İran İslam Devrimi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile
→‎Ekonomik boyutu: düzeltme AWB ile
82. satır:
Devrim öncesi İran hızla sanayileşmeye doğru gitmekteydi, solcu akınının bir ürünü olarak ortaya çıktığı düşünülen ve 1963'te tamamlanmış [[Muhammed Rıza Pehlevi]]'nin [[Ak Devrim]]i, köy ağasının zoruyla da olsa bir araya toplanıp çalışan çiftçilere köy ağasının arazisinin bölünüp verilmesiyle beraber baskı altından kurtulan köylüler büyükşehirlere akmaya başladı böylece İran’da çiftçilik sektöre sürekli gerileyerek buğday ihracatçısı durumunda olan İran hızla ithalatçı durumuna düştü. Şehirlerde hızla işsiz-günlük işçi popülasyonu artarken bir taraftan devrimin alt gruplarını oluşturdu diğer yandan da sanayileşmeyi halkı memnun etmeyi ön planda tutup [[Ak Devrim]] deneyiminden yenilgiye uğrayan devlet için vaz geçilmez kılmıştı. Siyasi istikrar ve Ortadoğu’nun en özgür ve en güvenilir ülkesi olmasıyla beraber işçinin bol ve ucuz olması yabancı sermayeyi cezbediyordu. Hızla araba fabrikaları kuruluyor hükümetin desteği ile küçük yerel sanayiler kendilerini geliştiriyordu. İhracatın önünün açık olmasıyla beraber hızla sanayileşme yaşanıyordu. O dönemde 34Milyon kişi civarından nüfusu olan bir Ortadoğu ülkesi için oldukça iyi bir başarıydı. Ancak yabancı sermayenin gelmesi solcuları Turistlerin gelmesi ise dincileri rahatsız ediyordu. İran’a gelen turistler, o dönemde halen zamanımızdaki gibi umuma açık iletişim teknolojisinin sağlanamadığı topluma kendileriyle beraber yenidünyanın kültürünü getiriyor gençleri dinci ve mollaların emirlerinden uzaklaştırıyordu. İran’ın ne denli turistik bir ülkeye dönüşmek üzere olduğu günümüzde halen ününü koruyan dönemin ünlü çizgi filmi [[Pembe Panter]] filmlerindeki bir bölümde İran sahillerine yaptığı gezide anlaşılabilir. Ayrıca sanayileşme ve zenginleşme gençleri üniversitelere ve okullara yönlendiriyor toplumu iyice medreselerden uzaklaştırıyordu bu durum Dinci kesimi iyice rahatsız ediyor gençler ve bir nesil öncesi arasındaki kültürel açıktan yararlanarak insanları şaha karşı kışkırtıyorlardı. Solcu düşüncenin halkça tutulma kazandığı o dönemde gençler hızla sol fikrini benimsiyor ve gençler de solcu gruba katılarak şaha karşı nefret besliyorlardı.<ref>The Unthinkable Revolution in İran, Kurzman;2004</ref>
 
[[Dosya:Vladimir Putin in Malaysia 16-17 October 2003-6.jpg|leftsol|thumb|[[Muhammed Hatemi]] [[Malezya]]'da dönemin [[Rusya]] devlet başkanı [[Vladimir Putin]] ile, Ekim 2003]]
Humeyni'den sonra erki ve ekonomiye elinde bulunduran zengin zümre yurt dışına kaçmış, yabancı yatırımcılar ülkeyi terk ettirilmiştir. Küçük işletmeler ve ''"Çarşı"'' (Bazari) denilen grup yönetime hâkim olmuştur.<ref>[http://www.politikkultur.org/FileUpload/ds30106/File/İran_makale(2).pdf İran Devlet Yapılanmasında İç Dinamiklerin Etkisi ]</ref> Bankalar %100 devletleştirilmiştir.
Bu durumdan memnun olan küçük ve büyük esnaf ayrıca diğer taraftan da solcu ekip kısa sürede hüsrana uğramışlardır. Zoraki 4 Kasım 1979 tarihinde ABD büyükelçiliğini basan İslamcı/komünist grup diplomatik dokunulmazlığı bulunan Amerikalı diplomatları rehin tutarak dünya çapında ciddi bir krize neden olarak kurulan yeni rejimin güvenilmezliğine göstererek ambargoların konmasına ve daha sonra İran-Irak savaşı başlamasıyla beraber ticaretin iyice kısıtlanmasına ve birdenbire Ortadoğu’nun en zengin ülkelerinden biri olan ve ayrıca Ortadoğu’nun en özgür ve en yaşanılır ülkesi olan İran’ı borç batağında sürüklenen gereksizce 8 yıl sürecek yıprandırıcı bir savaşın ortasında bulmuşlardır. Savaşın bitiminde ise bu memnuniyetsizlik içinden çıkılmaz bir sürecin başlangıcına girmiş günümüze kadar uzanmaktadır. Özellikle [[Mahmut Ahmedinejad]]ın cumhurbaşkanı olmasıyla beraber 1979'da Ayetullah Humeyni’nin bizzat emriyle kurulan ve devrimi karşıdevrime koruma amacını güden [[Devrim Muhafızları]] ordusu kendini ülkenin yegâne gücü olarak perde arkasında da olsa ilan etmiş ve yarı devlet mafyasına dönüşerek iyice ülkeye hâkim olmuştur. Bu olay ülke genelinde önceden askeri hapishane olarak kurulan [[Devrim Muhafızları]] hapishanelerinin sivil halka açılarak muhaliflerin işkence edildiği yere dönüştürülmesine kadar gitmiştir. Devrim muhafızları bu süreç içerisinde muazzam bir yarı askeri mafyaya dönüşerek kendilerinden olmayanlara ekonomik boyutta iş şansı tanımamakta ve ülkenin ekonomik kalbini yapılanmasının ortasında tutmaktadır. Tüm sansürlere rağmen çeşitli skandalla neden olan bu süreçte [[Mahmut Ahmedinejad]] hükümeti devlet ihalelerini dini gerekçeleri bahane göstererek tek elden [[Devrim Muhafızları]]na bağlı şirketlere devretmiş ve nadiren açılan davalar da dini lider [[Ali Hamaney|Hameney]] tarafından geri çekilmiş örtbas edilmiştir.