Ahmed Cevad
Bu maddedeki bilgilerin doğrulanabilmesi için ek kaynaklar gerekli. (Eylül 2020) (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Ahmet Cevad[1] (Azerice: Əhməd Cavad) (5 Mayıs 1892, Seyfali köyü, Şemkir ilçesi — 13 Ekim 1937), Azerbaycanlı şair, tercüman, AYB üyesi (1934), profesör (1933),[2] Kuba Halk Eğitim Şubesi müdürü, Gence'de Azerbaycan Tarım Enstitüsü'nde Azerbaycan ve Rus dilleri kürsüsünde öğretmen, doçent, kürsü başkanı (1930-1933), Azerbaycan Devlet Yayınevi'nin çeviri bölümünde editör (1934), "Azerbaycanfilm" stüdyosunda belgesel filmler bölümünün müdürü (1935-1936),[3] Azerbaycan Cumhuriyeti'nin resmi devlet marşının sözlerinin yazarı büyük şairimiz Ahmed Cevad'dır. Azerbaycan şiirinde yeni bir edebi okulun temelini atmıştır.
Ahmed Cevad | |
---|---|
Doğum | 05 Mayıs 1892 Şemkir Rayonu |
Ölüm | 13 Ekim 1937 Bakü, Azerbaycan SSC, SSCB |
Meslek | Şair, yazar, profesör |
Milliyet | Azerbaycan Türkü |
Dönem | 1916– |
7 Mayıs 2019 tarihli, 211 numaralı Kararı ile Ahmed Cevad Azerbaycan Cumhuriyeti'nde eserleri devlet varlığı ilan edilen yazarlar listesine dahil edilmiştir.[4]
Çocukluk Yılları
değiştirHayatının ilk yılları ve eğitimi
değiştirAhmed Cevad, 5 Mayıs 1892'de Gence kazasının Şemkir bölgesi Seyfeli köyü Mehrili sülalesinde bir din adamı ailesinde doğdu. Ahmed Cevad'ın aile mensubiyeti bir taraftan İran ve Güney Azerbaycan, diğer taraftan Gürcistan ile bağlantılıdır. Şairin babası, Şemkir bölgesinde bilgisiyle öne çıkan Akhund Mammadali, Gencebasar bölgesinde din adamı bir ailede büyümüştü. Dedeleri köklü tüccar ve entelektüel bir çevre ile bağlantılıydı. Cevad'ın baba tarafından dedesi Güney Azerbaycan'dan olup, Arabistan'da eğitim görüp dönmüş bir müçtehitti. O, hayatının sonuna kadar Gence'de yaşamıştır. Ahmed Cevad'ın annesi Yahşı Hanım, halk edebiyatının usta bilicilerindendi.[5][6][7][8]
Şairin babasının ölüm tarihi çeşitli kaynaklarda farklı şekilde belirtilir. Akademisyen B. Nabiyev'in "Ahmed Cevad" adlı kitabında 1897 yılı, araştırmacı N. Alekberli'nin "Üç Dal" kitabında 1898 yılı, R. Salmanlı'nın "Ahmed Cevad'ın Yaratıcılık Yolu" ve "Ahmed Cevad. Sen Ol Asan Gülüstan" adlı kitaplarında ise 1900 yılı olarak gösterilir. Şairin babası Mammadali Ahundzade, Gence'de bir fırtınaya yakalanır. Bu fırtınada şiddetli bir şekilde üşütür ve kısa süre sonra vefat eder. Şairin annesi Yakşı Hanım ise 1938 yılında hayatını kaybetmiştir.[5][9].
Cevad ilk eğitimini üç yıl köyde bir molladan almış, Arapça ve Farsçayı derinlemesine öğrenmiştir. Bu, onun Şemkir'de aldığı ilk ve son eğitimdi. O, daha yedi yaşında iken Kur'an-ı Kerim'i okuyor ve birçok sureyi ezbere biliyordu.[5][8] Ancak babasının ölümünden sonra annesi Yahşı Hanım, Cevad'ı da yanına alıp Gence'ye, önceki eşinden olan çocuklarının yanına gider. Cevad'ın Gence'ye ilk gelişi 1906 yılına rastlar. Bu tarih, şairin ilk şiirlerinden biri olan, otobiyografik nitelik taşıyan, 9 Eylül 1908'de yazılmış "Gence'ye Geldim" şiirinde görülür.[5][10] Şairin annesi halı atölyesinde işe girer, Zarrabi Sokağı'nda, eskiden Ali Rzayev'in mülkü olarak bilinen binada bir daire kiralar ve oğlu Cevad ile burada yaşar.
Şehir pazarında demircilik yapan Cevad’ın üvey kardeşleri Mesim ve Kulu, bu ailenin yakın akrabası Hüseyin Bey’in yardımıyla Cevad’ı 1906 yılında Şah Abbas Camii'ne bağlı Yelizavetpol (Gence) Müslüman-Din Adamları Seminerine okumaya gönderirler.[6][7][8][9][10] Seminariyada üstün başarıları nedeniyle "Hayırseverlik" cemiyeti tarafından her ay yedi dinar altın olarak maaş verilmiştir.[6][7] Orada ona Abdullah Sur, Hüseyin Cavid, İdris Ahundzade (Mikayıl Müşfik’in eşi Dilber Ahundzade’nin amcası) gibi tanınmış aydınlar ders vermiştir. Türkiye’den Gence’ye gelen Savad Cevad (Türk Ahmed Cevad’ın kardeşi) isimli öğretmen, Cevad’ın gelişiminde büyük rol oynamıştır. Şiirin kurallarını neredeyse ona S. Cevad öğretmiştir.[5][6][7][8] Kendi kalem denemelerine henüz öğrenci iken başlayan Ahmed Cevad, ilk şiirleriyle bazı öğretmenlerinin dikkatini çekmiştir. Örneğin, 1910 yılında Cevad’ın öğretmeni A. Tofik’in arkadaşı A. Şaik’e gönderdiği mektupta bu durumdan bahsedilmektedir:[5][8][9][11]
“ | Telebelerimin içinde Cevad adlı genç bir şair var. Bana okuduğu ilk manzumeleri geleceğe büyük ümütler verir. Lisanı sade ve güzeldir | ” |
Profesör Celal Kasımov'un araştırmalarında belirttiği gibi, A. Sur öğrencisi genç yazar Ahmed Cevad'ı sadece kendi şair dostları arasında değil, daha geniş bir çevrede tanıtarak, ünlü doğubilimci arkadaşı Gordlevski’ye yazdığı bir mektubunda Cevad’ın yaratıcılığına büyük umutlar beslediğini ve gurur duyduğunu ifade etmiştir.[5][8] Ahmed Cevad seminariyada altı yıl eğitim almış ve 1912 yılında eğitimini tamamlamıştır. 27 Mayıs 1912 tarihinde Ahmed Cevad’a verilen sertifikada, C. Ahundzade’nin semineri 10 dersten: "İlahiyat", "Kur'an'ın Okunması", "Rus Dili", "Tatar (Azerbaycan türkçesi) Dili", "Arap Dili", "Fars Dili", "Tarih", "Coğrafya", "Doğa Tarihi" ve "Hijyen" derslerinden mükemmel notlarla bitirdiği belirtilmiştir. Üç dersten - "Geometri", "Cebir" ve "Matematik"ten ise dört tam yarım almıştır.[5][7][8] Filoloji bilimleri adaylarından N. Kahramanov bir makalesinde Ahmed Cevad'ın "İran'da eğitim aldığını" belirtmiştir ("Şair ve Çevirmen", "Edebiyat ve Sanat", 20 Eylül 1985). Ancak diğer kaynaklarda bunu doğrulayan bir bilgi bulunmamaktadır.[9]
Şair 1913 yılında Gence'de Kafkas Şeyhülislamı Muhammed Piçnamazade’ye sınav vererek "şerefli Türk ve Fars Dilleri Öğretmeni" unvanını alır. Gence'deki ilk resmi öğretmen olarak 1 numaralı Kız Okulu'nda pedagoji faaliyetlerine başlamıştır.[5][7][8]
Aile
değiştirAhmed Cevad ve Şükriyye Cevad'ın beş çocuğu olmuştur: Niyazi, Aydın, Tuğay, Yılmaz adlı oğulları ve Almaz adlı kızları. Kızları Almaz, 1936 yılında 16 yaşında sarkoma hastalığından vefat etmiştir.[12] Ahmed Cevad'ın öldürülmesi ve Şükriyye Ahundzade'nin sürgün edilmesinden sonra 2 yaşındaki Yılmaz, çocuk yuvasına verilmiş,[7] 14 yaşındaki Tuğay, zorlu eğitim gerektiren çocuklar için yapılan yetimhaneye, 16 yaşındaki Aydın ise Keşle hapishanesine gönderilmiştir.[13]
Türk Aksakkalları Birliği'nin fahri üyesi Cevad Ahundzade'nin ulu büyükbabasıdır.[15][16]
Yaratıcılığı
değiştirŞair, ilk olarak Gence'de eğitim yıllarında şiirle ilgilenmiş ve 1910 yılından itibaren lirik şiirler ve eleştirel makalelerle çeşitli gazete ve dergilerde eserler vermiştir. Bu dönemde kaleme aldığı örnekler, genellikle Arapça-Farsça kelimelerle zenginleştirilmiş gazel ve kıtalardan oluşmaktadır. Şair, sadece yaratılışının ilk dönemlerinde aruz ölçüsünü kullanmıştır.[7][8][10] "Utan" ve "Müellim" şiirleri, onun ilk kalem deneyimlerinden örneklerdir.[6] Ahmed Cevad’ın arşivinde "Felek dil kabab…" adlı 34 sayfalık bir el yazması bulunmaktadır. Bu şiirler topluluğunun çoğunu şair, medresede okuduğu yıllarda yazmıştır. Bunların çoğu Arapça-Farsça kelimeler ve terimlerle doludur. Şiirler klasik rubai ve gazel biçimlerinde yazılmıştır. Aralarında nispeten halk dili ve aşık yaratılığına dayanan örnekler de bulunmaktadır.[5]
Edebiyata bu tür şiirlerle adım atan Ahmed Cevad’ın birkaç yıl sonra şiir dili sadeleşmiştir. 1913 yılında kaleme aldığı "Dilimiz" şiiri buna bir örnektir. Şair, bu şiirinde dilin saflığının korunmasıyla ilgili konulara değinmiş ve kendi açık görüşlerini ifade etmiştir. Dili yabancı unsurlarla ve yabancı kelimelerle yapay bir şekilde dolduranlara karşı çıkmıştır.[5][9]
Bakalım dilimize neler görünür:
Okuyup-anlamak yazmaktan güçtür.
Yazan düşünmeden yazsa da böyle,
Okuycu beş-on gün gerek düşüne,
Ki, anlasın bu söz arap mı, fars mı?
Şair, tüm ölçülerden ve şiir formlarından daha çok koşma ve bayatıya üstünlük vermiştir. Ahmed Cevad’ın yaratımında gerçekçi üslupla yazılmış eserler de bulunmaktadır. Romantik üslup ile realist üslup paralel bir şekilde geliştirilmiştir. "Yazım gel!" ("Yazayım gel!"), "Yuxuma gelmişdin" ("Rüyama Gelmiştin"), "Sevgi candan ayrılmaz" ("Aşk Can'dan Ayrılmaz") gibi şiirleri, ayrıca aşık şiirlerine nazire olarak yazdığı "Seher-seher" ("Sabah-Sabah") ve "Olmaz" bayatıları ve benzerleri daha fazla dikkat çekmektedir.[5]
1912 yılında Ahmed Cevad, Gence medresesindeki eğitimini tamamladığında, öğretmeni Abdullah Sur hayatını kaybetmiştir. Abdullah Sur’un cenaze törenindeki konuşmalar, o yılın Mayıs ayının 17’sinde "İkbal" gazetesinde yayımlanmıştır. Yayımlanan şiirler arasında Ahmed Cevad’ın öğretmenine ithaf ettiği şiir de bulunmaktadır. Bu konuda H. Cavid "İkbal" gazetesinde yazmıştır:[5]
1912-ci ildə Ə. Cavad Gəncə mədrəsəsində öz təhsilini qurtaran dövrdə müəllimi Abdulla Sur dünyasını dəyişir. Onun dəfni mərasimində olan çıxışlar həmin ilin may ayının 17-də "İqbal" qəzetində dərc edilmişdir. Dərc olunan şeirlərin sırasında Əhməd Cavadın müəlliminə həsr etdiyi şeir də vardı. Bu barədə H. Cavid "İqbal" qəzetində yazmışdır:
“ | ...genç ve necip şairimiz Cevad Efendi hazin ve ahenktar bir tarz ile yazmış olduğu güzel ve yanıklı şiirini söylemeye başladı. | ” |
H. Cavid, Ahmed Cevad’ın 26 mısralık bu şiirini tamamıyla makalesinde yayımlar. Bu şiir dikkate alınmazsa, şairin bilinen ilk basılı eseri, 1913 yılında haftalık toplumsal-siyasal ve bilimsel-edebi "Şelale" dergisinin 18. sayısında yayımlanan "Müdhiş Düşüncelerim" adlı şiiridir. Bu derginin editörü H. Sebribeyzade, bahsi geçen şiiri sert bir şekilde eleştirmiştir. Ahmed Cevad da "Şelale" editörü Sebribeyzade’ye cevaben yazdığı "Şelale Müherriri Sebribeyzade’ye Cevap" adlı makalesini, 1913 yılında "İkbal" gazetesinin 19-20. sayılarında yayımlamıştır.[5]
Ahmed Cevad’ın devrim öncesi dönemde basında yayımlanan yazılarında, insanlar dostluğa, kardeşliğe ve birliğe çağrılmaktadır. Örneğin, 1911 yılında yazdığı "Bir-birimizi Sevelim" adlı makalesi "Mektep" dergisinde yayımlanmıştır. Şairin "Mektep" dergisinde yayımlanan çocuk şiirleri de dikkat çekicidir.[5]
İlk Şiirler Kitabı
değiştirAhmed Cevad’ın "Koşma" adlı ilk şiir kitabı 1916 yılında Bakü’de, "Açık Söz" matbaasında yayımlanmıştır.[5][6][11][17] Kitap basıldığında şair Batum’da bulunuyordu. Burada toplanan şiirler, yazarın çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanmış eserleridir. Şiirler önceden o kadar çok beğeni kazanmıştı ki, bu şiirleri bir toplu halde Dr. Hüsrevbey Sultanoğlu'nun şahsında "Cemiyyeti-Heyriyye" yayımlatmıştır. Cevad, bu olaydan bir yıl sonra haberdar olmuş, Bakü’ye gönderdiği "Teşekkür" adlı mektubu, Mehmet Emin Resulzade'nin editörlüğünü yaptığı "Açık Söz" gazetesinin 1917 yılı 24 Mayıs sayısında yayımlanmıştır. Mektupta şöyle denmektedir:[5]
“ | “Koşma” adı altında şiirlerimin kitapça şeklinde basın olmasına manevi ve maddi yardımları dokunan Bakü müsülman cemiyeti-heyriye vekili doktor H.Sultanova mübarek gazetiniz vasitesiyle yürekten teşekkürümü iletmenizi rica edirem. | ” |
Kitapta, şairin yaklaşık on yıllık yaratıcılık dönemine dair net bir fikir oluşmaktadır. Şair, yaratılışının ilk yıllarından itibaren küçük yaşta ve okul çağındaki çocuklar için güzel eserler yazmıştır. "Balalarıma" adlı şiiri de özellikle çocuklara hitaben yazılmıştır ve "Koşma" adlı şiirler kitabında yayımlanmıştır.[10] Bu kitapta, şairin esasen 1912-1916 yıllarında yazdığı koşmalar toplanmıştır. "Koşma" Türkiye'de de büyük beğeniyle karşılanmıştır. Şair, Azerbaycan Maarif İşleri İttifakı’na yazdığı dilekçede şöyle bildiriyordu:
“ | 1916.yılda “Koşma” adlı 1ci şiirler mecmuam çıktı. Şiirde intihap etdiyim üsul gerek Azerbaycanda, arzusa, belki Türk ülkelerinde bir yenilik olarak kabul edildi. | ” |
Bu eserlerin yeniliklerinden biri, bir kısmının sade yerel dilde yazılmış olmasıydı.
Kaplan Postlu Adam çevirisi
değiştirAhmed Cevad, Gürcü şair Şota Rustaveli’nin Kaplan Postlu Adam adlı eserini Gürcüceden Azericeye çeviren ilk kişi olarak da bilinir. Bu çevirisi ancak 1978’de, Kiril’e dayalı Azeri alfabesiyle Pələng dərisi geymiş pəhləvan adıyla basılmıştır. Pələng dərisi geymiş pəhləvan adlı bu çeviri, küçük değişikliklerle Bilal Dindar ve Zeynelabidin Makas tarafından Türkçeye aktarılmış ve 1991’de Kaplan Postlu Şövalye adıyla basılmıştır.
Eserleri
değiştir- Seçilmiş eserleri. - B.: "Doğu-Batı", 2005. - 295 s.
- Seçilmiş eserleri: 2 C 'de. - B.: Azerneşr, 1992. - C.Iş. 326 s.; C.II. - 236 s.
- Sen ağlama, ben ağlaram ... (Şerlər buklet; poemalar).-B.: Yazıcı, 1991. - 208 s.
- Hak bağıran ses / tərt. ve önsöz A.Aliyevanındır. - B.: Nicat, 1991. - 31 s.
- Çırpınırdı Karadeniz: (Şiir) / / Yeni Azerbaycan. - 2001. - Sent. - s.4 Azerbaycan marşı / Müzik Ü.Hacıbeyovundur / / Halk Gazetesi. - 1992. - 4 iyul.-s.3.
- Gelme Besmele: Şiirler / / Azerbaycan. - 1994. - 6 der.-s.4.
- Acara Mektupları
- Lazlara Kömek (Yardım)
- Sohum Yolunda
- Rize ve Trabzon Felaketzedeleri
Hakkındaki eserler
değiştir- Salmanlı R. İstiklal şairi Ahmet Cevat hakkında / / Azerbaycan. - 2003. - 28 Mayıs. - S.6.
- Rzalı R. Altunlar yurdudur bu fakir ülke. - Azerbaycan himninin yazarlarından biri / / Azerbaycan. - 2002. - 28 Mayıs. - S.8.
- Rzayeva M. Ahmet Cevad'ın hakkını tanıyan Türkiye oldu / / Doğu. - 2006. - 28 fevr. - S.6.
- Mustafayeva G. Bağımsız Azerbaycan cumhuriyetinin Ahmet Cevat yaratıcılığında rolü / / Adalet. - 2006. - 10 Mart. - S.7.
- Kusarda ilk dünyevi okulu Ahmet Cevat düzenleyip: (Gelişmiş maarif adamı, savaş ve emek veteranı Sabir Piroğlanovun Ahmet Cevat hakkında anıları) / / Azerbaycan. - 2005. - 28 Mayıs. - S.16.
- Afina Memmedli."Ahmet Cavad ve Türkiye" kitabı / 2010. İlim ve Tahsil. Bakü. 160 s.
Ayrıca bakınız
değiştirKaynakça
değiştir- ^ "Ahmet Cevat". 16 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2012.
- ^ Əhməd Cavad
- ^ "Turanın böyük fədaisi – Əhməd Cavad". Archived from the original on 16 Ocak 2024. Erişim tarihi: 16 Ocak 2024.
- ^ """Əsərlərin dövlət varidatı elan edilməsi Qaydaları"nın və "Əsərləri dövlət varidatı elan edilən müəlliflərin və dövlət varidatı elan edilən filmlərin Siyahısı"nın təsdiq edilməsi haqqında" Azərbaycan Respublikası Nazirlər Kabinetinin 7 may 2019-cu il tarixli, 211 nömrəli Qərarı" (Azerice). nk.gov.az. 11 Mayıs 2019. 24 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mayıs 2019.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q Saləddin Ə. "Əhməd Cavad" // Bakı, "Gənclik" nəşriyyatı — 1992, 328 s. ISBN 5-8020-0741-9
- ^ a b c d e f Axundlu Y. "Ədəbi portretlər" // Bakı, "Adiloğlu" nəşriyyatı — 2004, 240 s.
- ^ a b c d e f g h "Əhməd Cavad. Sən olasan gülüstan. Seçilmiş əsərləri" // Bakı, "Təhsil" nəşriyyatı — 2012, 192 s.
- ^ a b c d e f g h i Salmanlı R. "Əhməd Cavadın yaradıcılıq yolu" // Bakı, "Ozan" nəşriyyatı — 2011, 216 s.
- ^ a b c d e Bəkir Nəbiyev "Əhməd Cavad" Bakı: "Ozan" nəşriyyatı, 2004. – səh. 29
- ^ a b c Ələkbərli N. "Üç budaq: Ə. Cavad, M. Müşfiq, A. İldırım" // Bakı, "Şirvannəşr" nəşriyyatı — 2007, 224 s.
- ^ a b Salmanlı R. "Cümhuriyyət şairi" // Bakı, "Zərdabi LTD" nəşriyyatı — 2008, 104 s.
- ^ ""Cavad adını mənə Şükriyyə nənəm verib, o dünyasını dəyişəndə 13 yaşım vardı..."" (Azerice). ednews.net. 27 Kasım 2021. 25 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2023.
- ^ İrəvanlı, Mürsəl (16 Şubat 2021). "Gəlin Əhməd Cavad Axundzadəni xatırlayaq" (PDF). Türküstan qəzeti (Azerice). Bakı. s. 11. 26 Ekim 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 24 Temmuz 2023.
- ^ Abbaslı, Tahir. "Əhməd Cavad - Ümumtale-tariximizdə ilk Milli Mənlik doğuluşumuzun - Cümhuriyyətimizin Baş poetik vəsfkarı..." Mədəniyyət qəzeti. s. 12. 19 Haziran 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ekim 2023.
- ^ "Əhməd Cavadın nəticəsi Prezidentə təşəkkür etdi". 26 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Nisan 2022.
- ^ Cavadın nəticəsi Qazaxıstan hadisələri haqda: "Bu, türk birliyinə böyük zərbədir"[ölü/kırık bağlantı]
- ^ Süleymanlı Ş. "Nəşriyyat işi və Azərbaycan ədəbiyyatı dünya nəşrində"// Bakı, "Təhsil" nəşriyyatı — 2007, 259 s.
- "Şota Rustaveli’nin Türkçede başına gelenler" - Parna-Beka Çilaşvili 21 Temmuz 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Bir Azeri şair ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |