Beş Hececiler

I. Meşrutiyet’ten sonra hece vezniyle ve konuşulan halk diliyle Millî Edebiyat estetiğiyle yazan beş şair

Beş Hececiler (Hecenin Beş Şairi, Hececiler, Hecenin Beş Ozanı), I. Meşrutiyet'ten sonra hece vezniyle ve konuşulan halk diliyle, Millî Edebiyat akımının görüşleri doğrultusunda şiir yazan beş şairin Türk edebiyatındaki genel adıdır.

Bu grubu oluşturan beş şair: Orhan Seyfi Orhon, Enis Behiç Koryürek, Halit Fahri Ozansoy, Yusuf Ziya Ortaç ve Faruk Nafiz Çamlıbel'dir.

Şiire I. Dünya Savaşı ve Millî Mücadele yıllarında başlamış ve aruz vezninde yazdıkları şiirlerle adlarını duyurmuş olan Beş Hececiler'in Türkçe ve hece vezniyle şiir yazmayı benimsemelerinde Ziya Gökalp'ın etkisi büyüktür.[1] Daha çok şiirleriyle tanınmış ancak edebiyatın hemen her türünde eser vermişlerdir. Heceyi tiyatro eserlerinde de kullandıkları görülür.[2] Millî zevke uygun olarak 11'li heceyi yaygın olarak kullanmışlardır.[2]

Ortak bir sanat bildirileri olmayan bu şairlerin sanat ve edebiyat görüşlerinde tam bir uyum yoktur. Konuları işleyişlerinde de dağınıklık görülür. Kahramanlık, aşk, kadın, hasret, ayrılık, kıskançlık, inanma ihtiyacı, tabiat görüntüleri, hatıralar, ölüm, yalnızlık ve vatan konularına geniş yer vermişlerdir.[1]

Hece veznine geçtikten sonra en çok koşma tipinde şiir yazmış; semai, türkü ve mâni tipinde başarılı örnekler vermiş olan Beş Hececiler, Batı edebiyatlarından alınan nazım biçimlerinden çapraz kafiye, sarmal kafiye, terza rima, sone, düz kafiye örnekleri verirler.[1] Serbest düzenli biçimlerde üçlüler, dörtlüler, beşliler, altılılar, yedililer ve sekizlilerle şiir yazarlar. Şiirde kafiyeyi gerekli görürler. Kafiyenin zorla aranmamasını ve tabii bir şekilde doğmasını isterler. Yarım kafiyenin yerine tam, tunç ve zengin kafiyeyi kullanırlar. Bir ahenk unsuru olarak redife de geniş yer verirler.

Sade Türkçenin kullanılması ve yaygınlaşması üzerinde ısrarla dururlar. Konuşulan dili edebiyata yerleştirerek Türk edebiyatına katkıda bulunmuşlardır.[1]

Türk şiirinin serbest vezne yönelmeye başlaması ile etkileri azalmıştır.[2]

Kaynakça

değiştir