Göçmen kuşlar: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
EmausBot (mesaj | katkılar)
k Bot: Artık Vikiveri tarafından d:Q216507 sayfası üzerinden sağlanan 4 vikilerarası bağlantı taşınıyor
Nebra (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
38. satır:
Kuşların çoğu gündüz güneşe göre hareket ederler. Ancak birçok kuş da gece göç eder. Yapılan araştırmalar kuşların gündüz güneşe, geceleyin ise ay ve yıldızlara göre uçuş istikametlerini bulabildiklerini ispat etti.
 
[[Ardıç kuşu|Ardıç kuşları]] gökyüzünü göremeyecekleri yuvarlak bir kafese konulduklarında göç huzursuzluğuyla mevsimlik göç istikametlerine döndükleri tesbittespit edildi. İyi ama bunlar güneşi, ayı ve yıldızları göremedikleri halde yönlerini nasıl buluyorlardı?
 
Araştırmalar birçok hayvanın vücutlarında biyolojik [[pusula]]lara sahip olduklarını ortaya çıkarmaktadır.
46. satır:
Amerikalı araştırıcılardan [[Charles Walcott|Walcott]] ilk olarak bazı deneyler yaptılar ve [[güvercinler]]e küçük [[mıknatıs]]lar takınca kuşların yönlerini tamamen şaşırdığını gördüler. Araştırmalar neticesinde göçmen kuşların boyun kısımlarında ferromanyetik taneciklerin bulunduğu ve arzın [[manyetik]] alanına göre hassasiyet gösterdikleri keşfedildi. Şimdiye kadar tetkik edilebilen göçmen kuşların kafa yapısında bulunan taneciklerin demir açısından zengin bir mineral olan [[manyetit]] (Fe<sub>3</sub>O<sub>4</sub>) olduğu anlaşıldı.
 
Bu tabii pusulalarından göç esnasında azami derecede istifade ederler. Dünyanın manyetik alanının kuvvet çizgilerine göre kendi durumlarını tesbittespit ederek doğru yönü bulurlar. Kafalarının içindeki bu pusulaları sayesinde kapalı havalarda da yollarını bulurlar. Bulutlu bir günde bile yönlerini şaşırmazlar. Fakat başlarına kuvvetli bir mıknatıs bağlanınca bulutlu günde güvercinler yollarını tamamen kaybederler. Çünkü takılan mıknatısın oluşturduğu suni alan, tabii manyetik alanı değiştirir. Onlara evlerini bulduracak hiçbir ipucu bırakmaz.
 
Güvercinlerin boyun kısmında pusula vazifesi gören manyetit adlı maden zerreciklerinin keşfinden sonra, kuşların yönlerini koku alarak da bulabildikleri ortaya çıkarılmıştır.
54. satır:
Posta güvercinleri doğru rota bulmaya yarayan bir koku alma organına sahiptirler; koku alma organlarını yuvalarına dönüşte kullanmakta ve atmosferde her tarafa dağılmış zerreler halindeki maddecikler, güvercinlerin ''koku alma koordinat şebekesinin'' muhtemelen temelini teşkil etmektedir. [[Max Planck Enstitüsü]]nün Seewiesen'deki [[davranış psikolojisi]] bilginleri bunu böyle tahmin etmektedir.
 
[[Koku alma duyusu]] asgari 700&nbsp;km'ye kadar olan mesafelerde yön bulma için vazgeçilmez bir vasıtadır. Kuşlar herhalde havadaki zerrecikleri algılamakta, bunlar yardımıyla yabancı bölgelerde ''mevki tayini'' yapmaktadırlar. Bunun için hangi maddelerin söz konusu olduğu şu ana kadar tesbittespit edilememiştir.
 
Daha 30 sene önce, posta güvercinlerinin de diğer göçmen kuşlar gibi güneşi [[pusula]] olarak kullanabildikleri ispatlanmıştı. Daha sonra yerin [[manyetik]] alanının da aynı şekilde kendilerine yön belirleyici olarak hizmet ettiği tesbittespit edilmişti. Bununla beraber koku alma koordinat şebekesinin varlığı anlaşılmadan önce, [[güvercin|posta güvercinlerinin]] yüzlerce kilometre uzaklıktaki yuvalarını nasıl bulabildikleri ikna edici bir şekilde izah edilememekteydi.
 
Pusula kullanmak isteyenin [[harita]]ya da ihtiyaç duyacağı ilim adamlarının tebliğinde yer almaktadır. Bu haritanın güvercinlerin koku alma organı ile bağlantılı olması gerektiğine [[Piza]]lı araştırıcılar dikkat çekmişlerdi. Çünkü, koku alma duyuları ortadan kaldırılmış güvercinler yuvalarını artık bulamamaktaydı. Kuşlar çok iyi hava tahmincileridir. Havadaki çok hafif barometrik basınç değişimini fark edebilirler. [[Fırtına]] çıkacağını önceden keşfederler. Keskin bir görme gücüne sahiptirler. Deneyler güvercinlerin polarize ve [[ultraviole ışınları]] da gördüklerini ortaya çıkardı. Bu ışıklardan denizlerden uçarken faydalanırlar. Ayrıca, frekansı çok düşük uzun dalga alt sesleri de duyarlar. İnsan kulağı saniyede 10-20 titreşimin altındaki sesleri duyamaz. Kuşlar ise çok daha düşük sesleri işitebilirler. Bunun sayesinde göç eden bir kuş kendisinden çok uzakta patlayan bir fırtınayı veya 1000&nbsp;km uzaktaki gök gürültüsünü işitebilmektedir. Binlerce kilometre ötedeki atmosfer basıncı değişikliklerinin meydana getirdiği çok düşük frekanslı elektromanyetik dalgaları fark edebilmektedir. Kuşlar insanlardan çok daha geniş bir dünyayı görür, duyar ve hissederler.