Safevîler: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile |
|||
230. satır:
[[Dosya:Shah Ismail I.jpg|thumb|160 px|I. İsmail'in Avrupalılarca yapılmış temsili bir resmi]]
=== Kuruluş ===
[[Anadolu]]'da 15. yüzyıl boyunca Osmanlı ilerlemesi devam etmiş [[Türkmenler]] de kontrol altına alınmıştı. Kuruluş döneminde heterodoks zümrelere daha müsamahakar davranan [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]] bu sıralarda kontrol etmekte zorlandığı göçebe Türkmen boylarını yasadışı ilan ederek baskı altına almıştı{{
Safevî Devleti'nde önemli görevlere [[Türkmenler]] getirildi. Göçebe Türkmenler, [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı]]'da yitirdiği yerini Safevi Devletinde buldu. Bundan sonra Türkmenler akın akın [[Safevî]] yolunu tuttular ve onunla da kalmayarak yaşadığı toprakların Safevilere bağlanması için sık sık ayaklanmalar çıkardılar.<ref>Bozkurt, Fuat. Aleviliğin Toplumsal Boyutları, İstanbul, Tekin Yayınevi, 1993</ref>
243. satır:
[[Dosya:Tahmasb.PNG|thumb|200px|Şah Tahmasb]]
{{anamadde|Safevîlerin İran'ı Şiileştirmesi}}
Şah İsmail, [[Kızılbaş]] [[Alevî]] olmasına ve [[Caferilik|On İki İmamcı Şiilik]] inancıyla uzlaşması pek kolay olmayan Şiî (On iki imamcı Tasavvuf, Alevi) inancına rağmen, Şiâ'nın mezhepsel ileri gelenlerini ülkesine getirerek, onlara sadakatleri karşılığında toprak ve paralar hediye etti. Safevi döneminden sonra ve özellikle [[Kaçar]] hanedanı döneminde Şiî ulemanın rolü artmış, ulema bağımsız ya da hükümetlerle ortaklaşa rol oynamaya başlamıştır. Safevîler sufî/tasavvufî geçmişine sahiptirler.{{Kaynak belirt}}Devlet feodal bir teokrasi haline geldi fakat bu din ve devlet ayrılığı biçiminde değildi.{{Kaynak belirt}}Şah dinsel ve dünyevi yetkilerin her ikisini birden elinde tutuyordu.{{
Osmanlı devleti ile süren güç mücadeleleri sırasında [[Orta Asya]]'dan [[Anadolu]]'ya göç etmekte olan [[Türkmenler]], güzergâhları üzerinde olan Safevî İmparatorluğu'dan geçmekteydiler. Bu nüfus kitlelerini kendi tarafına çekmeyi düşünen Safevîler, [[Alevilik]] inancının [[Türkmenler]] arasında yayılmasını sağladılar<ref name="sab">Jurdi Abisaab, Converting Persia: Religion and Power in the Safavid Empire, London, 2004</ref>. [[Şah İsmail]]'in öncelikli hedefi ''Doğu Anadolu'' olduğundan burada yaşayan halkların özellikle [[Zazalar]]ın büyük çoğunluğu ve bir kısım toplulukların Alevî inancını kabul etmelerinde büyük etkileri olmuştur<ref name="sab"/>.
254. satır:
Safevîlerin en ihtişamlı hükümdarı Şah [[I. Abbas]] (1587-1629) [[Kızılbaş]]-[[Türkmen]] [[ümera]]nın (askeri ve sivil bürakratlar) saray entrikaları ve cinayetleri arasında hayatta kalmayı başararak babası [[Muhammed Hüdabende]]'nin zorunlu olarak tahtan çekilmesi üzerine 16 yaşında [[Safevî]] tahtına çıktı.
Hükümdar olduğunda ilk fark ettiği şey, savaş meydanlarında Osmanlılar ve Özbekler (Şeybaniler) tarafından sürekli mağlup edilen ordusunun acizliği oldu. Nitekim Osmanlılar [[Gürcistan]] ve [[Ermenistan]]'ı zaptederken, [[Özbekler]] de doğuda sekizinci [[İmam Ali Rıza]]'nın bulunduğu [[Meşhed]] ve [[Sistan]]'ı ele geçirmişlerdi. İlk olarak kuzeydoğudaki topraklarının Osmanlılara bırakmak zorunda kaldı ve onlardan barış istedi. Bu sırada [[Safevi Devleti]]'ne seyahat amacıyla gelmiş Robert ve Anthony Sherley adındaki iki İngiliz gezgini, şah ordusunun Avrupa modeline benzer paralı ve iyi eğitim görmüş daimi bir orduya dönüştürülmesinde Şah'a yardım ettiler{{
İlk olarak [[Özbekler]]le savaşan [[I. Abbas]] (İranların verdiği isimle Abbas-i Bozorg=Büyük Abbas, [[Azeriler|Azeri]]'lerin verdiği isimle Şah oğlu Şah Abbas) [[Herat]] ve [[Meşhed]]'i geri aldı. Daha sonra Osmanlılara döndü. 1603'te başlayıp aralıklarla süren savaşlar sonunda 1622'de daha önce Osmanlılara bırakmak zorunda kaldığı [[Irak-ı Acem]] (Doğu Irak) ve [[Kafkas]] Berisi ([[Trans Kafkasya]]) ülkelerini geri aldı. Ayrıca [[Bağdat]] da ele geçirildi. Yeni kurduğu askeri birliklerini kullanarak, 1602'de [[Portekizliler]]i [[Bahreyn]]'den, 1622'de İngiliz donanmasını [[Hürmüz Boğazı]]'ndan çıkardı. Böylece [[Portekizliler]]in [[Hindistan]]'la ticaretlerinde şah damarı değerindeki İran (Basra) Körfezi'ni kontrolü altına aldı. İngiliz Doğu Hindistan Şirketi ve Hollanda Doğu Hindistan Şirketi ile ticari ilişkilerini genişletti.
264. satır:
Bu arada 1609-1610 yıllarında Mahâbât [[Kürtler|Kürt]] kabileleri Safevilere karşı ayaklandı. Kanlı mücadeleler sonucunda, Şah Abbas, Osmanlı yönetiminden kaçıp kendisine sığınan Kalenderoğlu Celalileri'nin isyanını bastırdı.
Şah Abbas suikaste uğramak saplantısından hiçbir zaman kurtulamadı. Bu nedenle şüphe uyandıran hanedan üyelerini ya katletti ya da gözlerine mil çekmek suretiyle saf dışı bıraktı. Nitekim bu şekilde oğullarından birini idam ederken, ikisini de gözlerine mil çektirerek kör bıraktı. Bundan başka iki oğlunu da kendi ölümünden önce kaybedince, sonuç [[Şah Abbas]] için bir trajediye dönüştü. [629'da öldüğünde geride ardılı olabilecek yetenekte hiçbir oğul bırakmamıştı.{{
Şah Abbas'ın uzun hükümdarlığı sonunda devletin sınırları bugünkü [[İran]], [[Irak]], [[Ermenistan]], [[Azerbaycan Cumhuriyeti]], [[Gürcistan]] ile [[Türkmenistan]], [[Özbekistan]], [[Afganistan]] ve [[Pakistan]]'ın bazı kısımlarını içine almaktaydı.
=== Devletin kuruluşunda rol oynayan oymaklar ===
Safevî Devleti'nin kurulmasında ve gelişmesinde rol oynayan oymaklara bakıldığında , genelde yaygın olan teze aykırı olarak devletin kuruluşunda esas rolü [[Akkoyunlu]] ve [[Karakoyunlu]] Türkmenlerinin değil, orijinal ve yeni Anadolulu (Rumlu) ve Suriyeli (Şamlu) Alevi Türkmen topluluklarının oynadığı ortaya çıkmaktadır{{
Bu üç Anadolulu oymaktan başka, devletin kuruluşunda görev alan bir diğer topluluk Suriye Türkmenlerinden oluşan [[Şamlu]] oymağıydı{{
</ref><ref>"The Aqquyunlu - Clan, Confederation, Empire" John E.Woods, (Şadlu, s. 108,196,199)</ref><ref>John E.Woods "The Aqquyunlu - Clan, Confederation, Empire"
</ref><ref>Faruk Sümer, Karakoyunlular, Ankara, 1984
|