Kuantum tünelleme: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
By erdo can (mesaj | katkılar)
k →‎Kaynakça: Kaynakça düzenlemesi AWB ile
YBot (mesaj | katkılar)
k direk olarak → direkt olarak
5. satır:
==Tarih==
Kuantum tüneli 1896 da [[Henri Becquerel]] tarafından keşfedilen [[radyoaktivite]] çalışmalarıyla geliştirilmiştir. Radyoaktivitenin ileriki çalışmaları 1903 yılında [[Nobel Fizik Ödülü]]'nü alan [[Marie Curie]] ve [[Pierre Curie]] tarafından incelenmiştir. [[Ernest Rutherford]] ve [[Egon Schweidler]], daha sonra [[Friedrich Kohlrausch]] tarafından doğrulanmış olan doğası hakkında çalışmıştır. Yarı ömür fikri onların çalışmaları tarafından ortaya konulmuştur.
[[Friedrich Hund]], 1927'de çift kuyu potansiyelinin zemin durumunu incelediği zaman tünelin ilk farkına varandır. Matematikte ilk uygulaması 1928'de [[George Gamow]], [[Ranold Gurney]] ve [[Edward Condon]] tarafından yapılan [[alfa bozunumu]] olmuştur. İki araştırmacı, tünelin matematiksel olasılığının direkdirekt olarak ilişkili olduğu parçacığın yarı ömrü ve emilim enerjisinin arasındaki ilişkinin sürümünden ve nükleer potansiyeli için [[Schrödinger denklemi|Schrödinger]]’in denklemini beklenmedik bir şekilde çözmüşlerdir.
 
Gamow tarafından verilen seminere katılımından sonra [[Max Born]] tünelin genelliliğinin farkına vardı. Born sadece [[nükleer fizik]]le kısıtlı olmadığını, birçok farklı sistem tarafından uygulanabilen, [[kuantum mekaniği]]nin genel bir sonucu olduğunun farkına vardı. Kısa bir süre sonra, iki grupta çekirdekteki parçacık durumlarını göz önüne aldı. [[Yarı iletken]]ler üzerindeki çalışmalar, [[transistör]]lerin geliştirilmesi ve [[diyotlar]] katılardaki elektron tünelinin varlığının kabulüne 1967 yılında yol açtı. [[Leo Esaki]]’nin çalışmaları, [[Ivar Giaever]] ve [[Brian Josephson]]’ın 1973 yılında [[Nobel Fizik Ödülü]]'nü alan süper iletken Cooper çiftlerinin tünelinin tahmin edilmesini sağladı.
21. satır:
 
==Tünelleme problemi==
Parçacığın dalga fonksiyonu fiziksel sistemler hakkında bilinen her şeyi özetlemektedir. Buna göre kuantum mekaniğindeki problem sistemin dalga fonksiyonunun analizi etrafından yer bulmaktadır. Kuantum mekaniğinde Schrödinger denklemi gibi matematiksel formulasyonlar kullanılarak dalga fonksiyonları çözülebilir. Bu direkdirekt olarak parçacığın pozisyonunun parçacığın her bir anındaki olasılığı olarak tanımlanan öz kütlesine bağlıdır. Büyük bariyerlerin sınırlarında, tünelleme olasılığı büyük ve geniş bariyerler için azalır.
 
Basit tünelleme bariyer modelleri için, örneğin dikdörtgen şeklindeki bariyerler, analitik sonuçları vardır. Problemler gerçek hayatta gerçek bir çözüme sahip değildirler bu yüzden bu tür problemlere yaklaşık sonuçlar verebilmek için yarı klasik metotlar geliştirilmektedir örneğin WKB yaklaşımı. İhtimaller Feynman’ın yol integral metodu ile seçmeli hassasiyetlerden sürülmektedir- hesaplamalı kaynaklar tarafından kısıtlandırılmış- bu tür hassasiyetler nadiren mühendislik uygulamasını gerektirir.