General Harington Kupası: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Nanahuatl (mesaj | katkılar)
Burcinerkan (mesaj | katkılar)
21. satır:
 
"Fenerbahçe Kulübü yalnız kendi kadrosuyla bu maçı şartsız olarak kabul eder."<ref name="ms3" />
 
Bu milli Özgürlüğe Yürüyüş maçında her ne kadar Galatasaraylılar "Aslan Nihat Bekdik dahil tüm kadromuzdan istediğinizi kadronuza dahil edebilirsiniz. Yeterki şu mağrur ingilizleri yenin"deseler , Beşiktaş ta yenilenmiş kadrosunu teklif etse de . Fenerbahçeliler "Teşekkür ederiz! Şu an kadromuz formda ve onları yenebilecek güçteler. Ama bu dostluğunuzu asla unutmayacağız." sözleri Galatasaray ve Beşiktaşlılar üzerinde büyük bir milli direniş etkisi yaratmıştır. Galatasaray lisesi önünden öğrenciler ve Beşiktaşlı gençlerin Türk bayrakları ile bu maça gitmeleri bunun en büyük göstergesidir.<ref name=":0">https://gundemvetarih.com/2011/07/06/ozgurluge-yuruyus-harrington-kupasi-2/</ref>
 
Fenerbahçe bu maça şu kadrosuyla çıktı: [[Şekip Kulaksızoğlu]], [[Hasan Kamil Sporel]] (Kaptan), [[Cafer Çağatay]], [[Kadri Göktulga]], [[İsmet Uluğ]], [[Fahir Yeniçay]], [[Sabih Arca]], [[Alaattin Baydar]], [[Zeki Rıza Sporel]], [[Ömer Tanyeri]], [[Bedri Gürsoy (futbolcu)|Bedri Gürsoy]].<ref>Atabeyoğlu, Cem; "Türk Spor Tarihi Ansiklopedisi, İstanbul (1991), s.85
Satır 131 ⟶ 133:
|}
|}
Taksim Stadı, çoğu İstanbullu hayatlarında ilk kez futbol maçı izleyecek erkek ve kadınlar la hınca hınç doluydu. İstanbul terbiyesi gereği sahanın etrafına dizilen sandalyelerde hanımlar oturuyordu, erkekler ise ayaktaydı. Bu maçı izlemek için “Iron Duck Zırhlısı” ile özel olarak gelen Malta Valisi Lord Plummer de General Harrington’la birlikte şeref köşesindeki yerini almıştı. Şeref köşesinin önündeki masanın üzerinde de maçın galibine verilecek olan “General Harrington Kupası” duruyordu.
[[Dosya:General Harrington Cup .jpg|küçükresim]]
 
Fenerbahçe bu tarihi maça, şu ünlü kadrosuyla çıktı: Şekip Kulaksızoğlu- Hasan Kamil Sporel, Cafer Çağatay- Kadri, İsmet, Fahir- Sabih, Alaeddin Baydar, Zeki Rıza Sporel, Ömer Tanyeri, Bedri Gürsoy.
 
Hakemin düdüğüyle maç başladı. İngiliz takımı inanılmaz bir bilenmişlikle oynuyor ve Fenerbahçe kalesine atak üzerine atak yapıyordu. Maçın ilk yarısı Fenerbahçe’nin 1-0 mağlubiyeti ile sona erdi. Tribünlerde bir hayal kırıklığı vardı, derken kale arkasındaki gençlerin bulunduğu tarafta “Dağ başını duman almış” adlı marş söylenmeye başlandı. Marş kısa sürede Türklerin olduğu tüm tribünlere yayıldı. Yeni bir coşku hakimdi şimdi Taksim’e. Fenerbahçe takımı yoğun alkış ve tezahürat altında ikinci yarıya başladı.
 
60. dakikada Zeki Rıza’nın golüyle beraberliği yakalayan Sarı Kanarya bundan sonra daha da açıldı. 74. dakikada yine Zeki Rıza (Sporel) çok sert bir şutla Fenerbahçe’yi galip duruma yükseltti. Tribünlerde kırmızı, beyaz, sarı, siyah ve lacivert renkler birbirine karıştı ve İstanbullular sevinçle haykırdı: Goooooool. Fenerbahçe maçı 2-1 kazandı. Maçtan sonra işgal orduları Başkomutanı General Harrington, adını taşıyan bu büyük gümüş kupayı Fenerbahçe takım kaptanı Hasan Kamil Sporel’e verirken Taksim Stadı’nda fesler havada uçuşuyor ve yer yerinden oynuyordu adeta. Fenerbahçeli futbolcular, ellerinde General Harrington Kupası olduğu halde seyircilerin omuzları üzerinde stattan çıkarılmışlar ve Beyoğlu caddelerinde, büyük sevgi gösterileri arasında dolaştırılmışlardı. İstanbul aslında özgürlüğünü kutluyordu.
 
Bu galibiyet, milli bir zafer etkisi uyandırdı. Nitekim maç gecesi Lozan Konferansı’nda bulunan Türk Heyetine de bu galibiyet haberi ulaştığında heyet başkanı İsmet Paşa tarafından Fenerbahçe kulübüne; “Heyetimiz namına hepinizi meserretle tebrik eder, gözlerinizden öperim.” diye bir kutlama telgrafı gönderdi. İşgal orduları ise kısa bir süre sonra, sessizlik içerisinde İstanbul’u terk ettiler…<ref name=":0" />
 
== Kaynakça ==