Bektaşîlik: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Nushirevan11 (mesaj | katkılar)
Gerekçe: + nedensiz içerik silinmesi
düzeltme AWB ile
74. satır:
 
===== Ahilik ve Bektaşilik =====
[[Anadolu Selçukluları]] dönemi ile [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]]’nin kuruluşu sürecinde ''“Ahilik”'' Anadolu’daki sosyal yaşantının gelişmesine çok önemli katkılarda bulunmuştur. Kendi kural ve kurullarına sahip, günümüz esnaf odalarına benzer bir işlevi olan ''“Ahilik Teşkilatı”'' iyi ahlâkın, doğruluğun, kardeşliğin, yardım severliğin kısacası bütün güzel meziyetlerin birleştiği bir sosyo-ekonomik düzendir.
[[Ahiler]]’in reisi olan ve [[Kırşehir]]’de yaşayan [[Ahi Evran]]’nın [[Hacı Bektaş Veli]] ile de dostlukları vardı. [[Sivas]]’taki [[Ahiler]] çok geniş bir teşkilâta sahip oldukları gibi [[Babâîlik|Babâîler]] ile de sıkı münasebetlerde bulunuyorlardı. [[Bayburt]]’taki [[Ahiler]]’in başkanlığına ise “Ahi Emir Ahmed Bayburdi” getirilmişti.
Bektaşiler, [[Ahilik]] teşkilâtının kurucusu ve [[1826]]’ya kadar [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]]'nin en gözde ordusu [[Yeniçeri|Yeniçeri Ocakları]]’nın manevî liderleriydi. [[Ahilik]] teşkilâtı münasebetiyle esnafla iç içe olması ve Padişahın aldığı bazı ekonomik kararlara esnaflarla birlikte tepki göstermesi [[Yeniçeriler]]’in sonunu hazırlardı. Sık sık padişah değişikliklerine ve iç isyanlara neden olan [[Yeniçeri|Yeniçeri Ocakları]], daha sonra “[[Vaka-i Hayriye]]” olarak adlandırılacak olan olay neticesinde, [[16 Haziran]] [[1826]] tarihinde Pâdişah [[II. Mahmud]] tarafından ortadan kaldırıldı.
{{Ayrıca bakınız|Ahi Evran|Ahiler}}
[[Dosya:ALIM1811.JPG|Store|thumb|175px|Hacı Bektaş Dergahı'nın içi, [[Kırşehir]].]]
106. satır:
==== Bektaşiliğin Osmanlı Ordusu’na girişi ====
[[Velâyet-nâme-i Hacı Bektaş-ı Veli|Vilâyetnâme]]’ye göre bunun başlangıcı [[Osman Gazi]]’ye elif tâcının bizzât [[Hacı Bektaş Veli|Hünkâr]] tarafından giydirilmesiyle başlamaktadır. H. 687 / M.1288 yılında [[Anadolu Selçuklu]] Sultanı [[III. Alâeddin Keykubad|Üçüncü Âlâ’ed-Dîn-i Key-Kubâd]] [[Osman Gazi]]’ye Altunbaşlı [[Sancak]] ve tabel gönderdi. [[Osman Gazi]]’nin beline kendi belindeki kılıcı bizzat [[Hacı Bektaş Veli]] taktı. “Ve önünden sonun görmeğe: Ugınden Sugm Gurgele!” diye dua etti. Hâlbuki [[Hacı Bektaş Veli|Hacı Bektaş]]’ın M. 1271 tarihinde vefat ettiği göz önüne alınacak olursa bu rivayetin doğruluğu pek zayıftır. Bir başka rivayete göre ise, [[Orhan Gazi]] [[Yeniçeri]]’yi kurduktan sonra [[Hacı Bektaş Veli|Hünkâr]]’ın Amasya taraflarındaki “Suluca Karahöyüğü” adındaki ikametgâhına giderek bütün asker hakkında onun hayır duasını almıştı. O da elinin birini bu askerlerden birinin başına koyarak: “Bunların ismi yeniçeri olsun. [[Cenâb-ı Hak]] yüzlerini ak, bazularını kuvvetli, kılınçlarını keskin, oklarını mühlik, kendilerini daima galip etsin,” diyerek dua buyurmuşlardı. [[Velâyet-nâme-i Hacı Bektaş-ı Veli|Vilâyetnâme]]’ye güvenildiği takdirde [[Hacı Bektaş Veli|Hünkâr]]’ın çok daha evvel göçtüğü ve bu rivayetin de gerçek olmadığı anlaşılıyor.<ref>Ahmet Râsim, ''Resimli ve Haritalı Osmanlı Tarihi'', Cilt 1, Sayfa 53.</ref>
O devirlerin fikrî ürünler açısından en geniş alanını [[Babâîlik|Babâî]] ve [[Kalenderîlik|Kalenderî]] zaviyeleriyle birlikte daha birtakım Tarikat pîrlerinin yuvaları teşkil etmekteydi. “Rûm abdalları”, “Horasan pîrleri” ve “Gaziyân-ı Rûm” gibi tabirlerin pek sıklıkla kullanılmakta olduğu eserlerden anlaşıldığına göre “[[Şia|Şîʿa]]-i [[Bâtıni]]ye” hareketlerinin yoğunlaştığı merkezin başında muhakkak cenkçi ve silâhşör kuvvetlerin hazır bulundurulmasıyla ikinci bir [[Babâîlik|Babâî]] katliamına mâni olma gayesinin güdüldüğü anlaşılmaktadır. İslamî çevrelerde Bâtınî harekâtını düşmanca karşılayan bir devlet siyâsetinin ihtilâlleri en çok ordu kuvvetiyle ezdirdiğini art arda tecrübelerle öğrenen “[[Şîʿa-i Batıni]] [[Dâ’î]]leri,” [[Selçuklular]]’ın çöküşünden sonra, hükümetlerin oluşturacağı bütün ordu kuvvetlerinde yer almayı kararlaştırmıştı. [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]]’nin kuruluş aşamasında da [[Bâtınî]]ler, öncelikle askeri kuvvetlerin içerisinde yer almayı ihmâl etmediler.
 
[[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]]’nin kuruluş devrinde [[Osman Gazi]]’nin kayınpederi ''“[[Şeyh Edebali]]”'' ile [[Yıldırım Bayezid]]’in eniştesi ''“Emîr Şems’ed-Dîn-i Buharî”'' tarafından, Kirmastı’da meşhur ''“Geyikli Baba”,'' Antalya Elmalı’da ''“[[Abdal Musa|Abdal Mûsâ]]”'' ve Eskişehir Karacahisar’da ''“Kumral Baba”'' gibi daha birçok “Şia-i Batıni” [[dâ’î]]leri adına zâviyeler yaptırılarak bunlara büyük vakıflar bağlanmıştı. Kazdağı yamaçlarında yaşayan Yürükler’in haraç rüsumları ''“Emîr-i Buharî”'' zâviyesine tahsis edilmişti.<ref>[[Edremit]] kazasının Mülga Mehâkimî Şer’îyye Sicilleri.</ref><ref name="ReferenceA">[[Tahir Harimî Balcıoğlu|Balcıoğlu, Tahir Harimî]], ''Tarihte [[Edremit]] Şehri''.</ref>
{{ayrıca bakınız|Anadolu Selçukluları devrinde Aleviler|Osmanlı Devleti'nin kuruluş devrinde Aleviler}}
 
224. satır:
=== Bektaşilik Tarikatı, Yeniçeri ve Ahi Ocaklarının kapatılması ===
{{ana|I. Murad|Yeniçeriler|Ahiler|II. Murad|Vaka-i Hayriye}}
[[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]], özellikle [[I. Murad|Sultan I. Murad '' (Hüdavendigâr)'' Han]] döneminden itibaren, [[Rumeli]] ve [[Balkan]]lar’da hızlı bir yayılma süreci içine girdi. [[Balkan]] topluluklarıyla yapılan savaşlar, mücadeleler bitmek bilmiyordu. Bu durumda yeni, düzenli ve dâimî bir savaşçı orduya ihtiyaç duyuldu. Bir yandan da, savaşlarda kazanılan zaferler neticesi esir alınan Hıristiyan ailelerin çocukları, İslamî terbiye ile yetiştirilerek orduya dahil ediliyordu. Sonunda ise, sırf bu devşirilerek terbiye edilmiş kimselerden müteşekkil bir askeri birlik kurulmasına karar verildi. Bu arada [[I. Murad|Sultan I. Murad ''(Hüdavendigâr)'' Han]], [[Çandarlı Kara Halil Hayreddin Paşa]]’yı yeniçeri ve [[Acemi Ocağı|Acemi Ocakları]]’nı kurmakla vazifelendirdi. (1324)
 
==== Yeniçeri Ocağı'nın kapatılması ====
240. satır:
 
=== Balkanlarda etkin faaliyet gösteren tek Tarikat olması ===
[[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı Devleti]] döneminde Özellikle [[Balkan]] topraklarında Bektaşi Tarikatı'ndan başka Tarikat tutunamamıştır. Fakat [[II. Mahmud]] dönemiyle birlikte Bektaşilerin dışında [[Nakşibendilik|Nakşi]]-Bektaşileri ortaya çıkmıştır. Bunlar Bektaşiliğin ritüellerini kaldırmamakla birlikte, Tarikat içerisine bazı [[Sünni]] ritüelleri eklemişlerdir. Örneğin; cem ayinine geçilmeden önce secde namazı kılma, [[Muharrem]] orucuyla birlikte [[Ramazan]] orucunu da tutman ve benzerleri gibi. [[Nakşibendilik|Nakşi]]-Bektaşiliği özellikle [[Bulgaristan]]’da [[Şiî]]-[[İran]] misyonerlerinin kendilerine çok uygun bir ortam bulmalarına sebep olmuştur.{{kaynak belirt}}
 
== Ayrıca bakınız ==
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Bektaşîlik" sayfasından alınmıştır