Dedabruli heli (Gürcüce: დედაბრული ხელი; okunuşu: "dedabruli h'eli"), Gürcü Mhedruli alfabesiyle yazılmış yazı türlerinden biridir. Gürcistan'ın güneybatı kesiminde, özellikle Acara ve Guria bölgelerinde yaygındı. Bu el yazısı 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nın ardından Osmanlı ülkesine göçen Gürcüler tarafından da kullanılmıştır.[1]

Dedabruli heli örneği

Dedabruli heli denilen el yazısı özellikle kadınlar tarafından kullanılıyordu. Doksanüç Harbi'nin ardından Osmanlı ülkesine yerleşmiş olan Gürcü kadınların da bu yazıyı biliyorlardı. Ancak bu bölgede bu yazı tarzına Dedabruli heli değil, Dedabruli tzera (დედაბრული წერა) deniyordu.[2] Gürcü dilinde "dedabruli" (დედაბრული) kelimesi "yaşlı kadın" anlamındaki "dedaberi"den (დედაბერი) türemiş olup "yaşlı kadına özgü" anlamına gelir. "Heli" veya "tzera" burada el yazısı anlamında kullanılmaktadır. Sonuç olarak Dedabruli heli veya Dedabruli tzera, yaşlı kadın yazısı / kocakarı yazısı gibi bir anlam taşımaktadır.[3]

Göç edip Atina yakınlarındaki Eski Trabzon köyüne yerleşen Gürcülerin "Dedabruli heli" olarak bilinen Gürcü el yazısıyla Kobuleti'deki akrabalarıyla mektuplaştığına dair 1916 tarihli Sakartvelo gazetesinde yayımlanan yazı ve "Dedabruli heli" örneği

Dedabruli heli denilen eski Gürcü el yazısından ilk kez bir örnekle birlikte 1878 yılında Dimitri Bakradze söz etmiştir.[4] Gürcüce Sakartvelo gazetesinin 1916 tarihli bir nüshasında yer alan bir yazıya göre, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nın ardından Atina yakınlarındaki Eski Trabzon köyüne yerleşmiş olan Gürcüler asıl olarak kayıkçılıkla uğraşıyorlardı. Köydeki kadınlar Dedabruli heli denilen el yazısıyla mektuplar yazıp bu denizci erkeklerin eliyle Kobuleti'deki yakınlarına ulaştırıyorlardı. Gazetedeki yazının yazarı Apolon Tzuladze bu eski Gürcü yazısından ilk kez bu yazıda "Dedabruli" olarak söz etmiş, bu tür yazının Guria ve Kobuleti'de bu şekilde adlandırıldığını belirtmiştir. Yazar ayrıca Dedabruli heli el yazısına eskiden Mhedruli heli (მხედრული ხელი) dendiğini de belirtmiştir.[1] Eugène Dallegio d'Alessio'nun İstanbul ve yakın çevresindeki Gürcülerden söz eden ve 1921 yılında İstanbul'da Gürcüce basılmış olan kitapta ise, bu tür yazıdan "Dedabruli tzera" olarak söz edilmiştir. Bu kitapta Osmanlı ülkesindeki Gürcü kadınların topluluk içine girmedikleri, bu sayede Gürcü dilini korudukları ve ayrıca bazı Gürcülerde Dedabruli tzera denilen Gürcü el yazısının korunduğu belirtilmiştir.[2]

Türkiye'de bir başka Dedabruli heli örneği Fatsa ilçesine bağlı Kabakdağı köyünde tespit edilmiştir. Köyde bir evin şöminesine muhtemelen şömine taşının ustası tarafından yazılan Dedabruli heli tipi oyma yazıda „ამუ ქემერუსუ ბახუჩიში უნუდა“ ("Amu kemerusu bahuçişi unuda") sözleri yer alır. Bu Dedabruli heli yazısıyla taşın ustasının evin sahibinden bahşiş istediği anlaşılmaktadır.[5] Dedabruli heli ile yazılmış muska örnekleri de tespit edilmiştir.[6]

Kaynakça değiştir