Cüz'i irade, İslam dinine göre (akaid, kelam) insanlara verilmiş olan ve kaza ve kader sınırları çerçevesinde hareket imkânı tanıyan özgür iradedir. Cüz'i kelimesi Arapça ve Osmanlı Türkçesinde "kısmi, tikel" anlamına gelir. Buna karşılık Külli irade yani Allah'ın iradesi herhangi bir sınırla bağlı değildir ve cüz'i iradenin üstünde yer alır.

İslam inanç teoriğinde önemli tartışmaların kaynaklarından birisi insanın sorumluluğu meselesidir. Eğer kader varsa ve her şeyi kader belirliyorsa insan niçin sorumlu tutulacaktır? Bu soruya cevap olarak inanç teorisyenleri (kelamcılar) insana seçim hakkının verildiği ve insanların cüz'i irade ismini verdikleri bu seçim hakkından dolayı sorumlu olduklarını ifade ederek sorunu çözmeyi amaçlamışlardır. Teolojik olarak bakıldığında bu durum bir çelişki oluşturmaktadır. Allah'ın sonsuz iradesi insanların sınırlı iradesiyle çelişir. Çünkü insan iradesinin var olduğu bir düşüncede Allah'ın bu iradeye karşı gelememesi gerekir. Gel gör ki kelamcılar cüzi iradeyi Allah'ın insanlara tanıdığı bir ayrıcalık olarak görmektedirler. Zaten İslam dininde Kur'an'da da bahsedildiği gibi Allah dilediğini yoldan çıkarma dilediğini de kendi yoluna sokma hakkı vardır. Kelamcılar bu fikirden yola çıkarak cüzi iradenin Allah'ın denetiminde olan bir hak olarak görürler.

Buna bağlı olarak cüzi irade sadece insanoğluna verilmiştir, diğer mahlûkatta ve Meleklerde irade yoktur. İslam dinine göre insanın sorumluluğu da kendisine cüz'i irade verilmiş olmasından kaynaklanmaktadır. Buna göre cüz'i irade insanın kendi yaptıklarıyla kaderini belirlemesidir. Külli irade ise Allah'ın belirlediği kader olarak ifade edilmektedir.

Ayrıca bakınız

değiştir