Musa Çelebi: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
k Kategori:Çatışmada ölenler kaldırıldı; Kategori:Çatışmada ölen Osmanlılar eklendi (HotCat) |
Değişiklik özeti yok |
||
7. satır:
== Emirlikten önceki yaşamı ==
Musa Çelebi'nin [[Ankara Savaşı]]'ndan önceki yaşamı hakkında şu anda elimizde pek az kaynak bulunmaktadır. Çelebi lakabını taşıması onun bir medrese tahsiline eşit iyi bir eğitim aldığına ve okur yazar olduğuna işaret etmektedir. Yıldırım Beyazid'in oğullarını Anadolu'da yapılan savaşlara birlikte götürdüğü bilinmektedir. Babasının saltanat döneminde Rumeli'de akınlara katılmıştır. <ref name="yasamyapit">
Musa Çelebi Ankara Savaşı'nda Timur'a tutsak düşen babasının yanında esir olarak kalmıştı. Bu onun [[Timur]] tarafından kayrılmasına yol açtığı bildirilir. Musa Çelebi'ye Timur tarafından hilat giydirilip, kemer, kılıç, sadak ve değerli atlar verildiği belirtilmektedir. Sonra 403'de Timur onu kendine tabi olarak Bursa ve çevresinin emirliğine de atamıştır. <ref name="yasamyapit"/> Bazı kaynaklara göre, Yıldırım esarette 1403'de öldüğü zaman cenazesi Timur'un emri ile Musa Çelebi eşliği altında Bursa'ya gönderilmiştir.<ref name="sakaoglu">Sakaoğlu, Necdet (1999), ''Bu Mülkün Sultanları'', İstanbul: Oğlak Yayınları. ISBN 875-329-299-6. say.63</ref> <ref> Diğer kaynaklar Musa Çelebi'nin babasının mumyalanmış cenazesini Bursa'ya götürmediğini ve Balıkesir'de bıraktığını bildirirler. </ref>
17. satır:
== Rumeli'ye geçiş ==
1409'da Çelebi Mehmet Bursa'yı kardeşi Süleyman Çelebi'ye kaptırmış ve tekrar kendi çabaları ile onu oradan sökememişti. Bu nedenle yeni bir strateji
Musa Çelebi 1409'da Çandaroğlu İsfendiyar Bey'in sağladığı bir gemi ile [[Sinop]]'tan [[Rumeli]]'de [[Eflak]]'a geçti ve burada [[Eflak Voyvodalığı|Eflak voyvodası]] [[I. Mircea]] tarafından çok iyi karşılandı. Musa Bey Eflak Voyvodası Mircea'nın kızı ile evlendi. Mircea'nın sağladığı çok sayıda Eflak askerleri ve Tuna boylarında ve Dobruca'da yerleşmiş Türkmenlerden bir ordu kurmaya başladı. Bulgaristan'a indi ve
Planın ikinci aşaması Musa Çelebi'nin Rumeli'yi ve Edirne'yi ele geçirmesi idi. Musa Çelebi yeni topladığı ordusu ile 1410'da Balkanlardan güneye indi. Bizans'dan aldığı askerî desteklerle güçlenen Emir Süleyman ordusu ile savaşa girişti.<ref name="sakaoglu">Say.67</ref>11 Şubat 1410'da Süleyman Çelebi'nin üzerine gönderdiği bir orduyu [[Yanbolu]]'da yendi. Fakat Süleyman Çelebi şahsen ordusunun başına geçtikten sonra 15 Haziran 1410'da "Hasköy Hisarı" önünde yapılan savaşta Musa Çelebi yenildi. Eflak'a geri kaçmak zorunda kaldı. Çirmen ve Yanbolu civarlarında çete savaşları başlattı ve Süleyman Çelebi'a bağlı mevkilere baskınlar yapmaya basladi.<ref name="yasamyapit"/>
Musa Çelebi ordusuyla en son olarak 17 Şubat 1411'de bir kış havası altında Edirne'yi bastı. Süleyman Çelebi, taraftarlarını çok gücendirmişti. Birçoğu ona destek vermekten ayrılmış ve diğerleri ise demoralize olmuşlardı. Her ne
Fakat Musa Çelebi'nin bahşiş isteyen köylülere karşı davranışı onun haşin tabiatı ve siyasetine bir gösterge olmaktadır. Musa Çelebi eski bir Türk geleneğini harfi harfine uygulamaya koyuldu. Saltanat soyundan kim olursa olsun; bir saltanat üyesi, diğer bir saltanat üyesini kendi emri üzerine öldürtülürdü. Başkalarının olaya izinsiz
== Edirne'de hükümdarlık ==
Musa Çelebi Edirne'de 17 Şubat 1411'de yapılan biat töreni ile sultan ilan edilip tahta geçti. Böylece kardeşi [[Mehmet Çelebi]] ile birlikte yaptığı stratejik plan başarılı oldu. 1411'da tekrar Osmanlı Devleti Çelebi Mehmet Anadolu'da ve Musa Çelebi Avrupa'da hükümdar olarak ikiye bölünmüş oldu. Fakat Rumeli yakasında Edirne'de hükümet sürmeye başlayan ve İslami geleneklere uygun olarak "Salahu'd-dünya ve'd-din" sanını alan Musa Çelebi kardeşi [[Mehmet Çelebi]] ile yaptığı anlaşmanın geçersiz olduğunu ilan etti. Bağımsızlığını
Musa Çelebi yerine geçtiği ağabeyi Süleyman Çelebi'den, daha etkin politikalar uygulamaya başladı. Venedik Cumhuriyeti'ne ticari imtiyazlar tanıdı. Kendine tahta geçmekte yardımı dokunan sınır gazilerine karşılık sağlamak için önce Balkanları sindirme politikasına girişti. Osmanlı devletinin elinde bulunup Ankara Savaşı'ndan sonra Sırplar tarafından işgal edilmiş bölgeleri geri almak hedefiyle Sırbistan güneyindeki bölgeleri, [[Köprülü]], Akçabolu ve Provadi ''(bugünkü Bulgaristan'da Provadiya)'' ve kalelerini ve [[Nobırda]]'da bulunan gümüş madenleri merkezini eline geçirdi. Mihaloğlu ve akıncıları Makedonya'nın içlerine akınlar yaptılar.<ref name="yasamyapit"/><ref name="shaw">Shaw, Stanford J. (1975), ''History of the Ottoman Empire and Modern Turkey Vol 1:Empire of Gazis'', Cambridge: Cambridge University Press, ISBN 0525292631 {{ing}} sayı 39.</ref>
Bu politikalarının bir başkası Bizans İmparatoru ile Süleyman Çelebi arasındaki anlaşmayı feshetmek oldu. Süleyman Çelebi'nin Bizanslılara verdiği [[Selanik]] şehrini
Musa Çelebi uyguladığı politika ve bunu uygulamak için aldığı haşin tedbirler ve yaptığı eylemler askerlerinin kendinden hoşlanmamalarına ve ona gücenmelerine yol açtı. Bu sırada Musa Çelebi Balkanlarda bulunan Gazi akıncıların kazanmış oldukları güç, ganimet ve onlara verilen
Bizans İmparatoru Manuel Mehmet Çelebi ile yakın ilişkiye geçti. 1412 başlarında Manuel Bursa'ya bir gizli elçi gönderdi ve onu İstanbul'a davet etti. Mehmed Çelebi 15.000 kişilik ordusu refakatinde Üsküdar'a geldi. Onu burada karşılayan Bizans İmparatoru, onu İstanbul'a geçirdi ve orada 3 gün süren ve Bizanslıların çok iyi yaptıkları şaşaalı bir ağırlama töreni yapıldı. Bu törende Mehmed Çelebi kardeşiyle savaşa ikna edildi ve hemen Mehmed Çelebi'nin refakat ordusunu Boğaz üzerinde Rumeli'ye geçirmeye başladılar. Ekim 1412'de iki kardeş ordularıyla [[Çatalca]] yakınlarında [[İnceğiz Muharebesi]]'ne giriştiler. Bu muharebede Mehmet Çelebi yaralandı; yenik
Mehmet Çelebi 15 Haziran 1413'de yeni bir orduyla bu sefer Karadeniz üzerinden Trakya'ya asker çıkararak Rumeli'ye geçti. Musa Çelebi'nin askerleri bu sıralarda gittikçe demoralize olmuşlardı ve Edirne'deki ümera da Musa Çelebi'ye yüz çevirmişti. Bu sefer iki kardeş ordusu [[Vize Muharebesi]]'ne tutuştular. Muharebenin başında Mehmed Çelebi'ye bağlı yeniçeriler ağası Hasan Ağa birbirine karşı savaşmaya hazır ordu saflarının önüne geçerek her yeniçeri ocaklıyı Mehmed Çelebi ile birlikte olmaya çağırdı. Musa Çelebi saflarında olanlara kendilerine devamlı kızgınlık gösteren ve devamlı onları küçük düşüren bir çılgının yanında savaşmamalarını ve Osmanlı hanedanının en adil ve en erdemli hükümdarıyla birlikte olmalarını önerdi. Kendi ordu mensuplarını bu şekilde kendinden ayartma girişimine çok kızan Musa Çelebi sahsen Hasan Ağa'ya karşı hücuma geçti; ama Hasan Ağa'nın yanında bulunan bir yeniçeri subayı tarafından yaralandı. Kan revan içinde askerlerinin safına dönen Musa Çelebi'nin bu durumunu gören askerleri paniğe kapıldılar ve dağılıp kaçışmaya başladılar. Böylece muharebe sonunda Mehmet Çelebi galip geldi ve kardeşi Musa Çelebi'yi muharebe meydanından kaçmaya zorladı.
|