Düşünce özgürlüğü
Düşünce özgürlüğü, başka bir deyişle ifade özgürlüğü veya vicdan özgürlüğü demokrasinin temel ilkesidir. İnsan haklarına ilişkin bütün belgelerde ilk sırada vurgulanmıştır.[1] Kimsenin müdahalesi olmadan her fert istediğini düşünme hakkına sahiptir ve bu hakkın korunması gerektiğine, düşünce özgürlüğünün kimseye duyurulmadan sadece beyinde kalan bir soyut işlem değil, açıklama, ifade, tartışma, yayınlama özgürlüğünü de beraberinde getirdiğine dair açık toplumlarda bir temel uzlaşma ilkesi olmuştur.
Her çeşit bilgi ve fikir, ülke sınırlarına bağlı olmaksızın, sözle veya yazıyla iletmeyi içererek, her kategoride, fikirde ve sanatta, araştırma ve elde etmede özgürdür.
Hukuk metinleri, devlet biçimlerinin kısıtlamaları, baştaki bu temel ilkeleri kabul ettikten sonra, ancak diye başlayan metinler içermektedir. Ancak, diye başlayan metinlerde, düşünce özgürlüğünün kısıtlanması ve sınırlandırılması, yasaklar, ihlaller, suç ve cezalar yer almaktadır. Bunlar genellikle Batı toplumlarında kaldırılmıştır. Konuşma, örgütlenme ve basın özgürlüğü başlıkları altında Batı'da kısıtlamalar yoktur.
Kimi toplumsal olaylar, terörizmin yıkıcı sonuçları, Batı'da ve Doğu'da düşünce özgürlüğünün yasallık ve meşruluk sınırlarını yeniden düşünmeye itmiştir. Toplumların hepsi aynı sisteme sahip değildir. Toplumlararası ve kültürlerarasında düşünce özgürlüğü ayrılıkları bulunmaktadır. Batı'da genel olarak sistemi devirmeyi amaçlamış örneğin proletarya diktatörlüğü görüşlerinin düşünce özgürlüğü içinde mütalaa edilmesine karşın, Doğu toplumlarında çoğulculuk sınırlı özgürlükler içinde savunulmaktadır.
Kaynakça
değiştir- ^ "OHCHR". www.ohchr.org. 4 Ağustos 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Şubat 2021.