Vâsik: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k →‎Halifelik dönemi: http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_yanlis&view=yanlis&kelimez=473 AWB ile
düzeltme AWB ile
31. satır:
== Halifelik dönemi ==
 
Vaşık, babası [[Mutasım (Abbasi)|Mutasım]] 26 Aralık 841de öldüğünde hemen halife olarak AbbasıAbbâsî devleti basına geçti. Asıl adı Ebu Cafer olmakla beraber taht adı olarak "Vasık Billah (Allaha inanan)" unvanını aldı.
 
842'de annesi cariye asıllı Karati, Vasık'ın kardeşi (sonradan Mütevekkil adı ile halife olacak) Cafer ile birlikte [[Mekke]] ve [[Medine]]'yi hac ziyaretine gitmeye karar verdiler. Ancak Karati 16 Ağustos 842'de Hicaz yolunda iken hayata gözlerine yumdu. Mezarı [[Küfe]]'de bulunmaktadır.
 
Mutasım'ın ölümünden hemen önce [[Filistin]]'de çok ciddi bir isyan çıkmıştı. Bir asker bir kadına kötü muamele edip evinin kapısını kırmaya çalışmıştı. Kadının kocası bunu fırsat bilip Filistin'de Ürdün Irmağı'nın batısında bulunan eski Emevi hanedanı destekçisi bedevi Arap kabilelerini ayaklandırdı. Bu kişiye, yüzünü devamlı bir peçe ile kapadığı için, "El Mübaraka" adı verilmekteydi. Bunlar üzerine 842de büyük bir AbbasıAbbâsî ordusu gönderildi. Ancak bu ordu Al Mübaraka taraftarları ile uğraşmakta iken [[Şam]]'da yine eski Emeviler taraftarları Arap kabile mensupları ciddi bir diğer isyan çıkardılar ve ordu bunlar üzerine gönderildi. AbbasıAbbâsî ordusu ile isyancılar arasında Şam şehri dışında bir muharebe yapıldı. İsyancılar bin kişi kadar zayiat vererek mağlup oldular ve Şam ve Suriye'de asayiş yeniden kuruldu. Sonra ordu yine Filistinli isyancılar üzerine yürüdüü. Filistinli isyancı ordu hasat mevsimi olduğu için çok zayıflamıştı. AbbasıAbbâsî ordusu isyancılara büyük (20.000 kadar ölü) zayiat verdirerek, Filistin isyanını bastırdı. El-Mübaraka esir alınıp Samarra'ya götürüldü.
 
843-844de Vasık vezir ve bürokratların yozlaşmış tutumlarından kuşkulanmaya başladı. Kendisine büyükbabası [[Harun Reşit]] döneminde Beramikilerin kazandığı iktidar gücü ve sonradan Harun Reşit'in bu aileyi ortadan kaldırıp halifenin gücünü yükseltme siyaseti anlatılmıştı. Vasık da buna uyarak vezir ve sekreterlerini görevleri sırasında çeşitli şekillerde kendi servetlerini artırdıkları gayet açık olduğunu bildirdi ve bunu karşılamak için devlet hazinesine fon aktarmalarını emretti. Bunu kabul etmeyenlerden birini öldürttü ve birkaçını ağır dayaktan geçirttikten sonra devlet idarecisi ve bürokratlar devlet hazinesine fonlar akıtmaya başladılar. Bu fonlarla 100.000 ile 1.000.000 dinar devlet geliri sağlandığı bildirilir.
 
844-845de Arabistan çok karışmıştı. Beni Süleim ve diğer bedevi kabileleri Kutsal şehirlere akın yapıp bu şehirlerin pazarlarını bastılar ve pazarları ve şehrin büyük binalarını yağmaya koyuldular. Hammad bin Jarır el-Tabarı komutasındaki Arabistan'daki AbbasıAbbâsî ordusuna karşı galip gelip onu öldürdüler. Bunun üzerine Vasık büyük bir AbbasıAbbâsî ordusunu "Boğa el-Kabir" adlı Türk asıllı komutan idaresinde Arabistan'a gönderdi. Bu ordu bu isyanı bastırmayı başardı ve Bedevi kabile mensuplarından 1.500ünü esir olarak Medine'de alakoydu. Fakat bu sırada Suriye'de bir isyan çıkınca bunları Medine'de geri bırakıp Suriye'ye geçti. Esirler kaçma hareketine geçince Medine şehir halkı bu esirleri sardı ve bütün hepsi şehrin köleleri tarafından öldürüldü. Suriye'de isyanı bastırıp asayişi temin eden Boğa geri dönüp Arabistan yarımadasının ortasında ve güneyindeki isyancı Bedevilere karşı uzun süren ve her zaman başarılı olmayan bir bastırma harekatına girişti.
 
846da Halife Vasık ve Bizans İmparatoru arasında eldeki esirlerin değiştirilmesi hakkında bir anlaşma yapıldı. Böyle bir esir mübadelesi daha önce halife [[Emin (Abbasi)|Emin]] zamanında 810 yılında yapılmıştı. Bu mübadele için [[Tarsus]]'un kuzeyinde bir ırmak kıyılarına iki taraf da ellerindeki esirleri getirdiler. Tabari'ye göre Bizanslılar elinde kadın erkek 4.362 müslüman esir bulunmaktaydı. Ancak Vasık bunların hepsinin müslüman olup olmadığından şüphe etmekte olduğunu bildirip ancak AbbasıAbbâsî sarayının uyduğu Sünni inançları gösterenlerin mübadele edilmesini şart koştu.
 
Aynı yıl 846da Vasık'ın hükümetine karşı daha yakınlarda daha ciddi sorunlar çıktı. Vasık'ın islam dini hakkında kendi görüşlerini herkese zorla kabul ettirme uğraşlarından çok kişi tedirgin olmuştu. Bunlar arasında Bağdad'da bir grup hükümet darbesi yapma planlarına geçmişti ve bu grubun başını Ahmet bin Nasır adlı bir seyid çekmekteydi. Hükümet darbesi büyük bir halk kütlesinin Bağdad'da bayraklar ve davullarla bir büyük gövde gösterisi şeklinde 4 Nisan 846 günü yapılması planlanmıştı. Fakat darbeyi idare edenlerden ikisi bir gün önce gelecek zaferlerini kutlamak için içmeye koyuldular; planlar karıştı ve planlanandan bir gece önce bazı gruplar ortaya çıktı. Böylece planlanan darbe bir fiyaskoya dönüştü. Halifenin adamları darbecileri yakalamayı başardılar ve Ahmet bin Nasır tutuklanıp Samarra'ya halife huzuruna götürüldü.
51. satır:
846-847 yıllarında Vasık Abbasi ordusunu Türk asıllı komutanı olan Boğa el-Kebir komutanlığı altında, etrafındaki yaşayanlara büyük zararlar veren bedevi [[Banu Nümayr]] kabilesi üzerine gönderdi. Bu ordu ile Araplardan oluşan bir güç [[Yamamah]]'ta muharebeye giriştiler. Bu muharebenin başlarında, birliklerinin bir kısmını civarlara göndermiş olan Boğa el-Kabir Arap hücumlarına zor dayanabildi, ama civara gönderilmiş olan güçler geri dönüp Arapların gerilerine hücuma geçince Araplar çok fena mağlup oldular ve Banu Nümayr tehlikesi ortadan kalktı.
 
Vasık'ın halifeliğinin son yıllarında birçok isyanlar çıktı. Hariciler Musul'da ve Kürtler İran'da isyan ettiler. Ama bunlardan en mühimleri Arabistan ve [[Suriye]] ve [[Filistin]]de oldu. Bu isyanların başlıca nedeni babası Mutasım'ın zamanında kurulan AbbasıAbbâsî ordularında bulunan [[Türkler|Türk]] asıllı askerlerin çok büyük iktidar gücü kazanması ve her geçen gün bu güçlerini gösterecek hareketlere girişmeleri idi. Bu durumdan ve Türk askerlerin tutumundan Arap asıllı nüfus tedirgin olmaktaydı. Özellikle eski Emevilere destek sağlayan Suriye ve Filistin'de bu tedirginlik isyanlara yol açtı. Bu isyanlar Vasık'ın orduları tarafından bastırıldı. Ama bunun bir neticesi orduda bulunan Türk asıllı askerler ve komutanlar daha da fazla prestij kazandılar ve Arap nüfus ile Türk askerlerin arasındaki uçurum daha da genişledi.
 
Vasık 10 Ağustos 847de başşehri olan [[Samarra]]'da iken kendini devamlı susuz hissetiren bir hastalığa yakalandı. Yüksek ateşi olmasına rağmen bir fırın yakınında oturması tedavi olarak tavsiye edildi. İyileşmeyip yüksek hareretten öldüğü bildirilir.
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Vâsik" sayfasından alınmıştır