Kara Kuvvetleri Devrimci Subaylar Örgütü

12 Mart Muhtırası öncesinde Marksist-Leninist tezler çerçevesinde, Kara Kuvvetleri bünyesindeki solcu subaylar tarafından kurulmuş illegal devrimci örgüt.

Örgüt o dönem çoğu Yüzbaşı ve daha alt rütbelerdeki Ömer Laçiner, Atilla Özsever, Mehmet Alkaya, Oktay Cengizbay, Olcay Özsever, Kadir Kaynar, Güner Özgün, Yücel Top gibi karacı subaylar tarafından kurulmuştu.

Silahlı Kuvvetler içindeki diğer Devrimci Örgütler ile iletişim halindeydiler. THKP-C örgütünün lider kadrosundan Mahir Çayan'ın Maltepe Askeri Cezaevi'nden kaçışı sonrasında düzenlenen operasyonlar ile Mahir Çayan'ın kayınbiraderi Hava Yüzbaşı Orhan Savaşçı ile Kara Kuvvetleri Devrimci Subayler Örgütü ilişkisi ortaya çıkartıldı. Örgüte yönelik bir dizi tutuklama operasyonu yapıldı. Tutuklananlardan bazıları Millî İstihbarat Teşkilatı tarafından idare edilen Ziverbey Köşkü'nde işkenceli sorgulardan geçirildi.

Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığınca 29 Aralık 1972 tarihinde hazırlanan “Kara Kuvvetleri Devrimci Subaylar örgütü” iddianamesinin giriş bölümü şöyleydi:[1]

“Türkiye’de 1970-1971 yılları ve bu senelere takaddüm eden süre içerisinde cereyan eden aşın sol faaliyet, teşkilatlanma ve çalışmaların rejimi korumak ve kollamakla vazifeli Türk Silahlı Kuvvetlerine sızma vebir kısımgenç subaylar vasıtasıyla ordu içine girebilme imkânlarını temin ettiği, Marksist-Leninist ve Maoist fikirlerin bir kısım ordu mensupları tarafından benimsendiği, genç subaylara bu düşüncelerin henüz askeri lise ve Harp Okulunda iken bazı öğretim görevlilerince tekline çalışıldığı, emellerine hizmet edebilecek neşriyatın mekteplere sokulduğu teessürle tespit edilmiştir.

Nihai hedef olarak komünizmi gerçekleştirmek isteyenler bu niyetlerinin tahakkukuna en büyük mani olarak milletin hadimi ve muhafızı olan Türk Silahlı Kuvvetlerini gördükleri cihetle milletin teşkilatlı ve silahlı gücünün bölünmesi, parçalanması, birlikberaberliğinin ihlali ve ordunun kendi yanlarına çekilebilmesi için her türlü vasıtaya başvurmuşlar, “Ordunun devrimci kesimi’, ‘Yurtsever subaylar’ gibi tabirlerle, subayian sanki bunların aksi varit ve mevcutmuşçasına maksatlı olarak tefrik etmişler, komuta kademesiyle subay, astsubay ve erler arasına nifak sokmaya ve ordunun disiplin ve hiyerarşisini bozmaya, astları verilen emirleri dinlememeye ve kıyama teşvik etmişler, orduyu, burjuvazinin, hâkim sınıfların muhafızlığını meslek edinmiş, gerici güçlerin silahlı kuvvetleri şeklinde vasıflandırmışlar, Harbiye marşı yerine açıkça enternasyoneli teklife kadar ileri gitmişlerdir.

Marksist fikirleri meselelerin halli için yegâne hal çaresi olarak gören ve kabul eden bazı genç subaylar, ordu dışındaki faaliyet teşkilatlanmalara paralel olarak ya da ordu haricindeki örgütlere dahil olmak veya ordu içerisinde bu nevi çalışma ve örgütlenme gayret ve teşebbüslerine girişmek suretiyle faaliyet göstermişlerdir.

Bu cümleden olarak Marksist-Leninist mahiyetteki KARA KUVVETLERİ DEVRİMCİ SUBAYLAR ÖRGÜTÜ de, sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü tesis etmeye, sosyal bir sınıfı ortadan kaldırmaya ve memleket içinde müesses iktisadi ve sosyal temel nizamları devirmeye, komünizmi gerçekleştirmeye matuf olarak bir kısım subaylar tarafından örgütün amaçları, teşkilatı, çalışma şekilleri, üyeleri ve sair hususlarını tanzim eden bir tüzükle tesis ve teşkil edilmiş, bu örgüt ordu içinde ordu mensupları arasında faaliyette bulunmuştur.

Tesis, teşkil ve faaliyetleri ile gerçekleşen Marksist-Leninist KARA KUVVETLERİ DEVRİMCİ SUBAYLAR ÖRGÜTÜ, Kara Kuvvetleri içerisinde bu yoldaki teşkilatlanma zarureti fikirleri, teşkilatlanma için teşebbüsler, örgütün yapılan toplantıları ve alman kararlar ve örgüt tüzüğü ile ele alınmak suretiyle incelenmiştir.

Silahlı Kuvvetler dışındaki teşkilatlanma ve çalışmalara Deniz Kuvvetleri ve Hava Kuvvetleri içerisinde bazı gruplaşma ve örgütlenmelere ve yapılan çalışmalara karşılık Kara Kuvvetleri içerisinde bu yolda faaliyet ve çalışmaların bulunmaması ve yapılmamış olması; Hava ve Deniz Kuvvetlerinde bulunan ve bu faaliyetlere katılan bir kısım genç subayların karacı arkadaşlarını tahrik ve teşvik etmeleri, Hava ve Denize paralel olarak Kara Kuvvetlerinin de bu türlü faaliyetlere sokulmak istenmesi, bunun bir eksiklik olarak görülmesi, örgütlenme halinde ordu mensuplarının Marksist-Leninist bilinç düzeyinin gelişeceği, esasen işçi ve öğrencilerin örgütlenme sayesinde tutarlı bir bilinç seviyesine geldikleri ancak örgütlenme ile disiplinli ve daha faydalı sonuçlar alınmasının mümkün olacağı, herhangi bir Cunta hareketi karşısında durumun tespit ve tayin edilebilmesi, yurt çapında gelişen devrimci sivil kesime paralel olarak ordu bünyesinde illegal Marksist-Leninist örgüt kurmak gerekeceği, örgüt olmadıktan sonra mevcudun fazlalığının kıymet ifade etmeyeceği, örgütlenmenin her halükârda faydalı ve başarılı bir yol olduğu, ordunun memleketteki gidişe dur diyebilmesi için örgüt kurulması ve bu gidişe karşı çıkılması esaslarında toplanmaktadır. Kara Kuvvetleri Devrimci Subaylar örgütü, teşkilatlanma yolundaki bu ana fikirlerden mülhem olarak tesis ve teşkil edilmiştir."

Yargılama değiştir

Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 3‘nolu Askeri Mahkemesinde duruşmasına başlanan "Kara Kuvvetleri Devrimci Subaylar Örgütü" davası, 28 Ocak 1974 günü sonuçlandı. Tamamı stbay olan 33 sanık Türk Cezhakkında a Kanunun 141 ve Askeri Ceza Kanunu'nun 148. maddelerini İhlâl suçlarından

yargılanan sanıkları 12 yıl hapse mahkum etti, ayrıca ordudan tard edilmelerine karar verdi.[2]

Askeri mahkeme Atilla Özsever, Ömer Laçiner, Oktay Cengizbay, Olcay Özsever, Kadir Kaynar, Güner Özgün ve Yücel Top'a iyi halle bağlantılı olarak herhangi bir cezai indirim uygulamadı.Kararda7,5 ile hkemedeki istkararı verdi. Aları syargılanların tamamının uçun mevzuu ideolojik görüşlerindeki ısrarları ile sorgu ve savunmalarında heyete karşı kullandıkları sözleri sebebiyle" herhangi bir ceza indiriminde bulunulmadığı belirtildi.

Yargılanan diğer isimler için ise, mahkemedeki tutum ve tavırları nedeniyle 1/6 oranında bir ceza indirimine gidildi.

Sanıkların ve avukatların kararı temyiz etmeleri üzerine, dava Askeri Yargıtay'a intikal etti. Dava, Askeri Yargıtay Daireler Kurulu'nca esastan bozuldu ve sanıklar, yüksek mahkemenin kararı doğrultusunda Ankara Sıkıyönetim 1 No.lu Askeri Mahkemesi'nin 31 Ağustos 1977 tarihinde oybirliği ile verdiği karar sonucu "delil yetersizliği" nedeniyle beraat ettiler.

Dava kapsamında yargılanan, mahkum olan ve ardından beraat eden isimler şöyleydi:[1]

Ömer Laciner, Oktay Cengizbay, Haluk Ergüven, Atilla Özsever, Olcay Özsever, Duygu Berk, Dursun Gürler, İhsan Karakuş, Oktay Akıncı, Muanmer Aydoğan, Kadir Kaynar, Muzaffer Cengil, Güner Özgün, Cemal Ergul, Beyhan Kayıhan, Ali Aksüt, Gürkan Şenol, Mahir Araslı, Yücel Top, Mehmet Sağcan, İlker Yerlikaya, Bülent Erten, Timuçin Selcan, Hurşit Yılmaz, Kazım Sorağlu, Eşref Erdem, Bülent Bakyaz, Haluk Tosunlar, Sabahattin Salanan, Yusuf Niş, Erdoğan Sarıkaya, Mehmet Dikmen ve Mehmet Arslan.

Ayrıca bakınız değiştir

Kaynakça değiştir

  1. ^ a b Atilla Özsever (2021). Mesele Teslim Olmamakta: Asker Kökenli Bir 68’linin 12 Mart, Gazetecilik ve Akademisyenlik Anıları. Ayrıntı Yayınları. s. 281. 23 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Nisan 2021. 
  2. ^ "'Devrimci Örgüt' sanığı 33 subay 6-12 yıl hapse mahkum oldu". Cumhuriyet Gazetesi. 29 Ocak 1974. Erişim tarihi: 6 Nisan 2021. [ölü/kırık bağlantı]