Duvar (film)
Duvar, Yılmaz Güney'in yazdığı ve yönettiği, 1983 yapımı uzun metrajlı Türk sinema filmidir. Yılmaz Güney'in, Cannes'da büyük ödülü alan Yol'dan sonraki ilk, hayatını kaybetmeden önceki son filmidir.
Filmin Fransızca afişi | |
Yönetmen | Yılmaz Güney |
---|---|
Yapımcı | Marin Karmitz |
Senarist | Yılmaz Güney |
Oyuncular |
Tuncel Kurtiz Ayşe Emel Mesçi Malik Berrichi Nicolas Hossein Isabelle Tissandier Ahmet Zîrek Ali Berktay Selahattin Kuzuoğlu Sema Kuray Zeynep Kuray |
Müzik |
Garip Şahin[1] Setrak Bakırel[1] Ali Dede Altuntaş[1] Robert Kempler[1] |
Görüntü yönetmeni | İzzet Akay |
Kurgu | Sabine Mamou |
Stüdyo | Güney Film |
Yapım yılı | 1983, Fransa - Türkiye |
Süre | 117 dakika |
Ülke |
![]() |
Dil | Fransızca, Türkçe |
KonusuDeğiştir
1976'da Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde, Yılmaz Güney'in de tanıklık ettiği, çocuklar koğuşunda çıkan ve tüm cezaevine yayılan bir isyan konu edilmiştir. Bu olaydan derinden etkilenen Yılmaz Güney, isyanın arkasından gönderildiği Kayseri Cezaevinde Soba, Pencere Camı ve İki Ekmek İstiyoruz ismi ile bir roman yazmış ve film yurt dışına çıkışında Fransa'da bu roman üzerinde kurulu senaryo ile çekilmiştir. Tuncel Kurtiz ve Ayşe Emel Mesçi dışındaki tüm oyuncular hayatlarında ilk kez kamera karşısına çıkmışlardır. Film Fransa'da oldukça zor şartlar altında çevrilmiştir.[kaynak belirtilmeli] Ayrıca filmin ilgi çekici bir diğer özelliği ise, az da olsa Zazaca dilinin sinemada ilk kez kullanıldığı film olmasıdır. Müzisyen Garip Şahin tarafından seslendirilen "Haydêrê" türküsü filmin unutulmazları arasındadır.
Oyuncu kadrosu ve karakterlerDeğiştir
Oyuncu | Karakter |
---|---|
Tuncel Kurtiz[2] | Tonton Ali |
Nicolas Hossein | Uzun |
Isabelle Tissandier | Hatice |
Ayşe Emel Mesçi | Siyasi |
Ahmet Zîrek | Cafer |
Ali Berktay | Şamil |
Kemal Sunal | Enfant turc |
Ali Dede Altuntaş | Pépé Ali |
Sema Kuray | Petite fille |
Malik Berrichi | Arap |
Necdet Nakiboğlu | Necdet |
Jacques Dimanche | Şevket |
Jérémie Nassif | Bonzo |
Zeynep Kuray | |
Selahattin Kuzuoğlu |
Filmin toplumsal etkisiDeğiştir
Yılmaz Güney, filmde 12 Eylül darbesi sonrası Türkiye’yi ve insanların maruz kaldığı baskıyı cezaevi ve mahkûm benzetmeleri üzerinden anlatır. Ülkenin darbe sonrası hali ve filmden bahsederken de şu sözleri kullanmıştır:
"...Hikâye, esas olarak, bugün cezaevi haline getirilen, Türkiye'yi simgeliyor. Fakat şu anlamda büyük bir iddiası yok. Bütün toplum kesitleri, bütün olayların yansıması cezaevinde yoktur. Daha çok çocukların kişiliğinde, çocukların ruh halinde, çocukların yüzleriyle bir cezaevi gerçeği anlatılmaya çalışılıyor" (Güney 1999a: 313).
Dönemin şartlarında askerlerin yönetimde olmasını filmde hapishane çevresinde marş söyleyerek koşan askerler aracılığıyla aktarır. Ek olarak, hapishaneden sıklıkla yükselen kan ihtiyacı anonsları ile de mevcut yönetim ve düzenin kan kaybettiğini, gittikçe daha da kötüleştiğini aktarır. Dönemin ağır siyasi ve sosyal şartları filmde benzetmelerle yer bulur. Düzenin zorluğuna ve şartlara karşı çıkan herkes "komünist" ya da "devrimci" adlandırılıp siyasi tutuklu sayılırken Güney de filmde bunu bir çocuk mahkûmun şiir yazması üzerine gelişen olaylar üzerinden aktarır.
Dış bağlantılarDeğiştir
KaynakçaDeğiştir
- ^ a b c d "Le Mur". http://www.festival-cannes.fr/. 1 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Aralık 2016.
|website=
dış bağlantı (yardım) - ^ "Arşivlenmiş kopya". 28 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Ekim 2011.
3. KOYUNCU, M. (2017). Yilmaz Güney’i̇n Poli̇ti̇k Si̇nemasi Ve Duvar Fi̇lmi̇ Üzeri̇ne Bi̇r İnceleme.