Adam Neuser
Adam Neuser (yaklaşık 1530 – 12 Ekim 1576), Teslis Karşıtı görüşlere sahip olduğu için[1][2] tutuklanarak işkence görmüş bir Protestan Alman papazdı. Osmanlı padişahından yardım istedi ve daha sonra İstanbul'a kaçtı. İsa'nın tanrı olduğunu reddederek[3] Müslüman oldu.[4][5] Daha sonra Osmanlı sarayında çalıştı ve Teoloji araştırmalarına devam ederek Hristiyan din adamları ile tartışıp onları İslam'a geçirmeye çalıştı.[4]
Adam Neuser | |
---|---|
Doğum | 1530 Gunzenhausen |
Ölüm | 12 Ekim 1576 İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu |
Tanınma nedeni | Hristiyan papazlıktan İslam'a geçiş |
Kariyeri | |
Dalı | Teoloji |
Etkilendikleri | Martin Luther, John Calvin, Muhammed |
Biyografi
değiştirİlk yılları
değiştirNeuser, Gunzenhausen'de doğdu. 1560'larda Heidelberg'de kiliselerde çalıştı[6] ve popüler bir papaz ve din adamı oldu. 1560'ların sonlarında gelişen kilise disiplini konusundaki tartışma sırasında Neuser, Thomas Erastus liderliğindeki Disiplin Karşıtı ve dolayısıyla Kalvinist karşıtı grubun önde gelen bir üyesi oldu.[7] Kilise rejimine olan hoşnutsuzluğu, ortodoks Hristiyan dogmasına ilişkin şüphelerinde rol oynadı.[8]
Teslis eleştirisi ve Osmanlı'ya sığınması
değiştirDaha sonra Tanrı'nın üç kişiliği olduğunu savunan Teslis doktrinine sert bir şekilde saldıran mektuplar yazdı. Neuser, başka bir Teslis Karşıtı Johann Sylvan ile birlikte Türklerle diyalog kurmaya çalıştı.[9] 1570'te İstanbul'daki Padişah II. Selim'e bir mektup yazarak, Hristiyanlığın yozlaştığını, İslam'ın daha iyi olduğunu ve bu nedenle padişahın ordusunu alıp Avrupa'yı fethetmesi gerektiğini ileri sürdü.[10] Bu mektubu asla göndermedi, ancak mektup elinde bulundu ve arkadaşlarıyla beraber İsa Mesih'ın tanrılığını inkâr etme suçundan hapsedildi[11] ve ölüme mahkûm edildi.[4][11] Ortağı Johann Sylvan işkence gördü ve başı kesildi. Neuser suçuna itiraf etti ama hapisten kaçmayı başardı.[12] Daha sonra Müslüman oldu[13] ve Osmanlı Padişahına hizmet etmek üzere İstanbul'a gitti.[14] Teslis karşıtı ziyaretçiler İstanbul'a geldiğinde, "onları İslam inancına dönüştürmek için elinden gelenin en iyisini yaptı".[4] Neuser aynı zamanda Teslis'i yalanlayacak Hristiyan kaynakları araştırmaya devam etti.[4] Hristiyanlıktan İslam'a geçmiş bir Macar olan Muhammed bin Abdullah'ın Hristiyanlık eleştirilerini okudu ve arkadaşlarına tavsiye etti.[4]
Mektup metni
değiştirOsmanlı padişahına yazdığı mektup, şu anda Heidelberg'deki Arşivlerde bulunan Antiquities Palatine'e dahil edilmiştir:
Almanya'da bir Hristiyan olarak doğan ve bugün Almanya'nın en bilgili insanlarının yaşadığı Heidelberg'de vaizlik ünvanına erişen ben Adam Neuser, siz majestelerine, tebaanızın ve Tanrı'ya inanan insanlarınızın arasına kabulüm için Tanrı ve Peygamber [Muhammed] aşkına, ki ona selam olsun, bütün samimiyetimle yalvarıyorum.
Çünkü her şeye gücü yeten Tanrı'nın lütfuyla, Öğretilerinizin ve Dininizin saf, açık ve Tanrı katında makbul olduğunu görüyor, biliyor ve bütün benliğimle inanıyorum.
Putperest Hristiyanların arasından çıkmamın, cemaatimin içinden pek çok düşünceli insanın sizin inancınıza ve dininize sarılmasına yol açacağına eminim: çünkü daha sonra size bizzat anlatacağım gibi, aralarında en bilgili ve akıl sahibi olanlardan benimle aynı duyguları paylaşanlar var ve ben Maide Suresi'nde bahsi geçen kişilerden olduğumu kesinlikle biliyorum.
Ey büyük Sultan, bilin ki; Kur'ân'ı zevk duyarak okuyorum ve Peygamberimizin getirdiği dinin hak olduğuna Tanrı'nın huzurunda şahitlik ediyorum. Bu sebeple beni dinlemeniz ve Tanrı'nın inayetiyle hakka nasıl ulaştığımı anlamanız için Tanrı ve O'nun peygamberi aşkına, ki ona selam olsun, size yalvarıyorum.
Ancak her şeyden önce zina, hırsızlık ve cinayet gibi işledikleri suçlar yüzünden kendi memleketlerinde emniyetleri olmayan ve korunma isteyen Hristiyanlardan olmadığımı ve daha bir yıl öncesinde sizden iltica talebinde bulunmaya karar verdiğimi bilmenizi isterim. Bu amaçla yollara düştüm ve Presburg'a ulaştım; ancak Macar dilini konuşamadığımdan daha ileri gidemedim ve eğer bir suçtan ötürü kaçmış olsaydım geri dönemeyeceğim memleketime dönmek zorunda kaldım. Dininizi seçerken kimsenin baskısına uğramadım; hem Müslümanlardan bu kadar uzakta ve hiçbirini tanımazken bu dediğim nasıl mümkün olabilir ki?
Bu yüzden majesteleri, beni esir düşüp kendi rızaları olmadan dininize giren ve fırsatını bulup kaçtıklarında eski inançlarına dönen Hristiyanlardan saymasınlar. Majestelerinin söyleyeceklerime kulak verip gerçek hikayemi öğrenmesi için bir kez daha yalvarıyorum.
İmparator'dan sonra Almanya'da en güçlü prens olan Eyalet Reisi tarafından Heidelburg Üniversitesi kürsüsüne vâiz olarak atandıktan sonra, dinimiz Hristiyanlık'taki uyuşmazlıkları ve kopuklukları uzun uzun düşündüm:
Bizim dinimize mensup insan adedince farklı kanaatler vardır. Peygamber İsa Mesih'ten itibaren Kutsal Metinleri yorumlayan müfessirlerin dediklerini bir yana bırakarak yalnız Musa'nın emirleri ve İncil üzerinde yoğunlaştım. Daha sonra, kendimi ve cemaatimi yanlış yola sürüklemekten korkarak bana doğruyu göstermesi için Tanrı'ya bütün samimiyetimle yalvardım.
Tanrı "Tek Tanrı'ya Niyaz" metinlerini bana göstermeyi murad etti ve ben bu metinler hakkında Hristiyanların yanlış yere iddia ettikleri gibi İsa Mesih'in getirdiği dinde kendisinin Tanrı olduğunu söylemediğini ve aslında her şeyin dizgininin tek bir Tanrı'nın elinde olduğunu ispatladığım bir kitap yazdım. Bu kitabı majestelerine ithaf ettim ve en alim Hristiyanların bile yazdıklarımı yalanlayamayacağından eminim.
Tanrı'ya ortak koşmam mümkün mü? Musa insanları bundan men etmişti ve İsa asla böyle bir şey söylemedi. Tanrı'nın lütfuyla imanımı kuvvetlendirdikten ve daha önce Yahudilerin yaptığı gibi Hristiyanların da İsa Mesih'i sömürdüklerini anladıktan sonra Hristiyanlıkta ifsat edilmemiş tek şey bulunmadığına, bütün inançlarının çarpıtıldığına karar kıldım. Çünkü kendi elimle yazdığım ve siz Yüce Efendimiz'e sunmak istediğim kitabımda dediğim gibi Musa'ya ait bütün metinleri ve İncil'i sapkın yorumlarıyla çarpıttıklarını gördüm. Hristiyanların Musa'nın emirlerini ve İncil'i çarpıttıklarını söylerken kelimeleri ve manayı kastediyorum. Çünkü Musa'nın, İsa'nın ve Muhammed'in tebliğ ettiği aynıydı ve hiçbir zaman çelişmiyordu.
Kur'ân, Musa ve İsa'ya aşikare şahitlik ediyor; ancak bilhassa Musa'nın emirlerini ve İncil'i sapkın yorumlarıyla çarpıtmalarının üstünde duruyor. Tanrı'nın kelamı, hakiki manada yorumlanabilseydi Yahudiler, Hristiyanlar ve Türkler arasında farklılık olmazdı. İşte bu yüzden Kur'ân'ın sıklıkla tekrar ettiği bu durum ve Muhammed'in getirdiği din, bütün yanlış yorumlamaları ortadan kaldırıp Tanrı Kelamı'nın hakiki manasını tebliğ ediyor.
Tanrı'nın inayetiyle tek bir Tanrı olduğunu anladıktan sonra İsa Mesih'in tebliğ ettiği hakikatlerin olması gerektiği gibi öğretilmediğini ve Hristiyanların bütün ibadetlerinin asıl şekillerinden uzaklaştırıldığını gördüm ve koca dünyada bu fikirleri taşıyan tek kişi olduğumu düşünmeye başladım. Kur'anla tanışmamıştım ve biz Hristiyanlar arasında Muhammed'in getirdiği dinle ilgili öyle çirkin, öyle rezil laflar edilir ki, Kur'ân'ın adı geçtiğinde insanlar korkuyla ürperip kendilerinden geçerler. Yine de binlerce kez şükürler ettiğim bir vesileyle Yüce Kitap elime geçti.
Siz Yüce Efendimiz ve saltanatınız için dualarımda Tanrı'ya yalvarıyorum. Bu hakikatleri cemaatime tebliğ etmek için her yolu denedim ve söylediklerime aldırmamaları durumunda görevimden istifa edip size sığınmaya karar verdim. Bütün kilise ve okullarda münakaşa çıkarıp inancımızı savundum ve sonunda istediğimi elde ettim: Çünkü meseleyi öyle bir noktaya getirdim ki imparatorluğun bütün eyaletlerinde duyuldu ve bazı alim kişileri de kendi tarafıma çekmeyi bildim. Eyalet Reisi (İmparator Maximillian'ın saldırısından çekindiğinden) beni görevimden aldı!
Kaynakça
değiştir- ^ Christopher J. Burchill, The Heidelberg Antitrinitarians: Johann Sylvan. Adam Neuser. Matthias Vehe. Jacob Suter. Johann Hasler (Baden-Baden/Bouxwiller: Koerner, 1989)
- ^ Georg Veesenmeyer, “Noch etwas von Adam Neuser,” Theologische Studien und Kritiken 2 (1829)
- ^ Volker Press: Calvinismus und Territorialstaat. Regierung und Zentralbehörden der Kurpfalz (= Kieler Historische Studien; 7). Klett, Stuttgart 1970, S. 251.
- ^ a b c d e f Mulsow, Martin (2017). "Antitrinitarians and conversion to Islam. Adam Neuser reads Murad b. Abdullah in Ottoman Istanbul". Conversion and Islam in the Early Modern Mediterranean (Routledge bas.).
- ^ Gotthold Ephraim Lessing, “Von Adam Neusern, einige authentische Nachrichten,” in Lessing, Werke und Briefe, vol. 8, ed. Arno Schilson (Frankfurt: Deutscher Klassiker Verlag, 1989) 57–114; and commentary 789–841
- ^ Mulsow, Martin, “Adam Neuser”, in: Christian-Muslim Relations 1500 - 1900, General Editor David Thomas. Consulted online on 21 August 2023 <http://dx.doi.org/10.1163/2451-9537_cmrii_COM_26149>
- ^ Gunnoe, Thomas Erastus and the Palatinate, p. 200
- ^ Burchill, The Heidelberg Antitrinitarians, 87-88.
- ^ The medieval heritage in early modern metaphysics and modal theory, 1400-1700 By Russell L. Friedman, Lauge Olaf Nielsen, pg.152
- ^ A history of Unitarianism, Volume 1, by Earl Morse Wilbur, pg. 259
- ^ a b Lessing's theological writings: selections in translation By Gotthold Ephraim Lessing, Henry Chadwick, pg.12
- ^ The medieval heritage in early modern metaphysics and modal theory, 1400-1700 By Russell L. Friedman, Lauge Olaf Nielsen, pg. 152
- ^ Gotthold Ephraim Lessing: his life and his works By Helen Zimmern, pg. 312
- ^ The suffering servant: Isaiah 53 in Jewish and Christian sources By Bernd Janowski, Peter Stuhlmacher, pg. 425
- ^ Treatises Concerning the Mohametons, A. Reland, pp.215-223
- ^ ur-Rahim, Muhammad ʻAta (1981). Jesus, a Prophet of Islam (İngilizce). Begum Aisha Bawany Waqf. ISBN 978-603-501-019-1.