Fırtına ve Coşku: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k dz
BSRF (mesaj | katkılar)
k yazım hatası
1. satır:
{{kaynaksız}}
'''Deha Çağı''' veya '''Deha Dönemi''' olarak da bilinen '''Fırtına ve Coşku''', yaklaşık 1767 yılından 1785’e kadar, özellikle 20 ila 30 yaşlarındaki genç yazarlardan oluşan Aydınlanma Çağının edebiyat akımı anlamına gelmektedir.
 
Satır 21 ⟶ 22:
Tabiata karşı içten bağlılık ve duygusallık şeklinde kendini gösteren yeni davranış eğilimi, “Deha” idealinin temel trajik anlayışıyla bağdaşmıştır. Duygu, edebi ifadelerin merkezini oluşturmuştur. “Kalbin sesi, kesinlikle mantıklı kararları temsil eder”. Johann Gottfried Herder’in bu alıntısı, hüküm süren ahlak anlayışlarına, kararlarına ve kalbe bağlı olmadan hareket etmeye karşı bir itiraz olarak kendini göstermiştir. Bununla birlikte Feodal sisteme yönelik tenkitler oluşmaya başlamıştır. Aydınlanma dönemi, sistemin galibiyetini de kendisine amaç edinmiş; ancak Fırtına ve Coşku döneminin ilk şekillendiği zamanlarda aklı en büyük kazanç olarak görmüştür.
 
Fırtına ve Coşku döneminin temel edebiyat türünü drama oluşturmuştur. Dramanın sürekli olarak ele aldığı konu ise özgürlüğü elde etmek için çaba gösteren hırçın gençlik ile cani ve fesat insan gruplarını ortaya çıkararak şekillenen dünya düzeni arasındaki savaşı başlatan “dâhiyane tabiat” olmuştur. [[Shakespeare]], Antik Çağ yazarlarının, özellikle YunanlılarınYunanların -yerine geçerek örnek sayılmıştır.
 
Fırtına ve Coşku döneminin coşkun, bağımsız, aynı zamanda duygu ve ifade yoğunluğuna sahip olan dili, bol ünlemli olup eksiltili cümle ve zorlama bir kuvvet üslubundan oluşmuştur; bu anlamda da oldukça gerçekçi popülerliğe eğilim göstermiştir. Hiçbir söz söylemekten sakınılmamış, halkın ve gençliğin dili sahneye konulmuştur. Örnek alınan Fransızlardan sonra genç yazarların aristokratik saray kültürüne karşı mücadelesi, bununla birlikte doğa, kalp ve halk gibi soyut kavramlara duymuş oldukları sempati, çağdaşların dikkatini çekmiştir. Edebiyatta oluşan “gençlik kültürü” bağımsızca ortaya çıkmıştır. Eleştirmenler, Fırtına ve Coşku akımı eserlerindeki dramatik teknik ve birimlerin arka plana itilmesinin, olası sıklıktaki sahne değişimine kadar uzanmasını kınamışlardır; sahne değişimi sık sık [[sahne]]deki etkiden meydana gelmiştir.