Topal Recep Paşa
Topal Recep Paşa IV. Murad saltanatında 10 Şubat 1632 - 18 Mayıs 1632 tarihleri arasında dört ay on beş gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır. Nikris (gut) hastalığından muzdarip olan Topal Recep Paşa aksak yürüyüşü dolayısıyla Topal ismini almıştı.
Topal Recep Paşa | |
---|---|
Osmanlı Sadrazamı | |
Görev süresi 10 Şubat 1632 - 18 Mayıs 1632 | |
Hükümdar | IV. Murad |
Yerine geldiği | Hafız Ahmed Paşa |
Yerine gelen | Tabanıyassı Mehmed Paşa |
Kişisel bilgiler | |
Ölüm | 18 Mayıs 1632 İstanbul |
Hayatı
değiştirBoşnak asıllıdır.[1] Bostancı ocağında yetişmiştir. Bostancıbaşı olmuştur Fakat nikris (gut hastalığı) olduğu için bir müddet sonra emekli yapılmıştır. Sonradan tekrar göreve alınarak Ruslar tarafından ele geçirilen Azak kalesini geri almak üzere Kırım'a yapılan sefere serdar tayin edilmiştir. 1625-1626 döneminde kaptan-ı derya görevi yapmıştır.[1]
İran karşı sefere serdar tayin edilip ve sefere hazırlıkları yapmak için Tokat'a giden ve burada ölen sadrazam Çerkes Mehmed Ali Paşa yerine 8 Şubat'ta Sadrazam ve İran seferi serdar-ı ekremi olarak Müezzinzade Filibeli Hafız Ahmed Paşa getirilmişti. Bu sırada Kaptan-ı Derya Topal Recep Paşa donanmayla İstanbul'a geldi ve Kırım Hanı ile Nogaylar arasında ortaya çıkan mücadeleyi ortadan kaldırmak ve nehirlerden şayaklarla Karadeniz'e inen ve Osmanlı devletinin Karadeniz kıyılarını vuran Kazak saldırılarını önlemek için tekrar donanma ile Karadeniz'e açıldı.[2]
Karadeniz'de Topal Recep Paşa komutanlığı altında bulunan Osmanlı donanması 350 şayaktan oluşan bir Kazak Kazak ince donanması ile Karaharman Deniz Muharebesine girişti. Bu çarpışmada her Osmanlı kadırgası karşısında her biri 50 kadar tüfekçi ile silahlandırılmış 20-30 şayka bulunmaktaydı. Fakat Osmanlı donanmasının uygun manevraları ile şiddetli topçu ateşi dolayısıyla Kazak şayak ince donanması nerdeyse imha edilerek 70 şayka batırıldı, ayrıca 172 şayka ve 781 Kazak tutsak ele geçirildi.[2]
1625 yılında Bağdat'ı kuşatan Sadrazam Müezzinzade Hafız Ahmed Paşa bu şehri ele geçirmeyi başaramadı ve orduyu geri çekerek İstanbul'a dönmeye karar verdi. Kaptan-ı Derya olan Topal Recep Paşa'nın İstanbul'da Temmuz 1626'da kapıkulu ocaklılarını kışkırttığı ve bunların eyleme geçtiği belirtilmektedir. Ama bu eylem elebaşıları yakalanarak eylem sona erdirilmiştir. IV. Murat'ın cülusundan beri İstanbul'da sedaret kaymakamı olan Gürcü Hadım Mehmed Paşa o yaz çok geçerli ve köklü akçenin devalüasyonu (1 altını 120 akçeye ve 1 kuruş 80 akçeye indirme şeklinde değiştirme) hedefli bir para reformu yapmak ile uğraşmakta idi. Bu nedenle Bağdat kuşatması için Serdar ve Sadrazam Hafız Ahmed Paşa'ya gerekli destek sağlanamamıştı. Bu eksikliği bir bahane bulan Topal Recep Paşa ocaklı eylemcilere "Gürcü Paşa, Bağdat Seferine niye imdat etmemiştir?" diye slogan attırdı.[2]
Venedik Balyosunun Venedik'e gönderdiği raporları inceleyen Avusturyalı tarihçi Hammer'e göre Gürcü Mehmet Paşa devleti kapıkulu ayaklanmacıların zorbalıklarından kurtarmak için planlar yapmıştı ve bunları cephede bulunan Sadrazam'a mektupla iletmişti. Bu mektupları eline geçiren Topal Recep Paşa bunları Sultan IV. Murat'a götürmüş ve ondan Gürcü Hadım Mehmet Paşa'nın azledilip katledilmesini istemişti. IV. Murat'ın bunu yapmakta tereddüd etmesini önlemek için de yeniçerileri kışkırtıp Fatih Camii'nde toplanıp eyleme geçmelerini sağlamıştı. Fakat Türk tarihçileri tarafından yazılan tarihlerde bu olaydan hiç bahis bulunmaktadır.[1][3]
Her neden ve şekilde olursa olsun, Ağustos 1626'da IV. Murat İstanbul Sadaret Kaymakamı olan Gürcü Hadım Mehmed Paşa'yı bu görevden azletmiştir ve 90 yaşını aşkın olan Gürcü Hadım Mehmed Paşa'yı istemeyerek boğdurup idam ettirmiştir. Onun yerine İstanbul Sadaret Kaymakamlığı görevi, Kaptan-ı Derya görevini bırakan, Topal Recep Paşa'ya verilmiştir.[2]
Aralık 1626'da Sadrazam Müezzinzade Hafız Ahmet Paşa İstanbul'a vardığında Bağdat Kuşatması'nda gösterdiği başarısızlık dolayısıyla Sadrazamlıktan ve İran serdar-ı ekremliğinden azil edildi. 1 Aralık'ta Topal Recep Paşa'nın konağında devlet ricali ve yüksek ulamanın katıldığı bir meşveret toplantısı yapıldı. Bu toplantıda yeni sadrazamın kim olacağı görüşüldü. Osmanlı devleti için ilk defa bir "demokratik tipli uygulama" ile toplantıya katılanların oylamaları sonucu eski sadrazamlardan Damat Halil Paşa'nın sadrazamlığa getirilmesi uygun görüldü ve onun sadrazam seçilmesi Sultan IV. Murad'a önerildi. Böylece ikinci kez sadrazam olan Damat Halil Paşa doğuda Celali isyanları tenkili ve İran seferi için serdar olarak göreve de başladı. Çok soğuk ve şiddetli bir kış havasında bir alay tertip edildi ve Üsküdar'da ordugaha geçti ve sefer hazırlıklarını orada tamamladı.[2]
Celali tenkili amacıyla sadrazam Damat Halil Paşa isyan etmiş olan ve Celali olduğu kabul edilen eski Erzurum valisi Abaza Mehmet Paşa üzerine gitti. Ama yapılan çarpışmalarda yenilerek Tokat kışlağına çekildi. IV. Murad 16 yaşına gelmişti ve devlet işlerini kendi eline almak hedefi ile Sadrazam Damat Halil Paşa'yı azletti. Yeni sadrazamın belirlenmesi için bir yeni meşveret divanı toplantısı yapılmasını emretti. Görüşmeler sırasında önerilen ve en genç vezir olan Hüsrev Paşa 6 Nisan'da sadrazam adayı olarak IV. Murat'a önerildi ve onun tarafından seçildi. Fakat siyasi gücü çok yüksek olan Topal Recep Paşa da bu meşveret meclisine katılmıştı ve görevin kendine verilmesini beklemekte idi. Yüksek devlet ricali Hüsrev Paşa'nın sadrazamlık haberinin bu mecliste açıklanmasının Topal Recep Paşa'yı kızdıracağını ve onun buna müdahale edebileceğini düşünüp kararı meşveret meclisinde açıklanmadılar. Güya Hüsrev Paşa'ya Diyarbakır Valiliği görevi verilerek, oraya doğru yola çıkartıldı ama arkasından mühr-ü humayunu taşıyan kapıcılar kethüdası gönderildi. Hüsrev Paşa'ya Kapıcılar kethüdası İzmit'te yetişti ve ona mühr-ü hümayunu teslim etti. Hüsrev Paşa da Sadrazam olarak İstanbul'a döndü.[1]
1628'de Sadrazam Hüsrev Paşa Abaza Mehmet Paşa'ya karşı galip gelerek onu esir alıp İstanbul'a getirdi. 1629 yazında ise Sadrazam ve Serdar-ı Ekrem olarak Hüsrev Paşa İran Seferine çıktı. Hedefi olan Bağdat'ı alamadı; Diyarbakır kışlağına çekildi ve hiç İran'a karşı hücuma geçmeden orada 1631'e kadar kaldı. Bu dönemde yerli ve yerel halka yaptığı zulümler hakkında devamlı şikayet gelmeye başladı. 25 Ekim 1631'de Hüsrev Paşa sadrazamlıktan azil edildi. Yerini IV. Murat'ın eniştesi olan Hafız Ahmed Paşa ikinci kez sadrazam tayin edildi. Topal Recep Paşa bu karara da aksi tesir gösterip Tokat'a çekilmiş olan Hüsrev Paşa ile birlikte hareket ederek Doğu seferinden geri dönmekte olan kapıkulu askerini kışkırtmaya başladılar. İstanbul'a dönen ve sanki bir zafer kazanmış gibi şehirde taşkınlıklar yapan kapıkulu askerlerini Topal Recep Paşa'nın yönlendirmekte olduğu ve sadrazam olan Hafız Ahmed Paşa aleyhinde fesat çıkmasını sağladığı bildirilmektedir.[2]
7 Şubat 1632'de büyük bir kapıkulu askeri ve halk ayaklanması başladı ve ayaklanmacılar Topkapı Sarayı'na yürüdüler; Sadrazam Hafız Ahmet Paşa ve şeyhülislamın da isimlerini ihtiva eden 17 kişilik bir listedeki devlet adamlarının başlarını istediler. Saray bahçesine girip Sultan IV. Murat'ı ayakdivanına çıkmaya zorladılar. 10 Şubat'ta isyancılar Topkapı Sarayı bahçesine gelen sadrazam Hafız Ahmed Paşa'ya hücum ettiler; korumacıları sadrazamı kurtardılar; ama sadrazam görevinden istifa etti. Ayaklanmacılar IV. Murat'tan yeni bir ayak divanı istediler. Bu ayakdivanına IV. Murad çıkarken Topal Recep Paşa'nın ona "Padişahım, abdest aldın mı?" sorusunu sorup güya ona gözdağı vermek istediği bildirilir. Topal Recep Paşa eski sadrazamın saraya geri getirilmesini de önerdi. Bu divan sırasında isyancılar padişaha lafla hücumlar yaptılar; buna karşılık Hafız Ahmet Paşa asiler üzerine kendini attı ve Hafız Ahmet Paşa zorbalar tarafından pala ve kılıç darbeleriyle paramparça edildi. Asileri yatıştırması göreviyle Topal Recep Paşa sadrazamlığa getirildi.[2]
IV. Murat bu karışıkların Hüsrev Paşa ve Topal Recep Paşa tarafından kışkırtıldığını bilmekteydi. Diyarbakır valisi Murtaza Paşa'ya gönderdiği gizli bir emirle Tokat'ta bulunan Hüsrev Paşa'nın idam edilmesini sağladı. 2 Mart 1632de Hüsrev Paşa'nın başı İstanbul'a geldiği zaman Topal Recep Paşa kaygılandı ve yeni zorbalık isyanlarına teşvike başladı. Hüsrev Paşa'nın idamının intikamını almak isteyen isyancı kapıkulu askerleri Saray avlusunda toplandılar. Padişah üçüncü defa bir ayakdıvanına çıktı.
İsyancıların isteğiyle Şehzadeler de Topal Recep Paşa kefilliğiyle bu ayak divanına getirildiler.[2]
İsyancılar başlarının vurulmasını istedikleri devlet adamlarını (örneğin yeniçeri ağası Hasan Halife, defterdar Mustafa Paşa vb.) şehirde arayıp bulup öldürüp cesetlerini Atmeydanı'na astılar. Bu karışıklık epey müddet devam etti. Yeniçeriler ve sipahiler sonradan cebeciler de ayaklanmaya katıldılar. O yılki ramazan bu isyancı zorbaların taşkınlıkları içinde geçti. Örneğin, ayaklanmacılar başta sadrazam Topal Recep Paşa olmak üzere, her devlet ricalinden balmumu ve saçı istediler.[2]
En sonunda 25 Nisan'da isyancılar mülazım yazılmak dolayısıyla birbirlerine girdiler. İsyancıların bu zayıflığından faydalanan IV. Murat 18 Mayıs günü Topal Recep Paşa'yı saraya çağırdı. Sadrazam padişahın huzuruna çıktığında, ayak divanına çıkarken Topal Recep Paşa'nın "Abdest al padişahım" diye uyarısından mülhem olarak, IV. Murat "abdest al" emrini yöneltti. Zülüflü baltacılar kement atarak onu padişah önünde boğup idam ettiler. Ölüsü Bab-ı Hümayun önünde bekleyen düşmanlarına atıldı. Onun yerine Sadrazam olan Tabanıyassı Mehmed Paşa uzun bir müddet bu isyancı zorbalarla uğraşıp ancak Haziran sonunda asayişi sağlayabildi.[2]
"Esmeru'-tevarih" Topal Recep Paşa'nın cesedinin denize atıldığını bildirmektedir. Fakat "Hadikatü'l-cevamı" cesedinin Doğancılar'daki camii mezarlığına gömüldüğünü bildirmektedir.
Popüler kültürdeki yeri
değiştir- 1981 yılında TRT'de yayınlanan IV.Murat dizisinde Lütfü Seyfullah tarafından canlandırılmıştır.
- 1996 yapımı İstanbul Kanatlarımın Altında filminde Recep Paşa karakterini Tuncel Kurtiz canlandırılmıştır.
- 2016 yılında FOX TV'de yayınlanmaya başlayan Muhteşem Yüzyıl Kösem dizisinde Kayra Şenocak tarafından canlandırılmıştır.
Kaynakça
değiştir- ^ a b c d Uzunçarşılı, İsmail Hakkı, (1954) Osmanlı Tarihi III. Cilt, 2. Kısım XVI. Yüzyıl Ortalarından XVII. Yüzyıl Sonuna kadar), Ankara: Türk Tarih Kurumu (Altıncı Baskı 2011) ISBN 978-975-16-0010) say.384
- ^ a b c d e f g h i j Sakaoğlu, Necdet, (1999) Bu Mülkün Sultanları, İstanbul: Oğlak Yayıncılık ISBN 978-975-329-693-9 say.240
- ^ Hammer Tarihi C.9 say.298
Dış bağlantılar
değiştir- Uzunçarşılı, İsmail Hakkı, (1954) Osmanlı Tarihi III. Cilt, 2. Kısım, XVİ. Yüzyıl Ortalarından XVİİ. Yüzyıl Sonuna kadar), Ankara: Türk Tarih Kurumu (Altıncı Baskı 2011 ISBN 978-975-16-0010) say.384
- Buz, Ayhan, (2009) Osmanlı Sadrazamları, İstanbul: Neden Kitap, ISBN978-975-254-278-5,
- Danışmend, İsmail Hami, (2011), İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi 6 Cilt, İstanbul:Doğu Kütüphanesi, ISBN 9789944397681
- Sakaoğlu, Necdet, (1999) Bu Mülkün Sultanları, İstanbul: Oğlak Yayıncılık ISBN 975-329-399-6
Siyasi görevi | ||
---|---|---|
Önce gelen: Hafız Ahmed Paşa |
Osmanlı Sadrazamı 10 Şubat 1632 - 18 Mayıs 1632 |
Sonra gelen: Tabanıyassı Mehmed Paşa |
Askerî görevi | ||
Önce gelen: Damat Halil Paşa |
Kaptan-ı Derya 5 Şubat 1623 - 13 Temmuz 1626 |
Sonra gelen: Çatalcalı Hasan Paşa |