. Kişisel tercihim de yoktur. Ansiklopediye geçmiş bilgidir. Takabeg ileti 05:08, 20 Nisan 2010 (UTC)
  • Aşağı taşımışsın konuyu da ben buradan devam edeceğim.. Küçük bir azınlıktır. Özellikle Türkiye'de küçük bir azınlığın bu kaynakları göstererek (vermeyeyim o azınlığın ismini) sürekli ortaya attığı saçma sapan argümanlardan yola çıkan, delilsiz şeylerdir. Ciddi delil verilsin hepimiz inanalım filan neyse.. Bir kere verdiğin kitapta referans olarak en:Hillel Halkin gösterilmiş. Kimmiş bu adam bakalım: Atatürk Şema Yisrael'i ezbere biliyormuş o yüzden Yahudi imiş, Jöntürklerin hepsi sabetaycı imiş. şuradan detayları edinebilirsin. Daha fazla yazmayayım... Bu kaynaklar tarafsız kaynaklar değil. --Boyalikus 05:39, 20 Nisan 2010 (UTC)


İnançlar ve iddialar için delil gerekmiyor. Tabi Güvenilir kaynaklar gerekiyor.

Encyclopaedia Judaica, Gershom Scholem, "Doenmeh", Vol. 6, New York: Macmillan, 1971, p. 151.

Wendelin von Winckelstein, Die Odyssee des Aristoteles, Winckelstein-Verlag, ISBN 9783000169250

Bunlar Güvenilir kaynaklardır. Özellikle Encyclopaedia Judaica 'nın "Doenmeh" maddesi tarafsızca yazılmaktadır. Takabeg ileti 05:49, 20 Nisan 2010 (UTC)

Bunun dışında İslamcıların araştırmalar ı eklenirse çok şişecektir. Ancak İslamcılarınki iddia olarak değil deliller hakkında yaptıklar özgün yorumlarıyla kanıtlamaya çalışırlar. Türk olmayan tarihî büyükleri Türk yapmak maksadıyla ortaya atılan Türk olma tezleri gibi birşeydir. Deliller diye gösteriyor, özgün yorumları ekliyor ve bu Türktür diyorlar. Zaten biliyorsun bunları. Kendilerince kanıtlamışlardır :) O yüzden tarafsız kaynak olarak kabul edilmez, bence. Yine de bunlar da iddianın varlığını göstermek için kullanılabilir. Mesele Atatürk'ün Yahudi veya Saberaycı olup olmaması değildir, iddianın olup olmamasıdır. Takabeg ileti 05:49, 20 Nisan 2010 (UTC)

Birde bir grubun iddiası da değildir. Örneğin Rıfat N. Bali, Mehmet Şevket Eygi, Ilgaz Zorlu, Cemal Granda'nın hiçbiri aynı gruptan gelmiyor. Takabeg ileti 06:02, 20 Nisan 2010 (UTC)

  • Sen mi Judaica'yı güvenilir kaynak ilan ettin ? Yahudi gazetelerini mi referans vermiş o ansiklopedi, yoksa başka araştırmacılar varmıymış içerisinde, çevirip buraya ekler misin o elindeki kaynaktan ?? Al içimde kalmasın. al birde buradan..Sanki Mehmet Şevki Eygi ve saydığın diğer adamlar çok tarafsız da... Bunlara TTK'nın bir cevabı vardı onu da eklemek lazım gelir, araştırıyorum bulacağım. Resmi cevap verme kurumu değil mi ? Ben iddia olarak yer almasın demedim zaten. İddia olarak yer alsın. Ama yer alacaksa şu şekilde olması lazım gelir. "Hillal Halkin isimli ABD'li Yahudi yazar, gazeteci (herneyse) tarafından Atatürk'ün Yahudi olduğu ortaya atılmış, aynı kişinin şu kitabında da Jonturklerin alayının Sabetaycı olduğu belirtilmiştir." Çok önemli detay, her saçma sapan reality showda zikredilmeyen bir şey, kimse bilmiyordu zaten vikipediden öğrenirler okul çocukları, VP:TBA, yersiz önem verme. Aşağıda basbayağı itham edici yorumların var: dünyanın her yerinde okullarda herkes doğruları konuşuyor zaten, herkes tarihini olduğu gibi anlatıyor değil mi ? Benim hoşuma gidip gitmemesinin hiçbir önemi yok yeterki ansiklopedik, doğrulabilir, tarafsız kaynaklarca yazılmış olsun. Daha net olsun ve Türkiye eğitim sistemi, okulları filan karıştırılmasın diye söylüyorum Gidip en.wikide Usama Bin Ladin için; "tam bir müslümandır" yazılsa ve kendisine yakın bir kaynakla desteklense, ama iddia bu diyebilecek misin mesela? --Boyalikus 06:11, 20 Nisan 2010 (UTC)
Encyclopaedia Judaica 'nın güvenilir kaynaklardan sayılması için birinin ilan etmesine gerek yoktur. Gershom Scholem'in tarihçi olduğunu da kanıtlamamız gerek yok. Tartışmayı kişiselleştirmene de gerek yok. Defalarca söylediğim gibi burdaki mesele iddiaların olup olmamasıdır. İddiaların varlığı ortadayken ve ansiklopedik bilgi olmuşken buları silme hakkımız da yoktur. Takabeg ileti 06:23, 20 Nisan 2010 (UTC)
Birde Mehmet Şevket Eygi'nin tarafsız olduğunu söylemedim. İddia edenlerin bir örnek olarak göstermekle iddianın belli bir gruptan gelmediğini anlatmak istedim. Takabeg ileti 06:30, 20 Nisan 2010 (UTC)
  • O zaman güvenilir kaynak değildir. Atatürk'ün de Yahudi olduğunu iddia adı altında, sadece bu durumuna ve o kaynaklara değinilerek yazmaya da hiç gerek yoktur. Tartışmayı şu sözlerinle : gitmeyen bilgileri azınlığın görüşüdür (aslında azınlığın görüşü de değil) gerekçesiyle eklememeye ve kaldırılmaya devam edilirse, Sen Atatürk düşmanısın hakaretiyle hoşunlarına gitmeyen bilgilerin kaldırılmaya izin verilirse, Sen kişiselleştiriyorsun. Bunlara meydan vermememiz lazım lafı da iddialı bir laftır hani ne yalan söyleyeyim.... Kural açık tekrar edeyim:TBA... Çok istiyorsan yaz ama açık açık yaz, hangi kaynakta olduğunu da yaz. Ayrıca diğer kökenleri ile ilgili iddiaları da yaz. Diğerlerini şişmesin diye yazmıyorsan bunu da yazma.(en azından şimdilik) Bu çok gizli kalmış, hiç değinilmemiş, aman aman denilecek bir konu değil. Nasılsa İnönü'ye de Kürt dedik, sorun yok. Heralde burada kökenler üzerinde en fazla duran, düşünen kişi olarak, aşağıdaki yorumunun itham içerici olduğunun da farkındasındır. İstersen verdiğin bilgiyi bağımsız kaynaklarca refere et. Hadi iyi çalışmalar. --Boyalikus 06:39, 20 Nisan 2010 (UTC)
Zaten eklenen kaynaklar tarafsız ve bağımsız kaynaklardır. Encyclopaedia Judaica, Gershom Scholem, Rıfat N. Bali v.s. tarafsız ve bağımsız kaynaklardan saymazsak tarafsız ve bağımsız kaynaklar kalmayacaktır. Mesela ben bu madde yani Mustafa Kemal Atatürk maddesine bilgi eklerken T.C. Genelkurmay Başkanlığı ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığının verdiği bilgileri kullandım. Encyclopaedia Judaica, Rıfat Bali v.s. tarafsız ve bağımsız saymadığımız takdirde bu T.C. çıkışlı kaynakları tarafsızlık ve bağımsızlık açılarından değersiz kaynak olarak kabul etmek zorunda kalacağız. Gerç gerçekten de GenKur'unkinde taraflı kısımları var da. Takabeg ileti 06:44, 20 Nisan 2010 (UTC)
Tartışmaları okumaya üşenmedim de, katılmaya üşeniyordum. Ama yeni bir buluntu ortaya çıkarılacağı haberini vermek istedim. Haftasonu öğrendiğime göre, bir Yunan tarihçi Atatürk'ün doğum belgesine ulaşmış. Yayınlar yayınlanmaz da Habertürk'te yazılacakmış. Buradaki tartışmayla ilgili de yeni bilgi edinme olasılığı var. Bekleyelim görelim derim. Ama beklerken burada da bir uzlaşmaya varabiliriz. Görüşümü özetleyeyim.
  • Çok sayıda etnik köken iddiası olması bile iddiaları inandırıcılıktan uzaklaştırıyor.
  • Herhangi bir ansiklopedide yazılan herhangi bir bilgi ansiklopedik bilgi değildir. Yukarıda birkaç örneği verildi, tekrarlamaya gerek yok. Vikipedi de bu bilgileri imbikten süzüp gerçekten ansiklopedik olan bilgileri seçme yerlerinden biridir. Zaten bu tartışma da bu çabalardan biridir.
  • Takabeg'e hak veriyorum, iddia olduğu belirtilerek yazılmalıdır, zaten kesin olmadığı belirtilmiş oluyor.
  • Ancak çok sayıda köken iddiası ve bunlara ait çok sayıda (yanlı-yansız) kaynak eklenirse, Nihan'ın da değindiği gibi, konu iddialar olduğuna değinmekten çıkıp özgün araştırmaları detaylı aktarmaya dönüşecek, VP:TBA-yersiz önem verme kapsamına girecektir. Halbuki ansiklopedik olan ve burada yer alması gereken tek şey, iddialar olduğundan bahsetmek. Yoksa hangi iddiaların ne ölçüde doğru olabileceği üzerine detay verilebilecek değerde bir iddia (ve belgesi) yok ortada.
  • Bu iddiaların ciddiye alınmayacak iddialar olduğunu göstermek gerektiği konusunda da Turkishhistorian'a hak veriyorum. Madde metninde, Türkmen'den Arnavut'a hiçbir etnik köken belirtilmeden "çok sayıda iddialar" olduğunun yazılması, hattâ ardından "Yaygın kabul görmeyen bu iddialara ait belge yayınlanmamıştır." ifadesinin eklenmesi en doğrusu olur. "çok sayıda iddialar" ifadesinin yanına da 'makul' kaynaklar eklenir. Detayını okumak isteyen referanslardan ilerleyerek okur.
  • Bu maddede metin içinde etnik köken üzerine detaylar ortaya konulması mantıksızdır. Çünkü bu maddede, Selahaddin Eyyubi'deki gibi çağdaş tarihçilerin çelişkili bilgilerine dayanan anlamlı bir tartışma yoktur. --iazak 11:48, 20 Nisan 2010 (UTC)

Kanımıca çok sayıda iddialar ifadesi ansiklopedik değildir. Aslında iddiaların çeşitleri çok fazla değildir. Türkmen, Arnavut, Sabetaycı. Başka var mı acaba ? Bunun dışında Time dersiginde olduğu gibi Kinross v.s. lerin etkisinden mi tam olarak bilmiyorum da ciddiye alanlar da olmuştur. güvenilir kaynaklarda yer alanlar somut bir şekilde aktarılmalıdır. Mesela Judaica, Mustafa Kemal Atatürk'ün Donmeh (Sabetaycı) kökenli olduğuna inananların varlığından bahsetmektedir. Atatürk'ün Donmeh (Sabetaycı) olduğunu yazmıyor zaten. Böyle tarafsız ve bağımsız kaynakları yok saymaya hakkımız yoktur. Takabeg ileti 12:03, 20 Nisan 2010 (UTC)

Ayrıca Selahaddin Eyyubi'deki tartışma da ciddiye alınmamaktadır. Özellikle Türkiye'de (belki de Azerbaycanda da) ciddiye alınıyor :) Bu durumda Selahaddin Eyyubi'nin "Türk olma tezi" de {{sö-devlet}} ve {{sö-etnik}} kategorisine giren anlamsız tartışmanın ötesine geçemiyor. Teşekkür ederim. Takabeg ileti 12:11, 20 Nisan 2010 (UTC)
Bahsettiğiniz Murat Bardakçı, "Atatürk’ün doğum kaydı bulundu ama yayınlanmadı" değil mi ? Takabeg ileti 12:19, 20 Nisan 2010 (UTC)
Ancak yazıda kökenleriyle ilgili bilgiden bahsedilmiyor. Takabeg ileti 12:33, 20 Nisan 2010 (UTC)
  • Kuman Türkü gibi sanırım tamamen tahmine dayalı, yanlış olduğu en bariz olan annesinin Makedon olması gibi, ben görmedim ama Pomak, Bulgar-Slav gibi başka iddialar da var.
  • İnananların varlığından bahsedilmesi vikipedide tekrarlanmasını gerektirmez. Özellike Yunanistan'da Yahudilerin bir bayram günlerinde Rum çocuklarını kaçırıp kanını akıttıkları yolunda inanılmaz bir iddia vardır. Buna özellikle geçmişte önemli bir azınlık değil Rumların çoğunluğu inanırmış. Buna inanma olgusu, olayın gerçekliği açısından değil inanışın var olması açısından ansiklopediktir. Bu nedenle de ardından (konunun içeriğine göre) doğru olmadığı veya yaygın kabul görmediği eklenmelidir. Düşünsenize Yahudiler maddesine böyle bir saçmalığın iddia olarak eklenmesini. Yahudilere sempati duymayanlar bile bundan rahatsız olurlardı. Sonuçta onun da belgesi yok, bunun da. Üstelik Atatürk'ün annesi, babası, uzak yakın akrabaları hep Türkçe konuşuyorlar. Bu kadar ısrarı artık gereksiz buluyorum.
  • Selahaddin Eyyubi'nin kökeni tartışmasını ciddiye almayan Vikipedist olabilir. Ama Vikipedide de bilim dünyasında da bu tartışma ciddi bir tartışmadır. Belgelidir, çağdaş tarihçiler vardır ve görüş ayrılığı vardır. Hepsine bakınca Kürt olduğu izlenimi oluşuyor ama maddesinde tek başına Kürt olduğunun belirtilmesi yetersiz kalırdı.
  • Bahsettiğim Murat Bardakçı'nın beyanı idi evet. Yayınlanmasını bekliyorum, belgenin dışında yan bilgi de yayınlanabilir. Bakalım.
  • Yarına kadar iyi günler diliyorum. --iazak 15:18, 20 Nisan 2010 (UTC)
Kaynaklı konuşsaydınız iyi olurdu. Sabetaycı iddiası onu olumsuz algılayanları rahatsız edebilir. Burda birilerin rahatsız olup olmaması hiç önemli değildir. Fakat Vikipedistlerin iddialarıyla Vikipedi:Güvenilir kaynaklar inkar edilemez. Bu kötü bir örnek olacaktır. Özellikle {{sö-devlet}} açısından. Takabeg ileti 11:34, 21 Nisan 2010 (UTC)
Kuman Türkü dışındaki köken iddiaları bu sayfada ve madde metninde geçen kaynaklı ve kaynaksız iddialar. Yukarıda sıralarken eklediğim Kuman Türkü ise sözlü bir kaynağa dayanıyordu, yazılı metnini araştırmadım. Fiziksel özelliklere bakılarak yalnızca tahminen iddia edildiğini varsaydığımdan bu iddiayı önemsemiyorum. Yeri gelmişken, annesinin geniş aile ağacı mevcuttur, belgelidir ve Türktür. "Kaynak inkârı"na gelince, "Vikipedistlerin iddiası" demek çok yetersiz kalıyor, yukarıda sıralanmış farklı kaynaklar için verilen birkaç örnek mantıken yeterli delil olarak değerlendirilmelidir ve bu kaynakların dipnottan yukarıya çıkarılmaması gerekir. Örneğin Arnavut olduğu iddiası, kaynağa bakınca ciddiye alınacak bir iddia gibi görünmüyor, bu nedenle Arnavut kelimesi bile metnin içinde yazılmayıp, yalnız dipnotta bu kısmen Vikipedi:Güvenilir kaynaklar olan kaynaklar verilmesi en doğrusu olacak. İyi çalışmalar. --iazak 13:37, 21 Nisan 2010 (UTC)
Şu 'güvenilir' ansiklopedinin Arnavutluk maddesine, bir de konumuzu bir kenara bırakarak bakayım dedim. Halkın %70'inin müslüman olması gibi aşırı hatalı bir maddi hatayla başladım. Tarihinin Osmanlı ile başlatıldığını görünce de çok şaşırmadım doğrusu. Halbuki tarihi antik çağdan başlar, çok sayıda kavim gelir geçer, Hıristiyanlığın da en erken yayıldığı coğrafyalardan biridir. Atatürk'ün Arnavut olması da gökten zembille inmiş gibi yazılmış. Atatürk maddesinde kökenden bahsedilmediği gibi yazılanlar hemen hemen yalnızca İslam ve Arap alfabesi ile ilgili boyutlarıyla, belli bir dozda bir taraflılıkla ele alınmış. Birkaç maddeye daha göz atınca bu ansiklopedinin Türkiye'deki İslam Ansiklopedisi kalitesine hiç yaklaşamadığı açıkça görülüyor. Bilginize. --iazak 14:10, 21 Nisan 2010 (UTC)
The new encyclopedia of Islam adlı 'Ansiklopedi'yi okudukça insan verilen emeğe acıyor. 1908 de dönmelere bağlanmış. Yahudi olduğunu gizlemeyen yani dönmemiş olan I. Karasu'nun yanı sıra Talat, Cemal ve Enver Paşaların da kasdedilemeyeceğini düşünerek diğer isimlere geçtim. Çetelere karşı en caydırıcı çarpışmaları yapan Türk yüzbaşısı olarak bilinen mi, yoksa Turancı Bahaeddin Şakir mi dönme? Çerkez İsmail Canbolat mı, Resneli Niyazi mi? Ben tek birinden bile şüphelenemezken, çok sayıda dönmenin 1908 devriminde önemli rol oynadığının yazılmasını kabul etmek mümkün değil. İçeriği gizemli tutularak Alevi, Bektaşi ve dönme grupları arasında benzerlikler olduğundan da bahsediliyor ki, yine tamamen bihaberim. Alevilerle dönmeler arasında tek bir benzerlik biliyorum, her ikisi de sonradan olunmuyor. Eğer buna benzerlik dersek! --iazak 14:41, 21 Nisan 2010 (UTC)

Soyağaçı değiştir

Maddede yer alan soyağaçı yanlış ! Kaldırıldı. Düzeltildikten sonra eklenebilir. Takabeg ileti 06:22, 15 Nisan 2010 (UTC)

Haklısınız yanlışlıklar var, üstelik daha uzaktan akrabaları, hısımları varken, daha yakınları yok. Ölü doğmuş ve küçük yaşta kaybedilmiş kardeşler de var. Baba tarafında fikir ayrılığı halen var sanırım, bilgim yok. Ama anne tarafı için 2009'da bir belge açıklandı. Bu belge, Mustafa Kemal'in annesinin dedesi üzerinden 3. kuşaktan kuzeni ve aynı zamanda birlikte büyüdükleri bir yakın arkadaşı ile birlikte hazırladıkları belge. Bu akraba aynı zamanda cumhuriyetin ilk dönem bakanlarından. Oğlu tarafından çok sonraları Latin harfli versiyonu üretilmiş. NTV Tarih'in birkaç ay önceki sayısında detayları vardı. Yine 2009 yılında o oğul veya onun bir akrabası da Tarihin Arka Odası'na konuk olmuştu. Bilginize.--iazak 13:07, 15 Nisan 2010 (UTC)

Atatürk sevenler kulübü üyesi olarak sö-devlet eklemek istemedim. Ancak yukarıda tartışılan küçücük meselenin dışında maddede Türkiye Cumhuriyeti devletinin Atatürk yorumlarının dışında evrensel ve akademik kaynaklara başvurulmadığı ve bilginin büyük çoğunluğunun Türkiye Cumhuriyeti'nin resmî yorumu ve bunun takipçilerinin göstermek istediklerine göre eklendiği anlaşıldı. Aslında benim de hatam var. Hep Türkiye Cumhuriyeti'nin resmî tezi ve onun takipçilerinin yazdıklarından bilgileri aktarmıştım. Özür dilerim. Maddeye evrensel, akademik ve tarafsız kaynaklara dayalı bilgilerin eklenmesi lazım. Böylece madde KM hatta SM olabilecektir. Teşekkür ederim. İyi çalışmalar. Takabeg ileti 05:12, 20 Nisan 2010 (UTC)

Sadece bu madde için değil Vikipedinin diğer maddelerde de geçerli olmak üzere okullarda anlatılmayan bilgiler ve hoşlarına gitmeyen bilgileri azınlığın görüşüdür (aslında azınlığın görüşü de değil) gerekçesiyle eklememeye ve kaldırılmaya devam edilirse, Sen Atatürk düşmanısın hakaretiyle hoşlarına gitmeyen bilgilerin kaldırılmaya izin verilirse koskoca {{sö-devlet}} maddeleri ortaya çıkacaktır. Evrensel ansiklopediyi yaratmaya çalıştığımız için bunlara da meydan vermememiz lazım. Takabeg ileti 05:35, 20 Nisan 2010 (UTC)

Birde Cumhurbaşkanlığı alt başlığından sonraki kısımlar çok zayıftır. Maddenin şu anki haliyle Atatürk Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra fazla bir iş yapmamış gibi görünüyor. Bu durum da maddenin KM, SM seçilmesini engellemektedir. Takabeg ileti 05:16, 20 Nisan 2010 (UTC)

İngilizce Viki değiştir

İngilizce Vikinin Mustafa Kemal Atatürk maddesinin durumu ilginç.

12 Ekim 1953 tarihli Time dergisinde yer alan yazıyı kaynak göstererek

He was born to a family living in Thessaloniki. Mustafa's father was Albanian, and his mother was Macedonian,

Patrick Kinross: Ataturk: the Rebirth of a Nation. London: Phoenix, 2001, p. 3.'den alıntı yaparak

and "as fair as any Slav from beyond the Bulgarian frontier" with "fine white" skin and "eyes of a deep but clear light blue"

diye yazıyor. Özellikle babası Arnavut ve annesi Makedon kısmını kesin bilgiymiş gibi gösteriliyor.

Aslında bunlar da iddialar olarak ele alınması gerekiyor.

Takabeg ileti 09:26, 20 Nisan 2010 (UTC)

Atatürk'ün Türk Tanımı değiştir

Sanırım Yalhi'nin açtığı ayrı bir maddeydi, SAM olmuştu. Biraz düzenleme yaparak buraya eklemiştim. Yazdığı iki üç satırı da eklemiştim. Ama burada bir başlık açılmış ve Vikisöze taşınması istenilmiş. Şu anda maddede o kısım yok, halbuki vardı. Şimdi o kısımı çıkartıp başka iki üç tane taraflı bence uyduruk kaynaktan yahudi ve sabetay olduğuna dair "yersiz önem verme" kapsamına giren ve tek taraflı kısımın tartışması yapılıyor. Sonra Atatürk sevenler kulubü üyesi gibi notlar düşülüyor ve ithamlar var... Geçmişi incelemedim ama kim neden sildi o 2 cümleyi merak etmiyor değilim. İyi çalışmalar. --Boyalikus 04:47, 22 Nisan 2010 (UTC)

Atatürk hakkındaki iddialar yersiz önem verme kapsamına girmiyor. Kaynaklı bilgiler haksızca kaldırılmasına izin verilmelidir. Tek taraflı da değildir. Çok taraflılıdır (en az üç taraf var). Sayın Yalhi'ninkine baktım. Kaldırıldı, Geri getirdim Kaldırıldı, Geri getirdim, Kaldırıldı. Atatrük sevenler kulübü üyesi olduğum için değil kaynaklı bigli olduğu için geri getirmiştim. Ama sonra vazgeçtim. Mücadeleyi bırakmamın nedenini hatırlamıyorum. Belki Vikisöz'e taşınmıştır. Vikisöz'e bakmamız lazım. Takabeg ileti 05:59, 22 Nisan 2010 (UTC)

Vikisöze taşınmış. Maddede doğrudan bağlantı verilmediği için Vikisözdeki söz konusu maddeye ulaşmak biraz zor olabilir. Takabeg ileti 06:01, 22 Nisan 2010 (UTC)

Fakat kaynaklı olan şu kısımı taşınmamıştır:

Afet İnan; öğretmeni olan İsviçreli antropolog Profesör Eugène Pittard'ın, kendisine doktora tezi olarak verdiği "Türk Milleti’nin Özellikleri" konusunda Atatürk'ten yardım istedi. Atatürk; Afet İnan'ın önce kendi görüşlerini yazmasını ve fikirlerini daha sonra belirteceğini söyledi. Afet İnan'ın uzun çalışmasına karşılık, Atatürk kurşun kalemle, iki küçük not kâğıdı üzerine kendi tanımını yaptı

Geri getirilebilir bence. İlgilendiğin için teşekkür ederim. Takabeg ileti 06:05, 22 Nisan 2010 (UTC)

Elek karikatürü değiştir

[[Resim:Mustafa_Kemal_golden_scoop_political_caricature_of_single_party_system.png|thumb]] İngilizce Vikipedi'de gösterilen elek karikatürü neden burada bulunmamaktadır? OnurTkatkılar 19:39, 19 Nisan 2010 (UTC)

  • Karikatürün ne anlatmak istediğini anladınız mı? Ozmlanlıca okumanız var mı? Zira o karikatür bu sayfaya uygun değil. ancak bir yabancı bunu uygun görmüş olabilir. Çünkü Atatürkü eleştirmekten çekinmezler.Apolas Lermi 19:00, 26 Eylül 2008 (UTC)
Aslinda bu maddenin seckin madde olmasi isteniyorsa farkli bakis acilarini yansitan karikatur ve bilgilerin de olmasi sart. Ne yazikki su anda madde "Ataturkçü" bir goruse hakim. Bu arada karıkatürdeki kişinin kolunda 'Halk fırkası' yazıyor. O zamanlar Halk fırkasının tek parti oldugunu dusundugumuzde bu karikatur daha iyi anlaşılacaktır. Yakamozlar 17:24, 22 Şubat 2011 (UTC)
  • 1981de TBMM de kabul edilen kanun uyarinca (5816) Ataturk hakkinda elestiri yasaktir da ondan Bu imzasız yazı 141.217.436.148 (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir.
a1. Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
a2. Atatürk'ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk'ün kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası verilir.
a3. Yukarıki fıkralarda yazılı suçları işlemeye başkalarını teşvik eden kimse asıl fail gibi cezalandırılır. 141.217.436.146 18:55, 13 Mayıs 2010 (UTC)
Bu bir tarihi karikatürdür. Uygun altyazıyla eklenebilir. Takabeg ileti 19:40, 13 Mayıs 2010 (UTC)
karikatür herhangi bir hakaret içermiyor aslında hoş da bir çalışma ama sayfada bulunmasına gerek var mı ki? Bana göre bir ansiklopedide yer alması gereksiz. tomjoad 17:53, 27 Mayıs 2010 (UTC)

Ataturk'un Bildigi Yabanci Diller değiştir

Arkadaslar, Ataturk'un ileri Fransizca ve az Almanca bildigi yazilmis. Oysa Anitkabir'de Ataturk'un altini cizdigi ve sayisiz notlar aldigi Ingilizce, Fransizca ve Almanca kitaplar var. Ingilizce de eklenmesi gerekmez mi. Ayrica Almanca siyaset kitaplarin okuyabilen bir Ataturk'un "az Almanca" bildigi nerden cikiyor? Bence Ileri Fransizca, Almanca ve Ingilizce bildigi yazilmali. Hic degilse bu notlardan soz edilmeli; bunlar hayal degil ya, muze orada. Ben kullanamadigim icin mudahale etmek istemiyorum. Bu imzasız yazı Tongaalp (mesajkatkılar) tarafından eklenmiştir. 28 Ekim 2010

"Mustafa Kemal Atatürk/Arşiv 4" sayfasına geri dön.