Öyle Bir Geçer Zaman ki: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Etiketler: Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
Adem20 (mesaj | katkılar)
Gerekçe: + deneme amaçlı değişiklik
16. satır:
| açılış_müziği =
| bitiş_müziği =
 
| ülke = {{TUR}}
| dil = [[Türkçe]]
Satır 33 ⟶ 34:
| resim_formatı = 480i (SDTV)<br />720p (HDTV)<br />1080i (HDTV)
| ses_formatı =
| ilk_yayın = 1214 eylülEylül 19982010
| son_yayın = 518 eylülHaziran 19992013
 
| durumu = Sona Erdi.
| sonraki =
111. satır:
* [[Ferit Kaya|Resul]]: Sağ görüşlü bir üniversite öğrencisi.
* [[Yeliz Kuvancı|İnci]]: Mete'nin müzik öğretmeni. Mete'ye yardım etmek için yakınlaşması nedeniyle bir ara okuldan uzaklaştırılmıştır. Nişanlısı Sedat'la evlenirler; fakat evlendiği kişi İnci'ye gereken önemi göstermez. Bu sırada kansere yakalanır ve hastaneye kaldırılır. Kimsesi olmayan İnci'ye, ona olan ilgisi nedeniyle hastanede yattığı süre boyunca Mete refakat etmiştir. Bir gece kendisinin de Mete'den hoşlandığını söylemiştir. Tedaviye rağmen iyileşememiş ve bu onun son sözleri olmuştur.
* [[Elçin Sangul|Jale]]:
* [[Osman Karagöz|Murat]]: Soner'in kardeşi. Felçlidir. Aylin'e aşık olduğundan Soner onu mutlu edebilmek için Aylin'le evlendirmiştir. Sonra Aylin'den istemediği halde boşanır. Aylin ve ağabeyi Soner'in nikah günü başına dayadığı silahla intihar etmiş ve ağabeyinin gözleri önünde ölmüştür.
* [[Yağız Can Konyalı|Aydın]]: Osman'ın en iyi arkadaşı. Arkadaşları arasında hayat dolu, eğlenceli ve esprili bir kişi olarak tanınır. Kendisini devrimci olarak görür ve bir devrimci gibi yaşamaya çabalar. En iyi arkadaşı Osman'ın ve Arif Bey'in önerileri üzerine kendince devrimci kişilğinden ödün vererek aşık olduğu Gözde'ye buluşma teklifi eder. Gözde bu isteği kabul eder. Aydın öldürüleceği gece çok mutludur. Evinde en sevdiği arkadaşı Osman ve ailesi ile güzel bir akşam yemeği yemiştir. Bunun ardından ölmeden önceki son dakikalarında babasıyla tavla oynar. O sırada Mithat kendisine verilen görevi yerine getirmek için Aydın'ın evinin sokağında evi gözlemektedir. Mithat'ın tetiği çekmesi ile Aydın kafasının şakak bölgesine saplanan kurşun ile oturduğu sandalyeye yığılır. Aydın öldüğü sanılırken son kez gözlerini açar ve "Baba... çok acıyor" der ve babasının kollarında ölür.