Atatürk İlkeleri: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
176.216.11.224 tarafından yapılan 25225008 sayılı değişiklik geri alınıyor. Etiket: Geri al |
kDeğişiklik özeti yok Etiketler: Geri alındı Görsel Düzenleyici Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği |
||
40. satır:
Halkçılık ilkesi, [[Ulusal egemenlik|ulusal egemenliği]] ön planda tutar ve demokrasiyi benimser. Devlet, vatandaşın refah ve mutluluğunu amaçlar. Vatandaşlar arasında iş bölümü ve dayanışmayı öngörür. Ulusun [[Kamu hizmeti|devlet hizmetleri]]nden eşit bir şekilde yararlanmasını sağlar. Atatürk’ün halkçılık ilkesinden anlaşılan; toplumda hiçbir kimseye, zümreye ya da herhangi bir sınıfa ayrıcalık tanınmamasıdır. Herkes kanun önünde eşittir. Halkçılık ilkesine göre; hiçbir kimse başkalarına karşı [[din]], [[dil]], [[ırk]], [[mezhep]] veya ekonomik açıdan üstünlük sağlayamaz.
Halkçılık, Mustafa Kemal tarafından kurulan [[Cumhuriyet Halk Partisi]]'nin programında şu şekilde tanımlanmıştır: "Bizim için insanlar yasa önünde tamamen eşit muamele görmek zorundadır. [[Toplumsal sınıf|Sınıf]], [[aile]], fert arasında bir ayrım yapılamaz. Biz, Türkiye halkını çeşitli sınıflardan oluşan bir bütün olarak değil, sosyal yaşamın gereksinimlerine göre çeşitli mesleklere sahip olan bir toplum olarak görmekteyiz." Fakat [[kolektivizm]] ile karıştırılmamalıdır, Atatürk'ün burada bahsettiği "halkçılık", sol ülkelerin kullandığı toplumcu bir ideoloji değildir ve bireycilik ile ters değildir. Atatürk'ün halkçılığı, solidarizmdir, yani halkın kaynaşması ve dayanışmasıdır. Bu sebeple halkçılık, [[bireycilik]] ile
Kadın-erkek eşitliği konusunda gerekli önlemlerin alınmış olması; [[Tevhid-i Tedrisat Kanunu|öğretim birliği]]nin gerçekleştirilmiş olması; her yurttaşın öğrenebileceği yeni bir [[Türk alfabesi]]nin hazırlanması ve her yurttaşın devlet organları önünde eşit muamele görmesi konusunda alınan önlemler halkçılık ilkesini destekler niteliktedir.
|