Hayvanlarda eşcinsel davranışlar

insan türü dışındaki hayvanlarda gözlemlenen ve belgelenmiş eşcinsel, biseksüel ve transeksüel davranışlar

Hayvanlarda eşcinsel davranışlar, insan türü dışındaki hayvanlarda gözlemlenen ve belgelenmiş eşcinsel ve biseksüel davranışlardır. Bu davranışlar cinsellik, kur yapma, etkilenme, duygusal bağ kurma, eş olma ve ebeveynliği içerir. Bruce Bagemihl'in 1999 yılına ait makalesinde, içlerinde primatlardan bağırsak solucanlarına kadar birçok canlının yer aldığı 500'ü belgelenmiş, yaklaşık 1500 türden bahsedilmektedir.[2] Hayvanların cinsel davranışları aynı tür içerisinde bile çok çeşitlilik gösterebilmektedir. Bunun nedenleri, birçok türün üzerinde çalışma yapılmadığı için henüz yeteri kadar anlaşılmamıştır.[3] Bagemihl, "hayvanlardaki cinsel çeşitliliğin -buna eşcinsellik, biseksüellik ve çoğalmaya dayanmayan cinsellik de dahil olmak üzere-bilim çevrelerinin daha önceleri kabul etmek istediğinden daha çok olduğunu iddia etmektedir. Güncel araştırmalar ışığında, hayvanlar aleminin genelinde, aynı cinsiyetteki canlılar arasında birçok cinsel davranışın bulunduğunu belgelemektedir.[4] 2009 yılında yayımlanan bir makaleye göre; aynı cinsiyetteki hayvanlar arasındaki cinsel ilişkilerin hayvanlar aleminde evrensel bir olgu olduğu ve türler arasında da yaygın bir şekilde görüldüğünü göstermiştir.

Fotoğraftakine benzer, New York'taki Central Park Hayvanat Bahçesinde yaşayan Roy ve Silo adlı dünyaca meşhur iki erkek Miğfer Pengueni, birbirlerine eş olmuş, kuluçkaya yatırılması ve bakılması gereken canlı bir yumurta verildiğinde bu görevi başarıyla tamamlamışlardır.[1]

İnsan dışı hayvanlarda doğal bir durum olan eşcinsellik, insanlardaki eşcinselliğin de doğal olduğunu gösterdiği için tutucu, dindar ve LGBT toplumsal hareketlerine karşı olan çeşitli gruplar tarafından tartışmaya açılmıştır. Bu konudaki çalışmalar aynı zamanda Orta Çağ'dan beri var olan "peccatum contra naturam" (doğaya karşı işlenen günah) -Thomas Aquinas- görüşünü de temelinden sarstı.[5] Mantıksal ya da ahlâksal akıl yürütmelerde bulunulsa da hayvanlarda eşcinsellik geçerli bir tartışma konusu hâline geldi. Bununla birlikte hayvan davranışlarının bir şeyin ahlâksal olup olmadığı konusunda temsl alınmasının mantıksız olduğunu iddia edenler de vardır.[6]

"Eşcinsel" teriminin hayvanlara uyarlanması değiştir

Eşcinsel terimi aynı cinsiyetteki insanların cinsel çekimi ve davranışlarının tanımlanması için 1869 yılında Prusya'da türetilmiştir.[7] Bu terimin hayvanlarda kullanılması iki temel etkenden ötürü tartışmalıdır: Hayvan cinselliği ve içgüdüleri henüz çok anlaşılamamıştır ve insan türü dışındaki türlere ilgisiz olan Batı toplumunun bu terime güçlü kültürel değerler yüklemesidir. Eşcinsel davranışlara zaman içerisinde birçok farklı ad verilmiştir. Diğer hayvanlar da tıpkı insanlar gibi çeşitli cinsel etkinliker göstermektedirler ancak bunların hepsini 'eşcinsel' terimi altında toplamanın olanağı yoktur. Düzcinsel olan bir hayvan eşcinsel olan bir hayvandan ne kadar farklı ise biseksüel olan bir hayvan da eşcinsel olan bir hayvandan o derece farklı olacaktır. Hele deniz atı, tavuk, birçok sürüngen gibi cinsiyetini değiştirebilen transseksüel bir hayvan, eşcinsel terimi altına koyulamaz. Yakın zamana kadar üst terim olarak tüm bu cinsel-duygusal etkinlikler için cinsel tercih terimi kullanılmaktaydı. Ancak bu terim de bir "küçük görme" duygusuyla konulmuştur. Birçok kültürde görülen ve eşcinsel ilişkileri kötülemek için kullanılan "eşcinsel erkekler sadece cinsel ilişki içinde bulunurlar" gibi yaklaşımlar sonucunda eşcinsellik aşk, flört gibi duygulardan halk gözünde arındırılmıştır. Sonunda eşcinsellerin her iki cins ile de cinsel ilişkiye girebileceği gibi bir yanılgı oluşmuştur. Bu bir bakıma doğrudur, eşcinsel bir canlı da, bulunduğu düzeye bağlı olarak karşı cinsiyetle cinsel ilişkiye girebilir. En sonunda cinsel tercih terk edilmiş ve yerini cinsel yönelime bırakmıştır. Cinsel yönelim hem eşcinselliği, hem biseksüelliği hem de düzcinselliği içinde barındıran bir terim olarak kabul görmüş doğru bir terimdir. Transseksüeller için ise cinsiyet kimliği (yönelimi) benimsenmiştir.

Hayvanların yönelimleri ve içgüdüleri her zaman davranışları incelenerek anlaşılmıştır. Vahşi hayvanlarda bir kural olarak araştırmacılar belli bir hayvanın tüm yaşamını gözlemezler ve sonuç, davranışların belli aralıklarla yapılan gözlemlerinden çıkartılır. Bir hayvan eşcinsel bir cinsel davarnış sergiliyorsa, eşcinsel teriminin kullanılması doğru bir kullanım olur ancak bu makâle, eşinsellik teriminin aynı cinsiyetten hayvanlar arasında çift olmak, genital tahrik, çiftleşme oyunları ve çiftleşme gösterilerinin de eşcinsellik sayıldığı çağdaş araştırmalara uygun olarak yazılmıştır. Eşcinsel davranış, birçok durumda incelenen hayvanın tüm cinsellik olaylarının bir parçası olarak görülür ki bu da insanda anlaşıldığından farklı olarak onları eşcinsel değil biseksüel yapar, doğal olarak eşcinsel yönelimin kesin olduğu eşcinsel çiftler de vardır.

Hayvanlarda eşcinsel davranışlar üzerine araştırmalar değiştir

Aynı cinsiyettekilerin cinsel davranışları hakkında, büyük bir ihtimalle toplumsal ahlakın aynı cinsiyettekiler arası cinsel davranışlara bakış açısının[kaynak belirtilmeli] gözlemci önyargılı hale getirmesi, gördüğü şeyi anlayaması ve hattâ 'meslektaşları tarafından dalga geçilmesi ve küçümsenmesi' yüzünden yakın zamana kadar resmi olarak geniş çaplı bir araştırma yapılmamıştı.[kaynak belirtilmeli] Georgetown Üniversitesi'nden biyolog Janet Mann'a göre; "Bu konuyu araştıran biliminsanları genelde 'gündeme oturmayı istemek'le suçlanmış ve çalışmaları, başka konularda çalışan meslektaşlarına oranla çok daha yoğun bir şekilde yanlı olarak incelenmiştir." İnsanlarda ve insan dışındaki hayvanlarda geçerli olmak üzere her cinsel davranışın üremeyle bir alakası yoktur.[kaynak belirtilmeli] Bu olgu sosyal kuşlar, memeliler, özellikle deniz memelileri ve primatlarda görülmektedir. Ancak eşcinsellik, biseksüellik gibi olguların hayvanlar âleminin ne kadarlık bir kısmında olduğu bilinmemektedir. Araştırmalar eşcinsellik, biseksüellik gibi olguların türlerin bir kısmında olduğunu gösterirken, (of the exhibition against nature) Doğaya Karşı'nın bilim danışmanı Petter Bøckman, bu olgunun, şu anda algılanandan çok daha yaygın olduğu görüşünü ileri sürmektedir.

Denizkestanesi ve fidan biti gibi herhangi bir cinsel birleşmesi olmayan türler dışarıda bırakıldığında, eşcinsel davranışının bulunmadığı kanıtlanmış herhangi bir tür bulunmamıştır. Bunun da ötesinde hayvanlar âleminin bir kısmı tamâmen hermafroditiktir (hem eril hem de dişil özellikleri barındıran) ve bir kısmı da tam anlamıyla biseksüeldir. Onlar için eşcinsellik herhangi bir sorun değildir.
 
Kenya'da iki erkek zürafa

Görmezlikten gelinmiş eşcinsel davranışlara bir örnek de, Druce Bagemihl'in kaleme aldığı ve açıkladığı zürafalarda her on çiftleşmeden dokuzunun erkekler arasında olduğudur.

Erkeğin dişiyi koklaması bile cinsellik olarak kayda geçerken erkekler arasında anal seks bile eşcinselliğin etrafından dolaşılarak 'üstünlük sağlamak, rekabet ve selamlaşma' olarak adlandırılmaktadır.

Bazı araştırmacılar bu davranışların sadece erkeklerden oluşan ve/veya erkek egemen topluluklarda, hapishanelerdeki cinsellikte olduğu gibi oluştuğuna inanmaktadırlar. Başta Joan Roughgarden, Bruce Bagemihl, Thierry Lod"[kaynak belirtilmeli] ve Paul Vasy olmak üzere diğerleri, cinselliğin (hem eşcinselliğin hem de heteroseksüelliğin) sosyal konum belirlemeyle alâkalı olmak zorunda olmadığını, birliğin ve sosyal bağların güçlendirilmesini de sağlayabildiğini ileri sürmektedirler. Bazılarıysa, örneğin hayatları boyunca tek bir erkek eşle yaşayan erkek penguenlerin, şans verildiğinde bir dişi penguen ile cinsel ilişkiye girmeyi reddetmesi gibi bazı eşcinsel davranışları açıklayamadığı için yetersiz bulmaktadır.[kaynak belirtilmeli] Bu tip birçok birleşme makalenin yazıldığı tarihte henüz verilerle kanıtlanmamış olsa da, ilerleyen bilimsel araştırmalar gittikçe daha fazla sayıda kalıcı, tek eşli eşcinsel türleri ve koyunlar gibi çok eşli türlerin varlığını kanıtlamaktadır.

Koyunlar hakkındaki bir rapordan alıntı:

Koçların yaklaşık %8'i koyunlarla çiftleşmeleri için bir şans verildiğinde bile koçlarla çiftleşmeye devam etmektedirler. Bir deney grubunun iç, görme lobu önüdeki hipotalamus bölgesi koçlarda, aynı yaş grubundaki koyunlara oranla çok daha büyük çıkmaktadır.[kaynak belirtilmeli]

Aslında, belirlenen eşcinsel türler, koyundan, kediye ve ata, kediden, köpeğe ve muhabbet kuşuna kadar bilinen tüm evcilleştirilmiş hayvanları da kapsamaktadır.[kaynak belirtilmeli]

Türler değiştir

Kuşlar değiştir

Siyah kuğu değiştir

 
Siyah kuğu, Cygnus atratus genelde Avustralya'nın güneydoğu ve güneybatısında üreyen büyük bir su kuşudur.

Kabaca bir hesapla siyah kuğu çiftlerinin dörtte biri eşcinsel çiftlerdir, ya yuva çalarlar ya da daha sonra yumurtayı çalıp dişiyi yuvadan uzaklaştırmak üzere geçici bir üçlü aile kurarlar.[8] Büyük olasılıkla, ebeveynleri daha geniş bir yaşam alanını savunabildikleri için, eşcinsel çiftlerin yavrularının daha fazlası, farklı cinsten ebeveynlere olanlara oranla yetişkinliğe ulaşmaktadır. Aynı mantık erkek flamingo çiftlerinin yavrularında da yürümektedir.[9]

Yaban ördeği değiştir

 
İki erkek yaban ördeği, Anas platyrhynchos.

Erkek-dişi yaban ördeği çiftleri sadece dişi yumurtlayana kadar oluşur, daha sonra erkek, dişiyi terkeder. Yaban ördeklerindeki erkek eşcinselliği, kuşların geneline oranla daha fazladır. Bu oran bazı durumlarda tüm nüfusun %19'u kadardır.[2]

Penguenler değiştir

New York Times'ın 2005 Şubat başında yaptığı bir habere göre New York Central Park hayvanat bahçesinde bir erkek Miğfer pengueni çifti kuluçkaya yatıp, yumurtadan çıkarttıkları bir dişi pengueni evlat edinmişlerdir.[10]

Roy ve Silo ile yavruları Tango'nun gerçek yaşam hikâyeleri üzerine And Tango Makes Three isimli bir çocuk kitabı yazılmıştır. Tango adlı dişi penguen, daha sonra başka bir dişi penguenle birlikte olmuştur. New York'ta bulunan diğer penguenlerin de hemcinsleriyle eş oldukları kayıtlara geçmiştir.[11][12]

Kaynakça değiştir

  1. ^ "Erkek penguenlerin canlı yumurtayla beraber ilgilenmesi". 27 Haziran 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mayıs 2017. 
  2. ^ a b Bagemihl, Bruce (1999). Biological Exuberance: Animal Homosexuality and Natural Diversity (İngilizce). St. Martin's Press. ISBN 0-312-19239-8. 
  3. ^ Gordon, Dr Dennis (10 Nisan 2007). ""'Catalogue of Life' reaches one million species"". National Institute of Water and Atmospheric Research. 13 Temmuz 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Temmuz 2017. 
  4. ^ "Same-sex Behavior Seen In Nearly All Animals, Review Finds". 24 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  5. ^ "Homosexuality in the Middle Ages". 18 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  6. ^ "Love That Dare Not Squeak Its Name". 15 Mart 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  7. ^ The first known use of the word Homoseksuäl is found in Benkert Kertbeny. Leipzig: Paragraph 143 des Preussichen Strafgesetzebuches vom 14/4-1851 und seine Aufrechterhaltung als Paragraph 152 im Entwurf eines Strafgesetzbuches fur den Norddeutschen Bundes Reprinted in Jahrbuch fur sexuelle Zwischenstufen 7 (1905). 1869. s. 1-66. 
  8. ^ Goudarzi, Sara (12 Eylül 2007). ""Gay animals out of the closet?: First-ever museum display shows 51 species exhibiting homosexuality"". 19 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  9. ^ ""Oslo gay animal show draws crowds"". 19 Ekim 2006. 29 Ekim 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Temmuz 2017. 
  10. ^ Dinitia Smith (7 Şubat 2004). ""Love That Dare Not Squeak"". New York Times. 29 Kasım 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  11. ^ ""They're in love. They're gay. They're penguins... And they're not alone."". Columbia University. 10 Haziran 2002. 1 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mayıs 2017. 
  12. ^ "Central Park Zoo's gay penguins ignite debate". San Francisco Chronicle. SFGate.com. 12 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mayıs 2017.