İdris-i Bitlisî: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Arşiv bağlantısı eklendi |
|||
15. satır:
== Adı, Lakabı, Mahlasları ==
Adı bazı kaynaklarda “''İdris-i Bitlisî''”, bazılarında “''Mevlânâ İdris''” bazılarında da “''Molla İdris''” şeklinde geçer.<ref name=vural/> “''Hakîmüddin''” ve “''Kemâleddin''” ünvanlarıyla da anılmaktadır.<ref name=tdvia>{{
== Etnik kökeni ==
Etnik kökeni hakkında çelişkili bilgiler vardır. Kimi çevrelerde Hakkâri veya Bitlis Kürtlerinden ''Hüsameddin Ali'' adlı bir ulemanın oğlu olduğu kabul edilir; kimi çevrelerde ise Türk olduğu ileri sürülür.<ref name=ayse>{{
== Hayatı ==
Doğum tarihi hakkında kesin bilgi olmamakla birlikte 1452-1457 yılları arasında dünyaya geldiği kabul edilmektedir.<ref name=vural>{{
Eserlerinde kendisinden “''İdris b. Şeyh Hüsâmeddin Ali el-Bidlisî''”' olarak bahsedilir. Bitlis'in alim ve şeyhlerinden olan babası Hüsameddin Ali, Diyarbakır’da [[Uzun Hasan|Bayındırlı Uzun Hasan]]’ın sarayında hizmet vermiş, Devleti’nin merkezi [[Tebriz]]’e nakledilince oraya gitmişti; annesi hakkında ise bilgi bulunmamaktadır.
Kimi kaynaklarda “''Bitlisî''” nisbesinden ötürü [[Bitlis]]’te doğduğu öne sürülür; bazılarında ise babasının [[Akkoyunlular|Akkoyunlu]] sarayında bulunmuş olmasından dolayı İdris’in [[Diyarbakır]]’da doğmuş olabileceği belirtilir. Son araştırmalarda [[Ragıp Paşa Kütüphanesi]]’nde bulunan bir zayiçenin sonunda İdris-i Bitlisî’ye ait olduğu belirlenen el yazısıyla yazılmış ifadede doğum tarihinin 21 Safer 861/ 18 Ocak 1457 Salı günü; doğum yerinin ise [[Tahran]]’ın hemen güneyinde bulunan [[Rey]]’in Sulukân Kasabası olduğu belirtilmiştir.<ref name=yildirim>{{
Çocukluk ve gençliğinin başlangıcında iyi bir eğitim aldığı düşünülür.<ref name=yildirim/> Kimlerden ve nerelerden ilim tahsil ettiği kaynaklarda belirtilmemiştir. 1469’da Uzun Hasan’ın başkentini Tebriz’e taşımasıyla İdris babasıyla bu şehre taşındı. Uzun Hasan’ın ölümünden sonra Akkyounlu sultanları [[Sultan Yakup|Yakup Bey]], Rüstem ve Elvend Beylerin yanında nişancı ve divan kâtibi olarak çalıştı; bu sırada bazı hükümdar çocuklarına lalalık yaptı.<ref name=yildirim/>
31. satır:
[[Safeviler|Safevî Hanedanı]]’nın [[Şah İsmail]] önderliğinde ortaya çıkması ve Akkoyunlu Devleti’ne son vermesinden sonra Safevîlerin takibatına maruz kaldı ve Osmanlı Devleti’ne iltica etti. Osmanlı Sultanı [[II. Bayezid]], kendisini daha önce Akkoyunlu hükümdarı Yakup Bey adına yazdığı tebrik mektubuyla tanıyor ve takdir ediyordu.<ref name=tdvia/> İdrisî’yi iyi bir şekilde karşıladı ve maaş bağladı. İdrisî , Osmanlı sarayında II. Bayezid için özel kâtiplik ve nişancılık yaptı.<ref name=yildirim/>
II. Bayezid’in Osmanlı hanedanına yakışır büyük bir Farsça tarih yazmasını istemesi üzerine<ref name=gunes>{{
Hac yolculuğu iznini ancak 1511’de alabildi. [[Kahire]]’ye ulaşınca bir süre burada kaldı. Memluk Sultanı [[Kansu Gavri]] ve Mısır uleması ile görüştü. Bazı çalışmalarını Mısır sultanına sundu<ref name=yildirim/> Şah İsmail’in yöreye hakim olmasından sonra Tebriz’den kaçıp Mısır’a yerleşmiş olan [[İbrahim Gülşeni]]’nin hizmetinde bulundu. Memlük Sultanı’nın her yerde kendisine kolaylık gösterilmesi konusunda verdiği ferman ve Sultanın yeğeni ile birlikte [[Mekke]]’ye geçti ve oraya yerleşmeye karar verdi.
45. satır:
İdris-i Bitlisî, 1515 yılında I. Selim'in verdiği yetkilere dayanarak Osmanlılar ile işbirliği yapmış olan Kürt beylerini vali olarak atadı ve bu dönemden de sonra onlara, valiliğin babadan oğula geçişi gibi ayrıcalık tanımış oldu.<ref>[http://www.memleket.com.tr/news_detail.php?id=52421&uniq_id=1272514223 Yavuz Sultan Selim'in 'Kürt açılımı]</ref>
1516 yılında oluşturulan ve merkezi Diyarbakır olan Arap ve Acem Kazaskerliği görevine getirilmes ile Bitlisî’nin başarılı çalışmaları Osmanlı'nın en büyük rütbesi olan Kazaskerlik rütbesi ile ödüllendirildi.<ref name=biyografi>{{
Diyarbakır valisi [[Bıyıklı Mehmed Paşa]]’nın Mısır seferinde bulunduğu sırada İdris-i Bitlisî vekâleten Diyarbakır yönetimi ile görevlendirildi. [[Mercidabık Savaşı]]’ndan sonra Diyarbakır’a dönen Bıyıklı Mehmed Paşa, onun Diyarbakır halkı üzerindeki etkisinden hoşlanmadı veya kendisinin ya da Bitlisî’nin Diyarbakır’dan alınmasını talep etti. <ref name=yildirim/> Bunun üzerine İdris-i Bitlisî, padişahın Mısır seferine danışman olarak çağrıldı. Maveraünnehir hanlarına yazılacak fetihnameleri kaleme aldı. Mısır’ın ilhakından sonra bölgede kalarak Mısır’a Osmanlı yönetiminin şekillenmesinde rol oynadı.
|