Mimesis, (Kadim Yunanca: μίμησις, mīmēsis) Klasik Yunan'da "öykünmek" anlamına gelen felsefî terimdir.[1][2]Eflâtun ve Aristo düşüncesinde mimesis, doğaya öykünmek, doğa ve gerçeği yansıtmaktır.[1][3] Maddeci estetikçilerden H. Koch'a göre ise, sanat, özel bir gerçekliği yansıtma biçimidir. Ancak bu yansıtma biçimini toplumsal değerler belirler. Belki bazı sanat dallarında, mesela resimde, heykelde, tiyatroda taklidin daha fazla yer aldığını, ama mimari, edebi sanatlar gibi alanlarda hayal gücünün taklidi aştığını söylemek daha gerçekçi olur. Zaten eski Yunan düşünürlerinden Philostratus taklidi ikinci plana atarak hayal gücü ve yaratma ilkesini savunmuştur. Hayal gücü taklitten daha kuvvetlidir. Eski Yunan Tanrılarının heykellerini yapanlar onları görerek yapmamışlardır. Alman filozofu G.W.Fr. Hegel (1770-1831) de tabiat güzelliğini reddederek sanat güzelliğini tabiat güzelliğinden üstün tutar. Fr.W.-J. Shelling (1775-1854) de sanatı tabiatın taklidi sayanlara karşıdır.

Kaynakça

değiştir
  1. ^ a b Kiyar, Neslihan; Karkin, Necmi (1 Ağustos 2013). "Mimesis'in Yapıbozumsal Dönüşümleri". İnönü Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi. 3 (7): -. ISSN 1309-9876. 15 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ağustos 2023. 
  2. ^ "Définition de Mimesis - Dictionnaire - Encyclopædia Universalis". www.universalis.fr. 23 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ağustos 2023. 
  3. ^ "Mimesis | Imitation, Representation, Replication | Britannica". www.britannica.com (İngilizce). 5 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ağustos 2023.