Sarı Süleyman Paşa: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
k düzen |
k →Hayatı: dz |
||
22. satır:
== Hayatı ==
Boşnak asıllıdır.<ref name="uzunçarsılı">Uzunçarşılı, İsmail Hakkı, (1954) ''Osmanlı Tarihi III. Cilt, 2. Kısım , XVI. Yüzyıl Ortalarından XVII. Yüzyıl Sonuna kadar)'', Ankara: Türk Tarih Kurumu (Altıncı Baskı 2011 ISBN 978-975-16-0010) say.425-426</ref><ref name="yaşamyapıt">* Aslan, Adnan "Süleyman Paşa (Sarı)", (1999), ''Yaşamları ve Yapıtlarıyla Osmanlılar Ansiklopedisi'', İstanbul:Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık A.Ş. C.2 s.568 ISBN 975-08-0072-9</ref><ref name="sicılliosmani">Mehmed Süreyya (haz. Nuri Akbayar) (1996), ''Sicill-i Osmani'', İstanbul:Tarih Vakfı Yurt Yayınları ISBN 975-333-0383 C.III s.69 [http://archive.org/details/sicılliosmani01sruoft]</ref> Doğum yeri Hersek sancağında Prepölye kasabasıdır. Boşnak Süleyman Paşa olarak da bilinir. Vakfiyede babasının adı Mürüvvet'tir. Saraya alınıp Helvacılar Ocağında yetiştirildi. Sonra
Daha sonra sadrazam [[Fazıl Ahmed Paşa]]'nın kethudalığına getirildi. Yine büyük imrahor görevi almıştı. [[Viyana Kuşatması]] ve bozgunundan sonra kızlar ağası "Yusuf Ağa"
Sarı Süleyman Paşa 1686'da yazında Avusturya üzerine sefere çıktı. Fakat bu sefer gayet başarısız oldu. [[Lorrain Dükü V. Karl]] komutasındaki Kutsal ittifak kuvvetlerinin Osmanlı hakimiyetindeki [[Budin Kuşatması (1686)|Budin Kuşatması]]'nı kaldırmak için yaptığı birkaç askeri
Ordu Varadin ordugahında Sadrazam ve serdar-ı ekrem Sarı Süleyman Paşa'ya karşı ayaklandı. Sarı Süleyman Paşa askerler tarafından öldürüleceğinden korkarak, sancağı-i şerifi alıp cepheden gizlice kaçtı. Yanında Yeniçeri Ağası [[Tekirdağlı Bekri Mustafa Paşa|Bekri Mustafa Paşa]] ile defterdar Seyyid Mustafa Paşa ile birlikte [[Belgrad]]'a geldi. Sonra [[Rusçuk]] üzerinden 18 Eylül 1687'de İstanbul'a geldi. Bu asker ayaklanmasına elebaşılık yapanlar arasında Yeğen Osman Paşa ve Halep Valisi olan [[Abaza Sivayuş Paşa]]'da bulunmaktaydı. Sarı Süleyman Paşa'nın kaçtığı anlaşılınca ayaklanmayı idare eden askerler toplanıp kendilerinden olduğunu bildikleri Abaza Sıvayus Paşa'yı serdar ve "Sadrazam" olarak seçtiler. Orduda disiplin kalmamıştı ve ordunun serdar ve Sadrazam
İstanbul'a Ekim 1687'de varan Sarı Süleyman Paşa sancak-ı şerif ve mührü hümayunu sedaret kaymakamı Recep Paşa'ya teslim etmişti. Konağı yakınında yakın komşusu ve eski dostlarından olan "Salomon" adlı bir Yahudi'nin evine saklanmıştı. İstanbul'daki otoriteler onu aramaya başladılar ve çok geçmeden yakalandı. Kapılar arasına bir müddet tutuklandıktan sonra 14 Ekim'de idam edildi. Katlinde 60 yaşlarında bulunmaktaydı.<ref name="yaşamyapıt"/> Kesilen kafası Balkanlarda yolda bulunan orduya gönderildi. Padişah isyancı ordunun emrivakisini de kabul edip isyancıların "Sadrazam" seçtikleri Abaza Sivayuş Paşa'ya mühr-ü humayun göndererek onun sadrazam olduğunu resmen kabul etti.<ref name="sakaoğlu"/>
|