Tartışma:Osmanoğlu ailesi

Son yorum: Ruzigar tarafından 1 yıl önce WEB Kaynaklarının Çoğu BOŞ başlığına

Başlık 2

değiştir
  • Maddenin Osmanlı hanedanlığına yönlendirilmesi kanımca yanlıştır. Çünkü Osmanlı Hanedanı olarak kasıt Osman Gaziden saltanat kaldırılana ve aile sürgün edilene kadar yani saltanat sürene kadar ki dönemdir. Bu maddeyle ise sürgünden sonra yaşayan aile üyeleri hakkında konular olmalı ve bu kişileri içericek şekilde genişlemelidir --christoph20036 00:10, 15 Kasım 2008 (UTC)


  • Daha önce de bütün Osmanlı sülalesini ekleme girişimleri olmuş, buna izin verilmemişti. Burada önemli olan Vikipedi ölçütleridir. Osmanlı hanedanı maddesine bir alt başlık açılarak, ansiklopedik olan bilgiler buraya eklenebilir. Levent Abi ileti 21:56, 14 Kasım 2008 (UTC)


Madde yönlendirilmemeli

değiştir

Ailenin şuanki durumu faliyetleri sürgün yıllarında yaşadıkları yeni nesil aile üyelerinin yaşamları hem merak konusudur hemde siyasi ve tarihi olarak Türkiye için çok önemlidir. Maddenin genişleme ihtimali yüksektir. Bu bilgiler belki ufak bir şekilde Osmanlı hanedanı maddesine eklenebilir fakat genişletilemez. Çünkü monarşi dönemi zaten uzundur ve bu dönem direkt olarak imparatorluk tarihiyle ilgilidir.Ailenin şuanki üyeleri ve genel durumunu içerecek bir madde gerekir. Bu maddenin açılamayacak olması vikipedinin özgür ansiklopedi olmasını gölgelemez mi ? --christoph20036 00:10, 15 Kasım 2008 (UTC)

  • "Ailenin şu anki üyeleri ve genel durumu", ansiklopedik bilgiler değildir, bu nedenle daha önce silinmişlerdir. Vikipedi-Özgür ansiklopedi kavramını sayın Christoph20036'ya mesaj sayfasında açıkladım. Levent Abi ileti 22:35, 14 Kasım 2008 (UTC)
  • Osmanlı Hanedanı kanımca saltanat kalkana kadar ki dönem için kullanılmalıdır. Şuan yaşayan aile üyeleri ise Osmanoğlu soyadını kullanmaktadırlar.Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ve bir soyada sahip olan bu insanların örnek olarak Sabancı ailesinden bir farkı varmıdır.Yok ise Sabancı ailesi ile ilgili bir sayfa vardır. Bu bir çelişki değilmidir. Aile üyelerinin genel durumu için bilgi hanedan sayfasında verilmemelidir. christoph20036 23:12, 14 Kasım 2008 (UTC)
Osmanoğulları ailesi maddesi, açıldığından bugüne dek fazla gelişmiş bir görünüm arzetmiyor. Dolayısıyla, şu anki yönlendirme (Osmanlı Hanedanı), doğrudur, yerinde yapılmıştır. Konuyla ilgilenen kullanıcılar, maddeyi, "Osmanlı Hanedanı" maddesi içindeki bir alt başlıkta geliştirmeye devam edebilirler. Gün gelir de bu alt başlık çok büyürse, ayrı bir madde yapılması tartışılır, ve uzlaşılırsa açılır. Herkese iyi çalışmalar. --M. M. ileti 10:23, 16 Kasım 2008 (UTC)

Başlık ismi hatalı Osmanoğulları Ailesi değiş Osmanoğlu Ailesi olması gerekir. Soy isimleri Osmanoğulları değil. Osmanoğlu

Sayfa Yönlendirmesi Hakkında

değiştir

Sayfa üzerindeki en son tartışmadan beri (2008) hiçbir gelişme göstermemiştir ve gelişme öne süren arkadaşın iddiası boşa çıkmıştır. Bunu sayfanın ansiklopedik bir değer içermemesine bağlıyorum. Sayfa Osmanlı Hanedanı başlığına "saltanat kaldırıldıktan sonraki aile üyeleri" başlığı altında taşınması gerektiğini düşünüyorum ve yönlendirmenin oraya yapılması gerektiğini düşünüyorum. Sadece isimlerden oluşan bir sayfa maalesef çok çirkin görünüyor ve ansiklopedik hiçbir şey katmıyor insana. Saygılarımla.--Birburqwe 14.27, 15 Nisan 2020 (UTC)Yanıtla

Evliya Çelebi ne der? Usta bir ansiklopedici ekler mi?

değiştir

Bahçesaray şehrinin vasıflarının tamamlanması: Bahçe­saray'ın aşağı tarafındaki bahçeler ucunda üçyüz evli bir mâ­mur köy vardır. Burada üç adet kurşunlu kubbeler içinde geçmiş Hanlar yatarlar. Her taraf kandiller, şamdanlar ile aydınlatılmıştır. Bu kubbelerin dış tarafında bütün Kazak Sultanları, vezirler, mirzalar, atalıklar, velhasıl bütün Bah­çesaray büyükleri yatarlar. Cengizoğullarından 666 târihin­de vefat eden Bereket Hân da burada yatar.

(Doğan Han zi­yareti) Osmanoğullarının amca oğullarındandır. Osmanoğullarının ataları Serbay oğlu Ertuğrul Bey, kardeşi Süley­man Şah ile üçbin nefer Maveraünnehr'in Mahan vilâyetin­den, Hulâgu Han Tatarlarının zulmünden kaçıp Anadolu Sel­çukluları diyarına gelirler. Fırat kenarında Caber geçidinde Süleyman Şah guslederken boğulur. Orada gömülüdür, Süleyman Şahın dört oğlu vardı. Biri Kızıl Togar Handır. Urfaya varıp gazalar etti. İbrahim Halilullah yanında yatar. İkin­cisi Bayındır Handır. O da Ahlat tarafına gitti. Orada yatar. Üçüncü oğlu Boğa Handır. Dördüncü oğlu Baytugar Handır. Babası ölünce üçyüz arkadaşı ile Kırım'a geldi, eski yurd me­zarlığında gömülüdür.

Ertuğrul'a Selçuk Sultanı Alâüddin tuğ, sancak, tabii, alem verdi. Bursa tekfuru ile Yalakabâd kalesi önünde cenk ederken şehîd oldu. Söğüd'de gömülüdür. Selçuk Sultanı on­dan sonra tuğ ve sancağı küçük Osmancık'a verir. Osmancık'ın kardeşi Yatı bey, evvelkinin kardeşi Gündüz Bay bey kendilerine boy beyliği verilmediği için gücenip Kırım diya­rına gelirler. Biri Marikıt beyi, biri Ur beyi olup nice gazalar ederler. Amca-zâdeleri Bay Tugan Han yanında gömülüdür­ler.


Müverrihlerin dediğine göre, doğrusu Osmanoğulları Cengiz neslindendir. Tatar hanları, amcaları tarafından ak­rabadırlar ama, valideleri tarafından sadâttandırlar. Hakikatte bütün Hind, Acem, Özbek, Moğol, Bogol, Çin, Maçin, Hata, Hıtem, Fağfur, Kozak, Türkmen, Moskof, Macar vel­hasıl 370 adet bütün kâfiristan bile hep Tatar'dan azmadır.


Cengiz Han oğlu Ebu Said Han ziyareti: Ebu Said Han,, babası Cengiz Handan evvel müslüman, olmuştur. Acem ve Arab bilginleri (Ebu Said) adını koymuşlardır. Ama babası Cengiz Han ona (Tamuras) adını vermişti. 7 sene Hanbalıkda, yedi sene Ejderhan'da, 7 sene Kazan'da, 7 sene İdil şehri sarayında, yedi sene Kırım'da Han olup bu Kırım'da yatar.

Cengiz Han hakkında: Cengiz Hanın iki oğlu vardı.

Biri ölen Tamuras, yâni Ebu Said Han.

Biri de Kazan (Gazan) Han.. Bu da müslüman olup adına Mehmed Şam Kazan (ga­liba gaazan Mahmud Şah) dediler. Mezarı Tebriz yakınında­dır.

Cengiz'in bir oğlu da Olcaytu Handır.

Cengiz Han öldük­ten sonra Şam Kazan Hanın vâlidesi Kenkaç Han alıp, Mehmud Şam Kazana üvey baba olmuştur.

Kenkaç Hanın baba­sı Abaka Handır ki, İranTuran'ı harab eden Hulâgû'nun babasıdır.

Hulâgû'nun 14 oğlu vardı. Bazıları han oldular. Hulâgû'nun babası Kutlu Handır ki, yedi oğlu Irak, Kazan,. Ejderhan taraflarına han olup, Moğol, Bogol, Kalmuk ve Moskof keferelerinden nam ve nişan bırakmamışlardı. Bu ye­di âdet hanlar Hürmüz Taçdarın yanındaki türbelerde ya­tarlar.

Kubilây Hanın babası Cengiz Handır ki 61 senesinde Hazret-i Peygamberin kendisine mübarek mektuplarını Muaz ibn Cebel Hazretleriyle göndermişlerdir (1).

Cengiz, Muaz Hazretlerine (safa geldin yâ Arab!) diye ayağa kalktı. Elçi Cengiz Hanı İslama gelmeğe davet etti. Cengiz:

">— Yâ Muaz, âhırzaman Peygamberi Arab Muhammed'in bize arzettiği mezhebi nedir?

Deyince Muaz ibn Cebel İslâmın farzlarını birer birer âyet-i kerimeler okuyarak saydı. Cengiz Han:

— Bre ne güzel, yerleri gökleri halkeden Allah ne güzel buyurmuş. Bu beş adet şeyler ki söyledin, hepsini kabul et­tim. İyi şeylerdir ki Allah emretmiş.

Bundan sonra Hazret-i Muaz:

— Peygamberimizin sünnetleri de vardır. Beş vakit na­mazın önünde ve sonunda ikişer, dörder rekât sünnet namazı vardır. Zekerin ucundaki mânâsız etin kesilmesi sünnettir.

Dedi. Bütün sünnet, vâcib, müstehab ne varsa hepsini izah etti. Cengiz :

— Bunlar da güzel. Temizliktir. Ama bir adamın zekeri­ni kesmek fena mezhebdir. Bizim memleketimizde bir adam bir adamın bir damla kanını akıtsa biz o adamı katlederiz. Memleketimizde kış şiddetli olduğundan teşennüş olur. Bil­hassa bütün damarların toplandığı zekeri kesersen elbette cerahat olur teşennüş olur. Bir adam ki yetmiş seksen yaşı­na gire... Mezhebin sünnetidir diye sikinizin uçlarını kesin diye tenbih etsek, deli olan bu sünneti kabul etmez. Zekeri kesilen adamın helak olması tabiidir. İlkbaharda Emir Alla­hın, önce ben sünnet olayım. Yoksa bu kış mevsiminde bu sünnet teklifini kimse kabul etmez.

Deyince Muaz ibn Cebel:

O kesilecek yer bir fazla et parçasıdır, guslederken te­mizlenmez. Ehli ile bir hoş huzur ile cima etmeğe komaz bir fazla et parçasıdır.

Deyince Cengiz Han der:

— Onsekizbin âlemi yaratan Allah asla mânâsız şey ya­ratmamıştır. Hepsini isteyip yaratmıştır. Cenab-ı Çalab (Al­lah) onun fazla et parçası olacağını bilmedi de mi yarattı?

Allah beş vakit namazı farzetmiş ne güzel.. Ama bunlardan fazla sünnet namazlarınız var. Bu, halkı rahatsız etmektir. Zavallı insan çoluk çocuğunu geçindirmek için ne zaman çalışıp kazansın?

Hele ben, Allanın farz ettiği namazdan başka namaz kılmam.. Sonra yâ Muaz.. Kâbeyi Allah evi dersin. Bizim bildiğimiz Allah mekândan ve zamandan münezzehdir. Şimdi siz Allaha mekân mı ispat edersiniz? Ya Allanın evine varan Allahı görür mü? Eğer görürsem şimdi giderim. Der. Muaz;

Görmez, ama Allah öyle buyurmuş. Beytime gelip hac edin buyurmuş..

Deyince Cengiz:

— Vallah emir hakkındır. Bir kere hacca varmak farzdır dedin. Güzel buyurulmuş. Hem ziyaret, hem ticaret, hem se­yahat olur. Ama bu benim Han Balık şehrinden Kâbeye bir yıllık yoldur. Yolda benim yedi aded can düşmanım hükümdarlar vardır. Bunları atlayıp Mekke'ye varmak, zekerini kes­mek gibi zor bir iştir. Ama yılda bir kere oruç tutmak farzı­nı kabul ettim. Çünkü hekimâne Allah emridir. Yılda bir ay insan oruç tutunca, vücudunda birikmiş olan bütün maraz­lar defolur. Yarın inşallah oruç tutarım. Ve bütün halkıma ilân ederim. Beş vakit namazı, zekâtı da güzel buyurmuş, bunları da kabul ettim..

Dedi.

Muaz İbn Cebel ise «Namazın sekiz şartını, namazın altı er­kânını, namazın yedi vaciblerini, 14 sünnetlerini, 25 müstehablarını, 12 mekruhlarını, 14 yerde namazı ifsad eden şeyleri, 4 yerde abdestin farzlarını, 10 yerde sünnetlerini, altı yerde abdestin âdabını, yedi yerde abdestin nafilelerini, altı yerde mekruh­larını, beş yerde nehylerini, üç yerde guslün farzlarını, altı yerde sünnetlerini, 12 yerde guslün sebeplerini velhasıl hep­sini anlatıp bunlardan biri eksik olursa namazı sahih olma­yıp îmanı dürüst olmaz, mü'min olarak Peygamberimizin üm­meti olamaz.»

Diye, Cengiz Han gibi bir dağ adamı pâdişâhı bu çeşit sarpa sardı. Cengiz Han:

— Biz ümmi adamız. Henüz muslüman olup Allahı bir, Peygamberi hak bilirim. Öbür dediğin sünnetleri de Buharadan bir fakih getirip öğrenirim.

Deyince, Muaz bin Cebel gazablanıp, atlarına binerek Medine'ye geldi. O sırada Hazret-i Peygamber vefat etmişti (1). Hazret-i Peygamberden sonra halife olan Hazret-i Ebu-bekr, Muaz ibn Cebel Hazretlerine, Cengiz'le olan macerası­nın sonucunu sordu. O da:

«Yâ emîr-el mü'mini, bütün farzları kabul etti. Allah bir, Peygam­ber hakdır dedi, ama yollarda tehlike vardır diye haccı kabul etmedi ve özür diledi. Bu yaşımda zekerimi kesersem bu soğukta teşennüş olurum diye özür diledi. Ben de bunların biri dahi noksan olursa dürüst muslüman olmazsın dedim.>>

Dedi. O vakit Hazret-i Ebubekr gazablandı. «Sünnet ol­mayıp hacca gelmemekle mü'min olmamak icabetmez. Heman kelime-i tevhîd ile îman duasını okuttun mu?» dedi. Muaz «Okutmadım» deyince, Hazret-i Ebubekr «Tiz bu bizim mektubumuzu götür, selâmımızı söyle, âmentüyü öğretip gel» diye divandan kovdu.

Hazret-i Muaz tekrar Asya'ya gitti. Fakat Ejderhan'da Cengiz'in öldüğü haberini aldı. Ama Cengiz'in muslüman olduğu bellidir. Onun için Tatar bilginleri Cengiz Hanın îslâm ile ahrete gittiğine kanidirler. Ama nice­leriArafta kalmıştır derler. Sözün kısası, Osmanoğulları, amcaları tarafından mü'min ve muslüman olan Cengiz Hana akraba olurlar. Vesselam...

Kırım'da Eskiyurdda ziyaret yerlerinden biri de Muaz ibn Cebel'in amcası, Hazret-i Peygamberin ashabı kiramından Mâlik Eşter'in kabri vardır. Hazret-i Mâlik Ester, Tebük gazasından sonra Yemen hududunda Yelemlem denilen yer­de bir ejderhayı katlettiğinden ashab arasında (Mâlik Ej­der) denilmişti. 3210 2A02:E0:6F24:C700:851C:1BEE:F5F9:8D3E 05.54, 29 Nisan 2023 (UTC)Yanıtla

WEB Kaynaklarının Çoğu BOŞ

değiştir

Ailenin kadın üyeleri kadın üyelerin yanında gösterilen kaynakta zikredilmiyor. Kaynakçaların kadın üyelerin yanından kaldırılması gerekmiyor mu?

Kadın üyeler yeniden tasnif edilmeli, içlerinde Osmanoğlu soy adını hiç almamış kişiler var. ruzigar (mesaj) 10.48, 29 Ağustos 2023 (UTC)Yanıtla

"Osmanoğlu ailesi" sayfasına geri dön.