II. Yakub Bey: Revizyonlar arasındaki fark
| [kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
33. satır:
1424 senesinde II. Murad, [[İsfendiyar Bey]] oğlu İbrahim Bey'in kızı ile izdivaç edeceği zaman gelini getirmek için giden heyette Elvan Bey Şerafettin ve Reyhan Paşalar ile kadınlardan veziri azam [[Çandarlı (2.) Halil Paşa|Çandarlı Halil Paşa]]'nın eşi Daya Hatun, ve diğer kadınlarla birlikte Yakub Bey'in eşi Paşa Kerime Hanım da vardı.<ref>Uzunçarşılı, İ. Hakkı, ''Kütahya Şehri'', İstanbul Devlet Matbaası, 1932, sayfa, 58</ref>
=== Son yılları ===
II. Murad, Yakub Bey'in eşine ''"Şah Ana"'' diye hitap edermiş. Yakub Bey bundan sonra vefatına kadar Osmanlılar'la iyi münasebet içerisinde olmuştur. Yakub Bey'in erkek evladı olmadığından vefatından sonra memleketini [[Devlet Hatun|kız kardeşinin]] torunu II. Murad'a vasiyet etmek üzere 1427 senesinde Edirne'ye hareket etti.<ref>1428 senesinde Yakup beyin Muradı Saniyi ziyarete gittiğini yazmaktadır (Âşıkpaşazâde, ''Tevârîh-i Âl-i Osman'', sayfa, 117)</ref> Yakub Bey'in geleceğini haber alan II. Murad, Bursa muhafızı Yahya Bey ile Kadı Mehmet Şah Efendi'ye emir göndererek ikram ve ağırlamada kusur edilmemesini tavsiye etti.<ref>''Megerkim Padişahı Germiyanın, Ki Yakup Bey Dinür âdına anın, Görür kim oğlu yok kala yerine, Bu geldi fikrederken hatırına, Gele Sultan Muradın hizmetine, Dua ide devamı devletine, İde milkini şaha vasıyyet, Penah ide asistanın bula izzet, Beş on kişiyle düşmüştü raha, Gele ta Edrine tahtına Şaha.'' (Hadîdî, ''Tevârih-i Âl-i Osman'')</ref> Yakub Bey [[Bursa]]'da fevkalade karşılandı ve kendisine hürmet gösterildi. O zaman oldukça yaşlı olarak hayatta olan [[Yıldırım Bayezid]]'in damadı Şeyh Şemsettin Mehmet Bin Aliyyülhüseynî'yi ziyaret etti<ref>Meşhur Emir Buharî</ref> ve kendisi ile görüştü.<ref>Hoca Sadettin Efendi, ''Tâcü't-Tevarih'', c, 1, s, 340</ref> Bursa'dan hareket eden Yakub Bey, gemi ile [[Gelibolu]]'ya geçirildi, orada da şatafatlı bir karşılama yaşandı. Yakub Bey o sırada [[Ergene Nehri]] üzerinde köprü yaptırmakta olan [[II. Murad]]'ı Ergene kenarında ziyaret etti.<ref>Âşıkpaşazâde, ''Tevârîh-i Âl-i Osman'' Edirne'de buluştuğunu yazar</ref> Padişah, Yakub Bey'e hürmet gösterdi. Yakub Bey, Murad'ın elini öpmek istediyse de genç padişah izin vermedi, öpüştüler ve tokalaşarak sarıldılar. Sultan Murad, Yakub Bey'i kendisinin misafiri olmak üzere Edirne'ye gönderdi ve kendisini eğlendirmek için şair ve sohbet ehli gönderdi.<ref>Hayrullah Efendi, ''Tarih-i Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye'', c, 7</ref> Yakub Bey'in [[Edirne]]'deki ikameti esnasında şenlikler yapıldı, her gün ziyafetler verildi. Tabip, âlim ve şâir olan eski arkadaşı [[Şeyhî|Şeyhî Sinan]]'la da görüştü ve her isteğinin yerine getirilmesi emredildi. Yakub Bey, kendisine gösterilen misafirperverliğe ve ikrama karşı çok memnun kaldı.<ref>Joseph Von Hammer, ''Hammer Tarihi Tercemesi'', c, 2, s, 186-187</ref>
Yakub Bey bir ay kadar Edirne'de kaldı.<ref>Âşıkpaşazâde, ''Tevârîh-i Âl-i Osman'', s, 117 Üç gün kaldığını yazar</ref> Memleketine dönme arzusuyla izin istedi ve yol masrafları fazlasıyla verilerek saygıyla uğurlandı. Fakat Yakub Bey eli çok açık biri olduğu için elindeki parayı, II. Murad'ın kendisine tahsis ettiği askerlere bağışladı ve Gelibolu'ya vardığında parası bittiğinden padişahtan para isteme mecburiyetinde kaldı. Bunun üzerine [[II. Murad]]: ''"Hüdâ bize birader verdiki ölkesinin hasılatından fazla bizim memalikimizin varidatı dahi harcına yetişmez"'' diyerek Yakub Bey'in yardımseverliğine değinerek istenilen parayı gönderdi.<ref>''Hayrullah Efendi Tarihi'' c, 7, s, 63</ref> Yakub Bey; Edirne seyahatinde vefatından sonra memleketinin [[Osmanlı]] mülküne katılmasını vasiyet etti.<ref>''Hezârfen Tarihi'', milkini vermesine mukabil kendisine İpsala sancağının verildiğini yazar</ref> [[Kütahya]]'ya vardıktan bir yıl sonra (1428) seksen yaşını geçmiş olarak vefat etti.
Yakup Bey, hastalığı zamanında ve hayatının son deminde [[II. Murad|Sultan Murad]]'a bir vasiyetname göndererek sözlü vasiyetini teyit etmiştir.<ref>Hoca Selahattin Efendi, ''Tâcü't-Tarih'', c, 1, s, 341</ref> Yakub Bey'in vefatında Germiyan Eyaleti Umur Bey oğlu Osman Bey'e verildi.
Yakub Bey'in kabri Kütahya'da yaptırdığı imaret mescidi içinde mihrap tarafında olup yanında hanımı medfundur. Kabri çinilerle bezenmiştir, kitabesi yoktur.
== Eserleri ==
Yakub Bey [[Uşak (il)|Uşak]] merkez [[Uşak Ulu Camii|Ulu Camiiyi]] (1406) yaptırmıştır. Yakub Bey'in kabri ; [[Kütahya]]'da imaret, medrese, mescit, hamam ve kütüphane olarak 1411 yılında yine kendisi tarafından yaptırılan külliyededir. Bu külliye bugün çini müzesi olarak kullanılmaktadır. Ortasında mermerden yapılmış bir havuz bulunduğundan “Gök Şadırvan” adıyla da anılmaktadır.
| |||