Barbarossa Harekâtı: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
düzeltme AWB ile
DrArdeN (mesaj | katkılar)
Bazı sözcükler hatalıydı, birkaç yerde fazladan iki nokta kullanılmıştı ve anlam kargaşalarını gidermeye çalıştım.
Etiketler: Görsel Düzenleyici Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
89. satır:
|notlar =
}}{{Doğu Cephesi (II. Dünya Savaşı)}}{{Barbarossa Harekâtı muharebeler}}
'''Barbarossa Harekâtı''', [[Wehrmacht|Alman Silahlı Kuvvetleri]]'nin 22 Haziran 1941 günü başlayan Sovyetler Birliği'nin işgali harekâtına Alman kaynaklarında verilmiş olan kapalı addır.<ref name="Higgins">Trumbull Higgins, ''Hitler and Russia'' Sh: 11–59, 98–151</ref><ref>Bryan I. Fugate. Strategy and tactics on the Eastern Front, 1941. Novato: Presidio Press, 1984.</ref> Aynı zamanda [[II. Dünya Savaşı]]'nın [[Doğu Cephesi (II. Dünya Savaşı)|Doğu Cephesi]]'ni açan harekâttır. Tarihin en geniş çaplı askeri harekâtı olarak nitelendirilir.<ref name="ref668">Peter Antill, Peter Dennis. ''Stalingrad 1942''. Osprey Publishing, 2007,ISBN 1-84603-028-5, 9781846030284. Sh: 7.</ref>.
 
== Genel ==
[[Mihver Devletleri]]'ne bağlı 4,5 milyonun üzerinde asker, 2.900&nbsp;km.lik bir cephe hattı üzerinden Sovyetler Birliği'ni istilaya girişti.<ref>World War II Chronicle, 2007. Legacy/ Publications International, Ltd. Sh: 146.</ref> Bu birliklerin yanı sıra harekâta 600 bin motorlu araç ve 625 bin at katılmıştır.<ref name="Samuel W. Mitcham">Samuel W. Mitcham, ''Panzers in Winter'' - Sh: 5 [http://books.google.com/books?id=NTtmP4i3Uh0C&pg=PA5&lpg=PA5&dq=Bia%C5%82ystok+pocket+prisoners&source=bl&ots=eAVH7h8Si-&sig=eXK8_c7y5VvR9M_x_2Rra4tBz70&hl=en&ei=PtSxScnqGoKUsQPksJWCAQ&sa=X&oi=book_result&resnum=10&ct=result#v=onepage&q&f=false Samuel W. Mitcham]</ref> Barbarossa Harekâtı'nın planlamasına 18 Aralık 1940 tarihinde başlandı. Alman ordularının 22 Haziran 1941 günü [[Sovyetler Birliği]]’ne saldırmasıyla başlayan ve 5 Aralık 1941 gününe kadar süren çatışmalarda Alman orduları neredeyse kesintisiz olarak ilerlemişlerdir. Gizlilik içinde devam ettirilen hazırlıklar ve harekâtın kendisi, neredeyse bir yıl sürmüştür. Kızıl Ordu Wehrmacht'ın güçlü darbelerinidarbeleri karşısında Moskova önlerine ve Leningrad'a kadar geriledi. Alman ilerleyişi 5 Aralık 1941 tarihinde ilk kez [[Moskova]] önlerinde durduruldu ve Alman ordularının kaotik bir biçimde geri çekilmelerine sebep oldu. Bu tarihten itibaren 1942 ilk üç ayı boyunca cephedeki durum, ard ardına gelen [[Kızıl Ordu]] karşı taarruzlarıyla bunlara göğüs germeye çalışan Alman ordu birlikleri arasındaki amansız çatışmalar olarak sürmüştür. Sonuç itibarıyla Hitler, umduğu zafere erişemedi, Kızıl Ordu [[Wehrmacht]]'ın ileri hareketini sonuçta durdurmayı başarmıştı. Alman kuvvetleri taktik olarak parlak zaferler de kazandı. Sovyetler Birliği'nin [[Ukrayna]] da dahil olmak üzere ekonomik yönden en önemli bölgelerinden bir kısmında geniş toprakları işgal etmeyi başardı.<ref>A.J.P Taylor - Colonel D. M Proektor, Sh.: 106</ref> Bununla birlikte harekâtın operatif hedefleri olan Sovyet kuvvetlerinin ülkenin batı kesiminde imha edilmesi ve Moskova'nın alınması gerçekleştirilemedi. Alman ve müttefiklerine bağlı kuvvetler, cephenin genelinde, izleyen yılın ortalarına kadar yaygın bir taarruza bir daha girişemediler.<ref>A.J.P Taylor - Colonel D. M Proektor 1974, Sh.: 107</ref> 1942 yılının baharından itibaren ise Alman ilerleyişi yeniden başlayacak ve SSCB topraklarında derin ve geniş ilerlemeler sağlayacaktır. Barbarossa Harekâtı'nın başarısızlığı Hitler'i, Sovyet topraklarında daha sonraki başarısız harekâtlara yöneltmiştir, [[Leningrad Kuşatması]],<ref>Georgi Zhukov'la Konstantin Simonov'un konuşmalarının kaydı, 1965–1966 http://www.hrono.ru/dokum/197_dok/1979zhukov2.html|year=1979|publisher=Hrono</ref><ref>Life and Death in Besieged Leningrad, 1941–44 (Studies in Russian and Eastern European History), edited by John Barber and Andrei Dzeniskevich. New York: Palgrave Macmillan, 2005 (hardcover, ISBN 1-4039-0142-2).</ref> [[Nordlicht Harekâtı]], Stalingrad Muharebesi ve Sovyet topraklarındaki diğer harekâtlar gibi.<ref>The siege of Leningrad., Alan Wykes. Ballantines Illustrated History of WWII, 3rd edition, 1972. Sh: 9-61 - Scorched Earth, Paul Carell. Schiffer Military History, 1994. Sh: 205 - 240 - Finland in the Second World War. Between Germany and Russia. Palgrave. 2002. Sh: 90 - 141)</ref><ref name="Directorate">Military-Topographic Directorate, maps No. 194, 196, Officer's Atlas. General Staff USSR. 1947. Атлас Офицера. Генеральный штаб вооруженных сил ССР. М., Военно-топографическоее управление,- 1947. Листы 194, 196</ref><ref>''Russia's War'': A History of the Soviet Effort: 1941-1945 ISBN 0-14-027169-4 by Richard Overy Sh 91</ref><ref>The World War II. Desk Reference. Eisenhower Center Director Douglas Brinkley. Editor Mickael E. Haskey. Grand Central Press, Stonesong Press, HarperCollins, 2004. ISBN 0-06-052651-3. Sh: 210.</ref><ref>[http://www.britannica.com/bps/topic/335949/Siege-of-Leningrad#tab=active~checked%2Citems~checked%3E%2Fbps%2Ftopic%2F335949%2FSiege-of-Leningrad&title=Siege%20of%20Leningrad%20--%20Britannica%20Online%20Encyclopedia Siege of Leningrad. Encyclopedia Britannica]</ref>
 
Barbarossa Harekâtı, katılan insan gücü ve sonuçları itibarıyla askeri tarihteki en büyük çaplı askeri harekât olmuştur.<ref name="ref668" /> Başarısızlıkla sonuçlanması, III. Reich tarihinde bir dönüm noktası olmuştur. En önemlisi de harekâtın Doğu Cephesi'ni açmış olmasıdır. Bu cephede, başlangıçta ve süreç içinde tüm dünya tarihi savaş alanlarının hepsinden daha fazla kuvvet savaşa sürülmüştür. Barbarossa Harekâtı ve etkisi altına aldığı bölgelerde ve kentlerde gerçekleşen en büyük muharebelerden bazılarının ölümcül yırtıcılığıyla, yüksek kayıplarıyla ve her iki taraf için de çok zor koşularıyla, tüm bunlar 20. yüzyılda ve II. Dünya Savaşı'nda tarihin akışını etkilemiştir.
104. satır:
=== Sovyet yayılması ===
 
Alman orduları Paris'ei girdikleriişgal ettiği gün Sovyet HükümetiHükûmeti [[Litvanya]]'ya dokuz saatlik bir ültimatom verdi ve hemen ertesi gün, 15 Haziran 1940'ta Kızıl Ordu Litvanya'yı işgal etti. Birkaç gün içinde [[Estonya]] ve [[Letonya]] da işgale uğradı. Bu üç ülkede de 18 Temmuz'da Kızıl Ordu gölgesinde seçimler yapıldı, yeni hükûmet derhal Sovyetler Birliği'ne katılma kararı aldı. Litvanya 3 Ağustos'ta, Letonya 5 Ağustos'ta, Estonya ise 6 Ağustos'ta Sovyetler Birliği'ne katıldılar. Bu üç [[Baltık Ülkesi]]'nin Sovyetler Birliği'ne katılmasıyla Sovyetler Birliği, Polonya topraklarından sonra kuzeyde de Almanya ile ortak sınıra gelmişti.<ref>William Shirer, ''Nazi İmparatorluğu''. Sh: 1004</ref>
 
Aynı yılın Haziran ayının 26'sında Stalin, Romanya'dan [[Besarabya]] ve kuzey [[Bukovina]]'yı boşaltmasını isteyen bir ültimatom verdi. Bir günlük süre tanınmıştı. Aslında Beserabya, [[Alman-Sovyet Saldırmazlık Paktı]]'nda Sovyetler Birliği'nin etki alanında kabul edilmişti ama, Bukovina için bir madde yoktu.<ref>W. Shirer, ''Nazi İmparatorluğu''. Sh: 1005</ref> İngiliz ablukası nedeniyle petrolü deniz yoluyla getiremeyen Almanya, Romanya'dan ithal ettiği petrole bağımlı olmak dolayısıyla, Sovyetler Birliği'in Romanya petrol sahasına bu denli yaklaşmasından ciddi endişe duymak durumundaydı. Besabya ve Kuzey Bukovina 28 Haziran 1941 tarihinde Sovyet birliklerince işgal edildi.
167. satır:
Hitler, ekonomik gerekçeleri reddetti ve Hermann Göring'e "Her zaman herkes, Rusya ile savaş tehdidine karşı ekonomik yönden kaygılarını öne sürüyor." demiştir. Bu andan itibaren bu tür konuşmalara kulaklarını kapayacaktı ve kararını vermişti.<ref name="ericson162">Edward E. Ericson, ''Feeding the German Eagle: Soviet Economic Aid to Nazi Germany, 1933–1941'' - Greenwood Publishing Group-1999Sh: 162</ref> Bu tür görüşler bundan böyle General Georg Thomas'a iletildi. General, Sovyetler Birliği'nin işgal girişiminin getireceği ekonomik güçlükler hakkında bir rapor hazırlamaktaydı. Bu raporda ana fikir, Sovyetler Birliği tümüyle işgal edilmedikçe, harekâtın ekonomi üzerinde olumsuz etkileri olacağı şeklindeydi.<ref name="ericson162"/>
 
Öte yandan Alman generallerden bazıları askeri nedenlerle de harekâta karşıydılar. OKH Başkomutanı Mareşel [[Walther von Brauchitsch]], OKH (Alman Kara Kuvvetleri) Kurmay Başkanı General [[Franz Halder|Halder]] ve Mareşel von Rundstedt'in de aralarında bulunduğu generaller, her şeyden önce Hitler'in ileri sürdüğü gibi, Sovyetler Birliği'in Almanya'ya saldırmaya kararlı olduğuna inanmıyorlardı. Böyle olsa bile savunmada kalmak, Rusya'ya saldırmaktan daha az riskliydi. Mareşal von Rundstedt, Hitler'e "''Rusya'ya hücum ederken neleri göze aldığınızı tarttınız mı?"'' diye sormuştu.<ref>L. Hart, ''Hitler'in Generalleri Konuşuyor'' Sh: 351</ref>
 
Hitler'in kendine güveni, Batı Avrupa'da hızla ulaştığı başarılardan ve Kızıl Ordu'nun Finlandiya'ya karşı yürüttüğü [[Kış Savaşı]]'ndaki yetersizliğinden dolayı artmıştı. Doğu'da zaferin birkaç ay içinde kazanılacağına inanıyordu. Sovyetler Birliği'nin yıkımı olacak olan teslim olmanın çabuk gerçekleşeceğine inanılmaktaydı. Bu nedenle kış koşullarına göre hazırlık yapmaya gerek duyulmadı. Birliklerin kışlık giysileri yoktu ve taarruz başladığında uzun süreli bir sefer için hazırlık yapılmış değildi.<ref>[[Albert Speer]] identifies these points in the [[The World At War]] series in the episode "Barbarossa".</ref> Öyle ki Kara Kuvvetleri'ndeki eratı sadece % 20'si için kışlık giysi hazırlanmıştı. Bu kuvvet, savaş bitiminde işgal edilen topraklarda bırakılacak kuvvetti, harekata katılacak kuvvet değildi. Kışlık giysi konusuyla ancak Ağustos ayı sonlarından itibaren ilgilenilmeye başladı. Ancak General Guderian'a göre kışlık giysi konusundaki bu hazırlıksızlık sadece Kara Kuvvetleri'nin bir bölümünde söz konusuydu, Luftwaffe ve Waffen-SS birlikleri için bu yönde bir sorun yoktu.<ref>Heinz Guderian, ''Bir Askerin Anıları'' - cilt 1, Sh: 260</ref>
 
Göring, 1941 yılı Mart ayı başlarında, Sovyetler Birliği'nin istilasının hemen ardından izlenecek ekonomik düzene ilişkin bir dizi öneriyi, "[[Yeşil Dosya]]" adıyla ortaya koydu. İstila edilen topraklardaki yerli halkın büyük kesiminin açlıktan ölmesi sağlanacak, böylece Almanya için bol gıda maddesi elde edilmiş olacaktı. Ardından neredeyse insansız kalan bu topraklara Alman göçmenler seçkin bir sınıf olarak yerleşecekti. Nüremberg Duruşmaları'nda (1946) Sir Hertley Shawcross, Doğu Rusya için önceden oluşturulan yönetsel bölgelerden ayrıca çeşitli yeni bölgelerin planlandığını anlatmıştır. Nazi politikası Sovyetler Birliği'ni, "yaşam alanı" bakış tarzına bağlı olarak, geleceğin "aryan" kuşaklarını oluşturmak için siyasi olarak ortadan kaldırmayı amaçlamıştır. "Biz kapıya sadece tekme atacağız, o çürük yapı kendiliğinden çökecektir." Kısa süre içinde işgal edilen Sovyet topraklarındaki Almanya'nın işine yarayabilecek tüm kaynakların (insan kaynakları dahildâhil) sömürülmesi işini düzenleyecek yeni bir organizasyon [[Alfred Rosenberg]] yönetiminde "Doğu Toprakları Bakanlığı" (Reich Ministry for the Occupied Eastern Territories) adıyla oluşturuldu.<ref>İ. Artuç, Sh: 190</ref>
 
İstila başlamadan kısa bir süre önce OKW, doğrudan doğruya ve tümen komutanlıklarına varıncaya kadar uzanan bir emir yayınlamıştı. ''Komiser Emri'' olarak bilinen bu emre göre sivillere ve savaş esirlerine karşı ciddi boyutta kötü muamele uygulayan personelin askeri mahkemeye verilmeyeceği, bir üst komutanının takdirine göre işlem yapılacağı bildirilmiştir. Bir ceza verilecekse bile bu ceza sadece disiplin cezası olabilecekti.<ref>Heinz Guderian, ''Bir Askerin Anıları'' - cilt 1, Sh: 262</ref> Özellikle siyasi komiserler ele geçirildikleri yerde infaz edilecekti.
181. satır:
Hitler, 5 Aralık 1940'ta Sovyetler Birliği istilası ile ilgili harekât planlarını onayladı ve harekât tarihi 1941 yılı Mayıs ayı olarak belirlendi.<ref name="overy489">R. J. Overy, ''The Dictators: Hitler's Germany and Stalin's Russia'' - W. W. Norton & Company-2004 Sh: 489</ref> İki hafta sonra 18 Aralık'ta Hitler, Alman Yüksek Komutanlığı'na 21 Sayılı emrini verdi, harekâtın kapalı adı "Barbarossa Harekâtı" olacaktı. Emrin ilk cümlesi "Alman silahlı kuvvetleri, Sovyetler Birliği'nin hızlı bir şekilde dize getirilmesi için girişilecek bir harekâta hazır olmalıdır." şeklindedir.<ref name="overy489"/><ref name="brackman344">Roman Brackman, 'The Secret File of Joseph Stalin: A Hidden Life'' - Frank Cass Publishers-2001 Sh: 344</ref><ref>[http://en.wikisource.org/wiki/F%C3%BChrer_Directive_21 21 Sayılı Emir (İng.)]</ref> Harekâta verilen kapalı ad, 12. yüzyılda. [[III. Haçlı Seferi]] komutanı ve [[Kutsal Roma Germen İmparatoru]] Frederick Barbarossa'nın adından esinlenmiştir. Hitler'in 21 Sayılı Emri'nde "''Hazırlıkların 15 Mayıs 1941 tarihine kadar tamamlanmış olacağı''" belirtilmektedir.<ref name="WS/1025"/> Bu ifade çoğu kez, harekâtın Mayıs ayı ortalarında başlayacağının öngörüldüğü şeklinde yorumlanmaktadır. Gerçekte 15 Mayıs, "hazırlıkların tamamlanma tarihi" idi.<ref>Liddell Hart, ''Hitler'in Generalleri Konuşuyor'' Sh: 343</ref> Emir'de harekâtın amacı, "''Rus Ordusunun Batı Rusya'da bulunan büyük kısmının … imha edilmesi, ve henüz savaşa sürülmemiş, savaşa hazır kuvvetlerin, Rusya'nın geniş topraklarına çekilmesinin önlenmesi''" olarak tanımlanmaktadır. Harekâtın ulaşacağı hat olarak da [[İdil Nehri]]'nden [[Arhangelsk]]'a kadar uzanan hat olarak gösterilmiştir. Metin, ana taarruz hatlarına ilişkin oldukça ayrıntılı planlamalara yer vermiştir.<ref name="WS/1026">William Shirer, ''Nazi İmparatorluğu'' Sh: 1026</ref> <ref group=dn>Bazı kaynaklarda bunun tersi belirtilir. Bunun nedeni 21 Sayılı Emir metni olarak NCA (Nazi Conspiracy and Aggression - Nazi Komplosu ve Saldırıları) belgelerinde yer alan İngilizce çeviriye dayanılmasıdır. Gerçekte Almanca metin çok daha geniş kapsamlıdır. Bu orijinal metnin eksiksiz İngilizce çevirisi, TMWC (Trial of the Major War Criminals - Belli Başlı Savaş Suçları Duruşmaları) belgelerinde yer almaktadır. - William Shirer, ''Nazi Almanyası'' Sh: 1026 -</ref> Harekât planının ana iskeleti oldukça yalındır, Merkez Ordular Grubu'nun mekanize-motorize unsurları cephe hattını yararak hızla Smolensk yönünde ilerleyecek, bu noktadan iki kola ayrılarak güneye ve kuzeye çark edecek, böylece Kızıl Ordu'nun esas kuvvetlerinin geri çekilmesine fırsat bırakmadan kuşatılarak imha edilecekti. Hitler ve kurmayları, Napolyon'un Rusya Seferi'nde uğradığı hezimeti incelemişlerdi. Rus orduları başkomutanı General [[Mihail Kutuzov|Kutuzov]], geride Fransızların yararlanabileceği hiçbir ikmal malzemesi bırakmadan ordularının büyük kısmını geri çekerek kuvvetlerini muharebede kaybetmemeyi başarmıştı. Moskova'ya giren Fransız ordusu, kış bastırırken özellikler erzaksızlıkla yüz yüze gelmişti. Napolyon, ordusunu bu şekilde kaybetmemek için geri çekilmek zorunda kalmıştı. Aynı durumu yaşamamak için Hitler, Kızıl Ordu'nun geri çekilmesine fırsat vermemesi gerektiğini düşünüyordu.<ref>İbrahim Artuç, ''İkinci Dünya Savaşı'' cilt 1, Sh: 185</ref>
 
Barbarossa Harekâtı, Leningrad yönünde kuzeye bir taarruz, sembolik önemi olan Moskova'nın ele geçirilmesi ve ekonomi stratejisi açısından önemli olan Ukrayna gerisindeki petrol sahalarının kontrolünün bir bileşimiydi. Hitler ve generalleri hangi konuların öncelikli olduğu konusunda anlaşamadılar. Oysa Almanya, akaryakıt konusuna ve önceliklerde bir uzlaşma kararına konsantre olmalıydı. Hitler kendini politik ve askeri yönden bir deha olarak düşündü. Hitler, 1940-1941 yıllarında Barbarossa Harekâtı'nın planlanması aşamasında generalleriyle birçok kez tartıştı ve emrini tekrarladı, "Önce Leningrad, ikinci olarak Donets Bölgesi, üçüncü olarak da Moskova."<ref name="Higgins"/><ref>Bryan I. Fugate ''Operation Barbarossa. Strategy and tactics on the Eastern Front, 1941'' - Novato: Presidio Press, 1984.</ref> Hitler'in Moskova konusundaki tutumu zaman içinde değişiklik gösterdi ya da öyle görünmek istedi. Harekât planlarını onayladığı 5 Aralık 1941 tarihindeki toplantıda, Moskova'nın önemli olmadığını, esas olanın Sovyetler Birliği'nin yaşam gücünün yok edilmesi olduğunu ileri sürmüştür.<ref name="WS/1025"/> Ancak 21 Sayılı Emrin yayınlandığı 18 Aralık 1941 tarihinde ise, kentin alınmasının, "''kesin bir iktisadi ve siyasi zafer olacağını''"" belirtmişti.<ref name="WS/1025"/> Hitler, uzun süredir istediği doğunun istilası konusunda artık acele ediyordu. Sovyetler Birliği yenilgiye uğratıldığında İngiltere'nin barış isteyeceğine inanıyordu. General [[Franz Halder]] günlüğüne, Sovyetler Birliği'nin yenilgiye uğratılmasıyla İngiltere'nin zafer umutlarını yitireceğini not etmiştir.
 
Almanya'nın [[Fransa Seferi]]'nde olduğu gibi Doğu Seferi'nde de Alman generalleri arasında stratejiye ilişkin olarak görüş ayrılığı ortaya çıktı. Geleneksel stratejiye bağlı generaller, Sovyet ana kuvvetlerinin sınırın hemen gerisinde kuşatılıp üzerlerine çullanarak imha etmeyi, ancak bundan sonra Rusya içlerine ilerlemeyi öneriyorlardı. Bu kuşatmalar ve muharebeler sırasında panzer gruplarıyla piyade kolordularının eşgüdüm içinde operasyonlara katılmasını gerekli görüyorlardı. Onlara göre Kızıl Ordu'nun büyük kısmını bu şekilde imha etmeden Rusya içlerine ilerlemek, göze alınmaması gereken riskler getirecekti. Sözcülüğünü büyük ölçüde General Guderian'ın yaptığı, General [[Hoth]]'un ve birçok zırhlı birlik komutanının da katıldığı görüş ise, panzer gruplarının Moskova yönünde olabildiğince derinliğe ilerlemesi, Kızıl Ordu birliklerinin kuşatılıp imha edilmesi operasyonlarının geriden gelen piyade kolordularına bırakılması görüşün savundular. General Guderian, panzer gruplarının en azından Dinyeper hattına kadar ilerlemesini istiyordu. Hitler, geleneksel strateji görüşünü benimsedi. Yine de Kızıl Ordu kuvvetlerinin Dinyeper batısında imha edilmesi hedeflendi. Bu amaçla piyade kolorduları daha kısa erimli, panzer grupları ise daha derin erimli kuşatma operasyonları icra edecekti. Bu şekilde iki strateji bir bakıma bütünleşmiş oldu.<ref>L. Hart, ''İkinci Dünya Savaşı Tarihi'' cilt 1 Sh: 171-173</ref>
235. satır:
Yine de Sovyetler Birliği, Almanya ile olası bir savaş için hazırlanıyordu. Baltık Ülkeleri, Polonya'nın yarısı ve Besarabya ile Kuzey Bukovina'nın Sovyet topraklarına katılmasıyla [[Stalin Hattı]], esasen Sovyetler Birliği'nin Batı'daki en önemli savunma hattı olmasına karşın artık sınırın çok gerisinde kalmıştı. Onun yerine yeni oluşan batı sınırları boyunca, [[Molotov Hattı]] adı verilen yeni bir savunma hattı inşasına başlanmıştı. Ancak bu savunma hattı inşası hem oldukça yavaş ilerledi, hem de sınıra bazı kesimlerde oldukça yakın ve gizleme önlemleri alınmadan inşa edilmekteydi. Bu mevziler Alman tarafından rahatlıkla gözlemlendi, ateş noktalarının konumları ve yönelimleri, kısacası ateş sistemi çözümlenebildi.<ref>V. Suvorov, Sh: 255</ref> Sonuçta 22 Haziran sabahı, Dahası, bu koruganların büyük bir bölümü Alman topçusu tarafından kısa sürede bastırıldı.<ref>V. Suvorov: Sh: 256</ref> Alman genel taarruzunun başladığı tarihte Molotov Savunma Hattı henüz tamamlanmamış bir haldeydi.
 
Stalin, 5 Mayıs 1941 tarihinde Moskova'da askeri akademi mezunlarına yaptığı bir konuşmada, "Almanya ile savaş kaçınılmazdır" demiştir. "Yoldaş Molotov, savaşı iki ya da üç ay ertelemeyi başarabilirse bu bizim için iyi bir şans olur. Fakat siz, birliklerimizin savaşma azmini arttıracak önlemler almayı başarmalısınız." <ref>N. Lyashchenko, 'O vystuplenii I. V. Stalina v Kremle, 5 maya 1941', Volkogonov Papers, reel no.8, Sh: 1.</ref>. Aynı tarihte Sovyet Genel Kurmay Başkanlığı makamında olan General Jukov da, en olası düşmanın Almanya olduğunu belirten bir genel direktifi tüm askeri karargahlarakarargâhlara göndermişti.<ref>Viktor Suvorov, ''Buzkıran'' Sh: 219</ref>
 
Sovyet askeri üst yönetimince, batıda, Almanya ile sınırı olan beş askeri bölgeye bağlı tüm kuvvetler ve Sovyet Donanmasının üç filosu, ''Birinci stratejik kademe''yi oluşturmaktadır. Bu tümenler toplamda 170 tank, mekanize, süvari ve piyade tümenidir. Tümenlerin 56'sı batı sınırına oldukça yakın konuşlanmıştı. Geriye kalan 114 tümen ise daha geride bulunmaktaydı. Ancak 13 Haziran 1941 tarihinde, bu birliklerin de sınıra daha yakın konumlara kaydırılması için emir verildi.<ref>V. Suvorov, Sh: 240-241</ref> Diğer askeri bölgelerdeki birliklere de, batı yönünde harekete geçme emri aynı gün verildi. Bu birlik komutanlarına yeni konuşlanacakları yerler hakkında başlangıçta bilgi verilmedi. Örneğin Ural Askeri Bölgesi'ndeki tüm kuvvetler, Batı'ya kaydırılmıştır.<ref>Viktor Suvorov, ''Buzkıran'' Sh: 234</ref>
 
Hitler'in ve OKW'nin görüşünün tersine Sovyetler Birliği hiç de güçsüz değildi. Sovyet ekonomisinin 1930'lu yıllardaki hızlı endüstrileşmesi, endüstriyel üretimde ABD'nin ardından ikinci sıraya ulaşmasını sağlamıştı. Bu endüstriyel üretim düzeyi, Almanya'nınkinenın endüstriyeline eşitti. Savaş endüstrisi giderek büyüdü ve savaş öncesi yıllarda ekonomi düzenli olarak savaş endüstrisine yönlendirildi. 1930'lu yılların başlarında Kızıl Ordu'nun son derece gelişkin bir askeri harekât kuramı geliştirilmişti ve 1936'da sahra yönetmelikleriyle uygulanmaya başlandı.
 
Taylor ve Proektor'a göre batı bölgelerdeki Sovyet kuvvetleri, Alman ve müttefiklerinin 4,5 milyonluk kuvvetlerine göre 2,6 milyonla zayıf kalmıştır. Sovyetler Birliği'nin silâhaltındaki kuvvetlerinin toplam sayısı 5 milyondur. Bu kuvvetlerin 2,6 milyonu ülkenin batısında, 1,8 milyonu doğusunda, kalan kısım ise değişik yerlerde konuşlanmış ya da eğitimdedir.<ref>A.J.P Taylor & D. M Proektor,p98</ref> Bu rakamlar birinci stratejik kademedeki kuvvetlere ilişkin rakamlardır ve daha dar kadrolu olan ikinci stratejik kademedeki kuvvetleri içermemektedir. Suvorov, İkinci stratejik kademeyi oluşturan birliklerin 77 tümenlik bir kuvvet olduğunu yazmaktadır.<ref>V. Suvorov, Sh: 236</ref> İkinci kademe kuvvetler, 13 Haziran'da aldıkları emirler üzerine ülkenin batı kesimlerine sevk edilmeye başlanmıştı ve Alman taarruzu başladığında hâlen ileri hatları takviye etmek için ilerlemekteydiler.<ref>V. Suvorov, Sh: 234-236</ref> Cephe hattının bu birliklerce takviyesi, 10 Temmuz'da tamamlanmış olacaktı.<ref>V. Suvorov, Sh: 242</ref> Toplam Alman ve müttefik kuvvetleri, genel bir rakamdır. Alman birlikleri olarak 3,3 milyon asker harekâta katılmıştır, ama bunların bir kısmı, ilk harekâta ihtiyat birlikleri olduğu için katılmamışlardı. Bu arada 600 bin kadar bir kuvvet, Almanya'nın müttefikleri tarafından sağlanmıştır ama, çok daha sonra harekâtlara katıldılar.
245. satır:
Bu durumda Barbarossa Harekâtı'nda kullanılabilir toplam Mihver kuvvetleri 3,9 milyonun üzerindedir. Taarruzun başladığı 22 Haziran'da Alman kuvvetleri, 29'u zırhlı tümen olmak üzere 98 tümenle cephe boyunca bir üstünlük kurmuşlardı. Birliklerin yüzde doksanı motorize kuvvetlerdi ve Baltık Denizi'nden [[Karpatlar]]'a kadar uzanan 1.200&nbsp;km.lik bir cephe hattından taarruz ettiler. Bu genel taarruzun karşısında [[NKVD]] sınır birlikleri ve Sovyet 1. kademe tümenleri yer almıştır. İlk stratejik kademe birlikleri, cephenin hemen gerisinde batı Özel Askeri Bölgesi'nin konuşlanmıştı. Bu ileri kademe birliklerinin, stratejik ikinci kademeyi oluşturan birlikler bölgelerine yerleşmesi tamamlandığında, yani yaklaşık iki hafta sonra taarruz etmesi planlanıyordu. Bu birliklerin % 41'i sınıra yakın biçimde 200&nbsp;km.lik bir şeritte konuşlanmışlardı ve yine Kızıl Ordu emri gereği bu bölgeye yakın kesimlere akaryakıt, malzeme ve demiryolu vagonları toplandı.<ref>Meltyukhov 2000:414</ref>
 
Ayrıca, savaş devam ederken seferberlikte Kızıl Ordu giderek güç kazandı. Bununla birlikte 1941 yılı boyunca süren çatışmalarda Mihver kuvvetlerinin insan gücü yönünden hafif bir sayısal üstünlüğü korunmuştur. Mikhail Meltyuhov'a göre savaşın başlangıcında Kızıl Ordu toplam personeli 5.774.211'dir. Bu rakamın 4.605.321'i kara kuvvetleri, 475.656'sı hava kuvvetleri, 353.752'si donanma, 167.582'si sınır muhafızları ve 171.900'ü de NKVD birimleri personelidir.
 
Ancak bazı önemli silah sistemlerinde Sovyet sayısal üstünlüğü belirgindir. Örneğin tanklarda Kızıl Ordu'nun büyük bir sayısal üstünlüğü vardır. Bu tarihte Kızıl Ordu'da, 12.782'si batıdaki beş askeri bölgede olmak üzere 23.106 tank vardır.<ref>N.P.Zolotov and S.I. Isayev, "Boyegotovy byli...", ''Voenno-Istorichesskiy Zhurnal, N° 11: 1993, p. 77</ref> Harekâta katılan Alman zırhlı birliklerindeki toplam tank sayısı ise 3.200 kadardır.<ref>Heinz Guderian, ''Bir Askerin Anıları'' - cilt 1 Sh:246</ref> Öte yandan yeni kurulan Alman tümenlerindeki araçların çoğu Fransa Seferi'nde ele geçirilen Fransız araçlarıdır ve Doğu'da yapılacak bir harekât için yetersiz nitelikteydi.<ref>Heinz Guderian, ''Bir Askerin Anıları'' 1. cilt, Sh:245</ref> Batıdaki bu beş askeri bölgeden üçü, Mihver taarruz kuvvetlerin karşısında bulunmaktadır. Ancak genel ikmal, bakım ve teyakkuz durumu oldukça zayıftır. Mühimmat ve telsizler yetersizdi. Birçok birlik, esas mühimmat ve akaryakıt stoklarının ötesinde gerekecek bütünleme ikmalini sağlamak için yeterli nakil aracına sahip değildi.