# Boynun ön bölümü ve bu bölümü oluşturan organlar, imik
* [[Boğaz (organ)]]
Örnek: Ses, ciğerlerde biriken havanın boğaza çarpması demektir. Ö. Seyfettin
# Şişe, güğüm vb. kaplarda ağza yakın dar bölüm.
# İki dağ arasında dar geçit, derbent
Örnek: Yol üzerindeki derbentleri ve boğazları işgal ederek ordunun başında bunları takip ediyordu. F. F. Tülbentçi
# Yedirip içirme yükümü, iaşe.
# Yiyeceği içeceği sağlanan kimse.
Örnek: Koskoca bir sultani mualliminin anası olmak! Y. Z. Ortaç
# Yeme içme.
# İki kara arasındaki dar deniz.
# 1 - İki denizi birbirine bağlayan, biçimleri, uzunluk ve genişlikleri, üzerindeki akıntı düzenleri gibi özellikleriyle ayrımlı dar su geçidi; 2 - Dağlık yörelerde komşu iki koyağı birbirine bağlayan ya da genç koyakların kimi kesimlerinde görülen çok dar, dik ve kayalık yamaçlı geçitler, bkz. boyun.T. : 2 - derbent