İtalyan edebiyatı: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Jungtürke (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Arinna'l (mesaj | katkılar)
kDeğişiklik özeti yok
3. satır:
Aynı dönemde Fransa'daki Provence yöresinde yazılan lirik şiirler İtalya'da da yaygınlaştı. 1208-1250 arasında [[Sicilya]]'yı yöneten Kutsal Roma-Germen İmparatoru [[II. Friedrich]]'in sarayında, [[Sicilya Okulu]] olarak adlandırılan bir grup şair Provence şiir biçimleri ve konularını örnek alarak yerel dilde şiirler yazdı. II. Friedrich'in ölümünden sonra kültürel merkez [[Toskana]] oldu. Burada [[Guittone d'Arezzo]] ve onu izleyen şairler Sicilya Okulu tarzı şiirler yazdılar. Daha içten bir dille aşk şiirleri yazan ve ''dolce stil nuovo'' (tatlı yeni üslup) şairleri olarak adlandırılan yeni bir grup oluştu. Bolognalı [[Guido Guinizelli]]'nin başlattığı bu yeni akımın öbür önemli temsilcileri arasında [[Guido Cavalcanti]], [[Dante Alighieri]] ve [[Cino da Pistoia]] sayılabilir. Bu şairler İtalyan edebiyat dilinin gelişimini başlattılar. Öte yandan, [[Rustico di Filippo]] ve [[Cecco Angiolieri]] gibi bazı şairler de aynı dönemde bu ciddi aşk şiiri geleneğinin tam karşıtı olan ve aşk konusunu komik ve kaba bir dille işleyen şiirler yazdılar.
 
[[Assisili Aziz Francesco]]'nun ölçülü düzyazıyla [[Umbria]] lehçesinde kaleme aldığı ''Cantico di frate sole'', İtalyan şiirinin en eski örneklerinden biridir. Bu yüzyılda din, felsefe, hukuk, siyaset ve bilim konulikonulu metinlerde hâlâ Latince kullanılmakla birlikte, yerel dille yazılmış düzyazı edebiyatı da başlamıştı.
 
==14. Yüzyıl==
9. satır:
[[Resim:Dante_Alighieri_Euro.png|thumb|right|Dante Alighieri]]
 
Bu dönemde ortaya koyulan İtalyan edebiyatı örnekleri birkaç yüzyıl boyunca Avrupa'yı etkiledi ve [[Rönesans']]ın başlangıcı sayıldı. Dante, [[Petrarch|Petrarca]] ve [[Giovanni Boccaccio|Boccaccio]] adlı üç büyük yazarın yaşadıkları dönemde kazandıkları ün günümüze kadar sürdü.
 
Dante'nin Toskana lehçesiyle kaleme aldığı ve cennet ile cehenneme yapılan bir yolculuğu anlattığı uzun şiiri ''La divina commedia'', içerdiği karmaşık imgeler, şiirsel zenginlik ve anlam yoğunluğuyla bir başyapıt sayılmaktadır. Felsefeden çok edebiyata ilgi duyan ve aynı zamanda bir [[hümanist]] olan Petrarca ise ortaçağ felsefesine karşı çıktı ve yapıtlarında klasik Latin yazarlarını örnek aldı. Boccaccio ise büyük bir edebi değer taşıyan düzyazı yapıtlarında yetkin bir üslup kullandı ve ''Decameron Hikâyeleri'' adlı 100 öykü içeren yapıtıyla Rönesans edebiyatını etkiledi.
27. satır:
==17. ve 18. Yüzyıllar==
 
Bir gerileme dönemi olarak nitelendirilen 17. yüzyılda yazarlar abartılı ve gösterişli üslup oyunlarıyla, duygudan yoksun yapıtlar ortaya koydular. Bu dönem İtalyan edebiyatının başlıca temsilcisi, abartılı birçok söz sanatıyla yüklü lirik şiiriyle tanınan [[Giambattista Marino]]'dur. Gene bir şair olan [[Tommaso Campanella]] ise ''La Citta del Sole'' (1602) adlı yapıtında düşsel bir din devleti çizdi. Ünlü bilim adamı [[Galilei]]'nin yazıları ise bilim dilinde de Latince'ninLatincenin yerini İtalyanca'nınİtalyancanın almasını sağladı.
 
Müzikli oyunların ve operanın gelişmesi üzerine birçok şair [[opera]] besteleri için söz yazmaya başladı. Tiyatro türünde asıl önemli gelişmeler ise 18. yüzyılda gerçekleşti. [[Vittorio Alfieri]] klasik ve kutsal konulu trajedileriyle Rönesans'ın yurtseverlik anlayışına canlılık verirken, [[Carlo Goldoni]] ince bir güldürü anlayışına dayanan modern gelenek ve karakter komedisini kurdu. Goldoni'nin ''La Locandiera'' (1753) adlı komedisi günümüzde bile geçerli olan düşünceler içeriyordu.
33. satır:
==19. Yüzyıl==
 
İtalya'da [[Romantizm]] Akımı, ulusal kurtuluş hareketine paralel bir gelişim gösterdi. Bu dönemde ortaya koyulan yapıtların çoğu bu hareketin yarattığı yurtsever duygusallığı yansıtıyordu. [[Ugo Foscolo]]'nun yapıtlarında tutkulu bir duygusallıkla biçimsel yetkinlik birleşti. İtalyan Romantizm'ininRomantizminin önde gelen temsilcisi ise [[Alessando Manzoni]]'ydi. Şiir ve öykü türünde yapıtlar veren Manzoni'nin en ünlü yapıtı ''I promessi sposi'' (1825-1827) 17. yüzyılda [[Milano]]'da geçen ve yurtseverliğe değinen tarihsel bir romandır.
 
Dönemin öbür önemli temsilcisi ise [[Giacomo Leopardi]]'dir. Duygusal şiire tepki olarak doğan [[Gerçekçilik]] Akımı ise [[Doğalcılık]] Akımı'naAkımına bağlı Fransız yazarlarının etkisini taşıyordu. Yaşamı, özellikle toplumun yoksul kesimlerinin yaşamını olduğu gibi aktarmayı amaçlayan bu akımın ilk kurumsal açıklamasını 1872'de [[Luigi Capuana]] yaptı.
 
==Çağdaş Dönem==
41. satır:
[[Resim:Eugenio Montale.jpg|thumb|right|Eugenio Montale]]
 
İtalya'nın siyasal birliğe kavuşmasından sonra siyaset ve edebiyat konulu yazılarıyla tanınan ''Il piacere'' (1889) adlı romanında üstün insan konusunu ele alan [[Gabriele d'Anunzio]], yeni toplumun gereksinimlerini karşılıyan yazarlardan biriydi. Bu arada [[Benedetto Croce]] de yayımladığı ''La Critica'' adlı dergide çıkan yazılarıyla ve 70'ten fazla kitabıyla edebiyat eleştirisi alanında ün kazandı. ''Poesia'' adlı derginin editörü olan [[Filippo Tommaso Marinetti]] ise, geleneksel sanat anlayışına şiddetle karşı çıkan [[Gelecekçilik]] Akımı'nıAkımını başlattı.
 
[[I. Dünya Savaşı]]'ndan sonra yeniden geleneksel sanat anlayışı egemen oldu. Bu dönemde İtalya'daki [[Faşizm|faşist]] yönetimin engelleyici etkisiyle yaratıcılık da durakladı. Gene de, bazı yazarlar bu olumsuz koşulları aşarak özgün yapıtlar vermeyi başardı. Bunlar arasında ''Coscienza di Zeno'' (1923) adlı yapıtıyla [[Italo Svevo]] ve ''Fontamara'' (1930) ile [[Ignazio Silone]] sayılabilir.
 
[[Luigi Pirandello]] ise başlangıçta iletişim kopukluğu, delilik ve akıllılık arasındaki sınır, görünüş ile gerçeklik arasındaki ayrım gibi kavramları ele aldığı öykülerinden sonra, ''Sei personaggi in cerca d'autore'' (1921) ve ''Enrico IV'' (1922) gibi birçok oyununda geleneksel oyun kurallarını da değiştirdi.
 
20. yüzyıl başlarında Fransa'daki [[Simgecilik]] Akımı'nınAkımının etkisiyle sözdizimi kurallarına uymaksızın şiirler yazılmaya başlandı. Bu akımın kurucusu [[Guiseppe Ungaretti]]'ydi. Gene bu anlayışı benimseyenlerden biri olan [[Eugenio Montale]] ise 1975'te Nobel Edebiyat Ödülü'nü aldı.
 
[[II. Dünya Savaşı]] ise edebiyatta yeniden gerçekliğe dönüşü başlattı. Bu dönemin ünlü adları arasında ''Cristo si e fermato a Eboli'' (1945) adlı yapıtın yazarı [[Carlo Levi]], ''Il quartiere'' (1945) adlı yapıtın yazarı [[Vasco Pratolini]] ile ''La luna e i falo'' (1950) adlı romanın yanı sıra ''Il mestiere de Viviere'' (1935-1950) başlıklı günlüğüyle tanınan [[Cesare Pavese]] sayılabilir. Son yıllarda ün kazanan yazarlar arasında ''La storia'' (1974) yazarı [[Elsa Morante]] ve ''Il nome della rosa'''nın (1981) yazarı [[Umberto Eco]] vardır.
60. satır:
* [http://de.wikipedia.org/wiki/Italienische_Literatur Italienische Literatur (Almanca)]
* [http://en.wikipedia.org/wiki/Italian_literature Italian literature (İngilizce)]