Josef Stalin: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Khutuck Bot (mesaj | katkılar) k Kaynak düzenleme |
Bilgi eklendi Etiketler: Görsel Düzenleyici Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği Gelişmiş mobil değişikliği |
||
120. satır:
[[Adolf Hitler|Hitler]]'in Sovyetler Birliği'ne saldırması üzerine Stalin bu sefer [[Müttefik Devletler|Müttefikler]]'in yanında yer aldı. Müttefikler ise Almanya'nın doğuya yönelmesinden batı cephesindeki yükün azalması dolayısıyla memnuniyet duydular.
[[Moskova]]'ya girmeyi başaramayan Almanlar 1942'de [[Stalingrad]] üzerine yöneldi. Merkezi Rusya'yı doğudan abluka altına almayı ve Hazar petrollerine ulaşmayı amaçlayan [[Adolf Hitler|Hitler]] emrindeki subayların uyarılarına rağmen Alman ordusuna doğuya hücum etme emri verdi. Volga nehrinin iki yakasında kurulan şehrin batı yakası Alman güçlerinin denetimine girdi ve şehirde [[partizan]] savaşları başladı. Binlerce subayını [[partizan]] direnişinde kaybeden Almanlar bozguna uğradı ve geri çekilmeye başladı. 1943'te karşı harekatı başlatan [[Kızıl Ordu]] Alman güçlerini Sovyet topraklarından kovmayı başardı. Stalin Kızıl Ordu'ya Berlin'e kadar ilerleme emri verdi. İlerleyen Kızıl Ordu askerleri Almanları Rusya topraklarından attılar. Düşman toprakları ele geçirildiğinde Kızıl Ordu askerleri [[Sovyet savaş suçları|sistematik tecavüz ve yağma]] yaptılar. Almanya'nın müttefiki olan Macaristan, Romanya ve Bulgaristan dahil olmak üzere Kızıl Ordu askerleri işgal ettikleri her yerde 8-64 yaş arası
Stalin'in iki oğlu da II. Dünya Savaşı boyunca Almanya'ya karşı mücadelede görev aldı. Büyük oğlu [[Yakov Cugaşvili]] Almanlara esir düştü ve babası aleyhine anlaşma yapmayı kabul etmediği için infaz edildi. Küçük oğlu [[Vasili Yosifoviç Stalin|Vasili Stalin]] ise hava subayı olarak batı cephesinde savaştı ve 5 Mart 1943'te bir sorti sırasında yaralandı. Vasili savaş boyunca 12 kez general rütbesine uygun görüldü, ancak terfi etmesi her defasında babası tarafından reddedildi.<ref>https://ruscabirseyler.wordpress.com/2014/02/12/josef-stalin-hakkindaki-ilginc-gercekler/</ref>
Stalin Almanlara askeri açıdan
[[Türkiye|Türkiye Cumhuriyeti]] hükûmetlerinin savaş sırasında Almanya ile yakın ilişkiler tesis etmesi, Almanya ile dış ticareti Alman para birimi [[Reichsmark]] ile yapması, Türk lirasının banknotlarını Almanya'da bastırması, Almanya'ya paslanmaz çeliğin ham maddesi olan [[krom]]un sevkiyatını yapması, bakan [[Şükrü Saracoğlu]]'nun ırkçı ve nasyonal sosyalizm sempatizanı söylemleri, [[Sovyetler Birliği]]'ne dahil olan [[Kırım]] ve [[Kafkasya]]'da askeri harekat yapmakta olan Alman ordusunu cephede takip etmek için Türk hükûmetinin komutanlar yollaması sebepleriyle ilişkiler iyice gerildi. SSCB 19 Mart 1945'te Türkiye'ye bir nota vererek, 1925 tarihli Dostluk ve Saldırmazlık Antlaşması'nın süresini uzatmayacağını bildirdi. Pravda gazetesinde bir makale kaleme alan iki Gürcü profesörün Kars ve Ardahan'ın Gürcistan'nın tarihsel topraklarına dahil olduğunu ileri sürmesi Türkiye'deki çevrelerde Sovyetler Birliği'nin bu illeri ilhak etmek istediği şeklinde algılandı. Stalin [[İstanbul]] ve [[Çanakkale]] Boğazlarının olası bir saldırıya karşı ortak savunulmasını teklif etti. "Ortak Savunma"dan kast edilen, Montrö Boğazlar Sözleşmesi hükümlerinin değiştirilmesi ve SSCB'ye Boğazlarda askeri üs verilmesiydi. Türkiye bu talepleri geri çevirdi. Süratle Batı Bloku'na yanaştı. 12 Mart 1947'de ilan edilen Truman Doktrini ile Türkiye Batı ile olan bağlantısını sağlamlaştırdı.
|