Katharine Hepburn

Amerikalı sinema oyuncusu (1907 – 2003)

Katharine Houghton Hepburn (12 Mayıs 1907, Connecticut - 29 Haziran 2003, Connecticut), Amerikalı film, tiyatro ve televizyon sanatçısıydı. İnatçılığı, bağımsızlığı ve ruhlu kişiliğiyle tanınırdı. Hepburn'ün kariyeri, 60 yıldan fazla Hollywood başrol oyuncusu olarak yayılmıştır. İşi, screwball komedi diye tanımlanan komedi filmlerinden edebi dramlara kadar ulaştı ve dört Akademi Ödülü kazandı. Bu kimsenin sahip olmadığı bir rekordur. Hepburn'ün karakterleri genellikle gizli bir kırılganlığa sahip güçlü ve sofistike kadınlardı.

Katharine Hepburn
DoğumKatharine Houghton Hepburn
12 Mayıs 1907(1907-05-12)
Hartford, Connecticut
Ölüm29 Haziran 2003 (96 yaşında)
Fenwick, Connecticut
Etkin yıllar1928–94
Boy1,7 m (5 ft 7 in)
EvlilikLudlow Ogden Smith
(1928–34; ayrılık)
İmza

Hepburn, Conneticut'ta zenginlik içinde büyüdü ve oyunculuğa Bryn Mawr College'da eğitim görürken başladı. Tiyatroda geçen dört yıldan sonra, Broadway oyunundan aldığı olumlu görüşler Hollywood'un dikkatini Hepburn'ün üzerine çekmesini sağladı. Film endüstrisindeki ilk yıllarında başarılar elde etti. Üçüncü filmi, Morning Glory (1933) ile ilk Akademi Ödülü'nü kazandı; fakat bunu ticari başarısızlıklar izledi. 1938'de "box office zehri" diye anılmaya başlandı. Hepburn zekice geri dönüşünü tasarladı. Önce RKO Radio Pictures ile olan sözleşmesini satın aldı, sonra The Philadelphia Story filminin haklarını elde etti. 1940'lı yıllarda, kariyerinin Spencer Tracy'yle olan ittifakına bağlı olarak Metro-Goldwyn-Mayer ile anlaşma yaptı. Tracy ile sahne ortaklığı 25 yıla yayıldı ve beraber dokuz film çektiler.

Hepburn, düzenli olarak Shakespeare sahne prodüksiyonlarında rol alarak ve edebi rollerin hakkından gelerek hayatının sonraki yarısında kendisine meydan okudu. The African Queen (1951) filmindeki gibi orta yaşlı evlenmemiş kadınları canlandırdı ve kendine halkın benimsediği bir kişilik buldu. Guess Who's Coming to Dinner (1967), The Lion in Winter (1968), and On Golden Pond (1981) filmleriyle beraber üç Oscar daha kazandı. 1970'lerde televizyon filmlerinde görünmeye başladı. Yaşlılıkta işinde faal olarak kaldı, 1994'te 87 yaşında son sahne performansı sergiledi. Hareketsizlik ve hastalık döneminden sonra 2003 yılında 96 yaşında öldü.

Hepburn, Hollywood şöhret makinesi olmaktan kaçındı ve kadınların toplumsal beklentilerine ayak uydurmayı reddetti. Açıksözlü, iddialı, atletikti ve moda olmadan önce pantolon giyerdi. Genç bir kadın iken bir kere evlendi; ama ondan sonra bağımsız bir biçimde yaşadı. Spencer Tracy ile olan 26 yıllık ilişki halktan saklandı. Geleneklere uymayan yaşam tarzı ve hayat verdiği bağımsız karakterleriyle Hepburn, 20. yüzyıl Amerika'sına "modern kadın" örneği oluşturmak için geldi ve kadınların algılamalarını değiştirmesine yardım etti. 1999'da American Film Institute tarafından Hollywood Efsanesi olarak adlandırıldı.

Hepburn'ün üniversite yıllık fotoğrafı, 1928. Oyunculuğu kariyer olarak seçtiği Bryn Mawr College'da okurken.

İlk yılları ve ailesi

değiştir

Hepburn, altı çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak 12 Mayıs 1907 tarihinde, Hartford, Connecticut'ta doğdu. Ebeveynleri Thomas Norval Hepburn (1879–1962), Hartford Hastanesi'nde ürolog ve Katharine Martha Houghton (1878–1951) idi. İkisi de Amerika'daki sosyal değişim için savaştılar: Thomas Hepburn, zührevi hastalıklarla [1] ilgili halkı eğiten New England Social Hygiene Association'ın kurulmasına yardım etti. Katharine Martha ise Connecticut Woman Suffrage Association'a (Kadınların Seçme Hakkı Derneği) başkanlık etti. Katherine Hepburn, çocukken annesinin "Kadınlar için Oylar" adlı mitinglerine birçok kez katılmıştır.[2] Hepburn ailesinin çocukları, ifade özgürlüğünü icra etmeleri için yetiştirildi ve istedikleri her konuda düşünmeye ve tartışmaya yüreklendirildi.[3] Ebeveynleri, Hepburn'ün karşılaştığı engellere karşı savaşmasını teşvik eden ilerici görüşlerinden dolayı çoğunluk tarafından eleştirildi.[4][5] Hepburn, ta gençlik yıllarında beri "iki olağanüstü ebeveyn"in ürünü olduğunu fark ettiğini söylerdi.[6] Tüm hayatı boyunca ailesine yakınlığı devam etti.[7]

Genç Hepburn, erkeklerinki gibi saçlarını kısacık kesmekten hoşlanan ve kendine Jimmy diyen erkeksi bir kızdı.[8] Thomas Hepburn, çocuklarının akıllarını ve bedenlerini kullanmaları konusunda istekliydi ve onlara yüzmeyi, koşmayı, dalmayı, at sürmeyi, güreşmeyi; golf ve tenis oynamayı öğretti.[9] Golf en büyük kızı için bir tutkuya dönüştü: her gün özel ders aldı ve Connecticut Young Women's Golf Championship'te yarı-finale çıkarak çok iyi yol katetti.Hepburn genç yaşlarından beri sinemanın hayranıydı ve her cumartesi gecesi sinemaya giderdi.

3 Nisan 1921'de, Greenwich Village'da arkadaşlarını ziyaret ederken Hepburn çok sevdiği büyük erkek kardeşi Tom'un cesedini buldu. Tom'un zahiri bir intihardan dolayı öldüğü biliniyordu. Bir çarşafı bir kirişin etrafına düğümleyerek kendini asmıştı.[10] Hepburn ailesi bunun bir intihar olduğunu inkâr etti ve Tom'un ölümünün kötüye giden bir deneyim olması gerektiğini öne sürdüler.[11] Bu olay, genç Hepburn'ün huysuz ve çekingen olmasına ve insanlardan kuşku duymasına yol açtı.[12] Diğer çocuklardan kaçındı, Kingswood-Oxford School'u bıraktı ve özel ders almaya başladı.[13] Uzun yıllar boyunca Tom'un doğum gününü (8 Kasım) kendisininki olarak kullandı. Me: Stories of My Life, (Ben: Hayatımın Hikayeleri,) adlı otobiyografisinde gerçek doğum günü tarihini açıklamıştır.[14]

1924'te Bryn Mawr College'ı kazandı. Daha önce orada okumuş olan annesini tatmin etmek için bu kuruma katıldı. Uzun yıllardır ilk kez bir okulda bulunuyordu ve utangaçtı, sınıf arkadaşlarıyla iyi geçinemiyordu.[15] Hepburn oyunculuğa yönlendirildi; fakat üniversitedeki roller iyi notlara bağlıydı. Notları iyi olmadan önce, düzenli bir şekilde sahnede rol almaya başladı.

Kariyeri

değiştir

Tiyatroya girişimi (1928–1932)

değiştir

Hepburn oyuncu olmaya karar vererek Bryn Mawr'ı bıraktı.[16] Mezuniyetten sonraki gün[17] Repertory tiyatrosunu başarılı bir şekilde yöneten Edwin H. Knopf ile tanışmak için Baltimore'a gitti. Knopf, Hepburn'ün hevesinden etkilendi ve The Czarina adlı prodüksiyonuna oyuncu olarak aldı.[18] Oynadığı küçük rol için iyi eleştiriler aldı. Sonraki haftanın şovunda bir rol daha verildi; fakat burada Hepburn daha az başarılıydı. Tiz sesinden dolayı eleştirildi ve bu yüzden New York City'de ses eğitimi almak için Baltimore'dan ayrıldı.[19]

 
Hepburn, Hollywood'un dikkatini çekmesini sağlayan rolüyle The Warrior's Husband oyununda, 1932

Knopf, New York'ta The Big Pond oyununu sahneye koymaya karar verdi ve Hepburn'ü başrol kadın oyuncu için yedek oyuncu olması için aradı. Açılıştan bir hafta önce, başrol oyuncusu kovuldu ve yerine Hepburn geçti.[20] Açılış gecesinde, Hepburn geç geldi, cümlelerini karıştırdı, ayakları takıldı ve anlaşılabilir olmak için çok hızlı konuştu.[19] Derhal kovuldu ve orijinal başrol oyuncusu yeniden işe alındı. Kararlı bir şekilde yapımcı Arthur Hopkins ile güç birliği yaptı ve These Days oyununda öğrenci kız rolünü kabul etti. Broadway sahnesine ilk çıkışı 12 Kasım 1928'de, Cort Theatre'da gerçekleşti; fakat oyun için yapılan eleştiriler kötüydü ve sekiz şovdan sonra kapandı.[19] Hopkins, Hepburn'ü hızla Philip Barry'nin Holiday oyununda başrol için yedek oyuncu olarak aldı. Aralıkta, sadece iki hafta sonra, üniversiteden sevgilisi Ludlow Ogden Smith'le olan evliliğini bitirdi. Tiyatrodan ayrılmaya karar verdi; fakat işini özlemeye başladı ve altı ay oynayacak olduğu Holiday'deki rolüne devam etti.[21]

1929'da Hepburn, Death Takes a Holiday başrol oynamak için Theatre Guild'i geri çevirdi. Rolün mükemmel olduğunu düşündü,[22] ama yine kovuldu.[23] Hepburn Guild'e geri döndü ve A Month in the Country oyununda düşük bir ücretle rol aldı. 1930'un ilkbaharında Hepburn Stockbridge, Massachusetts'te bir anonim şirketine katıldı. Yaz dönemini yarılamıştı ve bir drama hocasıyla çalışmaya devam etti.[24] 1931'de Broadway prodüksiyonu Art and Mrs. Bottle oyununa alındı. Oyun yazarı, "O bir korkuya benziyor, tavır ve davranışları tatsız ve hiç yeteneği yok." diyerek ondan hoşlanmadığını belirttikten sonra Hepburn oyundan kovuldu; ama başka bir oyuncu bulunamadığından tekrar işe alındı.[25] Bu rol, küçük bir başarı olarak devam etti.[26]

Hepburn Ivoryton, Connecticut'ta birçok oyunda rol aldı ve bir hit olduğunu kanıtladı.[25] 1931 yazı boyunca Philip Barry, Leslie Howard'lı yeni oyunu The Animal Kingdom'da rol alması için Hepburn'e teklif götürdü. Kasımda provalara başladılar. Hepburn, bu rolün onu star yapacak rol olduğundan emindi; fakat Howard Hepburn'den hoşlanmadı ve yine kovuldu.[27] Barry'ye neden kovulduğunu sorduğunda, "Şey, acımasızca açıksözlü olmak gerekirse, çok iyi değildin." cevabını aldı.[27] Bu, kendine güvenen Hepburn'ü tedirgin etti, ama iş aramaya devam etti.[28] Bir oyunda küçük bir rol aldı, fakat provalar başlamışken, Yunan efsanesi The Warrior's Husband oyununda başrol için okuma provasına çağrıldı.[29]

The Warrior's Husband, Hepburn'ün yükseliş performansı oldu. Biyografi yazarı Charles Higham, agresif bir enerji ve atletizm gerektiren bu oyunun Hepburn için ideal olduğunu ve prodüksiyon ile birlikte kendini hevesli bir şekilde geliştirdiğini belirtir.[30] Oyun, 11 Mart 1932'de Broadway'deki Morosco Theatre'da prömiyerini yaptı. Hepburn'ün ilk girişi, kısa gümüş bir tunik giyerek, omuzlarının üzerinden bir erkek topluluğuyla birlikte dar bir merdivenden sıçramasını gerektiriyordu. Şov üç ay sürdü ve Hepburn olumlu eleştiriler aldı.[31] New York World-Telegram'ın Richard Garland'ı, "Böyle ışıldayan bir performans Broadway sahnesini aydınlatmayalı uzun zaman olmuştu." diye yazdı.[32]

Hollywood başarısı (1932–1934)

değiştir
 
Hepburn ilk sinema deneyiminde, A Bill of Divorcement (1932). Eleştirmenler performansını beğendi ve Hepburn bir anda star oldu.

Hollywood acentesi için çalışan Leland Hayward, Hepburn'ün The Warrior's Husband oyunundaki performansını gördü ve prodüksiyon aşamasındaki RKO filmi A Bill of Divorcement 'ta Sydney Fairfield rolünün provalarına katılmasını istedi. Hepburn test sahnesinden mutlu değildi ve yerine Holiday 'den bir sahne oynadı.[33] Yönetmen George Cukor gördüğünden etkilenmişti. Hepburn'ü "Orada bu acayip yaratık vardı, duyduğum herkesten farklıydı." diye tanımladı. Özellikle Hepburn'ün bardağı kaldırıştaki tavrı sevdi ve "Bu harekette çok başarılı olduğunu düşündüm" dedi.[34] Hepburn rolü kabul etti ve haftada $1,500 istedi. Ancak bu ücret bilinmeyen bir artist için çok fazlaydı.[35] Cukor, onun isteklerini kabul etmesi için stüdyoyu kışkırttı[16] ve stüdyo Hepburn ile üç hafta garantili geçici bir anlaşma imzaladılar.

Hepburn Temmuz 1932'de Kaliforniya'ya gittiğinde 25 yaşındaydı. Gözdağı vermeden John Barrymore ile A Bill of Divorcement 'ta rol aldı.[36][37] Her ne kadar sinema oyunculuğunun doğasına alışmaya çalışsa da baştan beri endüstrinin büyüsüne kapılmıştı.[38] A Bill of Divorcement başarılı olmuştu ve Hepburn samimi görüşler aldı.[39] The New York Times 'tan Mordaunt Hall Hepburn'ün performansını "olağanüstü derecede iyi ... Bayan Hepburn'ün tasvifi perdenin en iyilerinden biri" olarak tanımladı.[40] Variety ise "Katharine Hepburn'ün ilk sinema deneyimindeki etkisi göze çarpıyor. Hepburn, onu sinema galaksisinden ayıran hayati bir şeye sahip."[41] A Bill of Divorcement 'ın gücüyle RKO oyuncule uzun süreli bir anlaşma imzaladı.[42] George Cukor ve Hepburn hayat boyu arkadaş oldular -birlikte on film çektiler.[43]

 
Zamanının en ünlü filmlerinden biri olan Little Women (1933)

Hepburn'ün ikinci film 1933 tarihli Christopher Strong oldu. Film ticari açıdan başarılı değildi, fakat Hepburn'ün performansına dair eleştiriler olumluydu.[44] Regina Crewe, Journal American 'da yapmacık tavırlarının hoş olmamasına rağmen "dikkatleri zorluyor ve izleyiciyi hayran bırakıyorlardı. O farklı, kesin, pozitif bir kişiliktir." diye yazdı.[45] Üçüncü filmi Hepburn'ün Hollywood'da büyük bir oyuncu olduğunu doğruladı.[46] Morning Glory 'de başarılı olmaya çalışan Eva Lovelace karakterini canlandırdı ve bu rolle En İyi Kadın Oyuncu Akademi Ödülü kazandı. Yapımcı Pandro S. Berman'ın masasında senaryoyu görmüştü. Bu rolü oynamak için doğduğuna ikna oldu ve rolün onun olması için ısrar etti.[47] Hepburn -kariyeri boyunca olduğu gibi- ödül törenine katılmamayı seçti ama kazandığı için çok heyecanlıydı.[48] Başarısı Little Women filminde oynadığı Jo karakteriyle devam etti. Film, endüstrinin o güne kadarki en büyük başarılarından biri oldu[36] ve Hepburn Venedik Film Festivali'de En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazandı. Little Women, Hepburn'ün kişisel favori filmlerinden biriydi ve kendi performansıyla gurur duyardı. Daha sonraları, "Benim [Jo olduğum] kadar iyi olan herkese meydan okuyorum." demiştir.[46]

1933 yılının sonunda Hepburn kariyerinin zirvesindeydi; ama kendini Broadway'de kanıtlamaya can atıyordu.[49] 1920'lerin en başarılı tiyatro yapımcılarından biri olan Jed Harris'in kariyeri kötüye gidiyordu.[50] Hepburn'den The Lake 'te oynamasını istedi ve düşük bir ücretle anlaştılar.[51] RKO, izin vermeden önce Spitfire filminde rol almasını istedi. Hepburn'ün rolü Trigger Hicks, eğitimsiz bir dağ kızıydı. Bu film çoğunlukla Hepburn'ün en kötü filmlerinden olarak addedildi ve Hepburn, emeğine karşılık kötü eleştiriler aldı.[52] Hepburn, tüm hayatı boyunca Hicks'in bir fotoğrafını "[beni] mütevazı tutması" için yatak odasında tuttu.[53]

The Lake 'in ön gösterimi Washington'da yapıldı.[51] Harris'in zayıf yönetmenliği Hepburn'ün güvenini kaybettirdi ve rolünde ilerlemek için büyük çaba sarf etti.[54] Buna rağmen Harris, bir sonraki prova olmadan oyunu New York'a taşıdı. 26 Aralık 1933'te Martin Beck Theatre'da prömiyeri gerçekleşti. Hepburn sürekli eleştirilere maruz kaldı.[55] Dorothy Parker nükteli bir şekilde "Katharine Hepburn A'dan B'ye her duyguyu görüp geçiriyor." diye yazdı.[16] Hepburn, çoktan on haftalık anlaşma imzaladığından hızla düşmekte olan box office satışlarının utancına dayanması gerekiyordu.[56] Harris, Hepburn'e "Tatlım, sende ilgilendiğim tek şey senin üzerinden kazanabileceğim para." diyerek şovu Chicago'ya taşımaya karar verdi. Hepburn reddetti ve Harris'in prodüksiyonu kapatması için $14,000 ödedi.[57] Hepburn daha sonra Harris'i "tanıdığım zahmete girmeyen en zalim insan" olarak tanımladı[50] ve bu deneyimin kariyerinin sorumluluğunu almayı öğrenmesinde önemli bir rolünün olduğunu iddia etti.[58]

Kariyer çabaları, "box office zehri" (1934–1938)

değiştir
 
Hepburn'ün bu zaman dilimi içinde yaptığı başarısız filmlerinden Mary of Scotland 'da (1936).

Spitfire ve The Lake 'in başarısızlıklarından sonra RKO, Little Women 'in başarısını tekrar etmeye kalkışarak Hepburn'ü The Little Minister (1934) filmine dahil etti.[59] Öyle bir başarı tekrarı olmadı ve film ticari bir başarısızlıkla sonuçlandı.[60] Charles Boyer'lı romantik dram Break of Hearts (1935), başarısız olarak eleştirildi, ayrıca gişede çok para kaybetti.[61] Unutulabilir üç filmden sonra başarı Hepburn'e Alice Adams (1935) filmiyle döndü. Filmde, bir kızın sosyal merdivene tırmanmak için girdiği deprosyon anlatılıyordu. Hepburn, Alice Adams romanın sevdi ve rolü kabul etti.[62] Hepburn'ün kişisel favorilerinden olan bu film, hit oldu ve oyuncue ikinci Oscar adaylığı kazandırdı.[63]

Berman, Hepburn'ün bir sonraki projesini kendisinin seçmesine izin verdi.[63] Seçimi, George Cukor'ın yeni projesi Sylvia Scarlett (1935) oldu. Bu film aynı zamanda Cary Grant'le oynadığı ilk filmdi. Karakteri gereği Hepburn, filmin çoğu zamanında erkek olarak gizleneceği için saçlarını kısa kestirdi. Eleştirmenler Sylvia Scarlett 'tan hoşlanmadı ve film halk içinde popüler olamadı.[64] Bir sonraki filminde, John Ford'un Mary of Scotland 'ında, Mary Stuart'ı canlandırdı. Benzer eleştirilerle yeniden karşılaştı.[65] Sonra A Woman Rebels (1937) filminde kaideye karşı gelen bir karakteri canlandırdı. Quality Street (1937) filmi de aynı zamanlı çekildi; fakat Hepburn bu kez bir komedideydi. Her iki filmde popüler olamadı. Bunun anlamı, Hepburn'ün üst üste dört başarısız film yaptığıydı.[66]

Popüler olmayan filmlerin yanında ortaya çıkan problemler, Hepburn'ün davranış biçiminden kaynaklanıyordu.[67] Kışkırtıcı ve kaba olabileceği basınla zor bir ilişkisi vardı.[68] Ona, çocuğu olup olmadığı sorulduğunda hızlı bir şekilde, "Evet, beş tane çocuğum var: iki beyaz ve üç renkli." diye cevaplamıştır.[69] Röportaj vermezdi ve otobiyografi tekliflerini reddederdi.[70] "Katharine of Arrogance" ("Kibirli Katharine") takma adını böyle almıştır.[71] Aynı zamanda halk, Hepburn'ün erkeksi tavırlarından ve moda tercihlerinden dolayı şaşkına uğramıştı. Hepburn ekseriyetle popüler olmayan bir figüre dönüşmüştü.[68][72] Hepburn, Hollywood'dan ayrılması gerektiğini hissetti[73] ve Jane Eyre 'ın tiyatro versiyonunda rol almak üzere doğuya geri döndü. Başarılı bir turne programı vardı;[74] ama Hepburn senaryo hakkında kararsızdı ve The Lake felaketinden sonra riske girmek istemedi; şovu Broadway'e taşımaktan vazgeçti.[73] 1936'ın sonlarına doğru Hepburn, Rüzgar Gibi Geçti'de Scarlett O'Hara rolü için yarıştı.[75] Yapımcı David O. Selznick, Hepburn'de hiçbir seksapelin olmadığını hissettiği için rolü ona teklif etmekten vazgeçti. Söylentilere göre Selznick, Hepburn'e "Rhett Butler'ın on iki yıl boyunca senin peşinden koşabileceğini göremiyorum." demiştir.[76]

 
Hepburn, Cary Grant'le dört filmde oynadı. Hepburn ve Grant, vizyonda başarısız, ama sonradan klasik bir screwball komedisi olan Tehlikeli Bebek (1938) filminde.[77]

Hepburn'ün bir sonraki filmi, başrollerini Ginger Rogers ile paylaştığı Stage Door 'da (1937) üstlendiği rol, kendi hayatını yansıtan bir rol olup oyuncu olmak için çabalayan zengin bir sosyete kızı rolüydü.[78] Film için gelen ilk eleştirilerde Hepburn methedildi ve böylece başrolde Rogers'ın önüne geçti.[79] Film, En iyi Film dalında Akademi Ödülü'ne aday gösterildi; fakat RKO'nun umduğu kadar gişe başarısı gösteremedi.[78] Endüstri uzmanları yarar payından dolayı Hepburn'ü suçladı, fakat stüdyo oyuncunun popüleritesini canlandırma görevine devam etti.[80] Howard Hawks'ın screwball komedisi Tehlikeli Bebek'te (1938) Cary Grant'la birlikte kamera karşısına geçti. Hepburn rolünü kendine güvenerek oynadı[80] ve rol arkadaşı Walter Catlett'den komedi zamanlaması hakkında ipuçları aldı.[81] Tehlikeli Bebek eleştirmenler tarafından beğenildi, ama gene de gişede başarısız oldu.[82] O zamanlar komedi türü ve Grant, ikisi de fazlasıyla popülerdi, biyografi yazarı A. Scott Berg bu başarısızlığın Hepburn yüzünden olduğunu düşündü.[83]

Tehlikeli Bebek'ten sonra Independent Theatre Owners of America (Amerika'nın Bağımsız Sinema Sahipleri), box-office poison (gişe zehri) olarak kabul edilen oyuncuların bulunduğu listeye Hepburn'ü de ekledi.[83] Ünü geçmişe göre azalırken RKO, bir B filmi olan Mother Carey's Chickens filminde Hepburn'e rol teklif etti.[83] Hepburn rolü geri çevirdi ve 75 bin dolarlık anlaşmasını satın almaya karar verdi.[84] O zamanlar çoğu aktör, stüdyo sisteminin dayanıklılığından vazgeçmekten korkuyordu, ama Hepburn'ün kişisel serveti onun bağımsız olmasına yetecek kadardı.[85] Columbia Pictures ile anlaşma yapıp Holiday 'in (1938) sinema versiyonunda Grant ile üçüncü kez kamera karşısına geçti. Komedi filmi, eleştirmenler tarafından beğenildi, fakat seyirciyi çekmede başarısız oldu[86] ve Hepburn'e teklif edilen bir sonraki senaryo 10 bin dolardan az bir maaşla sunuldu ve bu onun film kariyerinin başlangıcında aldığından bile daha azdı.[87] Kaderindeki bu değişimlere bakarak, Andrew Britton Hepburn hakkında şöyle yazdı: "Hiçbir yıldız muhteşem bir hızla veya kendinden geçmiş bir coşku ile ortaya çıkmadı. Aynı zamanda hiçbir yıldız, uzun bir süre boyunca, bu kadar çabuk gözden düşmedi."[88]

Yeniden Revaçta Olma (1939–1942)

değiştir
 
Tracy Lord rolünde The Philadelphia Story (1940), James Stewart ile birlikte. Hepburn rol hakkında: "Ben ona hayat verdim; o da bana kariyerimi geri verdi." demiştir.[17]

Kariyerinin kötüye gidişinin ardından Hepburn, kendi geri dönüş aracını yaratmak üzere harekete geçti. Bir sahne projesi arayışıyla Hollywood'u terk etti ve Philip Barry'nin yeni oyunu The Philadelphia Story 'de oynamak üzere anlaşma imzaladı. Mizah, saldırganlık, gerginlik ve kırılganlık özelliklerini içine alan Tracy Lord karakterini canlandırmak için hazırlanıldı.[89] Hepburn'ün o zamanlarda partneri olan Howard Hughes, oyunun sahneye konulmasından bile önce Hepburn'ün Hollywood'a geri dönüş bileti olabileceğini ve film haklarını satın alabileceğini hissetti.[90] The Philadelphia Story, ilk olarak Amerika'da sahnelendi; olumlu eleştiriler aldı ve sonra 29 Mart 1939'da New York'ta Schubert Tiyatrosu'nda sahneye sunuldu.[91] 417 oyun sergilenerek eleştiriler bakımından da finansal olarak da büyük bir başarı elde etti.[16]

Barry'nin oyununun sinema versiyonunu yapmak üzere başlıca film stüdyolarının çoğu Hepburn'e talepte bulundu.[92] Filmin haklarını, kendisinin oynaması şartıyla, Hollywood'un bir numaralı stüdyosu Metro-Goldwyn-Mayer (MGM)'a satmaya karar verdi.[93] Anlaşmanın şartıyla istediği yönetmeni, George Cukor, seçti; ama istediği oyuncular Clark Gable ve Spencer Tracy filmde rol almak için uygun değillerdi. Louis B. Mayer, James Stewart'ı ve "istediğin veya sağladığın başka biri için" 150 bin dolar vadetti.[94] Hepburn, arkadaşı ve önceki rol arkadaşı Cary Grant'ı seçti ve isminin en başta yer almasından vazgeçti.[95] Çekimler başlamadan önce, Hepburn kurnazlıkla belirtti: "Bu filmde büyük bir giriş yapmak istemiyorum. Sinema izleyicileri çok lay-lay-lom olduğumu düşünür. Birçok insan yere kapaklandığımı görmek istiyor." Bu yüzden film, Grant'ın oyuncuyu tekmeleyip arkaya doğru düşürmesiyle başlar.[96]

Kaynakça

değiştir
  1. ^ Britton (2003) p. 41.
  2. ^ Chandler (2011) p. 37.
  3. ^ Higham (2004) p. 2.
  4. ^ "Katharine Hepburn: Part 2". The Dick Cavett Show. 3 Ekim 1973. American Broadcasting Company.  Stated by Hepburn in this interview.
  5. ^ Higham (2004) p. 4; Chandler (2011) p. 39; Prideaux (1996) p. 74.
  6. ^ Hepburn (1991) p. 21.
  7. ^ Hepburn (1991) p. 30; Kanin (1971) p. 82.
  8. ^ Chandler (2011) p. 30.
  9. ^ Hepburn (1991) p. 43.; Higham (2004) p. 2.
  10. ^ Hepburn (1991) p. 46.
  11. ^ Chandler (2011) p. 6.
  12. ^ Higham (2004) p. 5.
  13. ^ Hepburn (1991) p. 49.
  14. ^ Chandler (2011) p. 7.
  15. ^ Hepburn (1991) p. 69.
  16. ^ a b c d "Cinema: The Hepburn Story". Time. 1 Eylül 1952. 21 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2011. 
  17. ^ a b Yönetmen: David Healy (18 Ocak 1993). "Katharine Hepburn: All About Me". A Self Portrait. Turner Network Television. 12 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Aralık 2020.  Stated by Hepburn in this documentary.
  18. ^ Higham (2004) p. 8.
  19. ^ a b c Higham (2004) p. 9.
  20. ^ Berg (2004) p. 59; Higham (2004) p. 9.
  21. ^ Berg (2004) p. 73.
  22. ^ Hepburn (1991) p. 109.
  23. ^ Higham (2004) p. 11.
  24. ^ Higham (2004) p. 16; Hepburn (1991) p. 112.
  25. ^ a b Higham (2004) p. 16.
  26. ^ Kanin (1971) p. 22.
  27. ^ a b Hepburn (1991) p. 118.
  28. ^ Berg (2004) p. 74.
  29. ^ Hepburn (1991) p. 120.
  30. ^ Higham (2004) p. 17.
  31. ^ Berg (2004) p. 75.
  32. ^ Dickens (1990) p. 229.
  33. ^ Hepburn (1991) sf. 128.
  34. ^ Higham (2004) sf. 23.
  35. ^ Higham (2004) sf. 21.
  36. ^ a b Haver (1980) sf. 96.
  37. ^ Prideaux (1996) sf. 15, quotes Hepburn saying: "It never occurred to me to doubt myself. When I first worked with John Barrymore, I watched him a bit and thought ... 'I can handle this perfectly easily!'".
  38. ^ Higham (2004) sf. 30–31.
  39. ^ Berg (2004) sf. 82.
  40. ^ Hall, Mordaunt (3 Ekim 1932). "A Bill of Divorcement (1932)". The New York Times. 19 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2011. 
  41. ^ "A Bill of Divorcement". Variety. Ekim 1932. 16 Ocak 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2011. 
  42. ^ Higham (2004) sf. 39.
  43. ^ Hepburn (1991) sf. 178 for films; sf. 181 for friendship.
  44. ^ Berg (2004) p. 84.
  45. ^ Higham (2004) p. 44.
  46. ^ a b Berg (2004) p. 86.
  47. ^ Berg (2004) p. 85.
  48. ^ Berg (2004) p. 88.
  49. ^ Berg (2004), p. 89; Higham (2004) p. 57.
  50. ^ a b Berg (2004) p. 91.
  51. ^ a b Berg (2004) p. 92.
  52. ^ Berg (2004) p. 89.
  53. ^ Berg (2004) p. 90.
  54. ^ Higham (2004) p. 60.
  55. ^ Higham (2004) p. 62.
  56. ^ Hepburn (1991) p. 166.
  57. ^ Berg (2004) p. 93.
  58. ^ Hepburn (1991) p. 4.
  59. ^ Berg (2004) p. 105.
  60. ^ Higham (2004) p. 66.
  61. ^ Berg (2004) p. 106.
  62. ^ Higham (2004) p. 68.
  63. ^ a b Berg (2004) p. 109.
  64. ^ Berg (2004) p. 110.
  65. ^ Berg (2004) sf. 111–112.
  66. ^ Berg (2004) p. 112.
  67. ^ Horton and Simmons (2007) sf. 120.
  68. ^ a b McNamara, Mary (1 Temmuz 2003). "It was her defining role: life". Los Angeles Times. 13 Ocak 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Ekim 2011. 
  69. ^ Kanin (1971) sf. 284.
  70. ^ Kanin (1971) sf. 85.
  71. ^ Berg (2004) sf. 111.
  72. ^ Britton (2003) sf. 16.
  73. ^ a b Berg (2004) p. 114.
  74. ^ Chandler (2011) sf. 105.
  75. ^ Haver (1980) sf. 237–238.
  76. ^ Higham (2004) p. 94.
  77. ^ Dickstein (2002) sf. 48–50.
  78. ^ a b Berg (2004) p. 116.
  79. ^ Hepburn (1991) p. 238.
  80. ^ a b Berg (2004) p. 117.
  81. ^ Higham (2004) p. 88.
  82. ^ Higham (2004) p. 90.
  83. ^ a b c Berg (2004) p. 118.
  84. ^ Hepburn (1991) p. 201.
  85. ^ Verlhac (2009) p. 8; Chandler (2011) p. 142.
  86. ^ Edwards (1985) p. 166.
  87. ^ Berg (2004) p. 119.
  88. ^ Britton (2003) p. 13.
  89. ^ Higham (2004) p. 97.
  90. ^ Berg (2004) p. 132.
  91. ^ Berg (2004) p. 136.
  92. ^ Berg (2004) p. 137.
  93. ^ Curtis (2011) p. 224.
  94. ^ Hepburn (1991) p. 217.
  95. ^ Dickens (1990) p. 17.
  96. ^ Berg (2004) p. 139.

Dış bağlantılar

değiştir