I. Theodosius

Roma imparatoru (379-395)

I. Theodosius (GrekçeΘεοδόσιος Theodosios; 11 Ocak 347 – 17 Ocak 395), Büyük Theodosius olarak da bilinir, 379'dan 395'e kadar Roma imparatoru idi. İki iç savaşı kazandı ve İznik İnancı'nın İznik Hristiyanlığı için ortodoks doktrin olarak kurulmasında etkili oldu. Theodosius, yönetimi Batı Roma İmparatorluğu ile Doğu Roma İmparatorluğu arasında kalıcı olarak bölünmeden önce tüm Roma İmparatorluğu'nu yöneten son imparatordu. Gotlar Savaşı'nı (376-382) imparatorluğa dezavantajlı koşullarla sonlandırdı ve Gotlar, siyasi özerkliğe sahip nominal müttefikler olarak Roma topraklarında kaldılar.

I. Theodosius
Aphrodisias'ta (Aydın, Türkiye) bulunan bir imparatorun büstü, büyük ihtimalle I. Theodosius'a aittir.[1][i]
67. Roma imparatoru
Hüküm süresi19 Ocak 379 – 17 Ocak 395[ii]
Önce gelenValens
Sonra gelen
Vekil
Listeye bakınız
Doğum11 Ocak 347
Cauca[6] veya Italica,[7] Hispania (günümüzde İspanya)
Ölüm17 Ocak 395
Milano
DefinHavariyyun Kilisesi, Konstantinopolis (günümüzde İstanbul)
Eş(ler)iAelia Flaccilla
Galla (I. Valentinianus'un kızı)
Çocuk(lar)ıAelia Flaccilla'dan Arcadius, Honorius ve Pulcheria;
Galla'dan Galla Placidia
Hükümdarlık ismi
Imperator Caesar Flavius Theodosius Augustus[iii]
HanedanTheodosius Hanedanı
BabasıYaşlı Theodosius
AnnesiThermantia
Diniİznik Hristiyanlığı

Hispania'da doğan Theodosius, aynı adı taşıyan yüksek rütbeli bir general olan Kont Theodosius'un oğluydu ve onun rehberliğinde Roma ordusunda yükseldi. Theodosius, 374'te Mezya'da bağımsız komutayı elinde tuttu ve burada istilacı Sarmatlara karşı bir miktar başarı elde etti. Çok geçmeden emekli olmaya zorlandı ve babası belirsiz koşullar altında idam edildi. Theodosius, İmparator Gratianus'un sarayındaki bir dizi entrika ve idamın ardından kısa sürede pozisyonunu geri kazandı. 379'da, Doğu Roma imparatoru Valens, Gotlara karşı yapılan Hadrianapolis Muharebesi'nde öldürüldükten sonra Gratianus, Theodosius'u askeri acil durumla ilgilenmesi emriyle halefi olarak atadı. Yeni imparatorun kaynakları ve tükenen orduları istilacıları kovmaya yeterli değildi; 382'de Gotların imparatorluğun özerk müttefikleri olarak Tuna'nın güneyine yerleşmelerine izin verildi. 386 yılında Theodosius, Sasani İmparatorluğu ile uzun süredir anlaşmazlık konusu olan Ermenistan Krallığı'nı paylaşan ve iki güç arasında kalıcı bir barışı güvence altına alan bir antlaşma imzaladı.[9]

Theodosius, Hristiyanlığın özdeşlik doktrininin güçlü bir taraftarıydı ve Ariusçuluğa karşıydı. 381'de Birinci Konstantinopolis Konsili'nde piskoposlardan oluşan bir konsey topladı ve bu konsey, ilkinin ortodoksluk, ikincisinin ise sapkınlık olduğunu doğruladı. Theodosius, geleneksel pagan kültlerinin işleyişine çok az müdahale etmesine ve Hristiyan olmayanları yüksek makamlara atamasına rağmen, İskenderiye Serapeum'u gibi klasik antik çağın birkaç Helenistik tapınağının Hristiyan fanatikler tarafından tahrip edilmesini önlemede veya cezalandırmada başarısız oldu. Daha önceki saltanatı sırasında Theodosius doğu eyaletlerini yönetirken, batı eyaletleri imparatorlar Gratianus ve kız kardeşi Galla ile evlendiği II. Valentinianus tarafından denetleniyordu. Tarihçi Andreas Schwarcz'a göre, evlilik özellikle Theodosius'un siyasi ve askeri gücünü sağlamlaştırmak için ayarlanmıştı.[10] Theodosius, başkenti ve ana ikametgahı olan Konstantinopolis'i geliştirmek için çeşitli önlemler aldı; bunların en önemlisi, antik çağda bilinen en büyük meydan olan Forum Tauri'nin genişletilmesiydi.[11] Theodosius, Gratianus ve Valentinianus'un her ikisi de öldürüldükten sonra, 388 ve 394'te iki kez batıya yürüdü ve onların yerine geçen iki iddiacı Magnus Maximus ve Eugenius'u yendi. Theodosius'un Eylül 394'teki son zaferi onu tüm imparatorluğun hükümdarı yaptı; birkaç ay sonra öldü ve yerine imparatorluğun doğu yarısında Arcadius ve batıda Honorius olmak üzere iki oğlu geçti.

Theodosius'un çalışkan bir yönetici, sade giyinen, merhametli ve dindar bir Hristiyan olduğu söylenir.[12][13] Ölümünden sonraki yüzyıllar boyunca Theodosius, paganizmi kesin bir şekilde ortadan kaldıran bir Hristiyan ortodoksluğu şampiyonu olarak kabul edilmiştir. Modern akademisyenler bunu, gerçek tarihin doğru bir temsilinden çok, Hristiyan yazarlar tarafından yapılan bir tarih yorumu olarak görme eğilimindedir. Bazı tarihçilerin "Theodosian rönesansı" olarak adlandırdığı klasik sanattaki bir canlanmaya liderlik etmesi takdir edilmektedir.[14] Gotları pasifleştirmesi, imparatorluğun yaşamı boyunca barışı sağlasa da, Roma sınırları içinde özerk bir varlık olarak statüleri, sonraki imparatorlar için sorunlara yol açmıştır. Theodosius, iki iç savaş pahasına kendi hanedan çıkarlarını savunduğu için de eleştiri almıştır.[15] İki oğlu zayıf ve beceriksiz yöneticiler olduğunu kanıtladı ve imparatorluğu ciddi şekilde zayıflatan bir yabancı istila ve saray entrikaları dönemine başkanlık etmişlerdir. Theodosius'un torunları sonraki altmış yıl boyunca Roma dünyasını yönetmiş ve doğu-batı bölünmesi 5. yüzyılın sonlarında Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşüne kadar devam etmiştir.

Arka plan

değiştir

Theodosius, 11 Ocak'ta, muhtemelen 347 yılında Hispania'da doğmuştur.[iv][19] Aynı adı taşıyan babası Kont Theodosius, Batı Roma İmparatoru I. Valentinianus döneminde başarılı ve yüksek rütbeli bir generaldi (Magister militum) ve annesinin adı Thermantia idi.[20] Ailenin Hispania'da küçük toprak sahibi aristokratlar olduğu anlaşılmaktadır, ancak bu sosyal statünün birkaç nesil öncesine mi dayandığı ya da Yaşlı Theodosius'un orada sadece askeri hizmeti karşılığında toprak sahibi olup olmadığı net değildir.[21] Bununla birlikte, onların Hispania'ya olan kökleri muhtemelen uzun süredir devam ediyordu, zira geleceğin imparatoru Theodosius'un çeşitli akrabalarının da oradan olduğu doğrulanmıştır ve Theodosius'un kendisi de antik edebi kaynaklarda ve övgülerde İspanya doğumlu imparator Trajan'ın imgesiyle her yerde ilişkilendiriliyordu.[22] Ancak imparator olduktan sonra yarımadayı bir daha asla ziyaret etmemiştir.[23]

Theodosius'un yetiştirilmesine ilişkin çok az kayıt bulunmaktadır. 5. yüzyıl yazarı Theodoretus, geleceğin imparatorunun İber Yarımadası'nda büyüdüğünü ve eğitim gördüğünü iddia etmiştir; ancak bu iddia güvenilir değildir. Modern bir tarihçi ise Theodosius'un orduda büyüdüğünü, babasının eyaletler boyunca yaptığı seferlere katıldığını düşünmektedir; bu usul, o dönemde askeri hizmet geleneği olan ailelerde adetti.[24] Bir kaynak, onun iyi bir eğitim aldığını ve tarihe karşı özel bir ilgi duyduğunu, Theodosius'un da bunu hayatı boyunca kendi davranışlarına rehberlik eden bir rehber olarak gördüğünü söylemektedir.[25]

Kariyeri

değiştir
 
Theodosius, 374 yılında Moesia I'de ordunun komutanıydı. Onun görevden alınması, 375 yılında yakınlardaki Pannonia Valeria'daki Aquincum'da (Budapeşte) gerçekleşen imparator II. Valentinianus'un tahta çıkışıyla bağlantılı olabilir.[26]

Theodosius'un ilk olarak 368-369 yıllarında ada eyaletlerine yönelik "Büyük Komplo"yu bastırmak için babasına Britanya seferine eşlik ettiği kaydedilmiştir.[27] Muhtemelen babasının kadrosunda daha sonraki seferlerde de görev yaptıktan sonra[28] Theodosius, 374 yılında Tuna'daki Moesia Prima eyaletinin dux'u (komutanı) olarak atandığında ilk bağımsız komutasını almıştır.[29] 374 sonbaharında, sınır kesimine yönelik Sarmatların saldırısını başarıyla püskürtmüş ve onları teslim olmaya zorlamıştır.[30] Ancak çok geçmeden, gizemli koşullar altında, Theodosius'un babası aniden imparatorluğun gözünden düşmüş ve idam edilmiş ve geleceğin imparatoru Hispania'daki malikanesine çekilmesi gerektiğini hissetmiştir.[31]

Bu olaylar yetersiz bir şekilde belgelenmiş olsa da, tarihçiler genellikle bu itibar kaybını, üst düzey bir sivil yetkili olan Maximinus liderliğindeki bir saray grubunun entrikalarına bağlarlarlar.[32] Başka bir teoriye göre, geleceğin imparatoru Theodosius, 4 yaşındaki imparator II. Valentinianus'un Kasım 375'te tahta çıkmasıyla birlikte üst düzey yetkililerin tasfiyesi sonucu babasını, askeri görevini veya her ikisini birden kaybetmiştir.[33] Theodosius'un Hispania'daki hizmetinden uzak kaldığı ve babasının ölümünden sorumlu olanlardan tehditler aldığı söylenen dönem uzun sürmemiş,[34] ancak muhtemel suçlu olan Maximinus'un kendisi 376 Nisan'ı civarında iktidardan uzaklaştırılmış ve ardından idam edilmiştir.[35] İmparator Gratianus, Maximinus ve yandaşlarını derhal Theodosius'un akrabalarıyla değiştirerek kilit hükümet pozisyonlarına getirmiş ve bu da ailenin tam olarak itibarının geri kazandığını göstermiş ve 377'de Theodosius, Sarmatyalılara karşı komutayı yeniden ele geçirmiştir.[36][v]

Theodosius'un yenilenen görev süresi, Doğu Roma İmparatoru Valens'in Ağustos 378'de işgalci Gotlara karşı yapılan Hadrianapolis Muharebesi'nde öldürüldüğüne dair haber gelene kadar, olaylardan uzak bir şekilde geçmiş gibi görünmektedir.[41] Felaket niteliğindeki yenilgi, Roma'nın askeri liderliğinin çoğunu ölmüş veya köken olarak barbar olanları itibarsız bırakmıştır ve bunun sonucunda Theodosius, kendi mütevazı geçmişine rağmen, kurulu düzenin Valens'in yerini alıp krizi kontrol altına almada tercihi olmuştur.[42] Batı imparatoru Gratianus'un gönülsüz onayıyla Theodosius, 19 Ocak 379'da Sirmium'da görevlilerden oluşan bir konsey tarafından resmen mor renge büründürülmüştür.[43]

Hükümdarlığı

değiştir
 
395 yılında Theodosius'un ölümünden sonraki Roma İmparatorluğu'nun sınırları.
 
II. Valentinianus'a ait Solidus arka yüzde II. Valentinianus ve I. Theodosius'u her biri mappa tutarken gösteriyor

Gotlar Savaşı (376-382)

değiştir

Theodosius'un tahta çıktığında karşı karşıya olduğu acil sorun, Hadrianapolis hezimetinin ardından ciddi şekilde zayıflamış bir orduyla Balkanları harap eden Got çetelerini nasıl kontrol altına alacağıydı.[44] Anlaşıldığı kadarıyla, çok az acil yardımda bulunmuş olan batı imparatoru Gratianus,[45] çatışma süresince Illyricum praetoria idaresinin kontrolünü Theodosius'a teslim etmiş ve yeni meslektaşına savaş çabasının tüm sorumluluğunu vermiştir.[46] Theodosius, çiftçilerin ve madencilerin askere alınmasına başvurarak sert ve umutsuz askere alma önlemleri uyguladı.[47] Firarileri barındırmak ve uygunsuz askerleri askere almak için cezalar uygulandı ve hatta kendini sakatlayanları bile hizmetten muaf tutmadı.[48] Theodosius ayrıca orduya çok sayıda Romalı olmayan yardımcı asker, hatta Tuna'nın ötesinden gelen Got kaçakları bile kabul etti.[49] Bu yabancı askerlerin bir kısmı Mısır'da konuşlanmış daha güvenilir Roma garnizon birlikleriyle değiştirilmiştir.[50]

379 yılının ikinci yarısında Selanik'te konuşlanan Theodosius ve generalleri, bireysel akıncı gruplarına karşı bazı küçük zaferler kazandılar. Ancak 380 yılında en azından bir ciddi yenilgiye uğradılar ve bu yenilginin sebebi olarak yeni barbar askerlerin ihaneti gösterilmiştir.[51] 380 sonbaharında Theodosius'un yakalandığı ve iyileştiği ölümcül bir hastalık, onu vaftiz olmaya yöneltmiştir. Ancak bu dönemde resmi kaynaklarda bazı belirsiz zaferler kaydedilmiş ve Kasım 380'de askeri durumun Theodosius'un sarayını Konstantinopolis'e taşıması için yeterince istikrarlı olduğu görülmüştür.[52] İmparator, Ocak 381'de küçük bir Got lideri olan Athanarik'in ziyaretini ve itaatini aldığında orada bir propaganda zaferi yaşamıştır.[53] Ancak bu noktada Theodosius'un Gotların Roma topraklarından tamamen atılabileceğine artık inanmadığı anlaşılmaktadır.[54] Athanarik aynı ay öldükten sonra imparator ona tam bir cenaze töreni düzenledi, maiyetini etkiledi ve düşmana İmparatorluğun şartları müzakere etmeye hazır olduğunu işaret etti.[55] 381'deki sefer mevsimi sırasında Gratianus'un takviyeleri Gotları Dioecesis Macedoniae ve Teselya'dan Dioecesis Thraciae'ya sürdü, bu arada, ikinci sektörde Theodosius veya generallerinden biri Tuna Nehri'nin karşısında bir grup Sciri ve Hunların saldırısını püskürttüler.[56]

Muhtemelen en azından birkaç ay süren müzakerelerin ardından Romalılar ve Gotlar nihayet 3 Ekim 382'de bir anlaşmaya vardılar.[57] Gotların Roma'ya askerlik hizmeti yapmaları karşılığında Tuna Nehri'nin güneyindeki bazı Roma topraklarına yerleşmelerine izin verildi. Şartlar Gotlar için alışılmadık derecede elverişliydi; bu, onların Roma topraklarında yerleşik oldukları ve henüz kovulmamış oldukları gerçeğini yansıtmaktaydı.[58] Yani Roma otoritesine tam anlamıyla boyun eğmek yerine, kendi liderleri altında özerk kalmalarına izin verilmiş ve böylece güçlü, birleşik bir yapı olarak kalmışlardır. İmparatorluk içinde yerleşmiş olan Gotlar, Roma kuvvetlerine tamamen entegre olmak yerine, büyük ölçüde ulusal bir birlik olarak Romalılar için savaşacaklardı.[59]

 
Ister (Tuna) boyunca uzanan Roma eyaletleri, imparatorluğun kuzey sınırında bulunan Trakya, Dacia, Pannonia ve Italia Annonaria'nın Roma piskoposluklarını gösteriyor
 
Theodosius'un Solidus'u, hem kendisini hem de ortak imparatoru II. Valentinianus'u ( h. 375-392 ) arka tarafta tahtta oturuyor, her biri Zafer ile taçlandırılmış ve birlikte bir küre tutuyorlarvictoria augg (" Augusti'nin Zaferi ")

Chronicon Paschale'ye göre Theodosius, quinquennalia'sını 19 Ocak 383'te Konstantinopolis'te kutlamış; bu vesileyle en büyük oğlu Arcadius'u ortak imparator (augustus) olarak atamıştır.[16] 383'ün bir zamanında Gratianus'un karısı Constantia ölmüştür.[60] Gratianus, babası Roma Suriye'sinin konsülislerinden olan Laeta ile evlenerek yeniden evlenmiştir.[61] 383'ün başlarında Magnus Maximus Britanya'da imparator ilan edilmiş ve Themistius Konstantinopolis'te praefectus urbi olarak atanmıştır.[16] Consularia Constantinopolitana'ya göre 25 Ağustos 383'te Gratianus, Magnus Maximus'un isyanı sırasında asi imparatorun Magister equitum Andragathius tarafından Lugdunum'da (Lyon) öldürülmüştür.[60] Constantia'nın naaşı o yılın 12 Eylül'ünde Konstantinopolis'e ulaşmış ve 1 Aralık'ta Kutsal Havariler Kilisesi'ne gömülmüştür.[60] Gratianus Divus Gratianus (Kutsal Gratian) olarak kutsanmıştır.[60]

Süregelen askeri yetersizlikler nedeniyle Maximus konusunda fazla bir şey yapamayan Theodosius, Sasani İmparatorluğu'nun şahı III. Şâpûr (h. 383-388) ile müzakerelere başlamıştır.[62] Consularia Constantinopolitana'ya göre Theodosius, 384 yılında Konstantinopolis'te onun bir elçisini kabul etmiştir.[16]

Maximus'un hırslarını dizginlemek amacıyla Theodosius, Flavius Neoterius'u İtalya'nın Praetorian Prefect'i olarak atamıştır. [63] 384 yazında Theodosius, kuzey İtalya'da ortak imparatoru II. Valentinianus ile görüşmüştür.[64][16] Theodosius, Valentinianus ile Magnus Maximus arasında birkaç yıl sürecek bir barış anlaşmasının aracısı olmuştur.[65]

I. Theodosius, Konstantinopolis'te bulunuyordu ve Peter Heather'a göre, "kendi hanedanlık nedenlerinden dolayı (iki oğlunun da sonunda imparatorluğun yarısını miras alması için) batıda tanınmış bir muadili atamayı reddetmiştir. Sonuç olarak orada gürleyen bir hoşnutsuzlukla ve imparatorluk pastasından adil bir pay almadıklarını hisseden bürokratlar ve askeri görevliler arasında bolca destek bulan tehlikeli gaspçılarla karşı karşıya kalmıştır."[66]

Orta hükümdarlığı: 384-387

değiştir

Theodosius'un ikinci oğlu Honorius, 9 Aralık 384'te doğmuş ve nobilissimus puer (veya nobilissimus iuvenis ) unvanını almıştır.[16] Theodosius'un ilk karısı ve Arcadius, Honorius ve Pulcheria'nın annesi olan Aelia Flaccilla 386'da ölmüştür.[16] Trakya'daki Scotumis'te ölmüş ve Konstantinopolis'e gömülmüş, cenaze töreni Nissalı Gregor tarafından yapılmıştır.[16][67] Bizans Senatosu'nda onun bir heykeli dikilmiştir.[67] 384 veya 385'te Theodosius'un yeğeni Serena, magister militum Stilicho ile evlenmiştir.[16]

 
İmparator I. Theodosius'a ait anıtsal sütunun mermer parçası

386'nın başlarında Theodosius'un kızı Pulcheria da ölmüştür.[16] O yaz, daha fazla Got mağlup edildi ve birçoğu Frigya'ya yerleştirildi.[16] Consularia Constantinopolitana'ya göre, o dönemde Konstantinopolis'te Got Greuthungi'ye karşı bir Roma zaferi kutlanıyordu.[16] Aynı yıl, Konstantinopolis'teki Theodosius Forumu'ndaki büyük zafer sütunu olan Theodosius Sütunu üzerinde çalışmalar başlamıştır.[16] Consularia Constantinopolitana, Arcadius'un 19 Ocak 387'de Konstantinopolis'te quinquennalia'sını kutladığını kaydeder.[16] Ayın sonunda Antakya'da (bugünkü Antakya ) bir ayaklanma veya isyan çıkmıştır.[16] Pers-Roma savaşları, Perslerle Akilisene Barışı'nın imzalanmasıyla sonuçlanmıştır. Anlaşmanın şartlarına göre, eski Ermenistan Krallığı güçler arasında paylaşılmıştır.[16]

380'lerin sonuna doğru Theodosius ve saray halkı Milano'daydı ve Kuzey İtalya refah dönemine girmişti.[68] Peter Brown, Milano'da altının hem toprak sahibi olanlar hem de saraya hükümet hizmeti için gelenler tarafından yapıldığını söylemektedir.[68] Büyük toprak sahipleri saray halkının yiyecek ihtiyacından yararlanarak "tarımsal ürünleri altına çevirdiler", bu arada bu ürünleri yetiştiren ve getiren yoksulları baskı altına aldılar ve suistimal ettiler. Brown'a göre, modern bilim insanları Roma İmparatorluğu'nun çöküşünü o dönemin zenginlerinin açgözlülüğüne bağlamaktadırlar. Milano'lu Paulinus'un bu adamları "her şeyin satılık olduğu" bir saray yaratmakla suçladığını aktarıyor.[69] 380'lerin sonlarında, Milano piskoposu Ambrosius buna karşı çıkmada öncülük etmiş ve zenginlerin fakirlere bakması gerekliliğini "tüm Hıristiyanların birliğinin gerekli bir sonucu" olarak sunmuştur.[70] Bu, o günün siyasi kültüründe "sonraki Roma imparatorluğunun savunuculuk devrimi" olarak adlandırılan büyük bir gelişmeye yol açmıştır.[71] Bu devrim imparatorluk hükümeti tarafından desteklenmişti ve aşağıdan kötü hükümete yönelik çağrıları ve kınamaları teşvik etmiştir. Ancak Brown, "vergilendirme ve mali borçluların muamelesi gibi kritik bir alanda, geç Roma devleti [380'ler ve 390'lar] Hristiyanlığa karşı duyarsız kaldı" diye eklemektedir.[72]

İç savaş: 387-388

değiştir

Magnus Maximus ile yapılan barış 387'de bozulmuş ve Valentinianus Justina ile birlikte doğuya kaçmış, 387 yazında veya sonbaharında Selanik'e ulaşmış ve yardım için Theodosius'a başvurmuştur; II. Valentinianus'un kız kardeşi Galla daha sonra sonbaharın sonlarında Selanik'te doğu imparatoruyla evlenmiştir.[64][16] Theodosius, 19 Ocak 388'de on yıllık dönemini kutladığında hala Selanik'te olabilir.[16] Theodosius 388 yılında ikinci kez konsül olmuştur.[16] Galla ve Theodosius'un ilk çocuğu olan Gratianus adlı oğlu 388 veya 389'da doğmuştur.[16] 388 yazında Theodosius, İtalya'yı Magnus Maximus'tan Valentinianus adına geri almış ve Haziran ayında, sapkın sayılan Hristiyanların toplantısı Valentinianus tarafından yasaklanmıştır.[64][16]

Theodosius ve Maximus'un orduları 388 yılında Poetovio Muharebesi'nde çarpıştılar ve Maximus bu savaşta mağlup olmuştur. 28 Ağustos 388'de Maximus idam edilmiştir.[73] Artık Batı imparatorluğunun fiili hükümdarı olan Theodosius, zaferini 13 Haziran 389'da Roma'da kutlamış ve 391'e kadar Milano'da kalmış ve Batı'nın yeni Magister militum olan Frank general Arbogast da dahil olmak üzere kendi sadıklarını üst düzey pozisyonlara yerleştirmiştir.[73] Consularia Constantinopolitana'ya göre Arbogast, Magnus Maximus'un küçük oğlu ve ortak imparatoru Flavius Victor'u (h. 384-388) o yılın Ağustos/Eylül aylarında Galya'da öldürmüştür. Onlara karşı damnatio memoriae ilan edilmiş ve onları isimlendiren yazıtlar silinmiştir.[16]

Katliam ve sonrası: 388-391

değiştir
 
390 yılında Selanik Hipodromu'nda katliam, 16. yüzyıla ait ahşap gravür

Yunanistan'ın Selanik (Thessaloniki) Katliamı, Roma birlikleri tarafından yerel sivillere yönelik bir katliamdı. Tarihi en iyi tahmin 390 yılının Nisan ayıdır.[74]:fn.1, 215 Katliam büyük ihtimalle bir Roma yetkilisinin öldürülmesiyle sonuçlanan kentsel bir ayaklanmaya tepki olarak gerçekleşmiştir. Filozof Stanislav Doležal gibi çoğu bilim insanının en güvenilir kaynak olarak gördüğü şey, Sozomenos tarafından 442 civarında yazılan Historia ecclesiastica'dır; Sozomenos bu eserde öldürülen Romalı memurun kimliğini, Illyricum'daki sahra ordusunun komutan generali Butheric olarak verir (magister militum per Illyricum).[75]:91 Sozomenos'a göre, popüler bir arabacı bir şarap taşıyıcısına (veya muhtemelen Butheric'e) tecavüz etmeye çalışmış ve buna karşılık Butheric arabacıyı tutuklayıp hapse atmıştır.[75]:93–94[76] Halk, araba yarışçısının serbest bırakılmasını talep etmiş ve Butheric reddettiğinde, Butheric'in hayatına mal olan genel bir isyan çıkmıştır.[74]:216–217 Doležal, "Butheric" isminin onun bir Got olabileceğini gösterdiğini ve generalin etnik kökeninin isyanda bir etken "olabileceğini" söyler, ancak erken kaynakların hiçbiri aslında böyle bir şey söylememektedir.[75]:92, 96

Kaynaklar

değiştir

Döneme ait bir anlatım bulunmamaktadır. Kilise tarihçileri Sozomenos, Kirros piskoposu Theodoretus, Sokrates Skolastikos ve Rufinus beşinci yüzyılda bu konuda en erken kayıtları yazmışlardır. Bunlar, tarihi ve politik ayrıntılardan ziyade imparatorluk dindarlığını ve kilise eylemlerini vurgulayan ahlaki açıklamalardır.[74]:215, 218[77] Bu olayların sanat ve edebiyatta hemen hemen hemen efsaneye dönüşmesiyle daha da büyük bir zorluk ortaya çıkıyor.[78]:251 Doležal, bu açıklamaların bazı yönlerinin birbirini dışlayacak noktaya kadar çelişmesinin bir başka sorun daha yarattığını açıklar.[74]:216 Bununla birlikte, çoğu klasikçi katliamın en azından temel anlatımını kabul eder, ancak katliamın ne zaman gerçekleştiği, kimin sorumlu olduğu, neyin motive ettiği ve sonraki olaylar üzerinde nasıl bir etkisi olduğu konusunda tartışmaya devam etmektedir.[79]

Theodosius'un rolü

değiştir
 
Anthonis Van Dyke'ın 1619 tarihli, Aziz Ambrose'un katedral kapısını bloke ederek Theodosius'un girişini reddettiği tablosu, Theodoret tarafından uydurulmuş "dindar bir kurgu" (Ulusal Galeri).[80]

Katliam gerçekleştiğinde Theodosius Selanik'te bulunmuyordu. Sarayı Milano'daydı.[74]:223 Tarihçi G. W. Bowersock ve yazarlar Stephen Williams ve Gerard Friell gibi bazı akademisyenler, Theodosius'un katliamı aşırı bir "volkanik öfke" sonucu emrettiğini düşünmektedirler.[81] McLynn ayrıca tüm suçu İmparator'a yükler[75]:103 Beşinci yüzyılın daha az güvenilir tarihçisi Theodoret de aynı şeyi yapar.[82] Tarihçiler Mark Hebblewhite ve N. Q. King gibi diğer bilim insanları ise aynı fikirde değildir.[83][84] Peter Brown, imparatorluğun yerleşik karar alma sürecine işaret eder ve bu da imparatorun harekete geçmeden önce "bakanlarını dinlemesini" gerektirir.[85]:111 Kaynaklarda Theodosius'un danışmanlarını dinlediği ancak kötü veya yanıltıcı tavsiyeler aldığına dair bazı göstergeler bulunmaktadır.[75]:95–98

J. F. Matthews, İmparator'un ilk önce şehri seçici infazlarla cezalandırmaya çalıştığını ileri sürer. Peter Brown da aynı fikirde: "Aslında, muhtemelen seçici bir öldürme olarak planlanan şey, ... kontrolden çıkmıştır".[85]:110[86] Doleźal, Sozomenos'un isyan karşısında askerlerin imparatorluğa olan hoşnutsuzluğunun bir göstergesi olarak hipodromda rastgele tutuklamalar yapıp birkaç kişiyi halka açık bir şekilde idam ettiklerini ancak vatandaşların buna karşı çıktığını çok net bir şekilde belirttiğini aktarıyor. Doleźal, "Askerler, öfkeli vatandaşlarla çevrili olduklarını fark edince belki de paniklediler ... Ve ... yerel halkın binlerce canına mal olacak şekilde hipodromu zorla temizledi" " diyor.[75]:103–104 McLynn, Theodosius'un "uzaktaki birliklere disiplin sağlayamadığını" ve bu başarısızlığı katliamın sorumluluğunu üstlenerek örtbas ettiğini, emri verdiğini ancak durdurmak için çok geç olduğunu beyan ettiğini söyler.[75]:102–104

Milano piskoposu ve Theodosius'un danışmanlarından biri olan Ambrosius saraydan uzaktaydı. Selanik'le ilgili olaylardan haberdar olduktan sonra, McLynn'e göre Theodosius'a imparatorun "itibarını kurtarması" ve kamuoyundaki imajını düzeltmesi için farklı bir yol önerdiği bir mektup yazmıştır.[87]:262 Ambrosius, imparatora yarı-kamuya açık bir tövbe gösterisi yapmasını ister ve bu yapılmadan Theodosius'a komünyon vermeyeceğini söyler. Wolf Liebeschuetz, "Theodosius, Noel'e kadar imparatorluk cübbesi olmadan kiliseye geldi ve Ambrose onu açıkça komünyona kabul etti" demektedir.[87]:262–263

Washburn, Milano'daki katedralin kapısına sıkıştırılmış ve Theodosius'un içeri girmesini engelleyen miterli piskopos imgesinin, 390 olaylarını "tarihsel kayıtlardaki boşlukları doldurmak için kendi ideolojisini kullanarak" yazan Theodoret'nin hayal gücünün bir ürünü olduğunu söylemektedir.[74]:215[80] Peter Brown ayrıca kilise kapısında dramatik bir karşılaşmanın yaşanmadığını da söylemektedir.[85]:111 McLynn, "kilise kapısındaki karşılaşmanın uzun zamandır dindar bir kurgu olarak bilindiğini" belirtiyor.[88][89] Wolfe Liebeschuetz, Ambrose'un Theodoret'nin anlattığı türden bir kamusal aşağılanmayı önleyen bir eylem yolunu savunduğunu ve Theodosius'un da bu yolu seçtiğini söylemektedir.[87]:262

Sonrası

değiştir

Yirminci yüzyıl başlarında yaşamış tarihçi Henry Smith Williams'a göre, tarihin Theodosius'un karakteri hakkındaki değerlendirmesi yüzyıllardır Selanik katliamıyla lekelenmiştir. Williams, Theodosius'u erdemli, cesur, önemli bir hedefin peşinde koşarken enerjik bir adam olarak tanımlıyor, ancak iç savaştan sonra "Selanik halkının insanlık dışı katliamı" ile "Antakya vatandaşlarının cömertçe affedilmesi"ni karşılaştırarak, Theodosius'un "aceleci ve öfkeli" olduğu sonucuna varmaktadır.[90] Bu olaylarda Theodosius'un sorumluluğunu tartışmaya başlayan tek bilim dalı modern bilimdir.

Edward Gibbon'ın Roma İmparatorluğunun Yükselişi ve Çöküşü adlı eserini yazdığı zamandan beri, Ambrose'un olaydan sonraki eylemleri, Antik Çağ'da kilisenin devlet üzerindeki hakimiyetinin bir örneği olarak gösterilmiştir.[91] Alan Cameron, "varsayım o kadar yaygın ki, otoriteleri alıntılamak gereksiz olurdu. Ancak Ambrose'un Theodosius üzerinde böyle bir etki uyguladığına dair en ufak bir kanıt yoktur" demektedir.[92] Brown, Ambrose'un çok sayıda danışmandan sadece biri olduğunu söylerken, Cameron, Theodosius'un onu diğerlerinden daha fazla kayırdığına dair bir kanıt olmadığını söylemektedir.[93]

Selanik olayı sırasında, aristokrat ve eski vali olan Ambrosius, 16 yıldır piskoposluk yapıyordu ve piskoposluğu sırasında Theodosius'tan önceki üç imparatorun ölümüne tanık olmuştu. Bunlar önemli siyasi fırtınalara yol açmış, ancak Ambrose, McLynn'in belirttiği şekilde "önemli niteliklerini [ve] büyük şansını" kullanarak hayatta kalmayı başarmıştır.[94] Theodosius 40'lı yaşlarındaydı, 11 yıldır imparatordu, Got savaşlarını geçici olarak sonlandırmış ve bir iç savaşı kazanmıştı. Latince konuşan İznikli batılı lideri olarak Yunan büyük oranda Ariusçu olan Doğu'nun lideri olarak Boniface Ramsey belirttiği üzere tarihte silinmez bir iz bırakmıştır.[95]:12

McLynn, Theodosius ile Ambrose arasındaki ilişkinin, onların ölümünden bir nesil sonra mite dönüştüğünü ileri sürer. Ayrıca bu iki güçlü adam arasındaki ilişkiyi ortaya koyan belgelerin, efsanelerde tasvir edilen kişisel dostluğu yansıtmadığını gözlemler. Bunun yerine, bu belgeler daha çok Roma devleti ve İtalyan Kilisesi olarak emsil ettikleri kurumlar arasındaki müzakereler olarak okunmaktadır.[96]

İkinci iç savaş: 392-394

değiştir

391'de Theodosius, Adrianopolis'ten sonra Balkanlar'da görev yapmış olan güvendiği generali Arbogast'ı Batı imparatoru II. Valentinianus'un magister militum'u olarak bıraktı ve Theodosius tüm imparatorluğu Konstantinopolis'ten yönetmeye çalışmıştır.[97][98] 15 Mayıs 392'de II. Valentinian, Galya'daki Viyana'da (Vienne) ya intihar ederek ya da Arbogast'ın bir komplosu sonucu ölmüştür.[64] Valentinianus, Arbogast ile alenen tartışmış ve odasında asılı halde bulunmuştur.[99] Arbogast bunun bir intihar olduğunu duyurmuştur.[99] Stephen Williams, Valentinianus'un ölümünün Arbogast'ı "savunulamaz bir konumda" bıraktığını ileri sürüyor.[99] Meşru ve tanınmış bir imparatordan ferman ve ferman çıkarma yetkisi olmaksızın yönetimi sürdürmek zorunda kalmıştır. Arbogast, Roma kökenli olmaması nedeniyle imparator rolünü üstlenememiştir.[99] Bunun yerine, 22 Ağustos 392'de Arbogast, Valentinianus'un yazışma ustası Eugenius'u Batı'da Lugdunum'da imparator ilan ettirmiştir.[16][99]

En azından iki elçilik, biri makyajlı Hristiyan olmak üzere, olayları açıklamak üzere Theodosius'a gitti, ancak bunlar çelişkili yanıtlar aldılar ve hedeflerine ulaşamadan evlerine geri gönderildiler.[99] Theodosius, ikinci oğlu Honorius'u 23 Ocak 393'te imparator ilan ederek Eugenius'un yönetiminin yasadışı olduğunu ima etmiştir.[16][99] Williams ve Friell, 393 baharında bölünmenin tamamlandığını ve "Nisan ayında Arbogast ve Eugenius'un sonunda direnişle karşılaşmadan İtalya'ya girdiğini" söylemektedir.[99]} Theodosius'un İtalya'ya atadığı prefect'i Flavianus da onların safına geçmiştir. 394'ün başlarında her iki taraf da savaşa hazırlanıyordu.[100]

Theodosius, doğu imparatorluğuna foederati olarak yerleştirdiği Gotlar ve Kafkasyalı ve Sarazen yardımcı kuvvetler de dahil olmak üzere büyük bir ordu topladı ve Eugenius'a karşı yürümüştür.[101] Muharebe, Theodosius'un Eugenius'un kuvvetlerine tam cepheden saldırmasıyla 5 Eylül 394'te başlamıştır.[102] Binlerce Got öldü ve Theodosius'un kampında, günün kaybı moral bozukluğuna yol açmıştır.[103] Theodoretus'a göre Theodosius'a "tamamen beyaz giysili iki göksel atlı" tarafından ziyaret edilmiş ve bunlar ona cesaret vermiştir.[102]

Ertesi gün, son derece kanlı savaş yeniden başladı ve Theodosius'un kuvvetlerine, kasırga kuvvetinde rüzgarlar üretebilen Bora adı verilen bir doğa olayı yardım etmiştir. Bora, Eugenius'un kuvvetlerine doğrudan doğruya vurdu ve hattı bozdu.[102] Eugenius'un kampına baskın düzenlendi; Eugenius yakalandı ve kısa bir süre sonra idam edildi.[104] Sokrates Scholasticus'a göre Theodosius, 6 Eylül 394'te Frigidus (Vipava) Muharebesi'nde Eugenius'u mağlup etti.[16] 8 Eylül'de Arbogast kendini öldürdü.[16] Sokrates'e göre, 1 Ocak 395'te Honorius Mediolanum'a geldi ve orada bir zafer kutlaması yapıldı.[16] Zosimus, 394 Nisan'ının sonunda Theodosius'un karısı Galla'nın kendisi savaştayken öldüğünü kaydeder.[16]

Birçok Hristiyan kaynağı, Eugenius'un, eğer onu desteklerlerse ve Theodosius'a karşı yaklaşan savaşı kazanırsa, Zafer sunağını restore etme ve kültlerin bakımı için kamu fonları sağlama vaadinde bulunarak pagan senatörlerin desteğini kazandığını bildirmektedir.[100] Cameron, bunun için nihai kaynağın Ambrose'un biyografi yazarı Paulinus the Deacon olduğunu ve tüm anlatıyı kendisinin uydurduğunu ve hiçbir inandırıcılığı hak etmediğini savunduğunu belirtimektedir.[105][106] Tarihçi Michele Renee Salzman, "yeniden önem kazanan iki metin -İoannis Hrisostomos'un Homily 6, adversus Catharos (PG 63: 491–492) ve 390'lara yeniden tarihlenen Consultationes Zacchei et Apollonii - o dönemdeki olaylarda dinin temel ideolojik unsur olmadığı görüşünü güçlendiriyor" şeklinde açıklamaktadır.[107] Finlandiyalı tarihçi ve Helsinki Üniversitesi'nde Latin dili ve Roma edebiyatı öğretim görevlisi olan Maijastina Kahlos'a göre, 394 yılında Frigidus yakınlarında Hristiyanlığın acımasız ilerleyişine karşı "kahramanca ve kültürlü bir direniş" içinde birleşen pagan aristokratlar fikri romantik bir efsanedir.[108]

Ölümü

değiştir

Theodosius, şiddetli ödem içeren bir hastalıktan muzdaripti.[109] 17 Ocak 395'te Mediolanum'da (Milano) ölmüş ve naaşı oradaki sarayda kırk gün boyunca sergilenmiştir.[110] Cenazesi 25 Şubat'ta katedralde düzenlenmiştir.[16] Piskopos Ambrose, Stilicho ve Honorius'un huzurunda De obitu Theodosii başlıklı bir övgü konuşması yapmış ve Theodosius'un paganlığı bastırmasını övmüştür.[109]

8 Kasım 395'te naaşı Konstantinopolis'e nakledilmiş ve Chronicon Paschale'ye göre burada Havariyyun Kilisesi'ne gömülmüştür.[16] Kendisi Divus Theodosius (Kutsal Theodosius) olarak onurlandırılmıştır.[16] 10. yüzyılda VII. Konstantinos De Ceremoniis adlı eserinde anlatıldığı üzere porfir mermer bir lahit içine gömülmüştür.[111]

Onurlandırılması

değiştir

Theodosius'u başlangıçta torunu II. Theodosius'tan ayırmak için "Büyük" lakabıyla anılıyordu. Daha sonra 451'deki Kalkedon Konseyi'nde, İznik Hristiyanlığını teşvik etmesi nedeniyle bu unvanın hak edildiği düşünülmüştür.[112]

Kutsanması

değiştir

Theodosius, Doğu ve Oryantal Ortodoks Kiliseleri tarafından kutsanmıştır:

İmparator (kral) Theodosius, Ermeni Anaphora'da aziz krallar Abgar, Konstantin ve Tiridatis ile anılmaktadır.[119]

Doğu Ortodoks Kilisesi'nde Vatopedi'nin ktetoru ve Vatopedi'nin Tanrı Annesi ikonasının bağışçısı olarak anılmaktadır.[115]

Sanat Hamiliği

değiştir
 
Theodosius Missoriumu, 1847'de Almendralejo, İspanya'da bulunmuştur.
 
Theodosius Dikilitaşı'nın ayakta kaldığı Konstantinopolis Hipodromu'nun görünümü
 
Theodosius Dikilitaşı, III. Tutmose Dikilitaşı'nın kaidesinin detayları, Hipodrom, İstanbul (8370192180)

Sanat tarihçisi David Wright'a göre, 400 yılı civarındaki dönemin sanatı, geleneksel politeistler arasında iyimserliği yansıtmaktadır.[120]:355 Bu durum, büyük ihtimalle Ine Jacobs'un Theodosius döneminde (379-395) klasik sanat stillerinin rönesansı olarak adlandırdığı ve modern bilim çevrelerinde Theodosius rönesansı olarak adlandırılan durumla bağlantılıdır.[121] Konstantinopolis'teki Forum Tauri, Theodosius Forumu olarak yeniden adlandırılmış ve onuruna bir sütun ve bir zafer takı eklenerek yeniden dekore edilmiştir.[122]:535 Theodosius'un missoryumu, imparatorun Aprodisias şehrinin heykeli, Theodosius Dikilitaşı'nın kaidesi, Theodosius ve Arcadius'un sütunları ve Probus'un diptiği, hepsi saray tarafından sipariş edilmişti ve klasisizmin benzer bir rönesansını yansıtmaktadır.[122]:535

Armin Wirsching'e göre, iki dikilitaş MÖ 13/12'de Romalılar tarafından Karnak'tan İskenderiye'ye gönderilmiştir.[123] 357 yılında II. Constantius, Lateran Dikilitaşı olarak bilinen bir tanesini Roma'ya göndertmiştir. Wirsching, Romalıların daha önce Mısırlılardan bu kadar büyük ve ağır nesnelerin nasıl taşınacağını izlediklerini ve öğrendiklerini, bu nedenle "Nil gemilerinin özel bir deniz versiyonunu ... - üç gövdeli çift gemi" inşa ettiklerini söyler.[123] 390 yılında Theodosius diğerinin Konstantinopolis'e taşınmasını denetlemiştir.[124]

Konstantinopolis'in eski Hipodromu'ndaki yontulmuş kaidesiyle dikilitaş, Geç Antik Çağ sanatının nadir tarihlenebilir bir eseri olarak iyi bilinmektedir. Altıncı yüzyıla ait bir kaynak, dikilitaşın dikilmesini 390 yılında yapar ve kaidenin (kaidenin alt kısmı) üzerindeki Yunanca ve Latince epigramlar, bu başarıyı I. Theodosius ve şehir valisi Proclus'a atfeder.[125]

Linda Safran, dikilitaşın yerinin değiştirilmesinin Theodosius'un "tiranlar" (büyük ihtimalle Maximus Magnus ve oğlu Victor) üzerindeki zaferinden kaynaklandığını söyler.[125]:410 Günümüzde Theodosius dikilitaşı olarak bilinmektedir ve hala Konstantinopolis Hipodromu'nda durmaktadır;[124] bu, bir zamanlar Konstantinopolis'in kamusal yaşamının merkezi olan uzun Roma meydanıdır. Monolitin yeniden dikilmesi, kuşatma silahlarının yapımında geliştirilen teknoloji açısından bir meydan okumadır.[126]

Dikilitaşın beyaz mermer kaidesi, Theodosius'un imparatorluk hanedanını ve dikilitaşın Konstantinopolis'e taşınmasının mühendislik başarısını belgeleyen kabartmalarla tamamen kaplanmıştır. Theodosius ve imparatorluk ailesi, statülerinin bir göstergesi olarak üzerlerinde bir örtü bulunan imparatorluk locasında seyirciler arasında soylulardan ayrılırlar.[125] Stil açısından bakıldığında, "genellikle erken Roma klasisizminin bir 'rönesansı' olarak tanımlanan, Theodosius saray stilinin tanımlanmasında anahtar anıt" olarak hizmet etmiştir.[125]:411

 
Theodosius, Konstantinopolis Hipodromu'ndaki III. Thutmose Dikilitaşı'nın mermer kaidesi üzerinde, galip gelene bir defne çelengi sunar.

Dini Politikaları

değiştir

Ariusçuluk ve Ortodoksluk

değiştir
 
Theodosius'un 380 yılında Nenizili Gregorios'u Patrik olarak ataması. 9. yüzyıl Paris Gregoriosu'ndan bir sahne.

Geleneksel olarak, ilahi üçlünün doğası hakkındaki bir anlaşmazlık olan Arius Tartışması ve buna eşlik eden siyasi nüfuz mücadelelerinin, Konstantin döneminde İskenderiye'de bir papaz olan İskenderiyeli Arius ile piskopos İskenderiyeli Aleksandros arasında başladığı söylenir. Ancak, “Arius ve Aleksandros kamuoyunda çatışmaya girmeden önce, tartışmanın gündeme getirdiği konuların birçoğu canlı bir şekilde tartışılıyordu.”[127] “Arius’un görüşleri … giderek artan bir doktrinel krizi kaçınılmaz bir şekilde öne çıkaracak nitelikteydi. … Patlamayı başlatan kıvılcım oydu. Ancak kendi başına büyük bir öneme sahip değildi.”[128]

Geleneksel olarak Aleksandros'un Ortodoksluğu temsil ettiği ve onun ölümünden sonra halefi Athanasios'un Ortodoksluğun temsilcisi haline geldiği de söylenir. Gerçekte, “İznik savunucuları… ‘Ariusçuluğu’ bilinçli bir tarikata dönüştürüyorlar – sanki Katolik kimliğinin sınırları önceden kesin ve açık bir şekilde çizilmiş gibi. Fakat Arius’un ve Ariusçuluğun tüm tarihi bize bunun böyle olmadığını hatırlatıyor.”[129] (RW, 83) Arius Tartışması “ortodoksinin savunulmasının değil, ortodoksluk arayışının hikayesidir.”[130]

Arius, Tanrı Baba'nın Oğul'u yarattığını ileri sürmüştür. Bu, Oğul'un hâlâ ilahi olarak görülmesine rağmen, Baba'ya eşit olmadığı anlamına geliyordu; çünkü bir başlangıcı vardı ve ezeli değildi. "Tartışma İskenderiye'den neredeyse tüm Afrika bölgelerine yayılmıştı ve Roma İmparatorluğu tarafından kamu düzeninin bozulması olarak değerlendirilmişti." (Kayseryalı Eusebios, Konstantin'in Hayatı'nda )

Konstantin, sorunları Birinci İznik Konsili'nde çözmeye çalışmıştı, ancak Arnold Hugh Martin Jones'un belirttiği gibi: "İznik'te konulan kurallar herkes tarafından kabul görmedi".[131] 325 yılında İznik İnanç Bildirisi oluşturulduktan sonra, kilisedeki birçok kişi İnanç Bildirisi'ndeki "homoousios" kelimesine sert tepki gösterdi ve bu nedenle İmparator II. Constantius tarafından 359-60 yıllarında özellikle "homoousios" için alternatifler bulmak amacıyla Ariminum (Rimini), Nike (Edirne'nin güneydoğusu) ve Konstantinopolis'te toplanan Konseyler, İznik İnanç Bildirisi'ni değiştirmeyi veya gözden geçirmeyi amaçlayan inanç bildirileri formüle ettiler. Bu konseyler artık Kilise geleneğinde Ekümenik Konseyler olarak kabul edilmiyorlar; İznik İnanç Bildirisi ile çelişen inanç bildirileri, Arius İnanç Bildirileri olarak bilinmektedir.

Bu dönemde Athanasius tartışmanın merkezindeydi ve Aleksandros öldükten sonra "ortodoksluğun şampiyonu" oldu.[132]:28–29, 31 Athanasius'a göre, Arius'un İsa'nın doğasına ilişkin yorumu (Homoiousian), Baba ve Oğul'un benzer ama özde aynı olmadığı yönündeki yorumu, İsa'nın Hristiyanlığın temel ilkesi olan insanlığın kurtuluşunu nasıl gerçekleştirebildiğini açıklayamıyordu. "Athanasius'a göre, insanların ilahi olabilmesi için Tanrı'nın insan olması gerekiyordu. ... Bu, onu İsa'daki ilahi tabiatın Baba'nınkiyle aynı olduğu ve Baba ile Oğul'un aynı öze sahip olduğu sonucuna götürdü" (homoousios).[133] Athanasius'un öğretileri Batı'da, özellikle de I. Theodosius üzerinde büyük bir etki yaratmıştır.[134]:20

28 Şubat 380'de Theodosius, Konstantinopolis şehrine hitaben bir kararname olan Selanik Fermanı'nı yayınladı ve yalnızca Baba Tanrı, Oğul ve Kutsal Ruh'un aynı özde olduğuna inanan Hristiyanların kendilerine "katolik" unvanı verebileceğini ve kendi ibadethanelerinin resmen "kilise" olarak tanınmasını sağlayabileceğini; sapkınların sapkın olarak etiketlendiğini ve "akıllarını kaçırmış ve deli" olarak tanımlandığını belirtmiştir.[135][136][vi]

Son zamanlardaki akademik çalışmalar, fermanın Hristiyanlığı İmparatorluğun resmi dini olarak kurmada önemli bir adım olduğu yönündeki eski görüşleri reddetme eğilimindedir, çünkü ferman yalnızca Konstantinopolis'i hedef almıştı ve başkent dışındaki halk tarafından büyük ölçüde fark edilmemiş gibi görünmektedir.[138][139] Örneğin, Alman antik tarihçi Karl Leo Noethlichs [de] Selanik Fermanı'nın ne putperestlik karşıtı ne de Yahudi karşıtı olduğunu; Hristiyanlığı imparatorluğun resmi dini olarak ilan etmediğini; ve Hristiyanlara diğer inançlar üzerinde hiçbir avantaj sağlamadığını yazmaktadır.[140] 380'den sonraki yıllarda çıkarılan emirlerden, Theodosius'un putperestlerin veya Yahudilerin Hristiyanlığa geçmeleri için herhangi bir gereklilik koymadığı anlaşılmaktadır. [141][vii] Bununla birlikte, ferman, dini bir ortodoksluğu olumlu bir şekilde tanımlayan bilinen ilk laik Roma yasası olmuştur.[135]

Robinson Thornton'a göre Theodosius, 380 yılında vaftiz edilmesinin hemen ardından Ariusçuluğu bastırmak için adımlar atmaya başlamıştır.[145]:39 Theodosius, Konstantinopolis'e varmasından iki gün sonra, 26 Kasım 380'de Homoian piskoposu Konstantinopolisli Demophilus'u kovmuş ve Meletius'u Antakya patriği, Kapadokyalı (günümüzde Türkiye) Babalardan biri olan Nenizili Gregorios'u ise Konstantinopolis patriği olarak atamıştır. Theodosius, Selanik Piskoposu Ascholius tarafından ağır bir hastalık sırasında vaftiz edilmiştir.[146]

Mayıs 381'de Theodosius, İznik Ortodoksluğu temelinde Doğu ile Batı arasındaki ayrılığı onarmak için Konstantinopolis'te yeni bir ekümenik konsey toplamıştır.[147] Konsey, Üçlü Birliğin Üçüncü Kişisi olan Kutsal Ruh'u da içeren ortodoksluğu, Baba'ya eşit ve O'ndan 'çıkan' olarak tanımlamaya devam etmiştir.[148] Konsey ayrıca "Apollon ve Makedonya sapkınlıklarını kınamış, piskoposların yetki alanlarını piskoposlukların idari sınırlarına göre netleştirmiş ve Konstantinopolis'in Roma'dan sonra ikinci sırada olduğuna karar vermiştir."[148]

Paganlığa yönelik politika

değiştir

Theodosius, geleneksel Hristiyan olmayan tarikatlara karşı ihtiyatlı bir politika benimsemiş gibi görünmektedir; Hristiyan seleflerinin hayvan kurban etme, kehanet ve din değiştirme konusundaki yasaklarını yinelerken, diğer pagan uygulamalarının kamusal alanda gerçekleştirilmesine ve tapınakların açık kalmasına izin vermiştir.[149][150][151] Ayrıca tapınak binalarının korunmasına desteğini dile getirmiş, ancak yine de Hristiyan fanatiklerin, hatta kendi yetkililerinin bile, birçok kutsal mekana, heykele ve dindarlık objesine zarar vermesini engelleyememiştir.[151][152][153] Theodosius ayrıca pagan bayramlarını iş günlerine çevirmiş, ancak onlarla ilişkili festivaller devam etmiştir.[154] Hükümdarlığının sonlarına doğru, 391 ve 392 yıllarında putperestliğe karşı bir dizi yasa çıkarılmış, ancak tarihçiler bunların pratik etkilerini ve hatta imparatorun bunlardaki doğrudan rolünü önemsememe eğilimindedirler.[155][156][151] Modern bilim insanları Theodosius'un geleneksel tarikatlara karşı aktif ve sürdürülebilir bir politika izlediğine dair çok az kanıt olduğunu düşünmektedirler.[157][158][159]

Theodosius'un imparatorluğun hâlâ önemli sayıda olan putperest nüfusunun kendi yönetimine karşı kötü niyet beslemesini önlemek için çaba gösterdiğine dair kanıtlar bulunmaktadır. Doğu eyaletlerindeki bir dizi pagan tapınağını tahrip eden praetorian valisi Cynegius'un 388'de ölümünün ardından Theodosius, tapınakları korumak için daha sonra taşınan ılımlı bir paganı onun yerine atamıştır.[160]:53[157][161] İmparator, İtalya'ya yaptığı ilk resmi gezi sırasında (389-391), Roma Senatosu'ndaki etkili pagan lobisini, önde gelen üyelerini önemli idari görevlere atayarak ikna etmiştir.[162] Theodosius ayrıca 391 yılında Roma tarihindeki son pagan konsül ikilisini (Tatianus ve Symmachus) aday göstermiştir.[163]

Tapınak yıkımı

değiştir

Çağdaş arkeoloji, Hristiyanlar tarafından tapınaklara karşı en fazla tahribatın yapıldığı bölgenin, Theodosius'un valisi Maternus Cynegius'un yönetimindeki Konstantinopolis çevresindeki Orientis (Doğu) piskoposluğu sınırları içinde olduğunu ortaya koymuştur. Buradaki arkeolojik kazılarda, çok sayıda tahrip edilmiş tapınak ortaya çıkarılmıştır. Theodosius tapınağın korunmasını resmen desteklemiş, ancak Garth Fowden, Cynegius'un kendisini Theodosius'un resmi politikasıyla sınırlamadığını, bunun yerine tapınağın geniş çaplı bir şekilde yıkılması için emir verdiğini, hatta bu amaçla komutası altındaki orduyu görevlendirdiğini söylemektedir.[164]:63[165] Christopher Haas ayrıca Cynegius'un Osrhoene, Carrhae ve Beroea'daki tapınakların kapatılmasını, kurbanların yasaklanmasını ve yıkılmasını denetlediğini söylemektedir.[166]:160–162

Daha önceki bilim insanları Cynegius'un eylemlerinin 390'lar boyunca tapınaklara karşı devam eden şiddet dalgasının bir parçası olduğuna inanıyorlardı.[85]:114 [167]:47[168][169][170][171] Ancak son arkeolojik keşifler bu görüşü çürütmüştür. Akdeniz'in tamamında dördüncü ve beşinci yüzyılın başlarında tapınakların şiddetli bir şekilde tahrip edildiğine dair arkeolojik kanıtlar bir avuç yerle sınırlıdır. Yazılı kaynaklarda tapınağın yıkıldığına dair 43 vaka tespit edilmiş, ancak bunlardan sadece 4'ü arkeolojik kanıtlarla doğrulanmıştır.[172] Trombley ve MacMullen, bu tutarsızlığın oluşmasına neden olan etkenlerden birinin, tarihsel kaynaklarda yer alan genellikle belirsiz ve muğlak olan ayrıntılar olduğunu söylemektedir.[173] Örneğin İoannis Malalas, Konstantin'in tüm tapınakları yıktığını iddia etmiş, sonra Theodosius'un bunu yaptığını ve sonra Konstantin'in hepsini kiliseye çevirdiğini söylemiştir.[160]:246–282[174] İmparatorun tapınakları sistematik bir şekilde yok etme isteğine dair Theodosian Kanunu'nun hiçbir yerinde ve arkeolojik kayıtlarda tapınaklarda kapsamlı bir yıkımın gerçekleştiğine dair hiçbir kanıt mevcut değildir.[175][164]:63[176]

Theodosius'un fermanları

değiştir

Cambridge Antik Tarih'e göre Theodosian Hukuk Kodeksi, aslen Konstantin'den I. Theodosius'a kadar uzanan, bir araya getirilen, temaya göre düzenlenen ve 389 ile 391 yılları arasında imparatorluk genelinde yeniden yayınlanan bir dizi yasadır.[177] Jill Harries, bu yasaların orijinal halleriyle, belirli bir zamanda belirli bir yerdeki sorunları çözmek amacıyla farklı imparatorlar ve valiler tarafından yaratıldığını söylemektedir. Bunlar genel yasalar olarak tasarlanmamıştır.[178] Yerel siyaset ve kültür farklı tutumlar üretmişti ve sonuç olarak bu yasalar bir dizi çelişkili görüş ortaya koyuyordu: örneğin bazı yasalar tapınakların tamamen yıkılmasını, diğerleri ise korunmasını talep ediyordu.[167]:47 Fransız Antik Çağ tarihçisi, Philippe Fleury [fr], Ammianus Marcellinus'un bu yasal karmaşıklığın yolsuzluğa, tebligat sahteciliğine, sahte temyizlere ve masraflı yargısal gecikmelere yol açtığını söylediğini belirtir.[179]

Theodosian Hukuk Kanunu, uzun zamandan beri Geç Antik Çağ çalışmaları için başlıca tarihsel kaynaklardan biri olmuştur.[180] Gibbon, Anılarında Theodosian kararnamelerini bir hukuk çalışması olmaktan çok bir tarih çalışması olarak tanımlamıştır.[181] Brown, bu yasaların dilinin tekdüze bir şekilde sert olduğunu ve cezaların sert ve sıklıkla korkunç olduğunu, bu nedenle Ramsay MacMullen gibi bazı tarihçilerin bunları geleneksel dini uygulamalara karşı bir 'savaş ilanı' olarak görmelerine yol açtığını söylemektedir.[182]:100[183]:638 Yasaların paganizmin düşüşünde bir dönüm noktası oluşturduğuna dair yaygın bir inanış mevcuttur.[160]:12

Yine de Lepelly, Brown ve Cameron gibi birçok çağdaş bilim insanı, gerçek bir tarihsel çalışma değil, yasal bir belge olan Yasa'nın tarihi anlamak için kullanılmasını sorgulamaktadırlar.[180][184] Theodosius Kodeks'inin tarih kaydı olarak kullanılmasının yol açtığı birçok sorundan biri de arkeologlar Luke Lavan ve Michael Mulryan tarafından dile getirilmiştir. Yasanın "Hristiyan hırsını" belgelediği ancak tarihsel gerçekliği belgelemediği açıklanmaktadır.[185][180] Yasaları olduğu gibi kabul edildiğinde beklenen açıkça şiddet içeren bir dördüncü yüzyıl, Akdeniz çevresindeki arkeolojik kanıtlarında görülmemektedir.[186]:41[187][188]

Paganizmin sonu

değiştir

Paganizmin sonuna, yasa ve zorlamanın saldırgan bir şekilde uygulanması yoluyla başkanlık eden "en dindar imparator" olarak Theodosius'un resmi - R. Malcolm Errington'un "neredeyse günümüze kadar Avrupa tarih geleneğine hakim olan" bir görüş - ilk olarak, Errington'a göre, gerçekleri görmezden gelme ve seçme alışkanlığı olan Kirroslu Theodoretus tarafından yazılmıştır.[189] Ölümünden sonraki yüzyıllarda Theodosius, Ortodoksluğun şampiyonu ve putperestliğin galibi olarak ün kazanmış, ancak modern tarihçiler bunu gerçek tarihten ziyade Hristiyan yazarlar tarafından yapılan sonraki bir tarih yorumu olarak görmektedirler.[190][191][157][viii]

Kaynakların çeşitliliğinin ve bolluğunun artması, bu dönemin dininin yeniden yorumlanmasına yol açmıştır.[108] Salzman'a göre: "Paganizmin ölümüyle ilgili tartışmalar devam etse de, bilim insanları ...genel olarak, bir zamanlar baskın olan açık pagan-Hristiyan dini çatışması kavramının Geç Antik Roma'nın metinlerini ve eserlerini veya toplumsal, dini ve politik gerçekliklerini tam olarak açıklayamayacağı konusunda hemfikirdirler".[198]:2

Bilim insanları, Theodosius'un dini konularda çok sayıda yasa topladığı ve seleflerinin uygulamalarını sürdürdüğü, 380 yılının Aralık ayında gelecek hakkında kehanette bulunmak amacıyla kurban kesmeyi yasakladığı, 10 Ocak 381'de sapkınlara karşı bir kararname ve aynı yılın Mayıs ayında Maniheizm'e karşı bir ferman yayınladığı konusunda hemfikirdirler.[16][199]:xxiv Theodosius, 325 yılında Konstantin'in Birinci İznik Konsili'nden sonraki ikinci Ekümenik konsil olan Birinci Birinci Konstantinopolis Konsili'ni ve 9 Temmuz'da sona eren Konstantinopolis Konsili'ni toplamıştır.[16] Errington'a göre, bu konuda önemli olan, bu 'bol mevzuatın' ne kadar uygulandığı ve kullanıldığıdır; bu, gerçek tarihin bir yansıması olarak ne kadar güvenilir olduğunu gösterecektir.[188]

Brown, Hristiyanların hala genel nüfusun azınlığını oluşturduğunu ve yerel otoritelerin hala çoğunlukla pagan olduğunu ve pagan karşıtı yasaları uygulamada gevşek davrandıklarını; hatta Hristiyan piskoposların bile bunların uygulanmasını sık sık engellediğini ileri sürmektedir.[200] Harries, "Yasa içerikleri tuvalden ayrıntılar sağlar ancak izole bir şekilde, resmin bütününün karakterine dair güvenilir bir rehber değildir" demektedir.[184] Daha önce dil, toplum, din ve sanatlardaki küçümsenen benzerlikler ve güncel arkeolojik araştırmalar, paganizmin yavaş yavaş azaldığını ve dördüncü yüzyılda I. Theodosius tarafından zorla devrilmediğini göstermektedir.[201]:xv

Maijastina Kahlos, dördüncü yüzyıl Roma imparatorluğunun çok çeşitli dinleri, kültleri, mezhepleri, inançları ve uygulamaları içerdiğini ve bunların genel olarak herhangi bir olay yaşanmadan bir arada var olduğunu yazmaktadır.[202] Birlikte yaşama zaman zaman şiddete yol açıyordu, ancak bu tür patlamalar nispeten seyrek ve yerel gerçekleşiyordu.[202] Jan N. Bremmer, "Geç Antik Çağ'daki dini şiddet çoğunlukla şiddet içeren söylemlerle sınırlıdır: 'Antik Çağ'da, tüm dini şiddetler o kadar dini değildi ve tüm dini şiddetler o kadar şiddetli değildi'" demektedir.[203]:9

Hristiyan kilisesi, "sahte tanrılara" karşı zaferin İsa ile başladığına ve Konstantin'in Hristiyan olması ile tamamlandığına inanmaktadır; bu zafer yeryüzünde değil, cennette gerçekleşmişti, çünkü Hristiyanlar 300'lü yılların başında imparatorluğun nüfusunun yalnızca yaklaşık %15-18'ini oluşturuyorlardı.[204]:7[205] Brown, bu "zafer sarhoşluğunun" bir sonucu olarak paganizmin yenilmiş olarak görüldüğünü belirtir ve Salzman, yasaların çokluğuna bakılırsa sapkınlığın dördüncü ve beşinci yüzyıllarda Hristiyanlar için paganizmden çok daha yüksek bir öncelik olduğunu eklemektedir.[206][207][208]:375

Lavan, Hristiyan yazarların zafer anlatısına yüksek görünürlük kazandırdıklarını, ancak bunun gerçek din değiştirme oranlarıyla mutlak örtüşmediğini söylemektedir. Sağlıklı bir paganizmin beşinci yüzyıla, hatta bazı yerlerde altıncı yüzyıla ve sonrasına kadar devam ettiğine dair birçok işaret mevcuttur.[209]:108–110[210][211][186]:41, 156[212]:165–167 Brown'a göre, Hristiyan olmayanlara kötü muamele edilmesi de dahil olamka üzere Hristiyanlar zafer anlatısını sorgulayan her şeye karşı çıkıyorlardı. Arkeoloji, imparatorluk sarayından uzak çoğu bölgede paganizmin sonunun hem kademeli hem de travmatik olmadığını göstermektedir.[186]:156, 221[198]:5, 41 Oxford Geç Antik Çağ El Kitabı'nda "İşkence ve cinayet, Hıristiyanlığın yükselişinin kaçınılmaz sonucu değildi." denmektedir.[198]:7 Bunun yerine, topluluklar arasındaki sınırlarda akışkanlık ve "rekabetçi bir ruhla bir arada yaşama" vardı.[201]:861 Brown, "Çoğu bölgede çok tanrılılara tacizde bulunulmadı ve yerel şiddetin birkaç çirkin olayı dışında Yahudi toplulukları da bir asır boyunca istikrarlı, hatta ayrıcalıklı bir yaşam sürdüler." demektedir.[213]

Theodosius'un hükümdarlığının eski dinlerin gerilemesinde bir dönüm noktası olabileceğini kabul ederken, Cameron imparatorun 'bol miktardaki yasalarının' etkisinin sınırlı olduğunu ve Theodosius'un paganizmi 'kesinlikle' yasaklamadığını yazmaktadır.[214] Mark Hebblewhite, Theodosius'un 2020 tarihli biyografisinde, Theodosius'un kendisini asla eski tarikatların yıkıcısı olarak görmediği veya böyle tanıtmadığı sonucuna varmaktadır; aksine, imparatorun Hristiyanlığı yayma çabaları ihtiyatlı,[215] 'hedefli, taktiksel ve nüanslı'ydı ve siyasi istikrarsızlığı ve dini anlaşmazlığı önlemeyi amaçlamaktaydı.[157]

Ayrıca bakınız

değiştir
  1. ^ Büst, başsız bir heykelin ve "Flavius Claudius Theodosius"u (aslen Julianus) onurlandıran sütunlu bir kaidenin yakınında bulunmuştur.[2][3] Portre, daha genç özelliklere sahip olan II. Theodosius olarak tanımlanan büstlerle uyumsuzdur[4][5]
  2. ^ Başlangıçta Doğu Roma İmparatorluğu'nun imparatoru; 6 Eylül 394'ten itibaren tek Roma imparatoru.
  3. ^ "Flavius" ismi, senatörlük geçmişi olmayan ancak imparatorluk hizmeti sonucunda önemli mevkilere gelen erkekler için bir statü göstergesi haline gelmişti.[8]
  4. ^ Hydatius ve Zosimus'a göre, "Cauca in Gallaecia"da doğmuştur; Marcellinus Comes ve Jordanes ise doğum yerinin imparator Trajan ile aynı yer olan Hispania Baetica'daki Italica olduğunu ileri sürerler. Yazarlar Italica'yı reddetme eğiliminde olmuşlardır; bunun muhtemelen Theodosius'un Trajan imgesiyle yaygın olarak ilişkilendirilmesinden kaynaklanan bir karışıklık veya uydurmadan kaynaklandığını ileri sürmüşlerdir.[16] Kaynakları inceledikten sonra Gorbea, Cauca'yı Italica'dan daha çok tercih eder. Ancak, modern eleştirmenlerin bu konuda bölünmüş olduğunu kabul eder.[17] Hebblewhite, Theodosius'un Cauca in Gallaecia'da doğduğunu, Italica'yı reddetmek için herhangi bir neden belirtmeden kabul etmiştir.[18]
  5. ^ Maximinus gerçek suçlu olsun ya da olmasın, Theodosius'un buna inanmış olduğu anlaşılıyor çünkü imparator olduktan sonra babasının düşmanlarını hiç aramadı.[37] Maximinus, herhangi bir antik kaynakta açıkça suçlanan tek kişidir.[38] Çoğu tarihçi emrin 16 yaşındaki imparator Gratianus adına verildiğine inansa da, bazıları emrin Gratianus'un babası I. Valentinianus'dan gelmiş olma ihtimalini düşünmektedir.[39] Hebblewhite, Maximinus'u değil, 375'te II. Valentinianus'un yetkisiz bir şekilde tahta çıkarılmasından sorumlu subay Merobaudes'i Theodosius senior'un idamından sorumlu tutar ve Maximinus ile saraydaki ekibinin günah keçisi ilan edildiğini ima eder.[40]
  6. ^ Bu metin Clyde Pharr tarafından İngilizceye şu şekilde çevrilmiştir: İmparatorlar Gratianus, Valentinianus ve Theodosius Augustus'un Konstantinopolis Şehri Halkına Bir Fermanı. Merhametimizin yönetimi altında olan tüm halkların, ilahi Havari Petrus'un Romalılara ilettiği dini, onun tanıttığı dinin bugüne kadar açıkladığı gibi, uygulamaları bizim isteğimizdir. Bunun, Papa Damasus ve İskenderiye Piskoposu, apostolik kutsallığa sahip bir adam olan Petrus tarafından takip edilen din olduğu açıktır; yani, apostolik disipline ve evanjelik doktrine göre, eşit majeste ve Kutsal Üçlü kavramı altında Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un tek Tanrılığına inanacağız. Bu kuralı izleyen kişilerin Katolik Hıristiyanlar adını benimsemelerini emrediyoruz. Geriye kalanlar ise, deli ve akıl hastası olarak yargıladığımız kişiler, sapkın dogmaların rezilliğini sürdürecekler, toplantı yerleri kilise adını almayacak ve önce ilahi intikamla, sonra da ilahi yargıya uygun olarak üstleneceğimiz kendi inisiyatifimizin cezasıyla vurulacaklar. Gratianus Augustus'un beşinci konsüllüğü ve Theodosius Augustus'un birinci konsüllüğü yılında Selanik'te Mart ayının üçüncü gününden önceki gün verildi. - 28 Şubat 380.[137]
  7. ^ Macar hukuk bilgini Pál Sáry, "393'te imparator, Yahudi meclislerinin belirli yerlerde yasaklanmasından ciddi şekilde rahatsız oldu. Bu nedenle, Yahudi mezhebinin hiçbir yasa tarafından yasaklanmadığını vurgulayarak belirtti. Ayrıca, Theodosius döneminde paganların sürekli olarak önemli mevkilere atandığını ve pagan aristokratların yüksek makamlarda kaldığını belirtmek önemlidir." şeklinde açıklıyor.[141] Bu ferman sadece Hıristiyanlara ve bu grup içinde de sadece Ariusçulara uygulanıyordu.[142] İznik inancını reddeden Hristiyanları utanç verici ilan etti ve Hristiyan kiliselerini kullanmalarını yasakladı. Sáry şu örneği kullanır: "Konstantinopolis'e vardıktan sonra Theodosius, İznik İnancını kabul ederse Ariusçu piskoposu Demofilus'u piskoposluğunda onaylamayı teklif etti. Demofilus teklifi reddettikten sonra imparator hemen tüm kiliselerini Katoliklere teslim etmesini emretti."[143] Hristiyanlık, Selanik Fermanı'nın sadece küçük bir parçası olduğu uzun bir evrim süreci sonunda Geç İmparatorluğun dini haline geldi.[144]
  8. ^ Cameron, Theodosius'un selefleri Konstantin, Constantius ve Valens'in yarı-Ariusçu olmaları nedeniyle, Hıristiyan edebiyat geleneğinden Hıristiyanlığın nihai zaferinin en büyük payesinin Ortodoks Theodosius'a düştüğünü açıklar.[192] Hem Hıristiyan hem de pagan olmak üzere çok sayıda edebi kaynak, Theodosius'a -muhtemelen yanlışlıkla, belki de bilerek- pagan kültlere verilen devlet desteğinin kesilmesi (bu önlem Gratianus'a aittir) ve tapınakların yıkılması (ki bunun için kanunlarda veya arkeolojide birincil kanıt yoktur) gibi girişimleri atfetmektedir.[193] Theodosius uzun zamandır Vesta bakirelerinin sonunu getirmekle ilişkilendirilmiştir; ancak yirmi birinci yüzyıl bilimi, bu bakirelerin 415 yılına kadar varlığını sürdürdüğünü ve Theodosius döneminde Gratianus'un mali kısıtlamalarından sonra yaşadıklarından daha fazla zarar görmediklerini ileri sürmektedir.[194] Theodosius muhtemelen son kayıtlı kutlaması 393 yılında yapılan Antik Olimpiyat Oyunları'nı da durdurmamıştır. Arkeolojik kanıtlar, bazı oyunların bu tarihten sonra da düzenlendiğini göstermektedir.[195][196] Sofie Remijsen [nl], Olimpiyat oyunlarının I. Theodosius'dan sonra da devam ettiği ve II. Theodosius döneminde tesadüfen sona erdiği sonucuna varmak için birkaç neden olduğunu söylüyor. Lucian hakkında, oyunların sonunu II. Theodosius'un saltanatı sırasında Olimpos Zeus Tapınağı'nı yakan bir yangınla ilişkilendiren iki mevcut scholia bulunmaktadır.[197]:49

Kaynakça

değiştir
Özel
  1. ^ Ruiz, María Pilar García; Puertas, Alberto J. Quiroga (2021). Emperors and Emperorship in Late Antiquity. Brill. ss. 160, 165. ISBN 978-90-04-44692-2. 
  2. ^ Lenaghan, J. (2012a). "High imperial togate statue and re-cut portrait head of emperor. Aphrodisias (Caria)". Last Statues of Antiquity. LSA-196. 
  3. ^ Smith & Ratté, ss. 243–244.
  4. ^ Weitzmann, Kurt (1977). Age of Spirituality: Late Antique and Early Christian Ar. Metropolitan Museum of Art. ss. 28-29. ISBN 9780870991790. 
  5. ^ Lenaghan, J. (2012b). "Portrait head of Emperor, Theodosius II (?). Unknown provenance. Fifth century". Last Statues of Antiquity. LSA-453. 
  6. ^ Hydatius ve Zosimus
  7. ^ Marcellinus Comes ve Jordanes
  8. ^ Bagnall et al., ss. 36–40.
  9. ^ Simon Hornblower, Who's Who in the Classical World (Oxford University Press, 2000), pp. 386–387
  10. ^ Schwarcz, Andreas (2003). "Marriage and Power Politics in the Fifth Century". Medieval Prosopography. 24: 37. 
  11. ^ Lippold, Adolf (2022). "Theodosius I". Encyclopedia Britannica. 
  12. ^ Epitome de Caesaribus 48. 8–19
  13. ^ Gibbon, Decline and Fall, chapter 27
  14. ^ Oxford Dictionary of Late Antiquity, pp. 1482, 1484
  15. ^ Woods 2023, Family and Succession.
  16. ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u v w x y z aa ab ac ad ae af ag Kienast, ss. 323-326, “Theodosius I”.
  17. ^ Martín Almagro Gorbea (2000). El disco de Teodosio
  18. ^ Hebblewhite, ss. 15, 25 (note 1).
  19. ^ Lippold, col. 838.
  20. ^ Hebblewhite, s. 15.
  21. ^ Hebblewhite, ss. 15, 25 (note 3); McLynn 2005, s. 100.
  22. ^ Hebblewhite, ss. 15, 25 (notes 2, 3).
  23. ^ McLynn 2005, s. 77.
  24. ^ McLynn 2005, ss. 100, 102–103.
  25. ^ Lippold, col. 839.
  26. ^ Errington 1996a, ss. 440–441.
  27. ^ McLynn 2005, s. 100; Lippold, col. 839.
  28. ^ Hebblewhite, ss. 15–16; Lippold, col. 839.
  29. ^ Errington 1996a, s. 443; McLynn 2005, ss. 91, 92.
  30. ^ Lippold, col. 839; McLynn 2005, ss. 91–92.
  31. ^ Lippold, coll. 839–840; Hebblewhite, s. 16.
  32. ^ Lippold, col. 840; Kelly, ss. 398–400; Rodgers, ss. 82–83; Errington 2006, s. 29.
  33. ^ Errington 1996a, ss. 443–445; Hebblewhite, ss. 21–22; Kelly, s. 400.
  34. ^ Errington 1996a, s. 444; McLynn 2005, ss. 88–89.
  35. ^ Errington 1996a, s. 448.
  36. ^ Errington 1996a, ss. 448, 449; McLynn 2005, s. 91.
  37. ^ Errington 1996a, s. 446; Hebblewhite, ss. 22–23.
  38. ^ Lippold, col. 840.
  39. ^ Kelly, ss. 398–399; Lippold, col. 840; Rodgers, s. 82.
  40. ^ Hebblewhite, ss. 22–23.
  41. ^ McLynn 2005, ss. 91–93.
  42. ^ Errington 1996a, ss. 450–452; Hebblewhite, ss. 18, 23, 24.
  43. ^ McLynn 2005, ss. 92–94; Hebblewhite, ss. 23–25.
  44. ^ Hebblewhite, ss. 30–31.
  45. ^ McLynn 2005, s. 94.
  46. ^ Woods 2023, Foreign Policy.
  47. ^ Hebblewhite, s. 31.
  48. ^ Curran, s. 101; Hebblewhite, s. 32.
  49. ^ Curran, s. 102.
  50. ^ Errington 1996b, ss. 5–6.
  51. ^ Hebblewhite, s. 33; Woods 2023, "Foreign Policy".
  52. ^ Errington 1996b, ss. 16–17; Hebblewhite, s. 33.
  53. ^ Woods 2023, "Foreign Policy"; Hebblewhite, s. 34.
  54. ^ Errington 1996b, s. 18; Hebblewhite, s. 34.
  55. ^ Errington 2006, s. 63; Hebblewhite, s. 34.
  56. ^ Errington 1996b, ss. 17, 19.
  57. ^ Errington 1996b, ss. 19–20; Hebblewhite, ss. 35, 36.
  58. ^ Errington 2006, ss. 64–66; Hebblewhite, ss. 36–37, 39.
  59. ^ Williams & Friell 1995, s. 34.
  60. ^ a b c d Kienast, ss. 319–320, "Gratianus".
  61. ^ Bond, Sarah; Nicholson, Oliver (2018), Nicholson, Oliver (Ed.), "Gratian", The Oxford Dictionary of Late Antiquity (İngilizce), Oxford University Press, doi:10.1093/acref/9780198662778.001.0001, ISBN 978-0-19-866277-8, erişim tarihi: 25 Ekim 2020 
  62. ^ Williams & Friell 1995, s. 41.
  63. ^ Williams & Friell 1995.
  64. ^ a b c d Kienast, ss. 321–322, "Valentinianus II".
  65. ^ Bond, Sarah (2018), Nicholson, Oliver (Ed.), "Valentinian II", The Oxford Dictionary of Late Antiquity (İngilizce), Oxford University Press, doi:10.1093/acref/9780198662778.001.0001, ISBN 978-0-19-866277-8, erişim tarihi: 25 Ekim 2020 
  66. ^ Heather, Peter (2007). The Fall of the Roman Empire: A New History of Rome and the Barbarians (illustrated, reprint bas.). Oxford University Press. ss. 29-30. ISBN 978-0-19-532541-6. 
  67. ^ a b Groß-Albenhausen, Kirsten (2006). "Flacilla". Brill's New Pauly (İngilizce). 
  68. ^ a b Brown 2012, s. 135.
  69. ^ Brown 2012, ss. 136, 146.
  70. ^ Brown 2012, s. 147.
  71. ^ Brown 2012, s. 144.
  72. ^ Brown 2012, s. 145.
  73. ^ a b Williams & Friell 1995, s. 64.
  74. ^ a b c d e f Washburn, Daniel (2006). "18 The Thessalonian Affair in the Fifth Century Histories". Albu, Emily; Drake, Harold Allen; Latham, Jacob (Ed.). Violence in Late Antiquity Perceptions and Practices. Ashgate. ISBN 978-0-7546-5498-8. 
  75. ^ a b c d e f g Doležal, Stanislav (2014). "Rethinking a Massacre: What Really Happened in Thessalonica and Milan in 390?". Eirene: Studia Graeca et Latina. Czech Academy of Sciences. 50 (1–2). ISSN 0046-1628. 
  76. ^ Sozomenus, Ecclesiastical History 7.25
  77. ^ "Biennial Conference on Shifting Frontiers in Late Antiquity (5th : 2003" : University of California, Santa Barbara). Violence in Late Antiquity: Perceptions and Practices. United Kingdom, Ashgate, 2006. p. 223
  78. ^ Greenslade, S. L., (Ed.) (1956). Early Latin Theology Selections from Tertullian, Cyprian, Ambrose, and Jerome. Westminster Press. ISBN 978-0-664-24154-4. 
  79. ^ McLynn 1994, ss. 90, 216.
  80. ^ a b Chesnut, Glenn F. (1981). "The Date of Composition of Theodoret's Church history". Vigiliae Christianae. 35 (3): 245-252. doi:10.2307/1583142. JSTOR 1583142. 
  81. ^ Williams & Friell 1995, s. 68.
  82. ^ Theodoretus, Ecclesiastical History 5.17
  83. ^ Hebblewhite, s. 103.
  84. ^ King, Noel Quinton (1960). The Emperor Theodosius and the Establishment of Christianity. Westminster Press. s. 68. ASIN B0000CL13G. 
  85. ^ a b c d Brown, Peter (1992). Power and Persuasion in Late Antiquity: Towards a Christian Empire. Univ of Wisconsin Press. ISBN 978-0-299-13344-3. 
  86. ^ Mathews, J. F. 1997, “Codex Theodosianus 9.40.13 and Nicomachus Flavianus”, Historia: Zeitschrift für alte Geschichte, 46; pp. 202–206.
  87. ^ a b c Liebeschuetz, Wolfe; Hill, Carole, (Ed.) (2005). "Letter on the Massacre at Thessalonica". Ambrose of Milan Political Letters and Speeches. Liverpool University Press. ISBN 978-0-85323-829-4. 
  88. ^ McLynn 1994, s. 291.
  89. ^ Cameron, ss. 63, 64.
  90. ^ Williams, Henry Smith (1907). The Historians' History of the World: A Comprehensive Narrative of the Rise and Development of Nations as Recorded by Over Two Thousand of the Great Writers of All Ages. 6. Hooper & Jackson, Limited. s. 529. 
  91. ^ Gibbon, Edward (1857). Smith, William (Ed.). The History of the Decline and Fall of the Roman Empire. Harper. s. 217. 
  92. ^ Cameron, ss. 60, 63, 131.
  93. ^ Cameron, s. 64.
  94. ^ McLynn 1994, s. xxiv.
  95. ^ Ramsey, Boniface (1997). Ambrose (reprint bas.). Psychology Press. ISBN 978-0-415-11842-2. 
  96. ^ McLynn 1994, s. 292.
  97. ^ Kulikowski, Michael (2006). Rome's Gothic Wars: From the Third Century to Alaric. Cambridge University Press. s. 191. ISBN 978-1-139-45809-2. 
  98. ^ Heather 2007, s. 212.
  99. ^ a b c d e f g h Williams & Friell 1995, s. 129.
  100. ^ a b Williams & Friell 1995, s. 130.
  101. ^ Williams & Friell 1995, s. 134.
  102. ^ a b c Potter 2004, s. 133.
  103. ^ Holum, Kenneth G. (1989). "One. Theodosius the Great and His Women". Theodosian Empresses Women and Imperial Dominion in Late Antiquity. University of California Press. s. 6. ISBN 978-0-520-90970-0. 
  104. ^ Potter 2004, s. 533.
  105. ^ Cameron, ss. 74–89.
  106. ^ Hebblewhite, chapter 9.
  107. ^ Salzman, Michele Renee (2010). "Ambrose and the Usurpation of Arbogastes and Eugenius: Reflections on Pagan-Christian Conflict Narratives" . Journal of Early Christian Studies. Johns Hopkins University Press. 18 (2): 191. doi:10.1353/earl.0.0320. 
  108. ^ a b Kahlos, s. 2.
  109. ^ a b Williams & Friell 1995, s. 139.
  110. ^ Norwich, John Julius (1989) Byzantium: The Early Centuries, Guild Publishing, p. 116
  111. ^ Vasiliev 1948, ss. 1, 3–26.
  112. ^ Hebbelwhite, Mark (2020). Theodosius and the Limits of Empire. Routledge. s. Footnote 2. ISBN 9781315103334. Erişim tarihi: 10 Şubat 2023. 
  113. ^ "The Ethiopian Synaxarium" (PDF). 25 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ocak 2023. 
  114. ^ "Emperor Theodosius the Great". www.oca.org. Erişim tarihi: 17 Ocak 2023. 
  115. ^ a b "ФЕОДОСИЙ I ВЕЛИКИЙ – Древо". drevo-info.ru (Rusça). Erişim tarihi: 17 Ocak 2023. 
  116. ^ "Благоверный Феодо́сий I Великий, император". Православный Церковный календарь (Rusça). Erişim tarihi: 17 Ocak 2023. 
  117. ^ "Record | The Cult of Saints". csla.history.ox.ac.uk. Erişim tarihi: 17 Ocak 2023. 
  118. ^ "Armenian Church News" (PDF). 
  119. ^ "Divine Liturgy". St. John (İngilizce). 30 Ekim 2019. Erişim tarihi: 17 Ocak 2023. 
  120. ^ Wright, David (2012). "The Persistence of Pagan Art Patronage in Fifth-Century Rome". Sevcenko, Ihor; Hutter, Irmgard (Ed.). AETOS: Studies in Honour of Cyril Mango presented to him on April 14, 1998 (reprint bas.). Walter de Gruyter. ISBN 978-3-11-095861-4. 
  121. ^ Jacobs, Ine (2012). "The Creation of the Late Antique City: Constantinople and Asia Minor During the 'Theodosian Renaissance'". Byzantion. 82: 113-164. JSTOR 44173257. 
  122. ^ a b Stirling, Lea (1995). "Theodosian "classicism" – Bente Kiilerich, Late Fourth-Century Classicism in the Plastic Arts: Studies in the So-called Theodosian Renaissance". Journal of Roman Archaeology. 8: 535-538. doi:10.1017/S1047759400016433. 
  123. ^ a b Wirsching, Armin (2007). "How the obelisks reached Rome: evidence of Roman double-ships" . The International Journal of Nautical Archaeology. 29 (2): 273-283. doi:10.1111/j.1095-9270.2000.tb01456.x. 
  124. ^ a b Majeska 1984, s. 256.
  125. ^ a b c d Safran, Linda (1993). "Points of View: The Theodosian Obelisk Base in Context" (PDF). Greek, Roman, and Byzantine Studies. 34 (4). 22 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. 
  126. ^ Lewis, M. J. T. (1984). "Roman Methods of Transporting and Erecting Obelisks" . History of Engineering and Technology. 56 (1): 87-110. doi:10.1179/tns.1984.005. 
  127. ^ Hanson, Richard Patrick Crosland (1988). The Search for the Christian Doctrine of God: The Arian Controversy, 318–381. T. & T. Clark. p. 52 [ISBN eksik]
  128. ^ Hanson, Richard Patrick Crosland (1988). The Search for the Christian Doctrine of God: The Arian Controversy, 318–381. T. & T. Clark. p. xvii
  129. ^ Williams, Rowan, Arius: Heresy and Tradition (Revised ed.). Grand Rapids, Michigan: Wm. B. Eerdmans Publishing. (2002), p. 83 [ISBN eksik]
  130. ^ Hanson, Richard Patrick Crosland (1988). The Search for the Christian Doctrine of God: The Arian Controversy, 318–381. T. & T. Clark. pp. xix–xx [ISBN eksik]
  131. ^ Jones, Arnold Hugh Martin (1986). The Later Roman Empire, 284–602: A Social Economic and Administrative Survey. 2 (Reprint bas.). Taylor & Francis. s. 880. ISBN 978-0-8018-3354-0. 
  132. ^ Ray, J. David (2007). "Nicea and its aftermath: A Historical Survey of the First Ecumenical Council and the Ensuing Conflicts" (PDF). Ashland Theological Journal. 
  133. ^ Stefon, Matt; Hillerbrand, Hans. "The Arian controversy". Encyclopedia Britannica. Erişim tarihi: 16 Mayıs 2021. 
  134. ^ Olson, Roger E. (1999). The Story of Christian Theology: Twenty Centuries of Tradition and Reform. Downer's Grove, IN: InterVarsity Press. s. 172. ISBN 978-0-8308-1505-0. 
  135. ^ a b Errington 2006, s. 217.
  136. ^ Sáry 2019, s. 70.
  137. ^ C. Pharr (tr.), The Theodosian Code and Novels and the Sirmondian Constitutions, (Princeton, 1952), 440.
  138. ^ Errington 1997, ss. 410–415.
  139. ^ Hebblewhite, s. 82.
  140. ^ Sáry 2019, ss. 72–74; fn. 32, 33, 34; 77.
  141. ^ a b Sáry 2019, s. 73.
  142. ^ Sáry 2019, ss. 73, 77.
  143. ^ Sáry 2019, s. 79.
  144. ^ Sáry 2019, ss. 77, 78–79.
  145. ^ Thornton, Robinson (1879). St. Ambrose: His Life, Times, and Teaching. Harvard University. 
  146. ^ Glenn 1995, s. 164.
  147. ^ Williams & Friell 1995, s. 54.
  148. ^ a b Williams & Friell 1995, s. 55.
  149. ^ Kahlos, s. 35 (and note 45).
  150. ^ Errington 2006, ss. 245, 251.
  151. ^ a b c Woods 2023, Religious Policy.
  152. ^ Errington 2006, s. 249.
  153. ^ MacMullen 1984, s. 90.
  154. ^ Graf, ss. 229–232.
  155. ^ McLynn 1994, ss. 330–333.
  156. ^ Errington 2006, ss. 247–248.
  157. ^ a b c d Hebblewhite, chapter 8.
  158. ^ Cameron, ss. 65–66.
  159. ^ Errington 2006, ss. 248–249, 251.
  160. ^ a b c Trombley, Frank R. Hellenic Religion and Christianization, c. 370–529. Netherlands, Brill Academic Publishers, 2001. [ISBN eksik]
  161. ^ Cameron, s. 57.
  162. ^ Cameron, ss. 56, 64.
  163. ^ Bagnall et al., s. 317.
  164. ^ a b Fowden, Garth (1978). "Bishops and Temples in the Eastern Roman Empire A.D. 320–435". The Journal of Theological Studies. Oxford University Press. 29 (1): 53-78. doi:10.1093/jts/XXIX.1.53. JSTOR 23960254. 
  165. ^ Bayliss, s. 67.
  166. ^ Haas, Christopher (2002). Alexandria in Late Antiquity Topography and Social Conflict. Johns Hopkins University Press. ISBN 978-0801870330. 
  167. ^ a b Saradi-Mendelovici, Helen (1990). "Christian Attitudes toward Pagan Monuments in Late Antiquity and Their Legacy in Later Byzantine Centuries". Dumbarton Oaks Papers. 44: 47-61. doi:10.2307/1291617. JSTOR 1291617. 
  168. ^ Grindle, Gilbert (1892) The Destruction of Paganism in the Roman Empire, pp. 29–30.
  169. ^ "Life of St. Martin". www.users.csbsju.edu. 9 Eylül 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Nisan 2011. 
  170. ^ Gibbon, Edward The Decline and Fall of the Roman Empire, ch. 28
  171. ^ Catholic Encyclopedia (1912) article on Theophilus, New Advent Web Site.
  172. ^ Lavan & Mulryan 2011, s. xxiv.
  173. ^ Trombley, F. R. 1995a. Hellenic Religion and Christianization, c. 370–529. New York. I. 166-8, II. 335–336
  174. ^ Bayliss, s. 110.
  175. ^ Lavan & Mulryan 2011, s. xxx.
  176. ^ MacMullen 1984.
  177. ^ Curran, John (1998). "From Jovian to Theodosius". In Cameron, Averil; Garnsey, Peter (eds.). The Cambridge Ancient History: The Late Empire, A.D. 337–425. XIII (2nd ed.). Cambridge University Press. pp. 78–110. 978-0521302005.
  178. ^ Harries & Wood 1993, ss. 5–16, "Introduction"'.
  179. ^ Philippe Fleury. Les textes techniques de l’Antiquité. Sources, études et perspectives. Euphrosyne. Revista de filologia clássica, 1990, pp. 359–394. ffhal-01609488f
  180. ^ a b c Lepelley, C. 1992. "The survival and fall of the classical city in Late Roman Africa". In J. Rich (ed.) The City in Late Antiquity. London and New York, pp. 50–76.
  181. ^ Roland Quinault, Rosamond McKitterick. Edward Gibbon and Empire. United Kingdom, Cambridge University Press, 2002. 978-0-521-52505-3 p. 25
  182. ^ MacMullen, Ramsay (1981). Paganism in the Roman Empire (unabridged bas.). Yale University Press. ISBN 978-0-300-02984-0. 
  183. ^ Brown, Peter. "Christianization and religious conflict". The Cambridge Ancient History 13 (1998): 337–425.
  184. ^ a b Harries & Wood 1993, ss. 95, "Introductory Note".
  185. ^ Lavan & Mulryan 2011, s. xxii.
  186. ^ a b c Mulryan, Michael (2011). "'Paganism' In Late Antiquity: Regional Studies And Material Culture". Brill: 41-86. ISBN 9789004210394. 
  187. ^ Lavan & Mulryan 2011, ss. xxi, 138.
  188. ^ a b Errington 1997, s. 398.
  189. ^ Errington 1997, s. 409.
  190. ^ Errington 2006, ss. 248–249.
  191. ^ Cameron, s. 74.
  192. ^ Cameron, s. 74 (and note 177).
  193. ^ Cameron, ss. 46–47, 72.
  194. ^ Testa 2007, s. 260.
  195. ^ Tony Perrottet (2004). The Naked Olympics: The True Story of the Ancient Games . Random House Digital, Inc. ss. 190-. ISBN 978-1-58836-382-4. Erişim tarihi: 1 Nisan 2013. 
  196. ^ Hamlet, Ingomar. "Theodosius I. And The Olympic Games". Nikephoros 17 (2004): pp. 53–75.
  197. ^ Remijsen, Sofie (2015). The End of Greek Athletics in Late Antiquity. Cambridge University Press. 
  198. ^ a b c Pagans and Christians in Late Antique Rome: Conflict, Competition, and Coexistence in the Fourth Century. United Kingdom, Cambridge University Press, 2016. [ISBN eksik]
  199. ^ Tilley, Maureen A., (Ed.) (1996). Donatist Martyr Stories The Church in Conflict in Roman North Africa. Liverpool University Press. ISBN 978-0-85323-931-4. 
  200. ^ Brown 2012, s. 639.
  201. ^ a b The Oxford Handbook of Late Antiquity. United Kingdom, Oxford University Press, 2015.
  202. ^ a b Kahlos, s. 3.
  203. ^ Bremmer, Jan N. (2020). "2". Raschle, Christian R.; Dijkstra, Jitse H. F. (Ed.). Religious Violence in the Ancient World From Classical Athens to Late Antiquity. Cambridge University Press. ISBN 978-1-108-84921-0. 
  204. ^ Stark, Rodney (1996). The Rise of Christianity: A Sociologist Reconsiders History (1st bas.). Princeton University Press. ISBN 978-0-691-02749-4. 
  205. ^ Brown 2012, s. xxxii.
  206. ^ Brown 1993, s. 90.
  207. ^ Brown 1998, ss. 634, 640, 651.
  208. ^ Salzman, Michele Renee (1993). "The Evidence for the Conversion of the Roman Empire to Christianity in Book 16 of the 'Theodosian Code'". Historia: Zeitschrift für Alte Geschichte. 42 (3): 362-378. JSTOR 4436297. 
  209. ^ Boin, Douglas. A Social and Cultural History of Late Antiquity. United Kingdom, Wiley, 2018.
  210. ^ Cameron, ss. 4, 112.
  211. ^ Lavan & Mulryan 2011, s. 8.
  212. ^ Irmscher, Johannes (1988). "Non-christians and sectarians under Justinian: the fate of the inculpated". Collection de l'Institut des Sciences et Techniques de l'Antiquité. Parcourir les Collections. 367: 165-167. 
  213. ^ Brown 2012, s. 643.
  214. ^ Cameron, ss. 60, 65, 68–73.
  215. ^ Errington 2006, s. 251.
Genel

Konuyla ilgili yayınlar

değiştir
  •   Caspari, Maximilian Otto Bismarck (1911). "Theodosius (emperors)". Chisholm, Hugh (Ed.). Encyclopædia Britannica. 26 (11. bas.). Cambridge University Press. 
  • Brown, Peter (2003). The Rise of Western Christendom, pp. 73–74
  • Burns, Thomas S. (1994). Barbarians within the Gates of Rome. A Study of Roman Military Policy and the Barbarians (ca. 375–425). Bloomington: Indiana University Press, 0-253-31288-4.
  • Ernesti, Jörg (1998). Princeps Christianus und Kaiser aller Römer. Theodosius der Große im Lichte zeitgenössischer Quellen [Princeps Christianus and Emperor of all Romans. Theodosius the Great in the Light of the contemporary Sources]. Paderborn: Schöningh, 3-506-76275-3.
  • King, N.Q. (1961). The Emperor Theodosius and the Establishment of Christianity. SCM Press: London.
  • Leppin, Hartmut (2003). Theodosius der Große. Auf dem Weg zum christlichen Imperium [Theodosius the Great. On the Way to the christian Empire]. Darmstadt: Primus, 3-89678-471-4.
  •   Stokes, George Thomas (1911). "Theodosius I., the Great". Wace, Henry; Piercy, William C. (Ed.). Dictionary of Christian Biography and Literature to the End of the Sixth Century (İngilizce) (3. bas.). Londra: John Murray. 

Dış bağlantılar

değiştir
Resmî unvanlar
Önce gelen:
Valens
 
Roma imparatoru
(Gratianus, II. Valentinianus, Arcadius ve Honorius ile)

379-395
Sonra gelen:
Honorius ve Arcadius