...sözü, Fuzûlî'nin zekasının yanında dönemin rüşvet sıkıntısını da apaçık ortaya koymaktır.
Yıllardır dallarına güç katan bu sözün, yeşilleneciğini de söyleyebilmek zor değil.
----
{{Vikikaynak'a taşı}}
:Selam verdim, rüşvet değildir diye almadılar.
:Hüküm gösterdim, faydasızdır diye iltifat etmediler.
:Eğerçi görünürde itaat eder gibi davrandılar
:ama bütün sorduklarıma hal diliyle karşılık verdiler.
Dedim:
:Ey arkadaşlar, bu ne yanlış iştir, bu ne yüz asıklığıdır?
Dediler:
:Bizim adetimiz böyledir.
Dedim:
:Benim riayetimi gerekli görmüşler
:ve bana tekaüt beratı vermişler
:ki ondan her zaman pay alam
:ve padişaha gönül rahatlığı ile dua kılam.
Dediler:
:Ey zavallı! Sana zulüm etmişler
:ve gidip gelme sermayesi vermişler
:ki, daima faydasız mücadele edesin
:ve uğursuz yüzler görüp sert sözler işitesin.
Dedim:
:Beratımın gereği niçin yerine gelmez?
Dediler:
:Zevaittir, husulü mümkün olmaz.
Dedim:
:Böyle evkaf zevaidsiz olur mu?
Dediler:
:Asitanenin masraflarından artarsa bizden kalır mı?
Dedim:
:Vakıf malın dilediği gibi kullanmak vebaldir.
Dediler:
:Akçemiz ile satın almışız, bize helaldir.
Dedim:
:Hesaba alsalar bu tuttuğunuz yolun fesadı bulunur.
Dediler:
:Bu hesap, kıyamette sorulur.
Dedim:
:Dünyada dahi hesap olur, haberin işitmişiz.
Dediler:
:Ondan dahi korkumuz yoktur, katipleri razı etmişiz.
:Gördüm ki sualime cevaptan başka nesne vermezler
:ve bu berat ile hacetim kılmağın reva görmezler,
:çaresiz mücadeleyi terk ettim
:ve mey'us ü mahrum guşe-i uzletime çekildim.
|