Nâsır-ı Hüsrev: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmemiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
30.08.2017 tarihinde uygulanan vandalizm farkedildi ve eski bilgiler geri getirildi. Aleviliğin tarihini çarpıtıp yok sayan Nushirevan11 adlı devriye, aynı zamanda Alevilik sayfasında da aynı vandalizmi uyguladı. Alevi düşmanlığı ile setkisini kötüye kullanıyor. Sinsi vandalizl uyguluyor. Dikkat edilmesi gerek. {{kl|Chansey}} Etiketler: Geri alındı Ücretsiz blog veya wiki bağlantısı içeren madde Görsel Düzenleyici Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği |
Gerekçe: + yapıcı olmayan değişiklik Etiket: Elle geri alma |
||
1. satır:
{{Batıniyye}}
'''Nâsır Hüsrev''', tam adı '''
== Yaşamı ve fikirleri ==
1004 senesinde [[Belh]] şehrinin bugün [[Tacikistan]] sınırları içerisinde yer alan Kubâdiyan kasabasında dünyaya geldi. Hayatı hakkında pek çok efsane oluşturulmuş, düzmece otobiyografi olan Risâletü’n-nedâme fî zâdil-kıyâme adlı eser kaleme alınmıştır.<ref name=":0">TDV İslam Ansiklopedisi, cilt: 32, sayfa: 395</ref> Kaleme aldığı Sefernâme'sinde anlattığı 1045-1052 yıllarını kapsayan yedi yıllık dönemi ve diğer eserlerinde yer alan hayatına dair ipuçları dışında hayatı hakkında bilgi yoktur. Yirmili yaşlarında [[Gazneli Mahmud]] ve sonrasında oğlu Mesud'un hizmetinde katip olarak görev yaptı. 1040 yılından itibaren [[Selçuklular]]'ın hizmetine girerek sarayda içki meclislerinde yer aldığını söyler. Saraydaki içki aleminden gördüğü bir rüya üzerine tiksinerek istifa eder ve Aralık 1045 yılında hacca gitmek üzere yola çıkar.<ref name=":0" /> Yaklaşık yedi yıl sürecek olan bu seyahatinde sırasıyla [[Nişabur]], [[Damgan]], [[Simnan]], [[Kazvin]], [[Şemiranat|Şemiran]], [[Tebriz]], [[Hoy]], [[Ahlat, Bitlis|Ahlat]], [[Bitlis]], [[Silvan]], [[Diyarbakır]] şehirlerini dolaşarak [[Harran]]'a gitti. [[Suriye]] ve [[Filistin]]'i de ziyaret ettikten sonra hacca gitti. Hac dönüşü [[Fâtımî Devleti]]'nin başkenti olan [[Kahire]]'ye gitti. [[Kahire]]'de İsmâilî [[dâî]]si el-Müeyyed eş-Şirazî'nin aracılığıyla [[İsmaililik|İsmailî]] mezhebine bağlandı.
Ekim 1052 yılında [[Hicaz]], [[Irak]] ve [[İran]] üzerinden [[Belh]]'e dönerek [[İsmaililik|İsmailî]]ği bir [[dâî]] olarak yaymaya başladı. [[Ehl-i Sünnet]] ulemaya hakaretler ederek doğru yolda olmadıklarını ve hak dinden uzaklaşılmasına, ilmin azalmasına Selçuklular ve Gaznelilerin sebep olduğunu söylemesi üzerine [[Çağrı Bey]] tarafından takibata uğratılınca [[Belh]]'i terketti. [[Taberistan]]'a giderek faaliyetlerine devam etti ve bu bölgede pek çok kişiyi [[İsmaililik|İsmailî]] mezhebine kazandırdı. [[Belh]]'e geri döndüğünde [[Sünnilik|Sünni]] ulema tarafından [[İlhad|mülhid]]likle suçlandı ve evi yakıldı. Bu yüzden Şii veya İsmailî olan Emîr tarafından yönetilen [[Bedehşan]]'a kaçarak [[Yemgan]] vadisine sığındı. Burada geçmişte yaşadığı güzel günleri yad ederek ve kendisini memleketinden çıkaran mutaassıplardan şikayet ederek duyduğu üzüntüyü işleyen şiirler yazarak geçirdi. [[Bedehşan]]'da [[Yemgan]]’da öldü. Ölüm tarihi bilinmemektedir.<ref name=":1">TDV İslam Ansiklopedisi, cilt: 32, sayfa: 396</ref>
Küçük bir tepe üzerine inşa edilen türbesi bugün [[Afganistan]] sınırları içinde yer alan [[Bedehşan]]'ın [[Yemgan]] ilçesinde Hazretiseyyid köyündedir. Köy halkının Nasır'ı Sünni bir mutasavvıf olarak kabul ettiği ve türbenin [[İsmaililik|İsmailî]]lerce ziyaret edilmesinin engellendiği söylenmektedir.<ref name=":1" />
=== Nâsır Hüsrev’in savunduğu bâtınî âkideler ===
Nâsır-ı Hüsrev’in yaydığı ve telkin ettiği [[bâtınî]] akideler içerdiği onca te’vilâta rağmen nass’ın zâhir hükümlerinin göz ardı edilmesine kesinlikle karşı çıkması ve şer’in amelî tekliflerini kabul etmesi nedeniyle [[Bâtıni]] Suriye [[Nusayrîler]]’i ile [[Alamut|Elemût]] [[Sabbahiyye|Bâtınîliği]]’nden ayrılmaktadır. Nâsır Hüsrev, yalnız bâtının “tek göz” ve yalnız zâhirin de “tek göz” olduğunu söylemekte ve hakikâti kavrayabilmek için “çift göze” gereksinim olduğunu savunmaktadır. “Zâd-ûl Müsâfirîn” adlı eserinin girişinde bu konudaki görüşlerini anlatmaktadır. [[Bâtınî]]liğe kendi şahsi kanaatlerini ekleyerek bir hususiyet kazandırmağa çalışan
=== Nâsır Hüsrev’in Hurûfîliği ===
Doğu Hurûfîliği’nin bir atlama basamağı konumunda bulunan hurûfun anlamları Nâsır’ın öğretilerinde çok önemli bir yer tutmaktadır. [[Şia|Şîʿa]]-i [[Bâtınîlik|Bâtın’îyye]]’nin [[Kur'an-ı Kerîm]] hakkında çıkardığı hükümlerle Hurûf-u Mukattaa’nın izahatına yönelik yapmış olduğu te’vil ve tevcihler hususundaki üstün zekâsını ustaca kullanabilme yeteneği
{{ayrıca bakınız|Bâtınî|İsmâilîlik|Hurûfîlik}}
== Eserleri ==
# '''Divan''': 10.000'in üzerinde beyitten oluşan [[İsmaililik|İsmailî]]ğe dair bilgiler içeren kaside tarzında şiirlerden oluşan bir eseridir. İlk defa 1860 yılında [[Bombay]]'da, 1864'te [[Tebriz]]'de basılmıştır.
# '''Rüşenâînâme''': 1048 yılında kaleme alınan eser [[İsmaililik|İsmailî]] mezhebinin temel doktrinlerine dair bilgi veren ''Sis Fas'' olarak da bilinen tevhid, ruh ve ahlâk gibi çeşitli konular hakkında manzum bir eserdir.<ref name=":1" />
# '''Saadetnâme''': Ahlâkî düsturları öğreten 300 beyitlik mesnevi tarzında bir eserdir. Meliha Ülker Tarıkâhya tarafından Türkçeye çevrilmiştir.
# '''Sefernâme''': Seyahatname türünün güzel örneklerinden biri olan eser 11. yüzyıl İslam toplumunun kültürel, medeni özellikleri ve çeşitli bölgeler, şehirler, şahıslar ve olaylar hakkında bilgiler veren bir eserdir. Abdülvehhab Tarzi tarafından Türkçeye çevrilmiştir.<ref name=":2">TDV İslam Ansiklopedisi, cilt: 32, sayfa: 397</ref>
# '''Güşâyiş ü Rehâyiş''': Kendisine sorulan otuz soruya verdiği cevaplardan oluşan bir eserdir.
# '''Hânü’l-ihvân''': [[Bâtınîlik|Bâtınîli]]ğin esaslarını felsefî tevillerle anlattığı bir eserdir. Mehmet Kanar tarafından Dostlar Sofrası adıyla Türkçeye çevrilmiştir.<ref name=":2" />
# '''[[Veçh-î Dîn|Vech-i Dîn]]''': [[İsmaililik|İsmailî]] mezhebinin rehberi mahiyetinde olup farklı İslamî düşünce ve uygulamaları hakkındaki tevillerini muhteva eden bir eserdir.<ref name=":2" />
# '''Câmiu’l-Hikmeteyn''': [[Bedehşan]] Emiri Ebü’l- Meâlî Ali b. Esed'in ricası üzerine Ebü’l-Heysem el-Cürcânî’ye ait kasidenin yorumlanması olup ilâhî ve beşerî hikmet arasında bağ kurmaya çalıştığı bir eserdir.
# '''Zâdü’l-müsâfirîn''': Çeşitli metafizik konulardan bahsettiği çeşitli filozofların görüşlerini tartıştığı bir eserdir. Bu eserinde tenâsühü (ruh göçünü) reddeder.<ref name=":2" />
==Dış bağlantılar==
* [
* [https://web.archive.org/web/20110729185040/http://www.irankulturevi.com/lang-tr-NASRHUSREV.cgi Nasir-i Husrev - irankulturevi.com]
* [http://www.ismaili.net/histoire/history05/history574.html Nasir Khusaro]
{{Şiilik|collapsed=1}}
==Kaynakça==
{{Kaynakça}}
{{
{{Sufizm}}
{{Otorite kontrolü}}
[[Kategori:1004 doğumlular]]
[[Kategori:Fars şairler]]
[[Kategori:Büyük Selçuklu
[[Kategori:
[[Kategori:Mutasavvıflar]]
[[Kategori:Dinî kişilikler]]
|