Emevîler devrinde Aleviler: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
<ref name="alev">'''Not:''' Anadolu Alevileri ile karıştırılmamalıdır.</ref>> <ref name="alev">
Erasmus.new (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
1. satır:
'''Emevîler devrinde Alevîler'''<ref>[[Yaşar Nuri Öztürk|Öztürk, Yaşar Nuri]], ''[[Ebu Hanife|İmâm-ı Â’zam]] Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – [[Hadis]]lerin büyük kısmını kabul etmedi: [[Emevî]] [[Şeytan]]ı’nın tahribâtı,'' Sahife 83 ve 89, İnkılâp, İstanbul, 2010.</ref>
{{ana|Emevîler}}
 
== Muâviye’nin Ali bin Ebâ Tâlib Mûrtezâ’ya karşı husumetinin nedenleri<ref>[[Yaşar Nuri Öztürk|Öztürk, Yaşar Nuri]], ''[[Ebu Hanife|İmâm-ı Â’zam]] Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – Zâlimlere isyânı imân ve ibâdetin esâsı olarak tanıttı: “[[Bedir Savaşı|Bedir]]” sembolünden rahatsız olanlar,'' Sahife 158-161, İnkılâp, İstanbul, 2010.</ref> ==
[[Hazreti Muhammed]]’in komutasındaki Müslüman kuvvetlerin [[Bedir Savaşı]]’nda bin kişilik Mekkeli müşrikler ordusunun başkumandanı olan [[I. Muaviye|Muaviye]]’nin babası Ebû Süfyân’a karşı kazanmış oldukları zafer büyük itibar kaybına uğrayan ''“[[Emevî]]”'' soyunun hem ''“Süfyânî”'' hem de ''“Mervânî”'' kollarını son derece rahatsız etmişti. Ebû Süfyân’nın oğlu [[I. Muaviye|Muaviye]]’nin kardeşi ''“Hanzala”'' da bu savaşta [[Ali|Ali bin Ebâ Tâlib]] tarafından öldürülenler arasındaydı. Ayrıca, öldürülen yetmişi aşkın Mekkeli içerisinde yirmi tanesini [[Ali]] öldürmüştü. Bedir’de kin ve nefretleri üzerine çeken diğer iki önemli şâhsiyet “Hamza” ile “[[Ammar bin Yasir|Ammâr bin Yâsir]]” idi. Bu üç kıymetli şâhsiyet daha sonra ''Bedir müşrik ordusu başkumandanı Ebû Süfyan’nın karısı “Hint” ve oğlu “[[I. Muaviye|Muaviye]]”'' tarafından öldürülmüşlerdir.<ref>Belâzür, ''Ensâbû’l-Eşrâf,'' Sahife 344-369.</ref>
Satır 16 ⟶ 17:
Aslında bu İslâmlaşma hâdisesi daha Arap istilâsı vuku bulmadan başlamış, İran ruhânilerinin ve “Dehkan” adı verilen Fârisî yöneticilerinin baskısından usanan [[Maveraünnehir|Maverâünnehir]] ahalisi [[İslâm]]’ı kendiliğinden kabullenmişlerdi. [[İslâmiyet]]’ten önce [[Türkistan|Tûran]]’a birçok [[Nesturiler|Nesturî]] ve [[Zerdüşt]] rahipler gelmişler ve kendi inançlarına ait neşriyatta bulunmuşlardı. Din ve mezhebe ait olan ilgilerinde pek zayıf fakat Millî an’anelerine dinî talimlerden daha fazla bağlı olan Türkler, eski Şâmânî dinine benzer akidelere taraftar olmayı daha çok seviyorlardı. İslâmiyetin en kuvvetli olduğu ve [[Türkistan]] içlerine doğru yayıldığı dönemlerde dahi Şâmânî dininin kalıntıları bu bölgede hâlâ canlılığını muhafaza etmekteydi. Altay dağları ile İrtiş nehri boylarından [[Maveraünnehir|Maverâünnehre]] kadar uzanan sahaya aralıksız akın eden Türk göçmenlerinin İslâmı benimsemiş olmalarına rağmen geleneksel yaşam tarzları asla değişmedi. H. 126 / M. 744 yılında [[Semerkand]]’da çok önemli bir din değiştirme hareketi vuku buldu. İslâmiyet neşirlerinden “Ebû Sayda” adında bir şahsın çabaları ile pek çok Türk İslâmiyeti kabul etti.<ref>Arnol’d, ''İntişar-ı İslâm Tarihi'', İngilizceden tercümesi Profesör Halil Hâlid.</ref>
{{Ayrıca bakınız|Şamanizm}}
 
== Emevî hâlifesi Ömer bin ʿAbd’ûl-Azîz’in Alevîler<ref>Ebû Zehre, ''[[Ebu Hanife|Ebû Hanîfe]],'' Sahife 73.</ref><ref name="alev">'''Not:''' Anadolu Alevileri ile karıştırılmamalıdır.</ref> lehine aldığı kararlar ==
Selefleri tarafından uygulanmakta olan siyâset-i zâlimaneye son vermekle meşhur olan, ve Emevî hâlifeleri içerisinde en âdil olanı olarak ta tanınan ''“[[Ömer bin Abdülaziz|Ömer bin ʿAbd’ûl-Azîz]]”'' iktidara geldiğinde yaptığı ilk iş [[Emevîler]] Hâlifeliği’nin kurucusu ''“[[Ebu Süfyan|Ebû Süfyân]] Oğlu [[I. Muaviye|Muaviye]]”'' tarafından [[hutbe]]lerde ''“[[Hazreti Ali]]”, “[[Ehl-i Beyt]]”'' ve bil’ûmum ''“Alevîler”'' aleyhinde<ref name="alev"/> bir sünnetmiş gibi zorunluluk haline getirilmiş olan lânet okuma âdetini nihâyete erdirmek olmuştu.<ref>[[Yaşar Nuri Öztürk|Öztürk, Yaşar Nuri]], ''[[Ebu Hanife|İmâm-ı Â’zam]] Savunması, Şehid bir önder için Apolocya, – Yaşadığı devir,'' Sahife 28, İnkılâp, İstanbul, 2010.</ref>
Satır 27 ⟶ 29:
 
[[Kategori:Alevilik tarihi]]
[[Kategori:Emeviler|Alevi]]