İbrâhim Gülşenî: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmemiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
42. satır:
İbrahim Gülşenî’nin hocası Ömer Rûşenî hazretlerinin talebelerinden Timurtaş ve Şahin efendiler de daha önce Mısır’a gelip yerleşmişlerdi. Mısır halkı onlara değer veriyor, saygı ve hürmette kusur etmiyorlardı. İbrahim Gülşenî’nin Mısır’a gelmesini halk büyük bir sevinçle karşıladı. Kâdı’l- kudât Abdülberr bin Şahna, Timortaş ve Şahin efendilerin ricası üzerine İbrahim Gülşenî Kubbetü’l-Mustafa denilen yerde yerleşti. İnsanlara nasihate, ibadetleri yapmanın, haramlardan kaçmanın faziletini anlatmaya başladı. Kısa zamanda Sultan Gavri başta olmak üzere herkes onu çok sevdi. Onun kalblere şifa olan sözlerini hep dinlemek, hiç kaçırmamak için huzurunda bulunmaya gayret ettiler. Gelenlerin çok olması üzerine, hükümdar ona, Müeyyediye’de bir medrese yaptırdı. İbrahim Gülşenî oraya giderek Ehl-i sünnet itikadını ve Gülşeniyye yolunu anlatmaya başladı.
<div style="direction: ltr;">
</div>
Sultan Selim Han böylece Mısır’ı zapt ettiğinde, İbrahim Gülşenî hazretleri onu:
Satır 83 ⟶ 85:
Kadı İsa’nın hocası Fahreddin vefat etmişti. Kadı İsa, teveccüh edince, hocasının azabda olduğunu anladı ve gelip bana durumu söyledi. Kadı İsa’ya dedim ki: ‘Hocanın sende hakkı var. Hocan için sadaka ver, Kur’ân-ı kerîm okut ve ruhuna hediye eyle.’ Kadı İsa denilenleri yaptı. Fukaraya yemek yedirdi. Sevabını hocasının ruhuna hediye etti. O gece Kadı İsa rüyasında hocasını gördü. Azab melekleri tekrar azab için gelmişlerdi. Tam o anda bir nur kapladı. Bunu gören melekler, hemen oradan ayrıldılar. Ertesi günü rüyasını bize tabir ettirmek için geldi. Biz de; ‘Okuduğun Kur’ân-ı kerîm ve yaptığın hayır hasenat ona nur oldu ve azabdan kurtuldu. Çünkü Kur’ân-ı kerîm nurdur’ dedik.
=='''ESERLERİ'''==
Türkçe, Arapça ve Farsça 75.000 beyitlik şiir yazmış olan İbrahim Gülşenî’nin başlıca eserleri şunlardır:
Satır 199 ⟶ 201:
Gider dirler gider dirler
=='''KAYNAKÇA'''==
|