I. Kılıç Arslan: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Merahm (mesaj | katkılar)
Giriş kısmında ö. t.'ne (ggaa) ekledim. ve imla düzeltmeleri
19. satır:
| doğum_tarihi = 1079
| doğum_yeri =
| ölüm_tarihi = 13 Temmuz 1107
| ölüm_yeri = [[Habur Çayı]]
| defin_tarihi =
25. satır:
| dini = [[İslam]]
}}
'''I. Kılıç Arslan''' ya da '''Kılıçarslan''' ([[Arap alfabesi]]yle: '''قلج أرسلان‎''') (d. [[1079]] - ö. [[13 Temmuz]] [[1107]]), [[Türkiye Selçuklu Devleti]]'nin kurucusu [[Kutalmışoğlu Süleyman Şah]]'ın oğlu ve ikinci Türkiye Selçuklu Sultanı'dır.
 
[[I. Haçlı Seferi]]’nde mağlup olup başkent [[İznik]]’i Bizans’a teslim etmek zorunda kaldıktan sonra [[1101 Haçlı Seferi]]’nde üç ayrı Haçlı ordusuna karşı kazandığı başarılarla Haçlı hareketini durdurmuş; İstanbul’dan Suriye’ye giden yolun hem Bizans hem de Haçlı ordularına kapanmasını sağlamıştır.
36. satır:
Doğum tarihi ve yeri kesin olarak bilinmez. Babası, Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu [[Kutalmışoğlu Süleyman Şah]]’tır. Adı Bizans kaynaklarında “''Klitziasthlas''” olarak geçer; Latin kroniklerinde babasının adıyla (''Soliman'') zikredilir.<ref name=tdv>[http://www.islamansiklopedisi.info/dia/pdf/c25/c250273.pdf Işın Demirkent, '''Kılıcarslan I''', ''Türk Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, yıl: 2002, cilt: 25'']</ref>
 
Babası [[Kutalmışoğlu Süleyman Şah|Süleyman Şah]]'ın 1086 yılında [[Suriye]] seferinde sırada [[Antakya]]’da bulunan Kılıç Arslan, babasının [[Tutuş|Melik Tutuş]]’la mücadelesi sırasında ölümü üzerine Vezir Hasan b. Tâhir’in koruması altında Antakya’da kalmış; 1087 ilkbaharında Antakya’ya gelen [[Büyük Selçuklu Devleti]] Sultanı [[Melikşah]]'ın emriyle [[İsfahan]]’a gönderilerek orada göz hapsinde tutulmuştur.<ref name=tdv/>
 
===Tahta çıkışı===
Kılıç Arslan, Sultan Melikşah'ın [[1092]] yılında vefatından sonra kardeşi [[Kulan Arslan]] ile birlikte Anadolu’ya döndü. Kimi kaynaklara göre Melikşah'ın ölümünden sonra meydana gelen taht kavgaları sırasında ortaya çıkan karışıklıktan yararlanarak kaçmışlar;<ref name=sefer>[http://www.selcuk.edu.tr/dosyalar/files/5823/25%20sefer%20solmaz.pdf Sefer Solmaz, '''Selçuklu Tarihini Derinden Etkileyen Bir Olay: Selçuklu-Yabgulu Mücadelesi''', ''Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Sayı: 35, Yıl: 2014'2]</ref> kimi kaynaklara göre Büyük Selçuklu tahtına çıkan Sultan [[Berkyaruk]]’un izni ile Anadolu'ya geçebilmişlerdir.
 
Topladığı kuvvetlerle [[1093]] yılı başlarında [[İznik]]' e geldi. Babasının ölümünden sonra şehri elinde tutan İznik valisi [[Ebu'l-Kasım]], iktidarı saltanat ailesinin varislerine teslim etti. Böylece Kılıç Arslan babasının tahtına çıkarak sultanSultan unvanını aldı.<ref name= "1.Kılıç Arslan">{{Kitap kaynağı|yazar=Demirkent, Işın|tarih=2014|başlık=Türkiye Selçuklu Hükümdarı Sultan I. Kılıç Arslan|yer=Ankara|yayımcı=Türk Tarih Kurumu Yayınları|isbn=978-975-16-2673-8}}</ref>
 
=== Bizans ile ilişkiler ===
{{Ayrıca bakınız|Çaka Bey}}
{{çift resim|left|Alexios I Komnenos (cropped).jpg|120|Çaka Bey (Tzachas) bust at Istanbul Naval Museum.JPG|120|I. Aleksions Komnenos|Çaka Bey büstü}}
[[İznik]]' te yönetimi ele alan Kılıç Arslan, bir taraftan babası [[Kutalmışoğlu Süleyman Şah|Süleyman Şah]]'ın ölümünden beri dağılmış bulunan devletinDevletin birliğini kurmaya çalışırken, bir taraftan da [[Bizans]]' a karşı sürdürülen mücadeleyi devam ettirme taraftarıydı. İlk önce İznik’i kuşatmış olan Bizans ordusunu geri çekilmek zorunda bıraktı. Daha önce Bizans tarafından ele geçirilen topraklar yeniden almaya çalışıldıysa da başarılı olamadı. Yıllardan beri [[Bizans]]' a karşı savaşan İzmir Beyi [[Çaka Bey]]'le Bizans’a karşı ortak harekete geçmek istedi. Çaka Bey’in kızı ile evlenerek onunla akrabalık kurdu.
 
[[Bizans İmparatorluğu]]' nun bölgedeki baskısını kırmak amacıyla “''İlhan''” unvanını taşıyan başkumandanı Muhammed'i bir Selçuklu birliğinin başında [[Marmara]]' nın güney kıyılarında [[Bizans]]' ın elindeki şehir ve kaleleri ele geçirmek üzere bu yörelere yolladı.{{fact}} Muhammed' in [[Kyzikos]] ile [[Uluabat Gölü|Apolyont]] doğusunda yer alan [[Gölyazı|Apollonias]] şehirlerini ele geçirmeyi başardı ancak bir süre sonra bu şehirler [[Bizans]] kuvvetleri tarafından geri alınınca Bizans'a karşı düzenlenen ilk sefer sonuçsuz kaldı.
 
Bu sıralarda kayınpederi [[Çaka Bey]], Bizans’ın elindeki [[Adramytteion]] (Edremit) kentini ele geçirip [[Abidos|Abydos]]' u kuşattı. Bizans imparatoru [[I. Aleksios Komnenos|Aleksios]], Kılıç Arslan’ı Çaka Bey’e karşı kışkırtarak kendisine karşı ortak hareket etmelerini önlemeye çalışmıştır. Çaka Bey' in gittikçe güçlenmesini kendisi açısından endişe verici bulan Kılıç Arslan, [[Bizans]] ile anlaşarak [[Çaka Bey]] üzerine yürüdü. Yeteri kadar askeri gücü bulunmayan [[Çaka Bey]] sultanSultan ile anlaşmak amacıyla onun yanına gitti. Kılıç Arslan kayınpederini güleryüzlegüler yüzle karşılamış ancak daha sonra onu öldürtmüştür.
 
[[Çaka Bey]]' in ölümünden sonra Kılıç Arslan ve imparator I. Aleksios Komnenos aralarında varmış oldukları anlaşmanın devam etmesine karar verdiler. Ancak bu barış dönemi kısa sürmüş olup, Türkler [[Bitinya]] bölgesindeki [[Bizans]] topraklarına akınlar düzenlemeye başladı.<ref name= "1.Kılıç Arslan" /> Balkanlarda Kumanlarla savaşmakta olan imparatorİmparator, bu savaşı bitirdikten sonra Türk akınlarına karşı Sapanca gölünün güneyinden İzmit körfezine uzanan bir kanal kazdırıp içini su ile doldurarak Türklerin İzmit çevresine girmesini engellemek istedi.<ref name=tdv/> Fakat bu projeyi tamamlamadan Mayıs 1096’da haçlıHaçlı kuvvetlerininKuvvetlerinin [[Tuna]]’yı aşarak İmparatorluk topraklarına girdiğini öğrendi.
 
=== Halkın Haçlı Seferi ===
{{Ayrıca bakınız|Kırkgeçit Muharebesi}}
Haçlı Seferlerine çıkan ilk ordu keşişKeşiş [[Pierre L'Ermite]]' in idaresinde toplanmış [[Fransız]], [[Alman]], [[İtalyan]] ve diğer milletlerden oluşan disiplinsiz bir kitleydi. 1 Ağustos [[1096]]' da [[İstanbul]]'a varan bu ordu hemen Boğaz'dan Anadolu'ya geçirilerek [[Yalova]] yakınlarındaki [[Kibotos]] karargâhına yerleştirildi. Haçlılar böylece [[Türkiye Selçuklu Devleti]]'nin sınırına ulaşarak yağma akınları yapmaya başladı. İmparator Aleksios’la, Bizans’ın kendilerine sağlayacağı yardıma karşılık Anadolu’da ele geçirecekleri yerleri bu devlete bırakacakları hususunda bir anlaşma yapan Haçlılar, Selçuklu başkenti [[İznik]] yakınlarına kadar ilerleyerek buradaki köyleri yağmaladılar.
 
Eylül ayı sonlarına doğru 6.000 kişilik Alman-İtalyan birliği [[İznik]] civarındaki [[Kserigordon]] adında bir kaleyi ele geçirdiğini öğrenen Sultan Kılıç Arslan bir ordu göndererek kaleyi geri aldı. Selçuklu karşısında alınan bu mağlubiyetin intikamını almak üzere yaklaşık 20.000 kişiden oluşan Haçlı ordusu [[Kibitos]]'tan ayrılarak [[İznik]] üzerine yürüdü. Düşmanı karşılamak üzere yola çıkan Selçuklu ordusu ''Drakon'' (''Kırkgeçit'') adlı köyde [[Kırkgeçit Muharebesi|yapılan savaşta]] galip gelerek Haçlı karargahını da ele geçirdi.<ref name= "1.Kılıç Arslan" />
 
=== Malatya kuşatması ===
Keşiş [[Pierre L'Ermite]]' in ordusuna karşı kazanılan başarı, Kılıç Arslan' ın Haçlılar' ı küçümsemesine yol açtı. Haçlıların [[İznik]]' e kadar ilerleyemeyeceğini ve ülkesi için bir tehdit olamayacağını düşünerek Kardeşi Kulan Arslan’ı yerine vekil bırakıp Ermeni Gabriel' in kontrolündeki [[Malatya]] üzerine yürüdü; Eski bir Bizans valisi olan Ermeni Gabriel, daha sonra Türk beylerinin hakimiyetini tanıyarak hakimiyetini korumuştu. Kılıç Arslan, Orta Anadolu’da güçlü bir devlet haline gelen Selçukluların rakibi [[Danişmendliler]]’in genişlemesini engellemek ve babasının ölümüne neden olan Suriye Selçuk melikiMeliki [[I. Tutuş|Tutuş’u]] ortadan kaldırmak için bu sefere çıkmıştı.<ref name=sefer/>
 
Malatya' yı günlerce kuşatmasına rağmen sağlam şehir surlarını geçemeyen Kılıç Arslan, bu sırada çok büyük ve askeri gücü yüksek bir Haçlı ordusunun İstanbul' dan Anadolu'ya geçerek [[İznik]] üzerine hareket ettiğini haber alınca kuşatmayı kaldırdı ve [[İznik]]'e dönmek için yola çıktı.<ref name= "1.Kılıç Arslan" /> Bundan sonra I. Kılıç Arslan uzun süre Haçlılar ile mücadele etmek zorunda kalmış ve 1105 yılına kadar yaklaşık on yıl doğuya karşı bir harekette bulunamamıştır.
 
=== I. Haçlı Seferi ===
Satır 69 ⟶ 70:
{{Ana|I. Haçlı Seferi}}
{{Ayrıca bakınız| Dorileon Muharebesi (1097)}}
Kılıç Arslan Mayıs ayı sonunda, 30 günden fazla süren bir yürüyüşten sonra [[İznik]] önlerine varabildi. Mayıs sonlarına doğru İznik’e ulaştığında Haçlı orduları şehri kuşatma altına almışlardı ve gönderdiği öncü birliği de başarılı olamamıştı. Daha sonra da bizzat KılıçarslanKılıç Arslan hücuma geçtiyse de Haçlılar’ın sayıca üstünlüğü yüzünden kuşatmayı yaramadı ve geri çekildi. İmparator I. Aleksios Komnenos’un Haçlılar’la birlik olduğunu, onun tarafından İznik gölüne gönderilen gemilerle kendilerine gelecek yardım yolunun kapandığını ve Haçlılar’ın yeni aldıkları takviye birlikleriyle bir hücuma hazırlandığını gören Türkler, Bizans Kumandanı Manuel Butumites’le anlaşarak şehri ona teslim ettiler.<ref name=semavi>[http://www.islamansiklopedisi.info/ Semavi Eyice, '''İznik''', ''Türk Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Cilt 23, Yıl 2001'']</ref> Selçuklu Devleti, böylece başkentiniBaşkentini kaybetti. Kılıcarslan’ınKılıç Arslan’ın eşi ve çocukları İstanbul’a götürüldü. Bizans İmparatoru Selçuklu esirlerine çok iyi muamele yapmış; onları fidye karşılığı serbest bırakmıştır. Kılıç Arslan’ın eşi ve çocukları ise fidye almaksızın serbest bırakıldı.<ref name=hacigokmen>[http://sutad.selcuk.edu.tr/sutad/article/view/515/505 Mehmet Ali Hacıgökmen, '''Türkiye Selçukluları Zamanında Konya’nın Devlet Merkezi Oluşu''', ''Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Sayı 29, Yıl 2011'' ]</ref>
 
Kılıç Arslan ordusuyla İznik önünden çekildikten sonra Anadolu'daki Türk kuvvetlerini toplamaya çalıştı. [[Gümüştekin Gazi|Danişmendli Gümüştekin]] ile Kayseri Selçuklu Beyi Hasan'ı (KılıçarslanKılıç Arslan'ın kardeşi [[Kulan Arslan]]'ın oğlu olduğu söylenir<ref name=hacigokmen/>)yardımına çağırdı.<ref name= "1.Kılıç Arslan" /> Haçlı ordusu tam Eskişehir ovasına çıkmakta iken 1 Temmuz günü onlara hücum edip Haçlıların [[Dorileon Muharebesi (1097)]] diye andıkları bir baskın muharebesine girişti. Haçlılar bu muharebedeki Selçuklu gücünü gayet abartmaktadırlar; ama son araştırmalara göre I. Kılıç Arslan gücünün 6.000-7.000 kişilik bir hafif süvari birliği olduğu kabul edilmektedir.<ref name=Bennett>Bennett, ''The Hutchinson Dictionary of Ancient and Medieval Warfare'', say. 103</ref> Bu muharebede ana harp gücü zırhlı ağır süvari şövalyelerinden oluşan Haçlı ordusu galip geldi. Bütün gün süren savaşın ardından gece olunca sultan ordusunu daha fazla yıpratmadan geri çekmeye karar verdi.
 
=== Haçlı ordusunu takip ===
Bu mağlubiyetten sonra I. Kılıç Arslan Haçlıların en çabuk bir şekilde Anadolu'dan geçmesine izin vermeyi ve onlarla doğrudan doğruya çatışmaya girişmemeyi tercih etti. Anadolu'da ilerleyen Haçlı ordusu önündeki insan ve hayvan iaşelerini önceden tahrip ederek, onları uzaktan takip etme stratejisini uyguladı. Bundan sonra bu Haçlı ordusunun Anadolu'dan geçişinde Haçlı ordusunun doğrudan doğruya karşısına çıkan Selçuklu ordusu bulunmadı.
 
[[I. Haçlı Seferi]] ordularının [[Anadolu]]'dan geçişi Anadolu Selçuklu Devleti'ne büyük bir darbe vurdu. [[Bizans]] kuvvetlerinin karşı saldırısıyla Ege ve Marmara kıyılarına kadar ulaşan topraklar kaybedildi ve Selçuklular Orta Anadolu' ya çekilmek zorunda kaldı. Eskişehir ve Akşehir’de savunma
hattı kurdu.
 
Kılıç Arslan bir taraftan Haçlıların topraklarına verdiği zararları gidermeye çalışırken, bir taraftan da Bizans kuvvetlerine karşı da mücadele verdi. Bundan başka, I. Haçlı Seferi arkasından durmadan Avrupa' dan gelen küçüklü büyüklü Haçlı gruplarına da karşı mücadele etmek zorunda kaldı. Bunlar arasında [[1099]] yılında [[Danimarka]] kralınınKralının oğlu Sweyn the Crusader(Svend Korsfarer) idaresindeki orduyu [[Akşehir]] ile [[Ilgın]] arasında tamamen yok etti.<ref name= "1.Kılıç Arslan" />
 
=== 1101 Haçlı Seferi ===
Satır 90 ⟶ 91:
===Güney Doğu Anadolu'daki Faaliyetleri===
[[Dosya:Bohemond I of Antioch.jpg|left|thumb|200px|I. Boemeondo'nun serbest bırakılması Gümüştekin Gazi ile Kılıçarslan'ın arasını açtı]]
Kılıç Arslan, babası [[Kutalmışoğlu Süleyman Şah|Süleyman Şah]]'ın fethettiği ancak [[1097]] yılında [[Haçlılar]] tarafından ele geçirilen [[Antakya]]'yı geri almak için [[1103]] yılında sefer düzenledi. Haçlılarla mücadelesi sırasında başta Danişmend Beyi Gümüştegin olmak üzere diğer Anadolu Türk beyleri ile işbirliği yapmış olmasına rağmen Antakya seferine çıktığı sırada Danişmend Beyi ile arası 18 Eylül 1102’de Malatya’nın Gümüştegin tarafından zapt edilmiş olması nedeniyle açıktı. Gümüştegin tarafından [[Niksar]]' da esir tutulan Haçlıların fidyesi konusunda da aralarında anlaşmazlık vardı. Antakya kontuKontu [[I. Boemondo]], serbest bırakılmak için fidye ödemeyi teklif ediyor; kontuKontu kendisi için tehlikeli bulan Bizans imparatoruİmparatoru ise onun hapiste tutulması karşılığında iki katını öneriyordu. Kılıç Arslan, hem Anadolu Sultanı olması ve hem de Amasya’daki haçlı yenilgisinde Danişmend beyi ile birlikte savaşması nedeniyle teklif edilen tutarın yarısını kendisine istiyordu.<ref name=etarih>'''I. Kılıçarslan (1092-1107)''', ''E-tarih.org sitesi, 08.10.2008''</ref> Kılıç Arslan, Maraş’a geldiği sırada Gümüştegin’in Boemond’un teklifini kabul edip onu serbest bırakıldığını öğrenince Antakya seferini yarıda bıraktı ve Danişmendli topraklarına akınlara başladı. Gümüştegin’in ölümünü ve ardından yaşanan taht kavgalarını değerlendirerek [[1105]] ya da [[1106]] yılında [[Malatya]]' yı Danişmendliler'den aldı.
 
Haçlılar karşısında kazandığı savaşlar ve Malatya' nın ele geçirilmesi Kılıç Arslan'ın bölgedeki itibarını yükseltti. [[Silvan|Meyyâfârikîn]] beyi tarafından şehir kendisine teslim edildi. Bölgede etkin beylerin büyük kısmı kendisine itaatlerini bildirdiler. Daha sonra Urfa Haçlı Kontluğu üzerine yürüyerek [[1106]] yılında [[Urfa]]' yı kuşattı; ancak şehrin sağlam surlarını aşamadı. Bu sırada Musul Valisi [[Çökürmüş]]'ün [[Harran]]'daki adamları şehri teslim etmek üzere kendisini çağırmasıyla kuşatmayı kaldırdı ve [[Harran]]' a giderek şehri teslim aldı.
 
Kılıç Arslan'ın Güneydoğu Anadolu' daki faaliyetleri [[Büyük Selçuklu Sultanı]] [[Muhammed Tapar]]'ın dikkatini çekti ve [[Musul]] valisi olan Çökürmüş' ün yerine Emir [[Çavlı]]'yı görevlendirdi. Çökürmüş Bey, Emir Çavlı tarafından yenilgiye uğratılmasına rağmen şehir halkı [[Musul]]' u vermediği gibi Kılıç Arslan'a haber gönderip şehri teslim almasını istediler. Şehir ileri gelenleri yapılan anlaşma uyarınca Kılıç Arslan 22 Mart [[1107]]' de [[Musul]]' a girdi. Burada ilk iş olarak [[Muhammed Tapar]] adına okutulan hutbeyi kendi adına çevirerek [[Büyük Selçuklu Devleti|Büyük Selçuklu Sultanlığı]]'na adaylığını gösterdi.<ref name= "1.Kılıç Arslan" />
 
===Ölümü===
Kılıç Arslan' ın bu başarıları Mardin Artuklu Beyi [[İlgazi Bey|İlgazi]] ile Halep Selçuk Emiri [[Rıdvan (Selçuklu)|Rıdvan]]' ı rahatsız etti ve bu beylerBeyler Emir Çavlı' ya katıldı. Daha sonra bu destekle kuvvetleri artan Emir Çavlı, Kılıç Arslan'a itaat eden Rahle şehrini kuşatma sonrasında [[1107]] yılında ele geçirdi. Gelişen bu olayları haber alan Kılıç Arslan, Emir Çavlı' nın üzerine yürümeye karar verdi. Düşman kuvvetlerinin sayıca çok olmasına rağmen Anadolu'da dağınık halde bulunan kuvvetlerinin gelmesini beklemeden ilerlemeyi sürdürdü. İki taraf, Temmuz ayında [[Habur Çayı]] kenarında karşı karşıya geldiler. Kılıç Arslan'ın hakimiyetini tanımış beylerinBeylerin, Emir Çavlı' nın askerlerinin sayıca çok olmasına korkarak savaş meydanını terk etmeye başlaması üzerine Kılıç Arslan derhal saldırmaya karar verdi. 13 Temmuz [[1107]] yılındatarihinde yapılan savaşta askerlerinin bozulduğunu gören Kılıç Arslan, karşı kıyıya geçip kurtulmak amacıyla atını [[Habur Çayı]]' na sürdü. Ancak atının ve kendisinin zırhlı olmasından dolayı Habur çayını geçemeyip sulara gömüldü.<ref name= "1.Kılıç Arslan" />
 
Cesedi, birkaç gün sonra [[Habur]]' un Şemsaniyye köyü yakınlarındaki kıyıda bulundu ve buradan [[Silvan|Meyyâfârikîn]]' e götürüldü. Burada valisi olarak bulunan Humurtaş, Kılıç Arslan için "''Kubbetü's Sultan''" adıyla bilinen bir türbe yaptırdı. 14. yüzyıl tarihçileri Sultan Kılıç Arslan' nın [[Silvan|Meyyâfârikîn]]' deki türbede yattığını yazmışlardır. Ancak günümüzde bu türbe ayakta değildir.<ref name= "1.Kılıç Arslan" />
 
== Ayrıca bakınız ==