I. Adil
Melik Âdil Seyfeddîn (Arapça: بو بكر سيف الدين "الملك العادل" أحمد بن نجم الدين أيوب, - "el-Melik el-ʿĀdil" Seyfeddīn Ebu Bekir Aḥmed bin Necmeddin Eyyub; d. 1145[1] – ö. Ağustos 1218). Necmeddīn Eyyûb'un oğlu, Selâhaddîn Eyyûbî'nin küçük kardeşi olup 1196-1218 yılları arası Eyyûbîler Suriye Sultanı olarak ve 1200-1218 yılları arasında da Eyyûbîler Mısır Sultanı olarak hüküm sürdü.[2]
I. Adil Melikü'l Âdil الملك العادل | |||||
---|---|---|---|---|---|
Mısır ve Suriye Sultanı iki kutsal caminin hizmetkârı | |||||
Eyyubiler Mısır Sultanı | |||||
Hüküm süresi | 1200-1218 | ||||
Önce gelen | Mansur bin Aziz | ||||
Sonra gelen | Kamil bin Adil | ||||
Eyyubiler Suriye Sultanı | |||||
Hüküm süresi | 1196-1218 | ||||
Önce gelen | Afdal bin Selâhaddîn | ||||
Sonra gelen | Muazzam bin Adil | ||||
Doğum | 1145 | ||||
Ölüm | 1 Ağustos 1218 (75 yaşında) | ||||
| |||||
Hanedan | Eyyûbîler | ||||
Babası | Necmeddin Eyyub | ||||
Dini | İslam |
Yaşamı
değiştirSelâhaddîn Eyyûbî'nin hayatı döneminde yaşamı
değiştirÂdil Seyfeddîn, Necmeddîn Eyyub'un oğlu olup Selâhaddîn Eyyûbî'nin küçük kardeşi idi. 1145 yılında Şam ya da Baalbek'de doğmuştur.[1]
Ununun ilk duyulması, Şam'da Zengiler Atabeyi olan Nureddîn Zengi'nin sağladığı bir ordu ile amcası Sirkuh'un 1168-1169'da Mısır'a yaptığı üçüncü ve sonuncu seferde bir subay olarak gösterdiği üstün başarı dolayısı ile oldu. 18 Ocak 1169'da amcası Șırkuh, Fâtımîler tarafından vezir tayin edildi, ama hiç beklenmedik bir sırada birkaç haftalık bir vezirlikten sonra beklenmedik olarak öldü.
Yerine Sirkuh'un yeğeni ve Adil'in ağabeyi olan olan Selâhaddîn Eyyûbî'yi Fâtimîler veziri seçildi. Selâhaddîn, Kahire'de idare mevkilerine kendi adamlarını yerleştirerek iktidar gücünü gittikçe kendi üzerine almaya başladı. Buna karşı olan Fâtimî muhafız askerlerinin ortaya çıkardığı isyan hareketi Âdil tarafından çok sertçe bastırıldı. Elebaşları olan Nubiyalı muhafızların kışlası basılıp hepsi öldürüldü.[3] Son Fâtimî Sultanı Âdıd'in 13 Eylül 1169'da ölmesinden beş gün sonra 13 Eylül'de Kahire ve Fustat'ta Abbasiler halifesi Müstadhî adına hutbeler okunarak Fâtımîler Şii halifeliği ve Fâtımî Devleti sona erdirildi. Selâhaddîn Eyyûbî, fiilen Eyyûbî devletini kurdu; ama hala Zengiler'e bağlı olduğunu kabul etmekte idi. Âdil ağabeyinin Mısır'da yeni Sünnî asıllı Eyyûbîler idaresini kurmasında büyük desteği oldu.[4]
Nûreddîn Zengi'nin 1174'te ölmesinden sonra yerine küçük yaşta olan Melik Salih İsmail Zengi, Zengiler'in Suriye Şam Atabeyi olarak tahta çıkartıldı. Zengiler Halep Atabeyi olan Gümüştekin idareyi eline almak için harekete geçtiği için Selâhaddîn Eyyûbî Suriye'de durumu kontrolü altına almak için Kasım 1174'te Mısır'dan ayrıldı ve 27 Kasım'da Şam'a girdi. Küçük kardeşi Âdil, Mısır'da vali olarak fiilen Mısır'ı idareye başladı. 1176'da Selâhaddîn'in Mısır'a dönüşüne kadar iki yıl boyunca Mısır valisi olan Âdil, hem bu ülkenin idaresinde, hem de ağabeyi Selâhaddîn Eyyûbî'nin Suriye'de harekâtına bu ülkenin büyük tabii ve insan kaynakları desteğini sağlamakla büyük başarı sağladı.[5]
Bundan sonra Kasım 1174'ten itibaren Selâhaddîn Filistin'de ve Kudüs'te bulunan Haçlı Kutsal Kudüs Krallığı ve bu devlete bağlı haçlı Frank yerel feodal idarecilere karşı çok geniş bir askerî kampanyaya girişti. Eyyûbîler'in Mısır valisi olan Âdil birkaç kere ağabeyi Selâhaddîn'in askerî kampanyasına destek sağlamak için Mısır ordusu ile Gazze'ye ve Filistin'e seferler yaptı. Özellikle Selâhaddîn, Haçlı Trablus Kontluğu elinde bulunan Beyrut'u ele geçirmek için sefer yapmakta iken Âdil. Mısır ordusu ile Gazze ve Filistin'e gelip Kudüs'teki I. Amalrik'ten sonra 1174'te Kudüs Kralı olan IV. Baudouin'in Haçlı ordusu ile Trablus Düklüğü'ne destek sağlamasını önledi.[6]
IV. Baudouin'in yaşı nispeten küçük olması ve cüzzamlı olmakla beraber fiilen ve aktif bir askerî komutan olduğu anlaşıldı. 1176'da hapisten kurtulmuş olan "Raynald Chatillonlu" desteği ile 1177'de "Montgisard Muharebesi"'nde Selâhaddîn ve ordusuna karşı bir galibiyet kazandı. Bundan hemen sonra yapılan bir ateşkesle Eyyûbîler ve Kudüs Krallığı arasında serbest ticaretin yapılması antlaşması yapıldı. Fakat Kudüs Kralı'na destek veren Raynald Chatillonlu ise imzalanan anlaşmaya ve askerî duruma hiç aldırmadan bölgedeki Müslüman ticaret kervanlarına hücum etmeye başladı. Bu hücumlarını bir gemi filosu edinerek deniz ticaretinde de uygulamaya başlayıp Kızıl Deniz'de ticaret gemilerine korsanlık hücumları yapmaya başladı. Hatta Mekke'ye giden hacılara ve daha da azili bir haydutluk olarak Mekke yoluna hücumlar yaptı. Bu korsanlık ve eşkiyalık hücumlarını önlemek için Kasım 1182'de Mısır valisi olan I. Âdil Hicaz'a bir sefer düzenledi ve Medine 'ye çok yakın mevkide Raynald Chatillonlu ve korsanlarının ordusunu mağlup etti; alınan korsan esirler Kahire'ye götürülüp orada idam edildiler. Ama Raynald Chatillonlu kaçmayı başardı.[7]
1183'te Selâhaddîn Halep'e yürüyerek bu şehri Zengiler'in Halep Atabeyi "II. İmameddîn Zengi"'den aldı ve burada Eyyûbîler idaresi kurdu. ilk Eyyûbîler Halep Emirliği'ne kardeşi Âdil'i atadı. İ. Âdil'in yerine yeni Eyyûbîler Mısır emîri olarak ortaklaşa kendi oğlu Aziz Osman bin Selâhaddîn ile Âdil'in oğlu "Takiyyeddîn Abbas"'i getirdi. Fakat 1186'da yeni bir değişme ile Eyyûbîler Halep Emirliği'ne Selâhaddîn kendi oğlu olan Zahir Gazi'yi getirdi ve Mısır'da ortak valilik yapan Âdil'in oğlu olan Takiyyeddîn Abbas'ı bu görevden alıp sadece kendi oğlu olan Aziz Osman bin Selâhaddîn'i bıraktı. Kardeşi Âdil'i de Urfa ve Harran valisi olarak tayin etti.[8]
Bu tayin, Âdil'in kardeşinin 23 Temmuz 1187'de Haçlı Kudüs Krallığı'na karşı Hittin Muharebesi'nde kazandığı büyük zafere; Kudüs Krallığı'nın Filistin'de işgal ettiği büyük arazilerin geri alınmasına, Yafa limanının ele geçirilmesine ve 30 Eylül 1187'de Selâhaddîn Eyyûbî'nin Kudüs Kuşatması ve Fethi'ne aktif olarak katılmasına engel olmadı.[9] 1187 sonbaharında Selâhaddîn, Avrupa'dan yeni gelmiş Haçlı komutan Konrad Montferratlı'nin savunduğu çok iyi muhafazalı ve bir muhasara için çok iyi hazırlanmış olan Sür kalesini kuşatmaya başladı ve bu kuşatmaya oğlu Takiyyeddîn ile Âdil ve Selâhaddîn'in oğlu olan Efdal bin Sellâhaddin de katıldılar. Fakat özellikle çok değişmiş olan Eyyûbî donanmasının katkısı olamaması nedeniyle bu kuşatma Eyyûbîler için başarısız kaldı ve kuşatma Aralık 1187'de bırakılmak zorunda kaldı.[10] Bundan hemen sonra Selâhaddîn kardeşi Âdil'e Ürdün Nehri ötesinde bulunan Haçlılar idaresinde iken "Raynald Chatillonlu"'in ait olan feodal arazilerin malikane haklarını bağışladı ve onu Mısır'a gönderdi.[10]
Kudüs'ün tekrar Müslümanların eline geçmesi haberi Avrupa'ya yayılınca Avrupalı Hristiyanlar büyük bir şok geçirdiler ve (sonradan Üçüncü Haçlı Seferi adı verilecek) yeni büyük bir Haçlı Seferi organize etmeye koyuldular. Bu Haçlı ordularını kendi ülkelerinde organize edenler Almanya kralı ve Kutsal Roma Cermen İmparatoru Friedrich Barbarossa, Fransa Kralı II. Filip August ve İngiltere Kralı II. Henry oldu. 1189'da İngiltere Kralı II. Henry'nin ölümü üzerine Aslan Yürekli Richard İngiltere Kralı oldu ve Haçlı Seferi katılan İngiltere Haçlı ordusunun şahsen komutanlığını üzerine aldı. Friedrich Barbarossa ve II. Filip karadan Anadolu üzerinden gitmeye karar vermişlerdi; İ. Richard ise denizden Kıbrıs üzerinden Filistin'e geldi. 1190'da Friedrich Barbarossa güney Anadolu'da Göksu Nehri'nde boğulup oldu ve yerine Alman Haçlı güçlerine Svabya Dükü Vİ. Friedrich komutan oldu.[11]
Üçüncü Haçlı Seferi orduları gelmekte iken Kutsal Haçlı Kudüs Krallığı merkezi Akka'ya nakledilmişti ve Kudüs Kralı Guy Lusığnanlı Akka'da bulunmakta idi. 20 Ağustos 1189'da Selâhaddîn Guy Lusığnan'lı tarafından savunulan Akka kalesini kuşatmaya başladı. Kasım 1189'da Âdil, komutası altında olan takviye Mısır ordusu ile Mısır'dan gelip, ağabeyi Selâhaddîn'in kuşatmasına katıldı. Kuşatma devam etti ve 1190 ilkbaharında Selâhaddîn hastalandı ve kuşatmanın komutanlığı kardeşi Âdil'e verildi. 30 Temmuz 1190'da bir Alman Haçlı ordusu birliği beklenmedik bir anda kuşatma komutanı olan Âdil'in karargahına hücum etti ve karargâhi eline geçirdi. Fakat Alman Haçlıları karargahta çapulculuğa başladılar. Bu sırada Âdil bir yeni karşı taarruz organize etti ve karargahını tekrar ele geçirip Haçlı Alman birliğini hemen hemen yok etti.[12]
Üçüncü Haçlı Seferi orduları Filistin'e vardığında bu ordulara karşı Selâhaddîn Eyyûbî Kudüs ve Filistin'i savundu. Adil, Mısır'a vali olarak geri gönderildi ve 1186-1192 döneminde bu görevdeydi.
Selâhaddîn'in ölümünden sonra varislerinin amcası olarak yaşamı
değiştir1186'da Selahaddin Eyyubi hükümdarı olduğu arazilerin idarelerini değiştirmekte iken 17 yasında olan büyük oğlu Afdal'a Șam Sultanlığı görevini verdi ve genç emire danışmanlar ve idari destek sağlayacak bürokratlar tayin etti. Aynı zamanda ikinci oğlu Aziz Osman bin Selahaddin'i Mısır Emiri ve üçüncü oğlu Zahir Gazi'yi Halep Emiri olarak görevlendirdi. Bu görevlendirmeler Selahaddin'in öldükten sonra varislerinin kim olacağını tespit etmesi olarak kabul edildi. Bu görev paylaştırılması sırasında Selahaddin kardeşi Adil'e Urfa ve Harran'da Elcezire emiri görevi verdi. Salahaddin Eyyubi 3/4 Mart 1193'te öldüğü zaman Eyyubiler yüksek bürokrasisi 1186'da Selahaddin'in oğulları arasında yaptığı görev paylaştırmasını onun mirası olarak kabul ettiler. Böylece büyük oğul olan Afdal Eyyubiler Suriye Sultanı oldu ve Eyyubiler üst Sultanlığı görevi ve yetkileri de verildi. İkinci oğlu Aziz Osman Eyyubiler Mısır Sultanı ve üçüncü oğlu Zahir Gazi Halep Emiri oldu
Fakat üst Eyyubiler Sultanı olarak Afdal tecrübesiz çıktı. Kendine verilen idarecileri kendi adamları ile değiştirdi ve Şam'da hayatını zevküsefa içinde geçirmeye başladı. Yerlerinden attığı bürokratlar Mısır'a giderek Mısır Sultanı Aziz Osman'ı kardeşi Afdal aleyhine döndürdüler. Sultan Aziz Osman Mısır ordusu ile 1194'te Şam'a geçerek o şehri ve Sultan Efdal'ı kuşatmaya aldı. Sultan Afdal amcası olan Elcezire emiri Adil'den yardım istedi. Adil yeğenleri arasında arabuluculuk rolü yapmaya başladı. Adil Mısır Sultanı Aziz Osman ile Suriye Sultanı Afdal'ın arasını buldu; Sultan Aziz Osman Şam kuşatmasını bırakarak ordusu ile Mısır'a geri döndü.
1195'te Mısır Sultanı yeniden Mısır ordusu ile kardeşi Sultan Afdal'a Suriye'de hücuma geçti. Bu safer de amcası Adil Afdal'ı koruma amacıyla Aziz Osman'ın ordusunda bulunan bazı önemli emirleri bu orduyu terk etmeye inandırdı. Ordusu dağılmakta olan Sultan Aziz Osman Mısır'a dönmeye başladı. Sultan Afdal bunu fırsat bilip Suriye ordusu ile kardeşini kovalayıp Mısır'a girip Kahire'yi eline geçirip orada Mısır Sultanı olarak da hüküm sürmeyi planladı. Fakat yeğenlerinin fazla güçlenmesini istemeyen Adil bu sefer de Afdal'ı Aziz Osman'ı Mısır Sultanlığından indirme hevesinden vazgeçirdi.
Bu sefer Adil güya idarecilikten çekilerek Elcezire emirliğini bıraktı ve Mısır'da yaşamaya başladı. Diğer taraftan Afdal idaresizliği ve fazla zevküsefaya dalması dolayısıyla Şam'daki devlet idarecilerini ve şehir halkını kendinden gocundurdu. Adil de yeğeni Afdal'ın Suriye'deki idaresizlikten hoşlanmamaktaydı. Haziran 1196'da Mısır Sultanı Aziz Osman üçüncü bir defa daha Mısır ordusu ile Suriye'ye geçti. Fakat bu sefer amcası Adil, Aziz Osman'ı tutup onun yanında bulunmaktaydı. Bu ordu 3 Temmuz 1196'da Şam'a girdi. Mısır Sultanı Aziz Osman üst Eyyubiler hükümdarı olarak kabul edildi. Afdal Suriye tahtından indirildi Suriye'de küçük bir valilik olan Sarhad valiliğine gönderildi. Amcası Adil Eyyubiler Suriye Sultanı oldu. Her ne kadar Sultan Aziz Osman nominal üst Eyyubiler Sultanı unvanı taşımaktaysa da Eyyubiler Devleti iktidarı Sultan Adil eline geçmişti.
Mısır Sultanı Aziz Osman 29 Kasım 1198 günü Piramidler civarında bir kürt avına çıktı ve bir attan düşme kazası geçirip öldü. Mısır bürokratları Sultan Aziz Osman yerine 9 yasında olan oğlu Mansur bin Aziz Eyyûbîler'in Mısır Sultanlığı tahtına çıkardılar. Yetişkin olmayan Sultan Mansur bin Aziz için Mısır Sultan Naipliği görevini atabek unvanı ile Emir "Bahaddin Karakuş" aldı. Mısır ileri gelenleri yeni sultanın amcası olan Efdal bin Selâhaddîn'in Suriye'de idare tecrübeli ve daha yakın akrabalığı olması yüzünden onu Mısır sultan naibi yapmaya karar verdiler. Afdal'ı sürgüne gönderildiği Sarhad'dan Mısır'a davet edilip Ocak 1199'da Kahire'ye varan Afdal "atabek" unvanı ile Sultan Naibi görevini üzerine aldı.
Mısır sultan naibi olan Afdal'ın kendisini Suriye Sultanlığı'ndan indiren amcası Adil'den öç almak istemekteydi. Afdal, Suriye Sultanı olan Adil'in başkent Şam'dan uzakta, Mardin'de bulunduğunu öğrenip bunu fırsat bilip Şam'ı ele geçirmeyi planladı. Bunu haber alan Adil daha önce davranıp 7 Haziran 1199'da Şam'a geri döndü. Afdal Mısır ordusu başında ancak 14 Haziran 1199'da Şam'a gelip kuşattı. Ama amca-yeğen savaşa girmeyi göze alamadılar. Afdal danışmanlarının verdikleri tavsiyeler aksine olarak amcası Adil ile altı ay sürecek bir barış anlaşması imzaladı. Afdal, Şam kuşatmasını bırakarak ordu ile Mısır'a geri döndü. Bu amca-yeğen anlaşmasına dayanan Afdal, tarım hasadıyla uğraşmak isteyen Mısır ordusu askerlerinin çoğunu dağıttı. Fakat bu anlaşmaya önem vermeyen Âdil Suriye ordusuyla Mısır'a girdi. Mısır Sultan Naibi olan Afdal dağılmış olan ordusunu yeniden toplamaya imkânı olmadı ve toplayabildiği askerle Adil'in Suriye ordusunu Bilhays'ta karşıladı. Adil'in Suriye ordusu Bilbays Muharebesi'nde galip geldi. Adil 5 Şubat 1200'de Kahire'yi eline geçirdi.
Âdil, yeğeni 11 yasında olan Sultan Mansur bin Aziz'i tahttan indirdi dördüncü Eyyûbîler Mısır Sultanı ve Eyyubiler üst sultanı olarak tahta geçti. Suriye Sultanlığı unvanı Adil'in elinde kaldı ama bu ülkenin idaresini Eyyubiler Şam Emiri unvanı ile küçük oğlu Muazzam bin Adil'e verdi. Mansur Aziz'e Urfa valisi unvanı verildi. Afdal'ı ise Elcezire'de Havran'a sürgüne gönderdi.
Eyyûbîler Mısır Sultanı
değiştirÂdil hem Eyyûbîler Mısır Sultanı ve hem de Suriye Sultanı olarak göreve başladı ve 1200-1218 döneminde hükümdarlık yaptı. Bu dönemde Filistin'de bulunan Akka merkezli Kudüs Krallığı ve Trablus Kontluğunda oluşan haçlı devletleri ile iyi ilişkiler kurdu ve ticaret bağlantılarını arttırdı.
Kardeşi Selahaddin Eyyubi döneminde ve ondan sonraki oğullarının birbirleri ile saltanat kavgası dönemlerinde Eyyubiler hazineyi boşlamıştı. Sultan Adil'in en önem verdiği politikası bu hazine durumunu iyileştirmek için bir seri para reformu ve vergi reformu uygulamak oldu.[13]
Bu reformların Eyyibiler hazinesini yeterli derecede doldurduğuna göstergeler 1199'da deprem ve 1199-1202 döneminde Nil Nehri sellerinin azalması sırasında aldığı tedbirlerdir. 1199 Mısır'da büyükçe bir deprem olmuştu ama bundan sonra Sultan Adil'in aldığı özel tedbirlerle ülke çabukça tekrar kendini toplamamıştır. 1199-1202 döneminde Nil Nehri sellerinin az olması dolayısıyla bir tarım krizi ortaya çıkmış ve açlık tehlikesi baş göstermiştir. Sultan Adil tarım sektörü üretiminin çökmemesi için özel tedbirler almıştır. Örneğin ordu askerlerinin tarım sektöründe üretime yardımda bulunması için ülke düzeyine gönderilmiştir. Sultan Adil bu ekonomik krizler sırasında sosyal ve politik istikrarı devam ettirip ekonominin hızlı olarak kendini toplamasını da sağlamıştır.[13]
Sultan Adil'in ikinci önem verdiği tedbirler Avrupa'dan yeni Haçlı seferlerinin gelmesini önlemek içindi. Bunun için Avrupalı tüccarlara kendine ait olan ülkeler sahillerinde büyü ticaret fırsatları sağlamıştır. Özellikle İtalyan ticaret şehirleri bu tedbirlerden büyük faydalar gördüler. Sultan Adil Avrupalılarla karlı ve barışçıl ticaret devam ederken onların artaya savaşçıl Haçlı Seferleri yapmak istemeyeceklerine inanmıştı. Fakat bu tedbirler tümüyle başarılı olmadı. 1204'te Frank gemileri Mısır'ın Rosetta limanına ve 1211'de Dimyat limanına saldırılarda bulunmuşlardır.[13]
Sultan Adil'in üçüncü önem verdiği politika Eyyubiler idaresinde bulunan topraklarda zora başvurmadan Eyyubiüler hegemonyasını korumak idi. 1200'deki iç savaşlardan sonra Sultan Adil bu amacında başarılı oldu ve Eyyubi topraklarında iç çatışmalar çok gelişmeden kaldırıldı. Bu politikaya bir örnek Sultan Adil'in kendi ailesini Selahaddin'in diğer oğlu olan Halep Emiri Zahir Gazi'ye daha yakın bağlamak için 1212'de Zahir Gazi'yi kızı Dayfa Hatun ile evlendirmesidir. Diğer bir örnek tüm Eyyubiler arazilerinde kalelerin ve müztakem mevkilerin masif şekilde onarılıp yenilenmesi programı uygulamasında görülür. Örneğin günümüze kadar gelmiş büyük Şam iç kalesinin son yenileştirilmesi Sultan Adil döneminde olmuştur.[14]
Sultan Adil'in döneminde Eyyubilerin toprak elde etme hedefleri Akdeniz'den uzaklaşıp Güney ANadolu'ya ve kuzey Irak'a dönmüştür. Sultan Adil döneminde, Musul ve Sincar hariç, eskiden Zengiler idaresinde olan toprakların çoğu Eyyubiler idaresi altına girmiştir. Van Gölü etrfındaki araziler deele gerilmeue çalışılmıştır. 1207'de Ahlat'a bir sefer yaparak burada bulunan beyliği kaldırdı ve Ahlat'ı Suriye Sultanlığı'na bağladı.
Ölümü ve değerlendirilmesi
değiştirSultan Adil'in dış politika amaçlarının başında Avrupalıları yeni bir Haçlı Seferi hazırlayıp Eyyubiler topraklarına akın yapmaktan caydırıcı politikalar uygulamak gelmekteydi. Fakat 1217'de Akka'ya yeni bir büyük Haçlı ordusunun gelmeye başladığını öğrendi. Bu haberi Sultan Adil hiç beklememekteydi. Günümüzde Beşinci Haçlı Seferi olarak isimlendirilen bu Haçlı akınının haberini alınca Sultan Adil 72 yasında olmasına rağmen Mısır ile Filistin'in savunma planlarını hazırladı. Filistin'de ortaya çıkmasını beklediği cepheye gitti. Fakat Avrupa'dan gelen yeni Haçlı ordusu Filistin'den gemilere binip Ağustos 1218 Mısır'a çıkması ve Dimyat kalesini kuşatması onun hiç beklemediği gelişmelerdi. Yaşlı Sultan Adil Sam'da hastalandı ve Ağustos 1218'de öldü. Büyük oğlu Kamil bin Adil Eyyubiler Mısır Sultanı olarak yerine geçti.
Kabiliyetli ve verimli bir yönetici ve örgütleyici olan Âdil, Selâhaddîn'in büyük seferlerine askerî ve sivil konularda hatırı sayılır destek verdi. Kendisi aynı zamanda kendi başına becerikli bir general ve strateji uzmanıydı. Eyyûbîlerin kuruluşu ve devamında önün payı Selâhaddîn Eyyubi kadardır.
Sultan Adil'in saltanat dönemi de Eyyubiler hanedanı ve devletinin gelecekte ne şekil alacağını tayin eden en önemli saltanat dönemidir. Eyyubiler hanedanından olanlar kuzeydoğu Eyyubi topraklarında sıralanmış olan savunma kalelerini uzun zaman ellerinde tutmayı başarmışlardır. Fakat Orta Asya'dan gelen Moğol baskısı, sonunda bu kalelerin Eyyubiler ellerinden çıkmasına neden olmuştur. Sultan Adil'den sonra Mısır'da sultanlık genellikle kendisini takip eden en yaşlı Sultan oğlundan o Sultan'ın en yaşlı oğluna geçmesi şeklinde olmuştur. Eyyubiler toprakları içinde Selahaddin'in oğul ve ahvadı Halep'i; Adil ve Selahaddin'in kardeşi olan Nureddin'in ahvadı Baalbek ve Hama'yı ve Adil'in amcası olan Sirkuh'un ahvadı Homs'u devamlı idare etmişlerdir. Şam Eyübiler ailesini değişik fert ve dalları arasında rekabet noktası olmuştur ve değişik Eyyubiler dallarına ait kişiler arasında el değiştirip durmuştur,
Çocukları
değiştirMelik I. Âdil'in 16 oğlu ve birkaç kızı olmuştur. Eyyûbîlerin Arap tarihçisi (Eyyubilerin Hama Emiri olan) Ebu'l Fida eserinde verilen günümüze gelen çocuklarının isimleri şunlardır:[2]
- Melik Muazzam Şerafeddin İsa (1175 - 1227), 1218-1227 döneminde Eyyûbîler Suriye Sultanı
- Melik Kamil bin Adil (1178- 1237) 1229-1237 döneminde Eyyûbîler Mısır Sultanı
- Melik Eşref Muzafferiddin Musa (1178 - 1237), Elcezire Emîri sonra 1229-1237 döneminde Eyyûbîler Suriye Sultanı
- Hafız Nureddin Arslanşah (o. 1241), Kalat-ı Caher Emîri
- Aziz İmadeddin Osman, Banyas Emîri
- Salih İmadeddin İsmail (1199 - 1250), 1237-1238 döneminde Eyyûbîler Suriye Şam Emîri
- Evhad Necmeddin Eyyub (ö. 1210), Mayyafarikin Emîri
- Muzaffer Şehabeddin Gazi, Urfa Emîri
- Mufaddal Kutbeddin Ahmed
- Mucireddin Yakup
- Takiyeddin Abbas
- Emced Hasan
- Mukit Mahmud
- Faiz İbrahim
- Kahir İshak
- Mevdud Halil
- Safiye Sit Hatun: Kocası: Melik Zahir Gazi
- Zehra. Kocası: Muizzeddin Kayserşah, Anadolu Selçuklu Sultanı II. Kılıç Arslan'ın oğlu
- Dayfe Hatun (1185 - 1242), Kocaları: Kuzenleri Eyyûbîlerin Halep Emirleri
- Melike Adliye Hatun (o. 1220), Kocası: Eyyûbîlerin Hama Emîri Mansur Muhammed.
- Gaziye
- Melek
Kaynakça
değiştir- ^ a b Şeşen, Ramazan (2004). "el-Melikü'l-Âdil I". Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi. Cilt 29. Türkiye Diyanet Vakfı. ss. 59-60. 27 Eylül 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Nisan 2024.
- ^ a b "Foundation for Medieval Genealogy (Orta Çağ Soyağaçları Vakfı 11 Ağustos 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce)" Bu kaynağın basit özeti Web sitesinde bulunmaktadır.
- ^ Runciman, Steven (çev. Fikret Işıltan) (1992), Haçlı Seferleri Tarihi: II. Cilt Kudüs Krallığı ve Frank Doğu, Ankara:Türk Tarih Kurumu Yayınları ISBN 975-16-0497-4
- ^ Grousset, Rene (1934-1936) Histoire des Croisades et du royaume franç de Jérusalem [1], 3 Cilt. Paris: Plon. OCLÇ 37267632
- ^ Grousset (1935)... c.2 s. 637
- ^ Grousset (1935)... c. 2. s. 671-672
- ^ Grousset (1935), C. 2, s. 695-698
- ^ Grousset (1935), C. 2, s. 720-721
- ^ Grousset, 1935, s. 760-761
- ^ a b Grousset (1936), C. 3, s. 50-51
- ^ Grousset (1935), C. 2, s. 52-61
- ^ Grousset (1935) C.2 s.64-71
- ^ a b c The Cambridge History of Egypt, eds. M. W. Daly, Carl F. Petry, Volume 1, p.221
- ^ The New Cambridge Medieval History: pts. 1-2. c. 1024-c. 1198 eds. Roşamond McKitterick, David Edward Luscombe, David Abulafia p.748
Dış bağlantılar
değiştir- Grousset, Rene (1934-1936)Histoire des Croisades et du royaume franc de Jérusalem [2]27 Haziran 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 3 Cilt. Paris: Plon. OCLC 37267632 (Fransızca)
- Eyyûbîler Hanedani soyağacı (Fransızca)
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen: Mansur bin Aziz |
Eyyûbîler Mısır Sultanı 1200-1218 |
Sonra gelen: Kamil bin Adil |
Önce gelen: Afdal bin Selâhaddîn |
Eyyûbîler Suriye Sultanı 1198-1218 |
Sonra gelen: Melik Muazzam Şerafeddin İsa |