Ön ek

bir kelimenin kökünden önce yerleştirilen ek

Ön ek, ön takı ya da prefiks (Fransızcapréfixe), kök kelimesinin başına gelen eklere denir. Türkçe sondan eklemeli bir dil olduğundan genellikle ön ekler ile yeni sözcük türetimi yapılmaz. Latince, Farsça, Arapça, Almanca, Rusça dilleri ön ekli dillere örnektir.

Pekiştirilmiş sıfatların alternatif örnekleri

değiştir

Türkçede kullanılan Türkçe kökenli ön ek benzeri bir yapı, sıfatların ve zarfların başına gelerek anlamlarını pekiştiren eklerdir. Bunların çoğu kelimenin ilk hecesinin P, R, M ya da S ünsüzlerinden biriyle bitmesiyle oluşturulur:

  • P: Kapkara, Hıphızlı, Yapyavaş, Upuzun, Apaçık
  • M: Bembeyaz, Yemyeşil, Sımsıcak
  • S: Pespembe, Basbayağı, Mosmor
  • R: Çarçabuk, Tertemiz

Yabancı kökenli ön ekler

değiştir

Türkçede gerçek ön ekler yalnızca yabancı kökenli sözcüklerde bulunur. Yabancı dillerden gelen ön eklerden bazıları Türkçede işlekken bazıları sadece kalıplaşmış kelimelerde bulunur. Dolayısıyla, kalıplaşmış olarak belli kelimelerde gelmiş ve işlek olmayan bu unsurları Türkçenin bir öneki olarak saymamak gerekir. Örneğin olumsuzluk belirten na-, bi-, a- gibi önekler Türkçede işlek sayılabilir (bu ön eklerle az da olsa yeni kelime türetimi olmaktadır) ve Türkçenin bir ön eki olarak görülebilirler;

  • mert - namert, hoş - nahoş (Farsça)
  • çare - biçare, haber bihaber (Farsça)
  • normal - anormal, politik - apolitik (Batı dilleri)

Öte yandan sentaks, sinerji, sembol gibi kelimelerde gördüğümüz Yunanca syn- (συν-) ön eki veya kolej, kondisyon, komite gibi kelimelerde gördüğümüz Latince con- ön eki Türkçede serbest olarak kullanılamadığı için işlek değildir ve bu sebeple Türkçenin bir ön eki olarak sayılamazlar.