Mary Wortley Montagu: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
bilgi eklendi
Khutuck Bot (mesaj) tarafından yapılan 24266673 sayılı değişiklik geri getirildi: Yoğun telif şüphesi
12. satır:
== Osmanlı-Avrupa ilişkilerindeki rolü ==
 
LaydLeydi Montagu'nünnun edebi ünü,[[İstanbul]]'danda döndüktenyazdığı sonra,oradanmektuplar gönderderdiği(''[[Şark mektuplardanMektupları]]'') veölümünden günlüğünesonra dayanarak1763 kalemeyılında aldığıkitap 52halinde adetyayınlandı mektuptanve kaynaklanır.Mektuplarının[[Avrupa]]'da ilkilgiyle eksiksizokundu. basımıBu Robertmektuplar Halsband'ın'Turkish yayıma hazırladığı üç ciltlik The CompleteEmbassy Letters of Lady Mary Wortley Montagu'dür,bu eser ilk kez 1965 yılında Lady Mary Wortley Montagu'nün Bütün Mektupları adı altında Türkçeyehalen çevrilmiştir.Mektuplarıbasılmaya Türkçedevam olaraketmektedir 1933ve yılında[[Türkçe]]ye Şarkde Mektuplarıtercüme adıylaedilmiştir 1938[[#Not yılında Türkiye adıyla 1973 yılında ise Türkiye Mektupları adıyla yayımlanmıştır<ref>{{Kitap kaynağı1|url=https://tr.wikipedia.org/wiki/AnaBritannica|başlık=AnaBritannica 15. Basım 16. Cilt sayfa 204|erişimtarihi=|tarih=1989|dil=Türkçe|sayfa=204|sayfalar=204|çalışma=|yayıncı=Ana Yayıncılık}}</ref> [1]]]. Bu mektuplar genelde Osmanlı toplumunu olumlu bir şekilde yansıtmaktadır. [[Avrupa]]'lıların [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı]]lar hakkındaki önyargılarını düzeltmek için çaba göstermiştir.
 
Leydi Montagu [[Çiçek hastalığı]] geçirmişti ve yüzünde hastalığın izleri kalmıştı. [[İngiltere]]'de henüz bulunmayan Çiçek aşısının [[İstanbul]]'da yaygın bir şekilde kullanıldığını hayretle gördü ve hemen 2 çocuğunu [[İstanbul]]'da aşılattı. [[İstanbul]]'dan yazdığı mektuplarla ve [[Londra]]'ya döndükten sonra bizzat kendisi Çiçek aşısını [[İngilizler|İngiliz]]lere tanıttı. [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı]] uygarlığını övdü. [[Osmanlı İmparatorluğu|Osmanlı]]ların kadınlara verdiği değeri anlattı. Osmanlı kadını hakkında şunları dile getirmiştir; ''Türk kadınlarının en büyük süsü Türk oluşlarıdır. Onlar süslenmek için elmas veya zümrüt takınmıyorlar, belki üzerlerinde taşıdıkları o taşları süslemiş ve kıymetlendirmiş oluyorlar. Çünkü her Türk kadını canlı bir inci ve paha biçilmez bir pırlantadır.''