Tartışma:Davud Yıldızı

Putperest simgelerin kutsal sayılan kişilere aitmiş gibi gösterilmesi

değiştir

Davut Yıldızı gerçekte içiçe geçmiş iki piramitten başka birşey değildir. Davut Yıldızı veya Süleyman Mührü gibi adlar ne zamandan beri kullanılıyor olursa olsun, bu yıldızın onlarla bir ilgisi yoktur. Bunların kökeni yalnızca ruhçuluk kaynaklı olabilir. Zaten kabala gibi uygulamalar hep bunlarla ilgili şeylerdir. Eğer bu simgeler Davut Yıldızı olsaydı, o zaman bu simgenin dünyanın başka yerlerindeki kullanımları (örn: Hindistan vs.) nasıl açıklanabilir? Aslında birçok putperest inançlar ve simgeler bunlarla ilgisi olmamasına rağmen Davut ya da Süleyman vs. adlar kullanılarak, bir karışım yapılarak sunulmuştur. Tıpkı Da Vinci Şifresi'nde yapıldığı gibi piramitlere sahte bir anlam yüklenerek bunların "Kutsal Kase" olduğu iddiasıyla yapıldığı gibi. Bu şekilde insanlar daha sonra aradaki farkları göremeyecek hale gelmiş olurlar ve kafaları karıştırılmış olur. Bu durumun en başta gelen örneği haçın kullanımıyla ilgili olanıdır. Haç sembolü Marduk'un Tammuz adından (Tau'dan gelen T) gelen bir simgedir ve bu putperest simge Hıristiyanlığın baş simgesi yapılmıştır. Oysa Stavros sözcüğü haç değil, düz bir direk demektir.

Altı köşeli yıldız - Hexagram: Hexagram adı verilen altı köşeli yıldız ve Davut Yıldızı aynı şekilde resmedilir. Ancak bazı durumlarda altı köşeli yıldız Davut Yıldızı'ndan farklı olarak tepe noktası biraz döndürülmüş şekildedir. Yani Davut Yıldızı iki düzgün durumdaki içiçe girmiş piramitken, altı köşeli yıldız diye adlandırılan diğer bir türünde de üst iki uçtan biri saat 11.00'i ve öbürü de saat 01.00'i gösterir.
Sekiz köşeli yıldız: Bu yıldız da bazen sekizken olarak, bazen de sekiz köşeli yıldız olarak kullanılır. Ve bunun da Süleyman Mührü olup olmadığı konusu vardır. Aslında bu şekil de piramitlerle ilgilidir. Ancak piramitin yandan görünüşü değil, üstten görünüşüdür. Piramitlerin tabanı dörtgendir ve içiçe geçmiş iki piramitin tabanları sekizdir. Ancak piramitlerin içiçe geçmesinde de birbirinden biraz farklı açılar sözkonusudur (45 derecelik kaydırılmış açılar). 4 + 4 = 8 köşeli yıldız Babil tanrısı Şamaş'ın güneş simgesi olarak da görülmektedir. Fakat bu sekizli şekilde dört uç, diğer dört uçtan farklı olarak dalgalı bir şekilde resmedilir. Yani bir dördün öbür dörtten farklı olduğu da gösterilir. Bu durum ancak iki piramitin tabanıyla açıklanabilir. Dört sayısı bir yerin tümünü ifade eden bir sayıdır. Buna göre alttaki piramitin kareden oluşan tabanı dünyanın heryerini kastederken, üstteki piramitin kare tabanı da gökle ilgili kapsama alanını temsil etmelidir. Ayrıca bu sekizgen sembolün Marduk'la ilgili olarak (Şamaş'ta Marduk'un bir başka sıfatıdır. Şamaş güneş demektir ve Marduk başta güneş olmak üzere, ay ve yıldız simgelerine sahiptir. Ancak farklı adlar kullanıldığından farklı tanrı ve tanrıçalar olarak görüldüğünden Marduk'u kastettiği pek düşünülmez.) Sonuçta Marduk'un baş sıfatlarından biri güneş olduğundan ve Marduk da piramitin efendisi (Baal: Efendi) olduğundan içiçe geçmiş iki piramitin sekiz köşesi bazen sekiz köşeli yıldız olarak ve bazen de sekizgen olarak kullanılır. Bu semboller birçok farklı yerlerde kullanılır. Örneğin bazı ülkelerin bayraklarında sekiz uçlu şekiller bulunur. Ya da başka bir örnek olarak pusula gösterilebilir: Dört ana yönden sonra diğer bir dört kolla ara yönler gösterilir. Nato ambleminde ise yalnızca tek bir dört bulunur, çünkü diğer dört gökle ilgili alanı simgeler. Yerle ilgili olduğunda da zaten tek bir piramit kullanılır ve tek bir piramit ikinci bir ters piramitin içeriğini de kapsayacak şekilde Marduk'la ilgili konuları temsil eder.

Şamaş'ın (Marduk) güneş simgesi 4 + 4:[1] Sekiz köşeli yıldız: [2] Yanında Marduk'un küreği de bulunur. Bu şekilde hem kürek, hem haç hem de 4 + 4 = 8 köşeli yıldızın aynı kökene sahip olduğu gösterilmiş olmaktadır.

Aşağıdaki yazı bütün bunların ruhçulukla bağlantısını göstermektedir. M R D harfleri MaRDuk ve MeRiDyende de bulunur. Marduk'un İştar ya da Astarte adıyla da bilinen diğer bir sıfatının önemli bir simgesi "GÜL"dür. 32 yapraklı olduğu ifade edilen gülden başka, "beş köşeli yıldız"a da "gül" denilebilmektedir. Gül (özellikle kırmızı renkli olanı) ruhçuluğun baş simgesidir.

Alıntı: http://www.dzkk.tsk.tr/turkce/BUNLARIBILIYORMUYDUNUZ.php?strAnaFrame=BunlariBiliyormuydunuz&strIFrame=pusulaguluveruzgargulu

"Gül sembolü, yüzyıllar boyunca haritalarla ve doğru yolu gösteren ruhlarla ilişkilendirilmiştir. Hemen her haritanın üzerine çizilen pusula gülü, kuzey, doğu, güney ve batıyı gösterirdi. Rüzgar gülü olarak bilinen sembol ise sekiz ana rüzgar, sekiz ara rüzgar ve onaltı çeyrek rüzgar olmak üzere, toplam otuziki rüzgarın geldiği yönü gösterirdi. Bir dairenin içine yerleştirildiğinde, pusulanın bu otuz iki noktası mükemmel bir biçimde otuz iki yapraklı geleneksel gülü andırırdı. Kuzey ucu okbaşıyla işaretlenmiş yön gösteren çizim, günümüze kadar pusula gülü olarak anılmıştır.
Yerkürenin üstünde, gül çizgisi yani boylam(meridyen) kuzey kutbundan güney kutbuna çizilen hayali başlangıç çizgisidir. İlk denizciler bu boylamlardan hangisinin gül çizgisi (sıfır boylamı) olduğunu bulmaya çalışırlardı, yani dünyadaki diğer boylamların hesaplanabileceği çizgiyi.
Bugün bu çizgi İngiltere'de, Greenwich'ten başlamaktadır. Ancak, Greenwich başlangıç meridyeni olarak seçilmeden çok önce, tüm dünyanın sıfır meridyeni Paris’teki Saint-Sulpice Kilisesi'nin üstünden geçerdi. Saint-Sulpice'deki pirinç işaret, dünyanın ilk başlangıç meridyeninin bir anısıydı ve Greenwich bu şerefi Paris'in elinden 1888 yılında aldığı halde, asıl gül çizgisini görmek hala mümkündür."
--Piramitdünya 20:22, 19 Mayıs 2011 (UTC)

Altı köşeli yıldız ve sekiz köşeli yıldız - Anlam farkı

değiştir
[3]

İçiçe geçmiş iki piramit bu resimdeki gibi ayrıntılı bir şekilde gösterilmediği zaman, altı köşeli yıldızın aynı zamanda sekiz köşeli yıldızla bir ilgisinin bulunduğunu görmek zordur. Oysa bu resimden de görüleceği gibi içiçe geçmiş iki piramit (bir tanesi resimdeki gibi 45 derece yana döndürülmüş olarak) karşıdan bakıldığında altı köşeli yıldız resmini verir. Aynı resme kuşbakışı olarak bakıldığında ise sekiz köşeli yıldızın resmini verecektir. Bu durum Süleyman Mührü'nün altı köşeli mi, yoksa sekiz köşeli mi olduğu konusunda neden kafa karışıklığı olduğunu da açıklayabilir. Altı köşeli yıldız ile sekiz köşeli yıldızın birbirinden farklı olması yalnızca perspektifle ilgilidir. Ayrıca altı köşeli yıldızın neden bazen dikey olarak 45 derece yan döndürülmüş şekilde gösterildiği konusu da vardır. Bunun da aslında mantıklı bir açıklaması vardır. Ancak eğer bütün bunların başka sembollerle ilişkisi gözönüne alınmazsa bu durum bilinemez. Aslında konu Marduk'la ilgilidir. Marduk'la ilgili konular ve semboller arasında piramit (hem düz, hem ters), güneş olması (Şamaş, Şems, Tammuz ve Tammuz'un T'si Haç) ve ayrıca Marduk'un en önemli bir simgesinin kartal olduğu gözönüne alınmalıdır. Bunlar akılda tutulduğunda bütün bu sembollerin biraz değiştirilerek ya da kombinasyonlar yapılarak kullanıldığı görülebilir. Bu kombinasyonlar arasında kartalın altı köşeli yıldızı temsil edecek şekilde olması, beş köşeli yıldızı temsil edecek şekilde olması ve kanatların açık olmayan şekliyle Marduk'un küreğini temsil edecek şekilde olması vardır. [4] Piramitlerle ilgili olarak:

  • İçiçe iki piramit (karşıdan bakış ve normal düz durumda): Marduk'un egemenlik alanını temsil eder. Bunlardan alttaki piramit dünyaya ait olanı, üstteki ters duran diğeri ise metafizik gökle ilgili olanı simgeler.
  • İçiçe iki piramit (karşıdan bakış ve dikey olarak 45 derece yana döndürülmüş konumda): Bu şekildeki bir hexagram Marduk'un güneş olma özelliğini vurgular. Bu şekil ile kartal simgesinin biraraya getirilmesi mümkündür. Ancak bu kartal iki başlı olacaktır. Çünkü altı köşeli yıldızla tek başlı kartal uyumsuzdur. Ayrıca piramit döndürülmeden yapıldığında da kartalın bir başı yana yatmış durumda olarak uygunsuzluk yaratacaktır. Aynı şekilde kanatlar ve ayaklarda da şekilsel bozukluk görülecektir. Yana döndürülmüş şekliyle altı köşeli yıldızın üst iki ucu üstte olur ve düzgün bir sembol oluşturur. (Tek başlı kartal ise beş köşeli yıldızla kullanılır. Beş köşeli yıldız İştar'ın sembolüdür, ancak İştar'ın Marduk'un bir başka görünümü (üçlük) olduğu akılda tutulmalıdır.) Şu şekilde:
Kartalın iki başı altı köşeli yıldızın üstteki iki ucuna denk gelir.
Kartalın açılmış iki kanadı altı köşeli yıldızın iki yandaki ucuna denk gelir.
Kartalın birbirinden açık durumdaki iki ayağı altı köşeli yıldızın alttaki iki ucuna denk gelir.
  • İçiçe iki piramit (üstten bakış ve piramitlerden biri yatay olarak yana döndürülmüş konumda): Bu şekil piramitin farklı bir özelliğini vurgular. Bu özellik piramitin kare şeklindeki tabanıdır. Bu dört sayısı ile piramitin kapsama alanı (coğrafi) gösterilmiş olur. İki piramitin görüntüsü sekizgen olduğu halde bu durum tek parça bir sekizgen yerine, iki dörtgenin (birisi 45 derece döndürülmüş halde) birbirinin üstüne geldiği anlaşılacak şekillerde resmedilir. Böylece alttaki piramitin tabanı ile dünyaya ait olan alan ve ters piramitin tabanı ile metafizik alan simgelenmiş olmaktadır.
Lakşmi Yıldızı Çift Başlı Kartal [5]
  • Marduk'un küreği (Bel küreği - Bel -> Baal, Marduk'un efendi sıfatı) biçimindeki kartal: [6] [7]
  • Altı köşeli yıldız biçimindeki kartal (Şamaş, Tammuz): [8] [9]
  • Beş köşeli yıldız biçimindeki kartal (İştar, Astarti): [10]

Buradaki bilgiler uygun görülürse maddeye eklensin veya kendim sonra düzelterek eklemek istiyorum.--Piramitdünya 15:01, 21 Mayıs 2011 (UTC)

Ucu üçgen kesik ve üçgen çıkıntılı bayraklar

değiştir

Sekiz köşeli yıldızlar özellikle ortadoğu bölgesinde yaygındır. Sıklıkla dinsel mekanlarda kullanıldığı görülür. Şekil olmayıp bir mekan olarak kullanıldığında ise, sekiz köşeli yıldız yerine yalnızca sekizgen olarak kullanılır. Tıpkı pentagramın bir mekana uygulandığında Pentagon (pentagon = beşgen) şeklini alması gibi. [11] Sekiz köşeli yıldızın bazen biraz değişik görüntüye sahip olanları da bulunur. Bu şekiller de aslında temelde içiçe iki dörtgenin tabanının şeklinden türemiş şekillerdir. Temel şekildeki köşelerin çizgileri biraz daha uzatıldığı zaman, birbirleriyle kesiştiği yerlerde uçları daha sivri olan bir sekiz köşeli yıldız şekli oluşur. [12] Ayrıca bu sekiz kollu yıldızın iki kolundan uç kısmı üçgen kesik bayrakların oluştuğunu da görebiliriz. [13] Yine aynı şekilde ters yönden de uç kısmı üçgen çıkıntılı olan bayraklar oluşmaktadır. [14] --Piramitdünya 16:42, 1 Temmuz 2011 (UTC)

Altıgen ve sekizgen yapılar

değiştir

Pentagramdan (beş köşeli yıldızdan) yapılan bir binanın pentagon (beşgen) şeklinde olduğu gibi, octagram yıldızından (sekiz köşeli yıldızdan) yapılan binalar octagon (sekizgen) ve yine hexagramdan (altı köşeli yıldızdan) yapılanlar da doğal olarak hexagon (altıgen) şeklinde olacaktır.

Yine dört köşeli bir yıldızdan (tek piramit simgesinden) dörtgen bir yapı oluşur. Bu dörtgen görünüm olarak 45 derece yana döndürülmüş bir konumda resmedilir. Öyle ki, dörtgenin uçları kuzey, güney ve doğu, batı yönlerini gösterir. Tıpkı bir pusula da olduğu gibi. [15] [16]

  • Da Vinci ve pentagram:[20]

--Piramitdünya 20:22, 4 Temmuz 2011 (UTC)

Davut'un değil Refan'ın Yıldızı

değiştir

Elçilerin İşleri 7:40-43

Harun'a, ‘Bize öncülük edecek ilahlar yap’ dediler. ‘Çünkü bizi Mısır'dan çıkaran o Musa'ya ne oldu bilmiyoruz!’ 41 Ve o günlerde buzağı biçiminde bir put yapıp ona kurban sundular. Kendi elleriyle yaptıkları bu put için bir şenlik düzenlediler. 42 Bu yüzden Tanrı onlardan yüz çevirip onları göksel cisimlere kulluk etmeye terk etti. Peygamberlerin kitabında yazılmış olduğu gibi:
‘Ey İsrail halkı,
Çölde kırk yıl boyunca
Bana mı sunular, kurbanlar sundunuz?
Siz Molek'in çadırını
Ve ilahınız Refan'ın[a] yıldızını taşıdınız.
Tapınmak için yaptığınız putlardı bunlar.
Bu yüzden sizi Babil'in ötesine süreceğim.’
Dipnot a: 7:43 “Refan”: Refan ya da Remfan, Satürn gezegeniyle ilgili olan ve eski çağlarda bazı Filistinli halkların taptığı bir ilahtı.

Amos 5:

“Ey İsrail halkı, çölde kırk yıl boyunca
Bana mı kurbanlar, sunular sundunuz?
Gerçekte kralınız Sakkut'u, putunuz Kayvan'ı[b],
Kendiniz için yaptığınız ilahın yıldızını taşıdınız.
27 Bu yüzden sizi Şam'ın ötesine süreceğim.”
RAB böyle diyor, O'nun adı Her Şeye Egemen Tanrı'dır.
Dipnot b: 5:26 “Gerçekte kralınız Sakkut'u, putunuz Kayvan'ı” ya da “Gerçekte kralınızın çadırını, putlarınızın kaidesini”. Sakkut ve Kayvan İsrail'de tapılan ilahlardı. Asur ilahları olduğu sanılıyor.

Refan: http://www.google.com.tr/search?q=rephan&hl=tr&tbm=isch&tbo=u&source=univ&sa=X&ei=jTsyUZarMsfuswbciIG4BA&sqi=2&ved=0CDcQsAQ&biw=1280&bih=571 http://www.piney.com/Isa30LXX.html

Kitabı Mukaddes eski İsraillilerin birkaç değişik adla tapındıkları bazı ilahlardan sözeder. İsraillilerin çölde bunlara ait bazı putları ve bunların arasında yeralan bir yıldızı ilahlarının görünür bir simgesi olarak taşıdıklarını ve dolayısıyla bu ilaha tapındıklarını söyler. Kesin birşey söylenemezse de Davut Kalkanı ya da Yıldızı olarak gösterilen altı köşeli yıldız büyük ihtimalle bu yıldızdı. Gerçekte Kitabı Mukaddes'te ne Davut'un ne de oğlu Süleyman'ın böyle simgeleri kullandıklarını gösteren pasajlar bulunmaz. Eski devirlerde İsrailliler sık sık putperestliğe dalarak etraflarındaki halkın tapındıkları putperest (pagan) tapınmaları kendilerine örnek aldılar. Tapındıkları tanrıların arasında Baal, Astarte (Aştoret) gibi daha tanınmışları da vardı. Zaten İsraillilerin çocuklarını ateşte kurban ettikleri tanrı Molek adıyla da bilinen Baal'dı. Kurban ettikleri yerin adı da Hinnom Vadisi (Ce-Hinnom) olarak belirtilir. Muhtemelen İsrailliler Molek putunun kucağındaki bir boşluktan çocuklarını putun altında yanan bir ateşe atıyorlardı.

Molek'e sunulan çocuk kurbanı: http://www.google.com.tr/search?q=moloch&hl=tr&tbm=isch&tbo=u&source=univ&sa=X&ei=xjYyUbfJGMmhtAbFnIGQCQ&sqi=2&ved=0CD0QsAQ&biw=1280&bih=571

Bu konu doğrudan Davut Kalkanı'yla ilgili değilse de, bu örnekler şunu göstermektedir. Geçmişten gelen bazı geleneksel inanışların kaynağı mutlaka Kitabı Mukaddes'teki belirtilen tapınmaya uygun değildir. Tersine birçok putperest oluşum sanki kutsalmış gibi görülerek zamanımıza kadar ulaşmıştır. Altı köşeli yıldız daha öncede belirtildiği gibi tamamen içiçe geçmiş iki piramitle ilgilidir. Ve bu piramitlerin kaynağı da Nimrod'un (Nemrut) yapmaya kalkıştığı Babil Kulesi'dir. Dikkat edilirse daha sonra yapılan zigguratların en tepe noktasında bir küp yapı bulunmaktadır. Babil Kulesi de aynı amaçla yapılmaktaydı. Burada neden küp diye sormak gerekebilir. Vahiy kitabı gökteki bir Yeruşalim'den ve yine gökteki bir Sion'dan sözeder. Yani yerdekiler aslında gökteki aslının yalnızca bir temsili örneğiydiler. Kısacası aslı gökte bulunan "Sion", "Yeni Yeruşalim" bir küp yapı şeklinde simgelenir. Bir zigguratın tepesindeki küp şeklindeki yapı ile Vahiy kitabındaki küp yapının ne gibi bir ortak yanı bulunabilir? Ve ayrıca şu sorulabilir? Hangisi daha önce vardı? Vahiy kitabı Ms. 96 yılında tamamlandı. Babil Kulesi daha önce yapılmaya girişilen bir yapıyken ve daha Vahiy kitabı yokken, bu küp yapının bir zigguratın tepesinde yeralacak olması nasıl açıklanabilir? Aslında bunun cevabı çok açıktır. Ancak bunu anlayabilmek için ruhçuluğun gerçekte ne demek olduğunu bilmek gerekir. Fazla uzatmadan söylemek gerekirse olay şudur. Şeytan olarak bilinen bir ruh varlık gökteki kavramları çok iyi bilmektedir. Ve bütün bunları kendi amacı doğrultusunda kullanmaktadır. Yani gökte kullanılan birçok simgeyi taklit ederek kendisi için kullanmaktadır. Örneğin 6 ve 7 sayılarında olduğu gibi. Kudüs'te bir zamanlar Tanrı'nın gökteki en kutsal mekanını temsil eden Süleyman Mabedi bulunuyordu. Fakat daha sonra İsrailliler putperestlikten vazgeçmedikleri için bu yapının artık böyle bir temsiliyetinin olmasına izin verilmedi. İsa'nın günlerinde de son darbe Romalılardan geldi ve artık İsraillilerle yapılan antlaşmaya son verildi. Bunun tarihi Ms. 36 yılıdır. Bu tarihten itibaren geçerli olan Sion, Yeruşalim, İsrail gibi kavramlar artık yalnızca asıl anlamlarıyla gökteki asılları için kullanılmaya başlamıştır. (Romalılar 3)

Matta 23

29 “Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Peygamberlerin mezarlarını yapar, doğru kişilerin anıtlarını donatırsınız. 30 ‘Atalarımızın yaşadığı günlerde yaşasaydık, onlarla birlikte peygamberlerin kanına girmezdik’ diyorsunuz. 31 Böylece, peygamberleri öldürenlerin torunları olduğunuza kendiniz tanıklık ediyorsunuz. 32 Haydi, atalarınızın başlattığı işi bitirin!
33 “Sizi yılanlar, engerekler soyu! Cehennem cezasından nasıl kaçacaksınız? 34 İşte bunun için size peygamberler, bilge kişiler ve din bilginleri gönderiyorum. Bunlardan kimini öldürecek, çarmıha gereceksiniz. Kimini havralarınızda kamçılayacak, kentten kente kovalayacaksınız. 35 Böylelikle, doğru kişi olan Habil'in kanından, tapınakla sunak arasında öldürdüğünüz Berekya oğlu Zekeriya'nın kanına kadar, yeryüzünde akıtılan her doğru kişinin kanından sorumlu tutulacaksınız. 36 Size doğrusunu söyleyeyim, bunların hepsinden bu kuşak[ç] sorumlu tutulacaktır.
37 “Ey Yeruşalim! Peygamberleri öldüren, kendisine gönderilenleri taşlayan Yeruşalim! Tavuğun civcivlerini kanatları altına topladığı gibi ben de kaç kez senin çocuklarını toplamak istedim, ama siz istemediniz. 38 Bakın, eviniz ıssız bırakılacak! 39 Size şunu söyleyeyim: ‘Rab'bin adıyla gelene övgüler olsun!’ diyeceğiniz zamana dek beni bir daha görmeyeceksiniz.”

Matta 25

1 İsa tapınaktan çıkıp giderken, öğrencileri, tapınağın binalarını O'na göstermek için yanına geldiler. 2 İsa onlara, “Bütün bunları görüyor musunuz?” dedi. “Size doğrusunu söyleyeyim, burada taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!”

Kısacası bugün zigguratların üstünde bulunan bütün küp yapılar aslında gökteki Tanrı'ya ait mekanın birer taklitleridirler. Bu olayı iyi anlamak için Şeytan'ın amacıyla ilgili yöntemleri bilmek gereklidir. Kitabı Mukaddes'e göre Şeytan tanrı olduğu iddiasıyla kendisini Yaratıcı'ya rakip bir tanrı yapmıştır. Anlaşılan bu şekilde aslı kesinlikle putperestlik olmayan gökteki kavramları, en azından bazılarını kendisi için kullanmaktadır. Bazı sembollerin ise gökle, tanrısallıkla vs. kesinlikle ilgisi yoktur. Burada Kudüs'le ilgili bazı olayları ve burada gerçekleştiği iddia edilen bazı olayları da değerlendirirken bu ön bilgileri hesaba katmak gereklidir. Ne, neden olmuştur ve neden Kudüs'te? Neden daha önce Süleyman Mabedi'nin bulunduğu yerde? Altı köşeli yıldızı ve altıgen yapıları, sekiz köşeli yıldızı ve sekizgen yapıları değerlendirirken bunları gözönünde tutmak gerekir. Ruhçuluk demek Şeytan'ın kendisini tanrı olarak yüceltmesi ve Yaratıcı'yla bu anlamda itişmesi demektir. Ama bu öylesine zekice yapılır ki, özellikle Tanrısal kavramlar da kopya edilerek kullanıldığında insanlar için bunlar epeyce karmaşıklaşır. Buna izin verilir.

  • Zigguratın üstündeki küp yapının Şeytan için anlamı şu şekilde açıklanabilir: "Ben YHVH'ya rakip bir tanrıyım. Benim konumum YHVH'nınki kadar yüksektedir. (Ms 36 sonrasında) Bir zamanlar YHVH'nın temsili meskeni olan yer, (Süleyman Mabedi'nin bulunduğu yer) artık bana ait bir yerdir. İnsanlara burasının artık benim meskenim olduğunu gösterdim. Nasıl? İnsanların anlamını bilmedikleri sembolleri burada kullanarak ve onların bu sembollerin kullanıldığı bu yeri yüceltmeleriyle beni yüceltmelerini sağlayarak. Ben Yaratıcı'ya rakip bir tanrıyım. YHVH burayı terketti ve yerini bana bıraktı."

2. Korintoslular 4:

3 Yaydığımız Müjde örtülüyse de, mahvolanlar için örtülüdür. 4 Tanrı'nın görünümü olan Mesih'in yüceliğiyle ilgili Müjde'nin ışığı imansızların üzerine doğmasın diye, bu çağın ilahı[Şeytan] onların zihinlerini kör etmiştir.

Ruhçuluk böyle birşeydir ve insanları aldatmaya yöneliktir. Altı köşeli ve sekiz köşeli yıldızla ilgili bilgileri maddeye eklemek istemiştim ama önce biraz konuyu genişletmeyi istedim. Yani birçok şeyin nasıl birbiriyle yakından ilişkili olduğunu göstererek ikna etmek gerekiyor. Bu yüzden maddeye birşey yazmadan önce bunun dayandığı bilgileri vermek gerekiyordu. Madde bir yere kaçmıyor, sonra istenirse bazı bilgileri ekleyebiliriz. İstenirse tabi. --Piramitdünya (mesaj) 17:52, 2 Mart 2013 (UTC)

Dört, altı ve sekiz köşeli yıldızların temsil ettikleri. Tamamen piramit ve zigguratlarla ilişkili olarak kullanıldığı zaman şu anlamlara gelir:

Altı Köşeli Yıldız Sekiz Köşeli Yıldız Dört Köşeli Yıldız
İçiçe iki piramitin karşıdan görünüşü İçiçe iki piramitin kuşbakışı görünüşü Tek piramitin tabanı/Zigguratın en üstündeki bölümünden yapılan yıldız

Dörtgen, altıgen ve sekizgen yapıların temsil ettikleri. Piramitleri ve zigguratları temsil ederek kullanıdığında gelebilecek anlamlardan bazıları:

Altıgen/Altıgen Yapı Sekizgen/Sekizgen Yapı Dörtgen/Dörtgen-Küp Yapı
Altı köşeli yıldızı temsil eden yapı Sekiz köşeli yıldızı temsil eden yapı Dört köşeli yıldızı temsil eden yapı/Zigguratın tepesi-Tanrısal konumun/mekanın taklidi-Şeytan'ın tanrılık iddiası

Dört köşeli yıldız dik durduğunda yerdeki piramiti, çapraz konumda durduğunda üstteki ters piramiti simgeler. Aynı şekilde çapraz duran dörtgen yerdeki piramitin, düz konumdaki dörtgen de üstteki ters piramitin tabanını temsil eder. Gamalı haçın kolları da aynı şekilde piramitin tabanlarının kenarlarına uyacak şekilde yapılmış birer Tammuz (haç) simgesidirler. Yine bazı gamalı haçlar düz konumdayken, bazıları da aynı nedenlerle çapraz konumda gösterilir. Yani alttaki ya da üstteki piramitin tabanına uyacak şekildedirler. Çapraz konumda duran bir dörtgen incelerek dört köşeli yıldız haline geldiğinde + şeklindeki bir yıldız olarak görünür. Yine düz konumda duran bir dörtgen incelerek dört köşeli yıldız haline geldiğinde de bu yıldız x şeklindeki bir yıldız olarak görünür. Bu yüzden haçlar normal durumda (+) şeklinde resmedilirken, fazla kullanılmasa da bazıları da çapraz (x) duran haç şeklinde resmedilmişlerdir.

Bu arada aslı Tammuz olan haçın (Tammuz: Marduk'un bir diğer sıfatı) kullanımı Yaratılış 3:15'te geçen sözlerle de doğrudan ilgilidir.

Yaratılış 3:15

Seninle kadını, onun soyuyla senin soyunu
Birbirinize düşman edeceğim.
Onun soyu senin başını ezecek,
Sen onun (Mesih'in) topuğuna saldıracaksın.”

İsa'nın düz bir direkte çivilenerek öldürülmesi olayı yukardaki sözlerle ilgilidir. Şeytan tarafından bakıldığında bu olay onun en büyük zaferi olmaktadır. Bu yüzden düz bir direk Şeytan'ı temsil etmediğinden buradaki düz direk Tammuz'un T'si şeklinde kullanılır. Ve üzerinde çivilenerek öldürülmüş bir şekilde resmedilen İsa betimlemesi Şeytan'ın kendisini yüceltmeye çalıştığı bir araç olmaktadır. Normalde hiç kimse sevdiği bir kişinin ölümüne yol açan nesneye sevgi duyup onu yüceltmez. Ancak burada ruhçuluğun sinsiliği devreye girerek, aslında Şeytan'ı temsil eden kesişen iki direğin kullanılması sağlanmıştır. Bu şekilde Şeytan ve Şeytan'ın Mesih'in topuğuna saldırması kutlanmaktadır. Adeta burada şöyle denmektedir: "Bakın İsa'ya bunu yapan benim, haçı(Tammuz'u) öpün, Şeytan'ın önünde eğilin, tapın." Bu yüzden 13 cuma bazıları için uğurlu sayılır. Çünkü İsa cuma günü öldürülmüştür. Perşembe akşamı tutuklanmış ve ertesi gün 12 civarında direğe gerilmiş ve yaklaşık saat 15.00'te ölmüştür. Yine aynı nedenlerle bazı inanışlar bu amaçla ortaya çıkmıştır. Yani ölen ruhlara perşembe akşamından itibaren cuma günü dahil olmak üzere Dünya'daki akrabalarını ziyaret etme izni verildiği söylenir. Bu inanç da yine bu konuyla paralellik gösterir. Yani Şeytan için Perşembe akşamından itibaren İsa'nın öldüğü Cuma öğle sonrası kutlanması gereken bir zafer zamanıdır. Bu sevinçli zamanda ölen kişilerin ruhları da kendi paylarını alarak ev iznine çıkabilirler. Görülebileceği gibi sembollerin ya da bazı dinsel anlatımların arkasında ne olduğunu iyi araştırmak gerekmektedir. Önemli olan burada görünürdeki anlamların arkasındaki gerçek anlamları bulmak ve doğruluğunu sınadıktan sonra bu bilgileri paylaşmaktır. Tabi eğer hurafelere ve ruhçuluğa dayalı bilgileri istemiyorsak. Görüldüğü gibi konu gidip gelip hep iki piramite, Marduk'a dayanıyor. Birçok film içerik olarak yine bu konuları ele almaktadır; ancak insanlar için bunlar yalnızca heyecan veren birer filmdirler. Gerçekte ise kaynağı ruhçuluk olan filmlerdir. Unutulmaması gereken bir şey bilinçaltı mesajlarla ilgilidir. İnsanların bilinçaltı mesajlar olarak niteledikleri bazı teknikler gerçekte asıl tekniğin insanlar tarafından yapılmaya çalışılan taklidi olmalarıdır. Ruh varlıkların bilinci kontrol etmek için kullandıkları zihin kontrolü bilinçaltı mesaj olarak nitelenen şeylerin çok ötesindedir. Ve bazen bu gibi şeyler sihirbazlar tarafından insanları şaşırtmak ve hayran bırakmak için kullanılan yöntemlerdir. Ama bu konuyu başka maddeye bırakmalıyız. Burada demek istediğim şey insanların farkında olmadan bilinçlerinin etkilenerek yanlış şeylere yönlendirildiğidir. Bunun ayrıntılarını başka bir maddede (bir ölçüye kadar) açıklayabiliriz. Peki bu anlatılanların konumuzla ne ilgisi var dersek gayet basit: Bütün ilhamların kaynağı Yaratıcı ya da onun tarafından gönderilmiş bir melek değildir. Belki bazıları için inanması zor olsa da ruh varlıklardan bazı isyan etmiş olanlar, insanları yokoluşa sürüklemek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Üstelik bu işler öylesine kapsamlıdırlar ki, bunları tek tek ele alarak açıklamaya çalışmak imkansızdır. Onlar aslında bazı sözleri kendi aracıları aracılığıyla bizlere iletiyorlar. Örneğin "Uyanış" çağına girdiğimizi söylüyorlar ve "Doğru bildiklerimizin yanlış, yanlış bildiklerimizin doğru çıkacağı bir çağa girdik" sözlerini söylüyorlar. Ardından da bunu ballandırarak anlatıyorlar. Keşke bu sözlerin gerçekte ne anlama geldiğini bilselerdi! Onlar alay ediyorlar! Peki yanlışları kim öğretti? Kimin sözcülüğünü yapıyorlar? Önce insanları kandırıyorlar, yanlış şeyleri doğru olarak benimsetiyorlar, sonra da alay ederek "Merak etmeyin eninde sonunda uyanacaksınız" demiş oluyorlar. Ne yazık ki, doğru.

1. Yuhanna 4:1

Sevgili kardeşlerim, her ruha/vahye inanmayın. Tanrı'dan olup olmadıklarını anlamak için ruhları sınayın. Çünkü birçok sahte peygamber dünyanın her yanına yayılmış bulunuyor.

Maalesef insanların tabu olarak gördükleri konuları daha açık yazamıyoruz. Ama gerçekten de Doğru bildiklerimizin yanlış, yanlış bildiklerimizin doğru çıkacağı bir çağa girdik sözüne ben de katılıyorum. Acaba "Uyanış" nasıl olacak? Konu dışına çıkmış oldum, ama madem konu biraz bilinmeyenlerle ilgili biraz bunlara da değinmek istedim. Bazı kişiler sözde sırları açıklamaya çalışırlar. Gerçekte bu sırlar ise asıl gerçekleri kapatmaya yönelik birer aldatmaca görevi görürler. Ne tezat! Örneğin hiç altıgen bir masaya oturduktan sonra sırlar açıklanır mı?

Çok dağıldı ama bunların gerekli olanlarından bazılarının özetini maddeye ekleyebiliriz diye düşünüyorum.--Piramitdünya (mesaj) 19:21, 2 Mart 2013 (UTC) Düzeltme --Piramitdünya (mesaj) 15:04, 13 Mart 2013 (UTC)

Anadoludaki türk beyliklerinde kullanımı

değiştir

Anadoludaki türk beyliklerinin birçoğunda davut yıldızı bayrak olarak kullanılıyor. yeterli araştırma yapmadığımdan sadece ramazan ve candaroğullarında kullanıldığını biliyorum. ufak bi araştırmayla bu makale geliştirilebilir.--MD 20:03, 19 Aralık 2014 (UTC)

en viki'de "Turcomans who ruled in Anatolia during the 13th century, inherited it from the Seljuk Turks. Islamic coins from the reign of Khalif Nasreddin Mahmoud bin Mohammad, following Turkish influence, sporting a double-headed eagle on one side and the Star of David on the other as early as year 1200." şeklinde belirtilmiş ancak bu çok yüzeysel olmuş. zaten kaynaksız bir bilgi.--MDm 20:06, 19 Aralık 2014 (UTC)
"Davud Yıldızı" sayfasına geri dön.