Régis Debray: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
YBot (mesaj | katkılar)
Otorite kontrolü şablonu eklendi
Yeni Üye (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
11. satır:
 
Felsefe okumaya niyetlidir. [[Jean Paul Sartre]]'nın ateşli ve tutkulu yönüne hayrandır. Fransız kibar “komünist”leriyle arası bozuktur. Cezayir konusunda gerekli tepkiyi vermediklerine kanaat getirmiştir. Henüz Marksizm'le de arası iyi değildir, ona göre “Marksizm bireysel yaşamı açıklamamaktadır” ve “derin düşünceden yoksundur”. Ergenlik dönemindeki atılgan bir genç için, bu kanaatlere sebep olanın geveze ve gerici teorisyen Fransız kibar ve korkak “komünist”leri olduğu ihtimali pek uzak değildir.
1957 yazında Londra'ya geçer. Sinemayla ilgilenir. Evinden ayrılarak tek başına yaşamaya başlar. Nietzsche ve Hegel'le ilgilenmektedir. Kant için “yazı yazmasını beceremeyen Alman” tanımlamasını kullanır. Yakın arkadaşı Jean ile birlikte komünistlere karışırlar. Aşırı sağcılar ile beraber giriştikleri eylemde Bourbon sarayını ele geçiririlergeçirirler. Fransa'da Sol'un güçsüzlüğü ve etkisizliği en üst düzeyde yaşanmaktadır o sıralar. Yunanistan'a bir yolculuk yapar ve geri gelir.
 
“Burada bir halt edilmez” diye feryad eder bir arkadaşı. Burası denen yer “geveze” ve “aydın” Fransa'dan başka bir yer değildir. 1960'ta Tunus'a gider ve orada devrimcilerle sohbetleri olur.
18. satır:
Küba'da Fidel ve Che gerçekleşmiş bir “mit”i temsil etmektedir. Yani gençlik ve devrim'i. Sartre şöyle yazar: “devrimin gençliği, gençliğin devrimidir”. Fakat Fransa'da bunun esamesi okunmamaktadır. Paris'ten kibar ve geveze sol'dan nefreti hat safhaya çıkar. Tatilde Birleşik devletler'e gider Maimi- New York yolunu [[otostop]]la geçer. Ve nihayet buradan yolu Küba'ya düşer. Böylelikle arayış içindeki gençlik devri belki de sona ermiştir.
 
Debray önce başkent Havana'ya geçer, fakat burada fazla kalmayarak okuma yazma seferberliğine katılmak üzere, gerilla savaşının ilk kıvılcımının çaktığı Sierra-Maestra'ya geçer. Burada öğretmen yetiştiren okulda kalır. Küba köylüsünü ve sorunlarını açığa çıkarmaya çalışan bir psiko-sosyolojik çalışmaya katılır ve aynı zamanda tanıştığı bu çevre sayesinde kişiliğinde belirgin değişimler görülür. Kendi açıklarını da kapatmaya çalışmaktadır. Ailesinden aldığı bir telgraf üstüne Paris'e geri döner. Kübalıların eşsiz olduklarını söylemektedir. “Kibar Fransa ve kibar sol” onu boğmaktadır ve bu eziyete bir kere daha katlanmaya niyetli değildir :“Teori aşağılık bir şeydir, aydınlarınsa hepsi aptaldır”. Hep konuşan ve sadece konuşan Fransa'da yaşamamağa karar kılar. Latin Amerika'yı ve oradaki devrimci yükselişi iyi tahlil etmek için tarih coğrafya, etnoloji ve ekonomi politik okur. Althusser'in yanında Marx'ı inceler. Marx'ın felsefesini okurken teori ile pratik arasındaki ilişkiyi somut bir şekilde kavramıştır. Şöyle der: “Aydınlar somut olmak zorundadırlar. Bu olmaksızın ya soytarı ya da haindirler. Ben bir hain ya da soytarı olamam, çünkü Marksistim”. Kübalılardan müthiş bir ahlak dersi almış ve onlara bağlanmıştı. “Onlar her zaman çalışıyorlar, insan olunca onlar gibi olmalı” diyordu. 1962'de film çekimi için VenezüelaVenezuela'ya gider. Bu arada Latin amerikaAmerika'nın sorunlarını daha yakında incelemek maksadıyla bir yıl süreyle bir arabayla Paraguay hariç tüm Latin Amerika ülkelerinden geçer. Devrimlere gebe bu kıtayı incelerken Kastrizm'e olan bağlılığı ve onu derinden inceleme isteği onu yeni arayışlara iter.
 
Tekrar Fransa'ya dönüş yapar ve felsefede üniversite diploması üstünde bir unvan olan “agregation”unu hazırlar. Kısa süre Nancy lisesinde felsefe öğretmenliği yapmıştır. 1965 Kasımında Casa del America ödülünün jürisine katılmak üzere Küba'ya çağrılır. "Kastroculuk: Latin Amerika'da Uzun Yürüyüş" ve "Latin Amerika'da Devrimci Stratejinin Bugünkü Meseleleri" adlı makaleleri Küba'da oldukça ilgi toplamıştır. Üç kıta konferansının açılışından kısa süre önce HavanayaHavana'ya ulaşır ve Fidel'le olan dostluğu git gide pekişmeye başlar. Fidel'in Gerilla savaşı üzerine tecrübelerini ve telkinlerini bir bir özümsemektedir. “Devrimde Devrim”deki düşünceleri git gide şekillenmeye başlar.
 
Che'nin yönettiği ELN içindeki örgütsel ve siyasi faaliyetleri
39. satır:
3 yıl hapisten sonra serbest kaldıktan sonra Şili'ye giden Regis Debray, daha sonra burada faşist cunta tarafından katledilen Allende ile röportajlar yapmış ve bunu "Allende Anlatıyor" isimli kitapta yayınlamıştır. Şili'de faşist darbenin olmasından sonra, 1973'te Fransa'ya dönmüştür.
 
Latin amerikaAmerika devriminin sorunlarına ustaca çözümler getiren "Devrimde Devrim" isimli kitabı, uluslararası devrimci harekette, gerilla savaşını savunan ve pratikte sürdüren kesimler arasında tartışma konusu olmuştur.
 
Regis Debray'ın bahsigeçenbahsi geçen "Devrimde Devrim" adlı eseri, Türkiye devrimci hareketinde de tartışma konusu olmuş, ve uluslararası sağ pasifist çizginin Türkiye'deki versiyonlarından "PDA" grubu "Debraycılık eleştirisi" adı altında devrimci harekete karşı saldırılarını bu kitabı ele alarak sürdürmüştür. Bu konuda Hüseyin Cevahir'in Devrimci Yol Sempatizanları tarafından yayınlanan "Küba Devrimi Üzerine" başlıklı yazısı dahil, daha pek çok yazıda devrimci hareketin pasifistlere karşı tespitleri ileri sürülmüştür.
 
Ülkesine döndükten sonra Latin Amerika'yla olan bağlarını devam ettirmiş, Nikaragua devrimini yerinde incelemiştir. Gerilla hareketlerine olan bağlılığı ve devrimci mücadelelere olan desteği sürmüşse dahi, Fransa cumhurbaşkanı “sosyalist” François Mitterand'ın Latin Amerika danışmanı olmuştur. Meksika'daki EZLN üzerine yazdığı bir yazısında gerillanın tarihsel devrimci işlevi üzerinde durmuştur. Marksizm'in hatalı olduğunu söylese dahi, karşı devrimcilere karşı mücadelesini devam ettirmiş, Uluslararası gerilla hareketlerine destek vermiştir.
 
== Yazdığı ve Türkiye'de yayınlanan kitaplar ==
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Régis_Debray" sayfasından alınmıştır