Şehabeddin Mahmud

Şehabeddin Mahmud, (Arapça (شمس الملک اسماعیل ), (d.? - ö. 22/23 Haziran 1139, Şam) Türk asıllı dördüncü Böriler Şam atabeyi. 1135-1139 arasında, Büyük Selçuklu Devleti'ne tabi Böriler Şam Atabeyiliği yapan hükümdardır.

Şehabeddin Mahmud
Böriler Şam Atabeyi
Hüküm süresi1135-1139
Önce gelenŞemsülmülk İsmail
Sonra gelenCemaleddin Muhammed
Ölüm22/23 Haziran 1139
Şam
HanedanBöri Hanedanı
BabasıTacülmülk Böri
AnnesiZümrüt Hatun
Diniİslam

Şubat 1135'te Tacülmülk Böri'nin dul karısı olan Zümrüt Hatun kendisinin büyük oğlu olan ve Böriler Şam Atabeyi olarak görev yapan Şemsülmülk İsmail'i bir komplo ile suikast yaptırıp öldürtmüştü. Bunun nedeni günün Şam kronik-tarihçisi tarafından Zümrüt Hatun'un Atabey olan oğlunun 1127'de Musul Atabeyi ve 1128'de Halep Atabeyi olan İmameddin Zengi'yi çok tutup Şam Atabeyliği'ni de İmameddin Zengi'ye devredip Böriler hanedanın kalıtsal atabeylik haklarını kaybedeceğinden korkmasına atıf edilmiştir. Fakat verilen bu nedenin uygunsuz ve gerçek olmadığına dair gayet inandırıcı delil bulunmaktadır. Çünkü bu komplodan üç yıl sonra 1138'de Zümrüt Hatun kendisi İmameddin Zengi ile bir evlenme yapmıştır ve bu evlenme ile yeni kocasına çeyiz olarak Humus şehri dahil bazı Böriler Şam Atabeyliği arazilerini devretmiştir. Modern tarihçiler (Groussset ve Maalouf) Şemsülmülk İsmail'in annesi Zümrüt Hatun'un sevgilisi olduğunu öğrendiği atabeylik saray nazırı'nı öldürtmeye katî karar verip bu suikastın hemen yapılması emrini verdiğini ve bunu haber alan Zümrüt Hatun'un sevgilisinin canını kurtarmak için kendi oğlu olan Şam Atabeyi Şemsülmülk İsmail'i öldürttüğünü iddia etmektedirler.[1][2]

Zümrüt Hatun İmameddin Zengi'inin Şemsülmülk İsmail tarafından kendine devredilmesini beklediği Şam'ı eline geçirmek için ordusu ile yürüyüşe geçtiğini de öğrenmişti. Bunun için Şemsülmülk İsmail'in suikastla öldürülmesinden hemen sonra Zümrüt Hatun gayet acil olarak ikinci oğlu olan Şehabbettin Mahmud'u Böriler Şam Atabeyi olarak tahta çıkartılmasını sağlamıştı. Şam şehri ileri gelenleri ve halkı İmameddin Zengi'nin Şam Atabeyliği ile ilgili daha önceki entrikalarını unutmamışlardı ve onun için Şamlılar tarafından Zümrüt Hatun'un yaptığı bu devlet darbesi kabul edilmişti.

İmameddin Zengi'nin Şam Atabeyliği ile ilgili daha önceki entrikaları 1130'da Şam Atabeyi Tacülmülk Böri'nin atabeylik rejimi döneminde Haçlılar Kudüs Kralı tarafından Şam'ın saldırıya uğraması sırasında ortaya çıkmıştı. O zaman Şam haçlılarca kuşatmaya alınmış ve Atabey Tacülmülk Böri Musul Atabeyi olan İmameddin Zengi'den askeri destek istemişti. İmameddin Zengi de ordusu ile Şam'ı Haçlıların kuşatmasından kurtarmıştı. Fakat bunun yanında Şam Atabeyliği aleyhine politikalar da uygulamıştı. Şam Atabeyliği'ne ait olan Hama şehrini eline geçirmişti. Sonra Humus şehrini kuşatma altına almıştı ama şehir valisi Zengi'nin yanında olmasına rağmen şehir direnişe geçip Zengi'ye teslim olmamıştı. Zengi Tacülmülk Böri'in vârisi olan oğlunu esir olarak almış ve yanında Musul'a geri götürmüştü. Bundan sonra da İmameddin Zengi Şam Atabeyliği'nden atabeyin oğlunu ve Musul'da esir olarak bulunan Şam Atabeyliği'nin bazı diğer ileri gelenlerin kurtarılıp salıverilmeleri için 50.000 altın dinar fidye istemiş ve almıştı.[3]

Bu sefer de Musul ve Halep Atabeyi İmamedin Zengi büyük bir orduyla Şam önüne geldi ve kaleyi kuşatma altına aldı. Şam kalesindeki direnişin komutanlığını eski Boriler Şam Atabeyi Tuğtekin'in gulam askeri olan Muinniddin Unur yüklendi. İmameddin Zengi'nin Şam kuşatması birkaç ay başarısız olarak devam etti. Devam etmekte olan Şam kuşatmasının haberi Bağdat'ta bulunan Abbasiler halifesi Müsterşid'e erişti. Halife Bağdat'tan bir haberci-elçi ile İmameddin Zengi'ye Şam Atabeyliği ve Suriye'nin işlerine karışmaktan vazgeçmesini; kuşatmayı kaldırmasını ve Irak'ın yönetimi ile daha yakından ilgilenmesi ile Irak'ı kontrolü altına alması gerektiği hakkında bir talep gönderdi. Halifenin bu talebi İmameddin Zengi tarafından bir müddet hasır altı edildi. Fakat bir sonunda Şam kalesini alamayan İmameddin Zengi Şam Atabeyi Şehabeddin Mahmud ile müzakerelere girişti. Bu müzakerelerde İmameddin Zengi'in Şam kuşatmasını kaldırması üzerinde anlaşıldı. Şehabeddin Mahmud kardeşi Behram Şah Zengi'nin bu geri çekilmesinin zayiatsız yapılması için Zengi'ye rehine olarak verildi. Yapılan mütarekeden sonra Zengi ordusuna geri çekilme emrini verdi. Fakat ordusu başında İmameddin Zengi Halep'e gitmekte iken yolu üzerinde bulunan Humus kalesi komutanı ona ordunun şehir içine girmesine izin verilmeyeceğini bildirdi. Buna canı sıkılan Zengi bu sefer Hums kalesini kuşatmaya aldı. Humus kalesi komutanı Dımaşk Atabeyi Şehabeddin Mahmud'dan destek istedi. Şehabeddin Mahmud da en önemli komutanı olan Muiniddin Unur'u Humus'a vali ve kale komutanı olarak gönderdi. İmameddin Zengi de bu komutan ve vali değişmesini uygun görerek kuşatmayı bozarak Halep'e döndü.[2]

1136'da Kırkhan Bin Karaca'nın oğlu Böriler Şam Atabeyliğine Hama şehrini devretti ve buna karşılık da Şam Atabeyliği'ne ait olan Palmira şehrinin egemenliği Kırkhan Bin Karaca'ya devredildi. Şehabeddin Mahmud eline geçirdiği Hama şehri üzerindeki ikta malikane haklarını Emir Muinniddin Unur'a verdi.[2]

Şam Atabeyliği'nin eski Saray Nazırı olan Yusuf Bin Firuz gittikçe Atabeylik idaresinde politik gücünü artırmaktaydı. Fakat onun bu iktidar gücünü artırmasından hoşnutsuz olan Emir Bezvac adlı bir askeri komutan onu öldürttü. Emir Bezvac bundan sonra kendi elinde siyasi güç toplamaya çaba göstererek Şam emiri unvanını aldı. Bu politik ilerlemesini halka kabul ettirmek için de Doğu Akdeniz'de Haçlılar devletlerine karşı bir cihad açtığını ilan etti. Bu cihadın ilk saldırısı olarak Haçlılar Trablus Kontluğuna bir askeri sefer tertip etti. Bu sefer sırasında yapılan ciddi bir çarpışmada Haçlılar Trablus Kontu Pons Şam Atabeylik güçleri tarafından öldürüldü.[2]

Musul Atabeyi ve Halep Atabeyi olan İmammeddin Zengi Haziran 1137'de Böriler Şam Atabeyliği topraklarına karşı yeni saldırılara başladı. Bu saldırıda önce Humus kalesini eline geçirmeyi başardı ve sonra Şam'a yönelip Şam kalesini kuşatma altına aldı. Fakat bu kaleyi eline geçirirse İmameddin Zengi'nin tüm Suriye'yi eline geçireceğinden Haçlılar Kudüs Krallığı kuşkulandı. Kudüs Kralı II. Baudouin Haçlılar ordusu ile Şam'ı kuşatan İmameddin Zengi üzerine Şehabeddin Mahmud'a destek vermek üzere yürüyüşe geçti. Kaledeki Şam Atabeyliği ordusu ile gelmekte olan Haçlılar ordusu arasında sıkışıp mağlup edilip elimine edilmekten korkan İmameddin Zengi Temmuz 1137'de Şam kuşatmasını kaldırarak ordusu ile Halep'e geri çekilmek zorunda kaldı.[2]

Yapılan bir anlaşmaya uyarak Mayıs 1138'de Musul ve Halep Atabeyi İmameddin Zengi Şam'a tekrar geldi; ama bu sefer Şam Atabeyliğinin misafiri idi. İkinci Böriler Şam Atabeyi Tacülmülk Böri'nin dul karısı ve o günkü Böriler Şam Atabeyi olan Şehabeddin Mahmud'un öz annesi olan Zümrüt Hatun ile bir evlilik yaptı. Bu evlilik dolayısıyla Humus şehrinin ve etrafındaki bölgenin yönetimi Zümrüt Hatun'un ceyizi olarak İmamedin Zengi'ye devredildi.[2]

22/23 Haziran 1139 gecesi Böriler Şam Atabeyi Şehabeddin Mahmud sarayında iken üç genç saray hizmetkarı tarafından bir suikasta maruz kaldı ve öldürüldü. Vezir olan Emir Muinniddin Unur bu vahim duruma hemen el koyarak Şam Atabeyliği'nin devamını sağladı. Suikastı yapan üç genç saray mensubu yakalandılar, idam edildiler ve cesetleri kale duvarların astırıldı. Şehabeddin Mahmud'un varisi baba bir küçük kardeşi (Tacülmülk Böri'nin üçüncü oğlu olan) Cemaleddin Muhammed idi. Cemaleddin Muhammed Baalbek'de vali olarak bulunmakta idi. Vezir ona haber göndererek hemen Şam'a gelmesini istedi. İvedilikle Şam'a erişen Cemaleddin Muhammed halka da açık bir cülus töreniyle Böriler Şam Atabeyliği tahtına geçirildi. Bu yeni atabey cülusundan hoşlanmayan ve Şam'ın kendine geçmesini isteyen İmameddin Zengi ordusu ile tekrar Şam üzerine yürüdü. Fakat Vezir Emir Muinniddin Unur şehirde direnişe başlayınca gayet kısa bir kuşatmadan sonra ordusu ile Halep'e geri döndü.[2]

Ayrıca bakınız

değiştir

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Amin Maalouf (çev. Mehmet Ali Kılıçbay), Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri, YKY, İstanbul 1998, ISBN 975-545-092-0.
  2. ^ a b c d e f g Rene Grousset, Histoire des croisades et du royaume franc de Jérusalem - I. 1095-1130 L'anarchie musulmane, Paris 1934.
  3. ^ Steven Runciman (Tr.çev. Fikret Işıltan), (1998) Haçlı Seferleri Tarihi: I. Cilt Birinci Haçlı Seferi ve Kudüs Krallığının Kuruluşu, Ankara: TTKY, ISBN 975-16-0678-0.

Dış kaynaklar

değiştir
  • Maalouf, Amin (Tr.çev. Mehmet Ali Kılıçbay) (1998), Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri, İstanbul:Yapı Kredi Yayınları, ISBN 975-545-092-0.
  • Sevim, Ali ve Merçil, Erdoğan (1995), Selçuklu Devletleri Tarihi: Siyaset, Teşkilât ve Kültür', Ankara: TTKY,, ISBN 9789751606907
  • Alptekin, Coşkun (1985) Dimaşk Atabeyliği (Toğ-Teginliler), İstanbul:Marmara Üniversitesi Yayın. s.107 -121
  • R. LeTourneau, "Burids", H.A.R.Gibb, J.H.Kramers, E. Levi Provencal ve J. Schacht (ed.), (1986) The Encyclopedia of Islam, Vol. I, Londra. (İngilizce)
  • Grousset, Rene (1934 Yen.bas. 2006), Histoire des croisades et du royaume franc de Jérusalem - II. 1131-1187 L'équilibre, Paris: Perrin. (Fransızca)
Resmî unvanlar
Önce gelen:
Şemsülmülk İsmail
Böriler Şam Atabeyi
1135-1139
Sonra gelen:
Cemaleddin Muhammed