Thermopylae Muharebesi: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile |
Değişiklik özeti yok |
||
93. satır:
Grek kent devletleri arasındaki savaş tarzı, esas olarak okçularla ve sapancılarla desteklenen [[hoplit]]lerin [[falanks]] düzenine dayanmaktadır. En azından MÖ 650'ye kadar uzanan bir dönem için böyledir. Söz konusu tarih bir Grek seramiğinin tarihlendirilmesine dayanmaktadır.<ref name = L256/><ref name = h69>Holland, Sh.: 69 - 72</ref> Hoplitler, ağır piyade olarak uygulamada, bu şekilde savaşabilmek için gereken teçhizatı sağlayabilecek olanakları olan orta sınıf halktan oluşurdu. Atinalılar bu sınıfa "zeugites" adını vermiştir.<ref>Holland, Sh.: 217</ref> Zeugites, kentin çiftçi, tüccar ve esnaf gibi özgür vatandaşlarıdır. Bu insanlar, çoğu kez tepeler arasındaki tek bir vadiden daha fazlası olmayan kent arazisindeki kendi paylarını korumak uğruna güçlü bir birlik duygusu içindedirler. Bu sınıftan (esasen mülk sahibi) her yetişkin erkek vatandaş, kendi techizatını kendi sağlayarak kentin ordusunda hizmet vermekle yükümlüdür. Bu adamlar orduda piyade olarak hizmet vermek zorundadırlar. Çünkü zaten sınırlı olan kent topraklarında at besleyecek kadar otlak ayırmak olanaksızdır. Dolayısıyla Grek kent devletlerinin ordularında süvari teşkili yoktur.<ref name="hwh">[http://www.historyworld.net/wrldhis/PlainTextHistories.asp?gtrack=pthc&ParagraphID=bhu#bhu Hoplit] Historyworld</ref>
Hoplitlerin silahları, omuzdan kalçaya kadar inen bir göğüs zırhı, ki genellikle göğüs kısmı deri üzeri bronzdur, karnın alt kısmını koruyan geniş bir kemer, dizlikler, alından burun ucuna kadar uzanan dar bir köprüsü olan bronz tolga, [[aspis]] ya da hoplon adı verilen büyük, yuvarlak ve dışbükey, demirle güçlendirilmiş ahşap bir kalkandan oluşurdu.<ref name = L256>Lazenby, Sh.: 256</ref><ref name="hwh"/> Hoplitlerin esas silahları ise dori adını verdikleri uzun kargıdır. Bu mızrak, Pers askerlerindeki mızraklardan önemli ölçüde uzundur. Ayrıca "xiphos" adı verilen iki yanı keskin demir bir kılıç taşırlardı.<ref name = L256/><ref name="hwh"/> Ağır zırh ve uzun bir mızrak, göğüs göğüse mücadelede Greklere önemli bir üstünlük ve uzun menzilli silahlara karşı ciddi bir koruma sağlamaktadır.<ref name = L256/> Bu tarz silahların (silah ve diğer donanım anlamında) benzerleri dönemin başka ordularında da rahatlıkla görülebilmektedir.<ref name="hwh"/> Esasen hoplit, geniş bir coğrafyada bilinen bir ağır piyadeden fazlası değildir. Grek ordusunun asıl gücünü oluşturan hoplit değil, hoplitlerin bir arada ve belirli bir düzende muharebe etmesi olan falanks tertiplenmesidir.<ref name="hwh"/> Aslında bu tarz muharebe geleneği [[Mezopotamya]] kaynaklıdır.<ref name="hwh"/> Falanks, silahlarının dönük olduğu "keskin" kenarı yönünde ağır ama karşı konulması oldukça güç ilerleyen bir askeri güçtür.<ref name="hwh"/> Genellikle ve standart olarak 8 hat derinlikle oluşturulan ve her hat diğerlerine olabildiğince yakın duran falanks, bu haliyle insanlardan oluşsa da adeta katı bir kütledir.<ref name="hwh"/> Falanksın ilk üç hattı uzun kargıları ileri doğru yatay uzatırlar. Böylece bu üç hattın kargıları, en öndeki hattın da ilerisine uzatılmış olur.<ref name="hwh"/> Gerideki hatlardaki askerler ise kargılarını yukarı doğru dik, fakat hazırda tutarlar.<ref name="hwh"/> Falanksın özellikle ön hattında yer alan hoplitlerin kalkanları
Falanks saldırısı, ağır silahlar yüzünden yavaş sayılabilecek bir ileri koşuyla başlar. Bu arada moral güç için savaş çığlıkları atarlar. Karşıdaki güç falanks olsun olmasın çarpışma şiddetlidir. Her hoplit, kargısını karşı taraftaki bir askere, zırhın korumadığı bir nokta seçip saplamak amacındadır. Eğer karşı tarafın kalkan duvarı yarılırsa bu kez kargılar bırakılarak çatışmaya kılıçla devam edilir ve zırh olmayan bir tarafa, sık sık bacak ve kollara darbe savrulmaya çalışılır.<ref name="hwh"/>
114. satır:
[[Dosya:Termofil Savaşı.gif|thumb|sağ|350px|Termopylae ve Artemision'da manevralar]]
Stratejik bakış açısından Grek kuvvetlerinin Termopylae'de savunmada kalmaları, ellerindeki mevcut kuvvetin en uygun biçimde kullanılmasıydı.<ref name = L248>Lazenby, Sh.: 248–253</ref> Pers Ordusu'nun Yunanistan anakarası içlerine daha fazla ilerlemesini önleyebildikleri sürece muharebe alanında kesin sonuç aramalarına gerek yoktu. Dolayısıyla savunmada kalmak yeterliydi. Gerek Termopylae, gerekse de Artemision Boğazı, oldukça dar
Termopylae Geçidi, taktik açıdan Grek savaş tarzı yönünden ideal bir durum sunmaktadır.<ref name = L248/> [[Falanks]] düzeninde muharebe eden [[hoplit]]ler için dar bir geçidi savunmak, süvari tarafından [[kanatlardan kuşatma|kanatlardan kuşatılma]] riski olmadığından son derece uygun bir muharebe tarzıdır. Ayrıca daha hafif silah ve zırhlı Pers piyadesi için, bir geçitte falanksa saldırmak daha güçtür.<ref name = L248/>
152. satır:
=== Üçüncü gün ===
Gece vakti, böylesi kayalık , üstelik Herodot'a göre meşe ormanıyla kaplı bir bölgenin yürünmesinin son derece güç olacağı ileri sürülerek bu gece yürüyüşü kuşkuyla karşılanmaktadır.<ref name="1,1"/> Yine de Herodot Pers askerlerinin gece boyu yürüyerek şafakta patikanın en üst kesimine ulaştıklarını yazmaktadır.<ref>[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D217%3Asection%3D1 Herodot, 7.217.1]</ref> Patikanın iniş
Fokidalıların geçidi terk ettiğini bir haberciden öğrenen Leonidas şafakta bir savaş konseyi toplamıştır. Konseyde görüş ayrılığı çıktı. Bir kısım birlikler bulundukları yerden ayrılmamak görüşündeydiler. Diğerleri ise buna karşıydı. Sonunda karşı olan birlikler kentlerine dönmek üzere Termopylae'den ayrıldılar.<ref>[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D219%3Asection%3D2 Herodot, 7.219.2]</ref> Herodot, Leonidas'ın orada ölmelerini istemediği askerleri geriye gönderdiğini ama savunmaya geldikleri bu bölgeden ayrılmayı kendisine ve Spartalılara yakıştıramadığını yazar.<ref>[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D220%3Asection%3D1 Herodot, 7.220.1]</ref> Kişisel kanısına göre durum şudur, Leonidas, diğer birliklerin moralsiz ve riske girmek konusunda isteksiz olduklarını anladığı için gitmelerini
Leonidas'ın buradaki kararı pek çok tartışmaya neden olmuştur. Genellikle Spartalıların geri çekilmeme yönündeki Sparta yasasına uydukları kabul edilir. Fakat Leonidas'ın ordunun büyük bölümünün geri çekilmesi yönündeki kararı bu yasaya uymamak gibi görünür. Ne de olsa bu birliklerin komutası kendisindedir. Ancak Spartalılar ve kendisi muharebe alanında kalmıştır.<ref name = L144>Lazenby, Sh.: 144–145</ref> Kahinlerin sözlerini hatırlayan Leonidas'ın Sparta'nın güvenliği için kendi yaşamını feda etmeye karar vermiş olması da mümkündür. Fakat kehanette sadece Leonidas'ın ölümünden söz edildiğine göre yanındaki, helotlar hariç 1.400 adamın da ölümüne bir dövüş için kalmaları ilginçtir.<ref name = L144/> Daha güçlü bir olasılık, Leonidas'ın Grek kuvvetlerinin güven içinde çekilebilmeleri için bir artçı birlik oluşturmuş olmasıdır.<ref name = L144/><ref name = h294/> Eğer tüm askerler birlikte geri çekilmiş olsaydı Pers süvarisi onları rahatlıkla izleyebilecekti ve açık arazide muharebeye zorlayabilecekti. Diğer yandan kuşatılıp tümüyle imha edilmemek için geri çekilmek zorundaydılar.<ref name = h291/> Kral Leonidas geri çekilmeyi bir artçı birlikle örterek ve geçidi tutarak, esasen 3 bin askerin çekilebilmesini, daha geride bir bölgede savaşa devam edebilmesine olanak sağlanmıştır.<ref name = h294/>
Tebaililer de tartışma konusu olmuştur. Herodot'un iddiasına göre Tebai'nin gönderdiği savaşçılar aslında, Grek davasına sırt çevirmelerini önlemek için vermeye zorlandıkları rehinelerdir.<ref name="h72221"/> Ancak [[Plutarkhos]], bu adamların eğer rehine olsalardı diğer Grek askerleriyle birlikte geri çekilmeleri gerekeceğini ileri sürmektedir.<ref name = L144/> Leonidas'ın böylesi bir anda, zorla savaş alanında tutulan birliklerin düşmanlığını göze alabileceğini düşünmek mantıklı olamaz.<ref name="1,1"/> Muhtemelen bu Tebaililer, Pers hakimiyetini kabul eden şehir halkının çoğunluğu aksine buna karşı çıkan kimselerdir.<ref name = L144/> Bu insanlar, Pers kuvvetleri Termopylae'yi geçip Boeotia'ya girdiklerinde kentlerini de ele geçirerek onları boyun eğmek zorunda bırakacaklarını görebiliyorlardı.<ref name = L144/> Büyük olasılıkla kendi özgür iradeleriyle savaşa
I. Serhas, şafakta saldırıya geçmemiş, kuşatma kuvvetlerinin dağdan inerek düz arazide ilerlemeleri için zaman kazandırmak amacıyla gün ortasına kadar beklemiştir. Bu arada esas itibariye kuşatma birliğine zaman vermek amacıyla toprağa şarap dökerek tanrıları kutsama töreni düzenlemiştir.<ref>[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D223%3Asection%3D1 Herodot, 7.223.1]</ref> Daha sonra Pers saldırısı başladı. Leonidas ve adamları bu kez savunma duvarının ilerisine çıkarak geçidin daha geniş olduğu kesimde dövüştüler.<ref name="h72232">[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D223%3Asection%3D2 Herodot, 7.223.2]</ref> Mızraklar kırılıncaya kadar mızraklarla, daha sonra da kılıçlarla dövüşüldü.<ref name="h72241">[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D224%3Asection%3D1 Herodot, 7.224.1]</ref> Herodot bu çatışmada Serhas'ın iki kardeşinin [[Abrocomes]] ve [[Hyperanthes]]'in öldüğünü belirtmektedir.<ref>[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D224%3Asection%3D2 Herodot, 7.224.2]</ref> Leonidas da bir taarruz sırasında Pers oklarıyla vurulmuştur. Taraflar, her iki taraftan cesetler üzerinde dövüştüler. Herodot'a göre Grekler bu anlarda savaş alanında duruma hakimdi.<ref name="h72241"/> Leonidas'ın cesedi çevresinde çok sert çatışmalar yaşandı. Sonunda Grekler onu çekip çıkardılar ve uzaklaştırdılar.<ref>[http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus%3Atext%3A1999.01.0126%3Abook%3D7%3Achapter%3D225%3Asection%3D1 Herodot, 7.225.1]</ref>
176. satır:
Pers Ordusu'nun Termopylae Geçidi'ni ele geçirmesiyle Artemision Körfezi'nde Termopylae'nin kanadını örten Grek Donanması'nın bu görevi de gereksiz hale gelmiştir. Dahası çatışmalarda Grek İttifakı Donanması'nın kayıpları öylesine ağırdı ki Themistokles dahi çekilmekten yana bir tutum almıştı.<ref>Mary MacGregor, ''The Story of Greece'' Sh.: 232</ref> Bu sonuçlar karşısında Grek Donanması düzen içinde [[Saronik Körfezi]]'ne çekilmiştir. Donanma burada Atina halkının [[Salamis Adası]]'na tahliyesine yardımcı olacaktır.<ref name = h294>Holland, Sh.: 294</ref>
Termopylae'yi geçen Pers Ordusu, Atina yönünde ilerlemeyip Pers hakimiyetine boyun eğmeyi reddeden<ref>[http://militaryhistory.about.com/od/navalbattlesto1200/p/Persian-Wars-Battle-Of-Salamis.htm Military History]</ref> [[Boeotea]] kentlerini, ([[Platea]] ve [[Thespiae]]) yağmalayıp ateşe vermiştir.<ref>Herodot [http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Hdt.+8.49.1 VIII, 50]</ref> Atina'nın Pers kuvvetleri eline geçmesi Eylül ayı sonlarıdır.<ref>[http://www.livius.org/saa-san/salamis/battle.html livius.org – Naval Battle of Salamis]</ref> Bu arada Mora Yarımadası'na çekilen Grek kuvvetleri [[Korint Kıstağı]]'nda savunma yapmak üzere hazırlıklara girişmişlerdir. Kıstaktaki tek yol imha edilmiş ve bir savunma duvarı inşa edilmiştir.<ref>Herodot [http://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Hdt.+8.72.1 VIII, 71]</ref> Burada
Ancak [[Themistokles]], sadece savunma yerine Pers Donanması karşısında kesin sonuç elde etmeye çalışmak konusunda Atinalıları ikna etmiştir. Sonuçta bir savaş hilesiyle Salamis Boğazı'nda muharebeye çekilen Pers Donanması'nın büyük bir bölümü buradaki [[Salamis Deniz Muharebesi]]'nde imha edildi. Bu zafer, Mora Yarımadası'na yönelen Pers istila girişimine kesin olarak son vermiştir.<ref name = h327>Holland, Sh.: 327–334</ref>
|