Nasreddin Hoca: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k 2003:E2:B735:D100:5976:39AD:E917:A16 (mesaj) tarafından yapılan değişiklikler geri döndürülerek, 𐰇𐱅𐰚𐰤 tarafından değiştirilmiş son sürüm geri getirildi.
Etiket: Geri döndürme
Bilgiler eklendi ve yazim hatalari giderildi.
2. satır:
{{diğer anlamı2|Nasreddin Hoca}}
{{Kişi bilgi kutusu
| isim = Nasreddin Hoca
| resim = Nasreddin (17th-century miniature).jpg
| resim_boyutu = 200px
| başlık = Nasreddin Hoca'yı temsilen 17. yüzyıla ait bir minyatür.
| doğum_adı = Nasrüddin Nusrat
| doğum_tarihi = 1208
| doğum_yeri = [[Nasreddinhoca, Sivrihisar|Hortu]], [[Sivrihisar]], [[Anadolu Selçuklu Devleti]]
| ölüm_tarihi = {{Ölüm yılı ve yaşı|1284|1208}}
| ölüm_yeri = [[Akşehir]], [[Konya]], [[Anadolu Selçuklu Devleti]]
| ölüm_sebebi =
| yattığı_yer = [[Nasreddin Hoca Türbesi]]
| yattığı_yerin_koordinatları = {{Koordinat|38.356944|31.4028799}}
| anıtlar =
| milliyeti =
| soyu =
| vatandaşlık =
| savaşları meslek =
| din savaşları = [[İslam]]
| mezhepdin = [[İslam]] ([[Alevî]]-[[Bektaşî]] ve = [[Sünnilik|SünniAlevî]]-[[Mevlevî]])
| ebeveynler mezhep = Abdullah (babası), Sıdıka (annesi)[[Câferîlik]]
| ebeveynler = Abdullah (babası), Sıdıka = (annesi)
| çocukları =
| çocukları = Dürrü Melek (kızı), Fâtıma (kızı), ÖmerAli Emre (oğlu)
| dipnotlar = Geleneğe göre babasının adı Abdullah, kızlarından birinin adı Fâtıma olarak kabul edilmekle birlikte yeni araştırmalar neticesinde babasının adının Şemseddin, Fâtıma olarak bilinen kızının adınınsa Hatun olduğu öne sürülmüştür.<ref name=snhaayboç/>
}}
'''Nasreddin Hoca''' ({{Dil|ota|نصر الدین خواجه|dil_adı=e}}; 1208, [[Nasreddinhoca, Sivrihisar|Hortu]] - 1284, [[Akşehir]]), [[Anadolu Selçuklu Devleti|Anadolu Selçukluları]] döneminde [[Nasreddinhoca, Sivrihisar|Hortu]] ile [[Akşehir]] ve çevresinde yaşayan efsanevi şahsiyetli olamkla birlikte [[Alevilik|Alevî]]-[[Bektaşîlik|Bektâşî]] ve Alevî-Mevlevî gibi birçok Alevî Tarikâtlarına bağlı olan Tasavvuf âlimi ve Alevî Türkmen kökenli bir kişi.
 
Çoğunlukla hazırcevap ve mizah anlayışını haiz bir bilge olarak aksettirildiği hikâyelerle tanınan Nasreddin Hoca'nın gerçekte yaşayıp yaşamadığına, yaşadıysa gerçek kişiliğinin ne olduğuna dair tartışmalar olmakla birlikte gerçek bir tarihî kişilik olduğuna dair bazı belgeler bulunmaktadır. Bu belgelerden edinilen bilgilere göre 1208 yılında Hortu köyünde doğan Nasreddin Hoca burada temel eğitimini aldıktan sonra [[Sivrihisar]]'da medresede eğitim görmüş ve babasının ölümü üzerine döndüğü memleketinde köy imamlığı görevini üstlenmiştir. Nasreddin Hoca, bir süre sonra dönemin tasavvufi düşünce merkezlerinden Akşehir'e göç ile Alevî Türkmen Pîr ve Şeyhi olan [[Seyyid]] [[Mahmûd-ı Hayrânî]]'nin dervişi olarak [[Mevlevîlik]], [[Yesevîlik]], [[Bektaşîlik|Bektâşîlik]] veyave [[Rufâilik]] yolunagibi mensupbirçok [[Alevilik|Alevî]] tarikatlara aynı anda bağlı olmuştur.<ref>[https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Seydi_Mahmut_Hayrani_Türbesi Nasreddin Hoca, Seyyid Mahmud Hayrânî gibi Alevî Türkmen Pîr ve Şeyhi'dir] ve aynı zamanda Seyyid Mahmud Hayrânî'nin dervişidir. İmam Ali'ye ulaşan Tasavvuf Silsilesinden dolayı Alevî Tarikâtına mensup olduğunu ifade etmektedir. (Bu Link Vikipedi'den verilen Kaynak olmakla birlikte, 31.12.2020 Tarihli sürüme aittir)</ref> Akşehir'de mülki görevler üstlenen ve aynı zamanda Akşehir çevresindeki yörelerde de kısa süreli bulunduğu düşülen Nasreddin Hoca 1284'te yine Akşehir'de ölerek günümüzdeki [[Nasreddin Hoca Türbesi]]'ne gömülmüştür. Nasreddin Hoca'nın adına anlatılar hikâyeler etrafında gelişen efsanevi kişiliği ölümüyle aynı yüzyıl içerisinde ortaya çıkmış olup Nasreddin Hoca adına addedilen yazılı anlatılar yüzyıllar içerisinde onlarla ifade edilen sayılardan binlere kadar çıkmıştır. Çoğunlukla hazırcevap bir bilgin olarak aksettirildiği hikâyelerin yanı sıra Nasreddin Hoca'nın mânâsız sözler söyleyen akıldan noksan birisi olarak sunulduğu farkı kişilik özellikleri barındıran hikâyeler de bulunmaktadır. Ermiş bir bilginden saçma sözler sarf eden bir deliye kadar birçok farklı kişilik özelliği bulunduran bu hikâye çeşitlenmesinin anonim anlatıların da zamanla Nasreddin Hoca adına bağlanmış olabileceği ihtimali ile açıklanmaktadır. Günümüzde [[Nasreddin Hoca bibliyografyası|bibliyografik bir değeri bulunan]] Nasreddin Hoca yazılı kültürünün bilinen en eski anlatısına 1480 yılında telif edilen ''[[Saltuknâme]]''{{'}}de rastlanmakla birlikte ''[[Povest o Hoce Nasreddine]]'' serisi 1,5 milyon ile şimdiye dek en fazla satışı yapılan Nasreddin Hoca derlemesidir. Bu eserlerden derlenen fıkralar, içerdiği mesajlar, özellikleri ve mitolojik unsurlar gibi farklı bağlamlarda incelenmiş olup birçok ülkede eğitim-öğretimde de kullanılmaktadır.
 
Yeni doğan bebeğin bebek bağının türbesine gömülmesi, yeni evlilerin ilk olarak türbesini ziyaret etmesi gibi halk inanışlarında yer edinen Nasreddin Hoca'ya dair hikâyeler [[Türk halkları]]nın yanı sıra [[Araplar]], [[Bulgarlar]], [[Çinliler]], [[Farslar]], [[Macarlar]], [[Ruslar]] gibi farklı toplumlarda da yer edinmiş olup Naara Suoks, [[Jiyrenşe Şeşen]] gibi yerel kahramanlarının anlatıları ile iç içe geçmiş hâldedir. Geniş bir coğrafi alana yayılımına bağlı olarak sanat ve popüler kültür alanlarında Nasreddin Hoca'ya dair çokça eser verilmiştir. Bunların arasında 1775-1782 yılları arasında yazılan ''[[Nasreddin Hoca'nın Mansıbı]]'' bilinen ilk oyun, 1939'da gösterime giren ''[[Nastradin Hoca i Hitar Petar]]'' bilinen ilk filmdir. Ayrıca 1996 yılı UNESCO tarafından tüm dünyada Nasreddin Hoca Yılı olarak kutlanmış olup günümüzde Nasreddin Hoca adına şenlikler, yarışmalar ve bilimsel toplantılar düzenlenmektedir.
 
== Gerçekten yaşayıp yaşamadığına dair görüşler ==
Nasreddin Hoca'nın gerçekten yaşayıp yaşamadığı konusu halkbilimciler tarafından ele alınmakta ve farklı görüşler ortaya konulmaktadır. Alman oryantalistler [[Albert Wesselski]] ve [[Martin Hartmann]] gerçekte Nasreddin Hoca diye birinin yaşamadığını öne sürmüşlerdir.<ref>{{kitap kaynağı|soyadı=Wesselski|ad=Albert|başlık=Der Hodscha Nasreddin|yıl=1911|yayıncı=Alexander Duncker Yayınevi|yer=Weimar|cilt=1|yazarbağı=Albert Wesselski|dil=Almanca}}</ref>{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=27}} Fransız oryantalist [[René Basset]], 10. yüzyılda ünü [[Arap devletleri|Arap dünyasında]] yayılmış olan [[Araplar|Arap]] güldürü tiplemesi [[Cuhâ]]'nın zamanla [[Türkler]] arasında Hoca'ya dönüştüğünü öne sürmüş<ref>{{dergi kaynağı|soyadı=Basset|ad=René|başlık=Contribution a l'histoire du sotissier de Nasr Eddin Hodja|dergi=Keleti Szemle|yıl=1900|sayı=1|sayfalar=219-225|yazarbağı=René Basset|dil=Fransızca|oclc=615350546}}</ref>, Yugoslav Türkolog [[Fehim Bajraktarević]] de Basset'nin bu fikrini desteklemiştir.<ref name=nhtşfübi>{{dergi kaynağı|soyadı=Özkan|ad=İsa|başlık=Nasreddin Hoca'nın Tarihî Şahsiyeti ve Fıkraları Üzerine Bir İnceleme|dergi=Türk Folkloru Araştırmaları 1982|yıl=1983|sayfalar=133-165|yayıncı=Kültür Bakanlığı Millî Folklor Araştırma Dairesi Yayınları}}</ref> Azeri halkbilimci [[Hanefi Zeynallı|Hanife Zeynallı]] da Nasreddin Hoca'nın tarihî bir kişilik olarak ele alınmasına şüpheyle yaklaşırken Tehmasib Ferzeliyev; Nasreddin Hoca'nın gerçek kişiliğinin önemsiz olduğunu, bir tipleme olarak içerisinde bulunduğu her kültürün ortak kahramanı olduğu görüşünü savunmuştur.{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=28}}
 
Bazı araştırmacılar Nasreddin Hoca'yı folklorik bir hayal ürünü olarak ele alıp tarihî kişiliklerle bağdaştırma yoluna başvurmuşlardır. Bu yaklaşımlardan birini geliştiren [[İsmail Hami Danişmend]], Nasreddin Hoca'nın [[II. Mesud]] döneminde yaşayan Yavlak Arslan oğlu ve 1300 yılında [[Kastamonu]]'da öldürülen{{Kdş|Boratav|2014|s=37}} [[:wiktionary:tr:müstevfî|müstevfî]] Nasîrüddin Mahmud olduğunu öne sürmüştür.<ref>{{dergi kaynağı|soyadı=Danişmend|ad=İsmail Hami|başlık=Nasreddin Hoca Kim?|dergi=Türk Folklor Araştırmaları|yıl=1965|ay=Temmuz|cilt=9|sayı=192|sayfalar=11-13|yazarbağı=İsmail Hami Danişmend|yayıncı=Türk Folklor Derneği Yayınları}}</ref> Danişmend, bu iddiasını [[Fransa]]'da keşfettiği [[Farsça]] bir [[selçuknâme]]ye dayandırarak ortaya atmış; ancak görüş sağlam dayanakları olmaması gerekçesiyle bilim dünyasında kabul görmemiştir.{{Kdş|Boratav|2014|s=30}}{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=82}} Naci Kum da bu konuya eğildiği bir yazısında [[Kayseri Arkeoloji Müzesi]]'nde bulunan ve üzerinde Nasreddin adı ile hoca unvanının bulunduğu bir mezar taşı bulunduğunu öne sürerek{{Kdş|Boratav|2014|s=30}} Nasreddin Hoca'nın ölümünün 13. yüzyıl başında (kabul edilen 1284 yılından 72 yıl önce) [[Kayseri]]'de gerçekleştiğini iddia etmişse de [[İbrahim Hakkı Konyalı]] ilgili mezar taşında yaptığı okuma ile taşta Nasreddin Hoca değil Emirüddin Hoca yazdığını tespit etmiştir.<ref name=nhtşfübi/> Azeri halkbilimciler [[Memmedhüseyn Tehmasib]] ve [[Memmedağa Sultanov]] da birlikte yazdıkları ''Molla Nasreddin Lâtifâlârı'' kitabında [[Nasîrüddin Tûsî]]'nin Nasreddin Hoca'nın yaşadığı kabul edilen zaman diliminde yaşaması, bazı yazmalarda Nasreddin Hoca'nın Nasîrüddin şeklinde adlandırılması, Nasîrüddin Tûsî'nin bir eserinde fıkralara yer vermesi, Nasreddin Hoca'nın bazı hikâyelerde müneccimleri alaya alması ve bu türden bir davranışın ancak Nasîrüddin Tûsî gibi yıldızlar konusunda ilim sahibi insanlardan beklenebileceği, Nasreddin Hoca'nın Timur'un huzuruna memleketinin temsilcisi olarak çıkması ile Nasîrüddin Tûsî'nin Alamut hükümdarınca Hülagü'nün huzuruna gönderilmesi, Nasîrüddin Tûsî'nin bir adının Hasan olması ve bir fıkrada Nasreddin Hoca'nın da bir adının Hasan olarak geçmesi gibi benzerlikler kurarak{{Kdş|Boratav|2014|s=77}} hocanın aslen Nasîrüddin Tûsî olduğunu öne sürmektedirler.{{Kdş|Boratav|2014|s=39}} Ancak Tehmasib, öne sürdükleri bu verilerin sağlam kanıtlar olarak değerlendirilemeyeceğini, vardıkları sonucun yalnızca bir varsayım olduğunu da kabul etmektedir.{{Kdş|Boratav|2014|s=39}} Ayrıca yine Azeri bir halkbilimci olan Azad Nebiyev de Tehmasib ile Sultanov'un bu iddialarını tenkit etmiştir.<ref name=anha/> Irak Türkmeni araştırmacı İbrahim Dakuki, Nasreddin Hoca'nın [[İsfahan]]lı bir Fars olduğunu ve asıl adının Meşhedî olduğunu öne sürmüştür.<ref>{{kitap kaynağı|soyadı=Öztürk|ad=Rıdvan|başlık=VII. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi Bildirileri|yıl=2006|yayıncı=Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları|sayfalar=411-424|bölüm=Efendi Kelimesinden Hareketle Nasreddin Hoca'nın Kimliği Hakkında Görüşler}}</ref> Özbekistan'da ise Nasreddin Hoca'nın [[Buhara]] doğumlu olduğuna ve ağzında dişiyle{{#tag:ref|Özbekistan kültüründe çıkmış dişle doğan kişinin ileride önemli bir şahsiyet olacağına inanılmaktadır.<ref name=ömnhtf/>|group="not"}} doğduğuna dair bir inanış mevcuttur.<ref name=ömnhtf>{{dergi kaynağı|soyadı=Fedakar|ad=Selami|başlık=Özbek Mizahında Nasrettin Hoca Tipi ve Fıkraları|dergi=Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi|yıl=2009|cilt=9|sayı=1|sayfalar=67-73|yayıncı=Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Yayınları|yer=İzmir}}</ref> Halk arasında bu şekilde bir inanç olmasına karşın bir kısım Özbek araştırmacı Nasreddin Hoca'nın Özbek olmadığını kabul etmektedir.<ref name=ömnhtf/>{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=86}}<ref>{{kitap kaynağı|soyadı=Özkan|ad=İsa|başlık=Türkiye ve Türkmen Türkçesiyle Ependi|yıl=1999|yayıncı=TİKA Yayınları|yer=Ankara|sayfalar=20}}</ref> Orta Çağ tarihçisi Mikail Bayram da Nasreddin Hoca'nın aslen [[Ahî Evran]], [[Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî]]'nin ''[[Mesnevî (Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî)|Mesnevî]]''{{'}}sinde Cuhâ diye andığı kişinin de aslen Nasreddin Hoca olduğunu iddia etmektedir.<ref>{{kitap kaynağı|soyadı=Bayram|ad=Mikail|başlık=Tarihin Işığında Nasreddin Hoca ve Ahi Evren|yıl=2001|yer=İstanbul|isbn=9789759541064|sayfalar=33}}</ref>
Satır 99 ⟶ 100:
Halkbilimciler mezar taşındaki yılın bilerek ya da bilmeyerek ters yazıldığı konusunda hemfikir olup miladi 1284 ya da 1285 yılına denk gelen 683 yılının doğru olduğuna dair ortak kanaattedirler.{{Kdş|Arslan|Paçacıoğlu|1996|s=3}}{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=32}}
 
Bunlarla birlikte 1957'de bulunan, Nasreddin Hoca'nın kızına ait olan ile oğlu ÖmerAli'innin olduğu sanılan mezar taşları 2013 yılında tekrar incelemeye alınarak yeni bilgiler elde edilmiştir ve bu bilgiler Mehmet Mahur Tulum tarafından "Sivrihisar'da Nasreddin Hoca ve Ailesine Ait Yeni Bulgular" konu başlıklı konferansta kamuoyu ile paylaşılmıştır.<ref name=snhaayboç>{{web kaynağı|başlık=Sivrihisar'da Nasreddin Hoca ve ailesine ait yeni bulgular ortaya çıktı|url=http://egazete.anadolu.edu.tr/kampus/31151/aoesivrihisarda-nasreddin-hoca-ve-ailesine-ait-yeni-bulgulara-ortaya-cikti|yayıncı=anadolu.edu.tr|erişimtarihi=29 Ağustos 2016|arşivurl=https://archive.today/20160828224820/http://egazete.anadolu.edu.tr/kampus/31151/aoesivrihisarda-nasreddin-hoca-ve-ailesine-ait-yeni-bulgulara-ortaya-cikti|arşivtarihi=28 Ağustos 2016|tarih=18 Mayıs 2013|ölüurl=hayır}}</ref> Buna göre Nasreddin Hoca'nın kızının adı olduğu sanılan<ref>{{dergi kaynağı|soyadı=Altınsapan|ad=Erol|başlık=Eskişehir-Sivrihisar’da Nasreddin Hoca’nın Kızı Fatma Hatun’un Mezar Kazısı|dergi=26. Kazı Sonuçları Toplantısı|yıl=2005|cilt=2|yayıncı=Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları|yer=Ankara|issn=1017-7655|isbn=9751731518}}</ref> Fâtıma'nın yanlış olduğu ve gerçek adının Hatun olduğu öne sürülmüş, ayrıca oğlu ÖmerAli'in olduğu sanılan mezar taşının Nasreddin Hoca'ya ait olduğu tespit edilmiştir.<ref name=snhaayboç/> Mezar taşlarında yapılan okumalarda Nasreddin Hoca'nın gerçek adının Nasrüddin Nusrat olduğu ve Abdullah olduğu sanılan<ref name=mönh/><ref>{{web kaynağı|başlık=Nasreddin Hoca hakkında bilinmeyenler gün yüzüne çıkıyor|url=https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/nasreddin-hoca-hakkinda-bilinmeyenler-gun-yuzune-cikiyor-2347831/|yayıncı=sozcu.com.tr|erişimtarihi=11 Mayıs 2018|arşivURL=https://web.archive.org/web/20180511034108/https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/nasreddin-hoca-hakkinda-bilinmeyenler-gun-yuzune-cikiyor-2347831/amp/|arşivtarihi=11 Mayıs 2018|tarih=13 Nisan 2018|ölüurl=hayır}}</ref> babasının adının da Şemseddin olduğu belirlenerek Sivrihisar doğumlu olduğu da kesinleşmiştir.<ref name=snhaayboç/> Nasreddin Hoca'nın babasının ve kızının adına dair öne sürülen bu yeni bilgiler diğer araştırmacılar tarafından teyit edilmemiş olup tartışmaya açıktır.<ref>{{web kaynağı|soyadı=Yaman|ad=Zeynel|başlık=Onun artık iki mezarı var|url=http://www.sabah.com.tr/pazar/2016/06/05/onun-artik-iki-mezari-var|yayıncı=sabah.com.tr|erişimtarihi=9 Eylül 2016|arşivurl=https://archive.today/20160909175738/http://www.sabah.com.tr/pazar/2016/06/05/onun-artik-iki-mezari-var|arşivtarihi=9 Eylül 2016|tarih=5 Haziran 2016|ölüurl=hayır}}</ref>
 
Nasreddin Hoca'nın [[Akşehir]]'deki türbesinin ayak ucunda kızı Dürrü Melek'e ait mezar kitabesinin bulunması, 1476 yılına ait [[:wiktionary:tr:ilyazıcı|ilyazıcı]] defterinde Nasreddin Hoca Türbesi'ne dair kayıtların bulunması hocanın gerçekten yaşadığına dair diğer deliller olarak kabul edilmektedir.{{Kdş|Arslan|Paçacıoğlu|1996|s=3}}<ref name=nhgkeb/>
Satır 106 ⟶ 107:
=== Gerçek kişiliği ===
Nasreddin Hoca'nın doğum yeri önceleri net olarak bilinmemekteydi. Başta [[İbrahim Hakkı Konyalı]] tarafından olmak üzere [[Akşehir]]'e bağlı Sivrice köyünde doğduğuna dair iddialar öne sürülse de<ref>{{web kaynağı|başlık=Akşehir'den Sivrihisar'a Açıklama|url=http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-haberler/958-aksehirden-sivrihisara-aciklama|yayıncı=aksehir.bel.tr|erişimtarihi=29 Ağustos 2016|arşivurl=https://archive.today/20160829183342/http://www.aksehir.bel.tr/portal/index.php/aksehir/aksehir-haberler/958-aksehirden-sivrihisara-aciklama|arşivtarihi=29 Ağustos 2016|tarih=26 Nisan 2013|ölüurl=evet}}</ref> [[Sivrihisar]]'ın [[Nasreddinhoca, Sivrihisar|Hortu]] köyünde doğduğu kabul edilmekteydi.{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=58}} Yapılan son araştırmalarla Nasreddin Hoca'nın Hortu'da doğduğu kesinleşmiştir.<ref name=snhaayboç/><ref>{{web kaynağı|başlık=Nasreddin Hoca'nın Evi - Eskişehir|url=http://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/genel/gezilecekyer/nasreddin-hocanin-evi|yayıncı=kulturportali.gov.tr|erişimtarihi=20 Ağustos 2016|arşivurl=https://archive.today/20160820134738/http://www.kulturportali.gov.tr/turkiye/genel/gezilecekyer/nasreddin-hocanin-evi|arşivtarihi=20 Ağustos 2016|tarih=1 Ocak 2013|ölüurl=hayır}}</ref> Doğum tarihi tam olarak bilinemese de dönemin Sivrihisar Müftüsü Hasan Efendi'nin ''Mecmûâ-i Maârif'' adlı eserinde yer alan eski sicilden aktarılmış bilgilere göre 1208 yılında Abdullah ve Sıdıka çiftinin oğlu olarak doğmuştur.{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=58}}<ref>{{dergi kaynağı|başlık=Nasrettin Hoca 780 yaşında|dergi=Türk Hava Yolları Magazin|yıl=1988|ay=Kasım|sayfalar=26-27|yer=İstanbul}}</ref><ref>{{web kaynağı|başlık=Nasreddin Hoca|url=http://www.eskisehirkulturturizm.gov.tr/TR,150030/nasreddin-hoca.html|yayıncı=eskisehirkulturturizm.gov.tr|erişimtarihi=4 Eylül 2016|arşivurl=https://archive.today/20160904225928/http://www.eskisehirkulturturizm.gov.tr/TR,150030/nasreddin-hoca.html|arşivtarihi=4 Eylül 2016|ölüurl=hayır}}</ref> Nasreddin Hoca temel eğitimini köy imamı olan babasından alarak medrese öğrenimi için Sivrihisar'da bulunmuş, babasının ölümü üzerine Hortu'ya dönerek ondan kalan köy imamlığı görevini üstlenmiştir.{{Kdş|Gölpınarlı|1961|s=10}}<ref name=nhfty>{{dergi kaynağı|soyadı=Özcan|ad=Hüseyin|başlık=Nasreddin Hoca Fıkralarının Tasavvufi Yönü|dergi=Eski Yeni|yıl=2013|ay=Temmuz|sayı=53|sayfalar=29-34|yayıncı=Eskişehir Valiliği Yayınları|issn=1309-1956}}</ref>
[[Dosya:Silsilenâme, Tabibzâde Mehmed Şükrü.jpg|250px|küçükresim|Nasreddin Hoca'nın [[NakşibendilikAlevilik|Alevî]]-[[Bektaşîlik|Bektâşî]] yoluna mensup olduğunu gösteren [[Tabibzâde Mehmed Şükrü]]'nün ''Silsilenâme-i AliyyeAlevîyye-i Meşâyih-i SûfiyyeSâfevîyye el-Alevîyye'' adlı eserindeki hatalı silsilenâme.]]
[[Anadolu Selçuklu Devleti]]'nin siyasi karışıklıklar içerisinde olduğu zaman diliminde yaşayan<ref name=nhfmsk>{{kitap kaynağı|soyadı=Koz|ad=Mehmet Sabri|yazarlink=Sabri Koz|başlık=Nasreddin Hoca'dan Fıkralar|yayıncı=Eren Basımevi|yer=İstanbul|sayfalar=7-9}}</ref>{{Kdş|Arslan|Paçacıoğlu|1996|s=4}} Nasreddin Hoca'nın döneminde [[Muhyiddin İbnü'l-Arabî]], [[Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî]], [[Hacı Bektaş-ı Veli]], [[Yunus Emre]] gibi isimlerin etkisiyle ünlü Alevî tasavvufi düşünce ve tarikatların etkinliği artmaya başlamıştır.<ref name=nhştsü>{{dergi kaynağı|soyadı=Şimşek|ad=Selami|başlık=Nasreddin Hoca'nın Şeyhi, Tarîkatı ve Silsilesi Üzerine|dergi=Eski Yeni|yıl=2012|ay=Eylül|sayı=43|sayfalar=56-62|yayıncı=Eskişehir Valiliği Yayınları|issn=1309-1956}}</ref> Bu ortamda ''Mecmûâ-i Maârif''{{'}}e göre 1237 ya da 1238 yılında ardında köy imamlığı yapması için Mehmed adında birisini bırakarak tasavvufi düşüncenin merkezlerinden biri olan Akşehir'e göç eden{{Kdş|Gölpınarlı|1961|s=10}}<ref name=nhfty/> Nasreddin Hoca, adının geçtiği en eski belge olan ''[[Saltuknâme]]''{{'}}ye göre [[Mahmûd-ı Hayrânî]]'nin dervişi ve [[Sarı Saltuk]]'un pirdaşı olmuş, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî ile dostluk kurmuştur.<ref name=pdssnhüs/><ref name=nhştsü/> ''Mecmûâ-i Maârif''{{'}}te ayrıca [[Hacı İbrahim Sultan]]'dan da tasavvufi terbiye aldığı bilgisi yer alsa da{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=59}} ikisinin arasında yüz yıllık fark olmasından dolayı bu bilgi tarihî gerçeklerle uyuşmamaktadır.<ref name=nhştsü/> Buna karşılık Nasreddin Hoca'nın Hacı İbrahim Sultan'dan değil, aynı adlı dedesinden eğitim aldığı ihtimali bulunmaktadır.<ref name=nhştsü/> Nasreddin Hoca'nın, şeyhi Hayrânî dolayısıyla [[Mevlevîlik]], [[Yesevîlik]] veya daha zayıf ihtimalle [[Rufâilik]] yoluna mensup olduğu düşünülmektedir.<ref name=nhştsü/> Ayrıca Nasreddin Hoca'nın [[Tabibzâde Mehmed Şükrü]]'nün silsilenâmesine göre [[NakşibendilikAlevilik|NakşibendiAlevî]]-[[Bektaşîlik|Bektâşî]] olduğu belirtiliyor. Sünnî olduğu belirtilse de bu bilgi de tarihî gerçeklerle uyuşmamaktadır.<ref name=nhştsü/>
 
Nasreddin Hoca, aldığı eğitimle beraber Akşehir'de mülki görevler edinerek kadılık ya da kadı naipliği yapmış<ref name="nhgkeb">Kırpık, Güray (2014). "Nasreddin Hoca", ''Eskişehir Bilgeleri'' (Ed: Abdülkerim Erdoğan), Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı, ss. 157-186, ISBN 9786051496993</ref> muhtemelen Kayseri, [[Ankara]], [[Afyonkarahisar]], [[Kütahya]], [[Bilecik]] gibi çevre yerleşim yerlerinde de bulunmuştur.<ref name=nhfis>Alptekin, Ali Berat (2014). "Nasreddin Hoca ve Fıkralarıyla İlgili Sorun", ''Türk Dünyası Kültürel Değerleri Uluslararası Sempozyumu Bildiri Kitabı'', Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı. s. 91-106.</ref> 1284 yılında hayatının büyük bölümünü geçirdiği Akşehir'de ölmüştür.{{Kdş|Sakaoğlu|Alptekin|2014|s=60}}
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Nasreddin_Hoca" sayfasından alınmıştır