Karaağaçlar Altında
Karaağaçlar Altında, Nobel ödüllü Amerikan oyun yazarı Eugene O'Neill'ın ilk kez olarak 1924'te yayımladığı tiyatro oyununun adıdır. Bugün Amerikan klasikleri arasındadır. Oyunun özgün adı Desire Under the Elms dir.
Desire Under the Elms | |
Yazar | Eugene O'Neill |
---|---|
Çevirmen | Orhan Burian |
Ülke | ABD |
Dil | İngilizce |
Konular | Trajedi, dram |
Tür | Tiyatro |
Yayım | 1924 (özgün) 1945 (Türkçe) |
Yayımcı | Maarif Bakanlığı Devlet Konservatuvarı Yayımları |
Medya türü | Karton kapaklı, 3. hamur kağıt, ciltsiz |
Sayfa | 100 |
Seri no:22 serisi |
Karaağaçlar Altında, Eugene O'Neill'ın "Mourning Becomes Electra" adlı oyunuyla birlikte klasik Yunan Trajedyası'nı 19. yüzyıl New England kırsalına uyarladığı ikinci oyunu olmuştur. "Karaağaçlar Altında", Sofokles'in MÖ 428 yılında sahnelenen Kral Oedipus adlı trajedyasının serbest bir uyarlamasıdır.
Oyun 1958 yılında Delbert Mann tarafından aynı adla sinemaya da uyarlanmıştı. Filmin başrollerinde Sophia Loren, Anthony Perkins ve Burl Ives oynamışlardı.
O'Neill'ın oyunu daha ABD'de sinemaya uyarlanmadan önce, 1957 yılında Türkiye'de Dormen Tiyatrosu'nda sahneye konmuştu. Yılmaz Gruda'nın babayı, Erol Keskin'in Eben'i, Yıldız Alpar'ın Abbie'yi (Filmde Anna) oynadığı oyunda Fikret Hakan ve Necdet Ayberk üvey kardeşleri canlandırıyordu, tiyatro'ya henüz başlamış olan İzzet Günay ise Şerif rolünü üstlenmişti. Bu oyun Haldun Dormen'in Cep Tiyatrosu'ndan sonra kurduğu Dormen Tiyatrosu'nda sahnelenen ilk oyundu. Haldun Dormen'e göre "Tam anlamıyla bir fiyasko" olmuştu ve birkaç defa sahnelendikten sonra kaldırılmıştı.[1]
Konusu
değiştirOlaylar 1840 yılında ABD'nin New England (Yeni İngiltere) kırsalında geçer. Ephraim Cabot 74 yaşında ama çok dinç ve yaşama dört elle sarılmış bir çiftçidir. 50 yıl kadar önce yerleştiği bu toprakları dişiyle tırnağıyla işlemiş ve çoklarının gıpta ettiği geniş toprakları olan büyük bir çiftliğin sahibi olmuştur. Bu çiftliğe alışılmışın dışında bir hırs ve açgözlülükle bağlıdır. Daha önceki iki evliliğinden olan üç oğlu da kendisinden nefret ederler, ama açgözlülük ve hırs söz konusu olduğunda ondan aşağı kalmazlar. Karılarını genç yaşta toprağa vermiş olan Ephraim Cabot üç oğlunu da karın tokluğuna ağır işlerde çalıştırmaktadır. İkinci karısından olan oğlu Eben bir bakıma ona çok benzemektedir, o da toprağa bağlanmak ister üstelik annesi ölmeden önce ona çiftliğin asıl sahibinin kendisi olduğunu ve öldükten sonra hakkını almasını tembih etmiştir.
Eben çiftliğin ağır işlerinden bıkmış olan iki üvey kardeşine para vererek çiftlikteki haklarından vazgeçtiklerine dair bir senet imzalatır. Kardeşler tam evi terkedip Kaliforniya'ya altın aramak üzere yola çıkarlarken, baba Cabot birkaç haftadır uğramadığı eve yeni evlenmiş olduğu Abbie Putnam adında genç bir kadınla döner. Onun da amacının yakın zamanda öleceğini umduğu kocasından sonra çiftliğe sahip olmak olduğu anlaşılır. Bu nedenle başlarda Eben'le aralarında başlayan sürtüşme kısa süre sonra bir aşka dönüşür ve aralarında başlayan bu yasak ilişki gizliden gizliye sürerken Abbie gebe kalır. Çocuğun kendisinden olduğunu sanan Ephraim Cabot artık çiftliği devredebileceği daha güvenilir bir erkek çocuk sahibi olmanın verdiği rahatlıkla komşularına bir davet verir, ancak onlar durumun farkındadırlar ve arkasından kıs kıs gülerler. Eben'e delicesine âşık olan Abbie bebeğin aralarında bir engel olarak kalacağını düşünerek bebeği öldürür. Bu arada Ephraim de çocuğun kendinden olmadığını artık öğrenmiştir. Eben önce Abbie'yi kanuna teslim eder, sonra bu cinayetten kendinin de sorumlu olduğunu görerek kendisi de teslim olur.
Kaynakça
değiştir- ^ Sürç-ü Lisan Ettikse. Haldun Dormen. 2003, Epsilon Yayınları.s.229-233