El-Bābā [1] veya al-Khādim ("Hadım") olarak da adlandırılan Lülü el-Yaya,[1]MS 1113'ten (H. 507) 1117'deki (H. 510) suikastına kadar Halep Selçuklu saltanatının naibiydi. Reşit olmayan padişahların atabeğiydi . Daha önce Musul atabeği Aksungur el-Porsuki'nin hizmetinde bir hadımdı.[2]

İbnü'l-Esîr'e göre, Lülü, Sultan Rıdvan'ın 1113'te ölümünden sonra Halep'teki işlerin sorumluluğunu üstlendi, çünkü oğlu Alp Arslan el-Ahras henüz on altı yaşındaydı.[3] 1114'te Alp Arslan, Lülü'nün kışkırtmasıyla memlükleri tarafından kendi sarayında öldürüldü, çünkü genç padişah kendi şahsi yönetimini kurmak için Şam hükümdarı Tuğtekin'den yardım istemiştir.[3][4] Lülü daha sonra altı yaşındaki öldürülen sultanın kardeşi Sultan Şah ibn Rıdvan'ı tahta çıkardı ve naipliğini sürdürmeye devam etti.[4][3] Hükümdarlığını sağlamlaştırmak için Halep'te ilk hanakayı (sûfi manastırı) kurdu, ancak bu güçlü bir Şii muhalefeti yarattı. Ayrıca, Alp Arslan'ın Caber Kalesi'ne sürgün ettiği ahdatın (milis kuvvetlerinin) raʾîleri (lideri) Said ibn Badi'nin ailesi de ona karşı çıktı.[4]

1115'in başlarında, diğer Selçuklu vasalları, Tuğtekin ve İlgazi Bey tarafından tehdit edilen Lülü, Bağdat'taki Büyük Selçuklu sultanı Muhammed Tapar'dan yardım istedi.[5] İbnü'l-Esîr'e göre, padişah Emir Porsuk bin Porsuk'u önce isyancılarla, sonra da komşu Frank devletleriyle uğraşması için gönderdi. Porsuk'un görevinin bir kısmı Halep'in sorumluluğunu almaktı. Emir, Lülü'ye şehri teslim etmesini emrettiğinde, naip onun yerine eski düşmanları İlgazi Bey ve Tuğtekin'den yardım istedi. 2.000 süvari takviyesi şehre girdi ve Lülü, Büyük Selçuklu sultanına açıkça meydan okudu.[3] İbnü'l-Adîm'e göre, Lülü, Porsuk'un hareketleriyle ilgili istihbaratı, Porsuk'u Sarmin Muharebesi'nde mağlup eden Frank lideri Roger de Salerno'ya bile iletti.[1]

Lülü, 1117'de Qal'at Ja'bar emiri Sā'im ibn Mālik ile buluşmaya giderken Said ibn Badī' ailesinin kışkırtmasıyla öldürüldü.[3][4] Qal'at Nādir adlı bir yerde dinlenirken, tavşan avlıyormuş gibi yapan bazı Türk hizmetlileri tarafından oklarla vuruldu. Suikastçılar naibinin hazinesini yağmalasalar da Halep halkı onu geri almayı başardı. Lülü'nün yerine atabeg olarak onun askeri komutanı olan Yaruktaş geçti. İbnü'l-Esîr, Lülü'nün genç padişahı öldürmeyi amaçladığı ve Sultan Şah'ın bazı arkadaşları tarafından öldürülmeden önce öldürüldüğü söylentisini aktarır.[3] Amina Hatun şehrin de facto kontrolünü ele geçirdi.[6]

Kaynakça değiştir

Özel
Genel