Klasik kemençe: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Needemm (mesaj | katkılar)
k 88.232.194.16 tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, Rapsar tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.
Diyapazon (mesaj | katkılar)
k imla, değiştirildi: virtiöz → virtüöz AWB ile
14. satır:
 
== Fiziksel özellikleri ==
Boyu 40-41 40–41 cm kadardır. Tekne, sap, göğüs, klavye, burgu, yay gibi parçalardan oluşur.
 
Kemençede sırası ile tizden peste doğru neva, rast ve yegâh perdelerine akortlu olan üç tel bulunur. Bu tellerden neva ve yegâh tellerinin boyları eşit olup rast teli bunlara göre daha uzuncadır ve daha yüksekte bulunmaktadır. Kemençenin ilk iki teli (rast ve neva) genellikle bağırsak teldir. Üçüncü tel (yegâh teli) ise [[keman]]ın sol-G telidir. Bu telde genellikle, içi bağırsak, dışı gümüş kaplama olanı tercih edilir. Kemençede burguya yaklaştıkça klavye ile tel arasındaki mesafe azalır, eşiğe doğru yaklaştıkça artar. Ses sahası yaklaşık olarak iki - iki buçuk oktav kadardır. Genellikle iki oktav aşağısındaki tiz seslere çıkabilmek için çok çalışmak gerekmektedir. Perde yerleri asimetriktir.
37. satır:
Eskiden Türklerin kullandığı [[ıklığ]] denilen çalgının bir çeşidi olduğu iddia edilse de esasında bu çalgı ile bir ilgisi yoktur. Klasik kemençe, [[Bizans İmparatorluğu]]'nda iki telli olarak çalınmaktaydı. Sonraları üçüncü tel takılsa da bu tel ahenk amaçlı ve süsleme için kullanılıyordu. Bugünkü manada üçüncü telin yegâh perdesine akortlanışı, sazın bu günki hâline gelişi Osmanlı'da Sultan Mecid dönemine rastlamaktadır. Bu yüzden üç telli olan günümüzdeki çalgıya ''Osmanlı kemençesi'' de denilmektedir. Önemli icracıları ve yapımcıları ise Osmanlı'da ve özellikle İstanbul'da yaşamış olan Türkler ve Rumlardır. Bundan dolayı Yunanistan'da bu çalgı, ''İstanbul kemençesi'' olarak da anılmaktadır. Ve son yıllara kadar da Yunanistan'da bu çalgı unutulmuş durumda idi. Son yıllarda [[İhsan Özgen]] ve [[Derya Türkan]]'ın Yunanistan'da verdiği konserler ile burada da bu çalgı yeniden tanınmaya başlanmıştır.
 
Kemençenin icrasının zorluğu, tel boylarının ve yüksekliklerinin eşit olmayışı ve oktav aralığının sınırlı olmasının verdiği sıkıntılardan dolayı 1933 yılında [[Saadettin Arel]] dördüncü bir tel eklemeyi denemiştir. Bu tel muhayyer perdesine akortlanıyordu ve tel boyları eşit olmakla birlikte tel yükseklikleri de eşitti. Fakat bu tel ekleme denemeleri tını açısından sonuç vermediği için kemençe virtiözlerivirtüözleri tarafından kabul görmemiştir.
 
== Klasik kemençe metodları ==
Tamburi Cemil Bey bir kemençe metodu yazmaya başlamış ancak yarım bırakmıştır. [[Yılmaz Öztuna]]’nın verdiği bilgiye göre, Dr. Zühdü Rıza’nın yazdığı basılmamış kemençe metodu (1926) Arel Kütüphanesi'ndedir.
 
Yayımlanmış klasik kemençe metotları şunlardır:
 
* Beril Çakmakoğlu & Mehmet Yalgın, Kemençe Metodu 1. Kendi yayını. İzmir 2006. 148 sayfa.
* [[Hasan Esen]], Klasik Kemençe Metodu. Eyüp Mûsıki Vakfı yayını. İstanbul 2006. 301 sayfa.
 
 
[[Kategori:Kemençe]]
"https://tr.wikipedia.org/wiki/Klasik_kemençe" sayfasından alınmıştır