İtalya'nın birleşmesi: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
YBot (mesaj | katkılar)
k direk olarak → direkt olarak
→‎Arka plan: düzeltme AWB ile
34. satır:
[[Batı Roma İmparatorluğu]]'nun çöküşünden sonra Roma İmparatorluğu'nun ili olan İtalya, Ostrogotik Krallığı altında birleşik olarak kaldı ve Lombard Krallığı'nda ve [[Bizans İmparatorluğu]]'nda iddialı bir duruş sergiledi. Bizans İmparatorluğu'nun kriz döneminde ve çöküşünde İtalya, kademeli olarak [[şehir-devlet]] sistemine geçti. Bu sistem [[Rönesans]]'a kadar sürdü ama sonra [[Erken Modern Dönem]]'de modern [[ulus devlet]] sisteminin yükselmesiyle bu sistem bozulmaya başladı. İtalya, [[Papalık Devleti]] dahil, büyük devletler arasındaki - özellikle [[Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu]] (sonrasında [[Avusturya]]) ve [[Fransa]]- ele geçirilmek istenen yer olmuştur. 1300'ler ile 1500'ler arasında İtalyan yazarlar, [[Dante Alighieri]], [[Francesco Petrarca]], [[Boccaccio]], [[Niccolò Machiavelli]] ve [[Francesco Guicciardini]] gibi yazarlar, yabancı devletlerin hakimiyetine karşı görüşlerini yazmışlardır. Mesela, [[Petrarca]]'nın ''Italia Mia ''eserinde "İtalyan kalplerinde antik kahramanlık henüz ölü değil" belirtilmiştir. ''Italia Mia''<nowiki/>'nın dört cümlesi [[Niccolò Machiavelli]]'nin İtalya'yı "barbarlardan kurtararak" birleştirmesini sağlayacak politik lider gösteren ''The Prince'' adlı'' ''eserinde yer almıştır. Bazı tarihçiler ve bilim adamları İtalya'da bulunan ülkelerin, yabancı hakimiyetine karşı İtalya Birliği'nin kurulması veya Cosimo De Medici and Lorenzo De Medici'nin dış politikalarının ulusal birliğinin müjdecisi olarak yorumlarlar.
 
İtalyan ulusal kimlik duygusu Gian Rinaldo Carli'nin 1764'te yazılan ''Della Patria degli Italiani ''adlı eserinde yansıtılmıştır. Aynı zamanda eserin en çok anlatılan bölümünde bir yabancı Milano'da bir kafeye girer ve orada oturanlara yabancı veya Milanolu olmadığını söyler. Karşısındakiler de 'Peki sen nesin?' diye sorduklarında 'Ben bir İtalyanım.' der. Milliyetçilik, 19. yüzyılın başlarında İtalya'da -Avrupa'nın çoğunda olduğu gibi- [[Napolyon Bonapart|Napolyon]]'un egemenliği altına düştüğünde artmıştır.
 
Napolyon'un saltanatı çökmeye başladığında, Napolyon'un yerleştirdiği diğer, tahtlarını korumak için milliyetçi duyguları besleyerek olabilecek devrimlerin altyapısını hazırladı. Bu hükümdarların arasında İtalya'nın valileri  Eugène de Beauharnais, ve [[Napoli hükümdarları listesi|Napoli kralı]], [[Joachim Murat]]'da vardı. De Beauharnais, İtalya Krallığı'na girmek için Avusturya'nın onayını almaya çalıştı. 30 Mart 1815'te Joachim Murat, Avusturyalı isyancılara karşı İtalyanların silahlanmalarını söyleyen Rimini Bildirgesi'ni yayınladı. Bu dönemin bir diğer önemli figürü, Napolyon İtalya Cumhuriyeti (1802-1805) başkan yardımcısı ve ölümünden kısa bir süre sonra İtalyan Risorgimento'ya yol açacak İtalyan birleşmesi için idealleri tutarlı destekçisi olarak hizmet veren, Francesco Melzi d'Eril'di. Napolyon Fransası'nın yıkılışından sonra [[Viyana Kongresi]], [[Avrupa]] haritasını yeniden çizmek için toplandı. İtalya'da, kongre Napolyon öncesi bağımsız uydu devletleri, direkt olarak yönetilen veya büyük Avrupa devletlerince (özellikle Avusturya'nın) üzerinde büyük etkisi bulunan ülkeleri yeniden düzenledi.